Antalya'da sevgilisini öldürdüğü iddia edilen sanık cinayeti hatırlamadığını söyledi
"Kendimden geçmişim. Salim S.'yı nasıl bıçakladığıma dair hiçbir şey hatırlamıyorum"
Antalya'nın Manavgat İlçesi'nde, sevgilisi 31 yaşındaki Salim S.'yı öldürdüğü iddiasıyla tutuklu yargılanan Kırgız 34 yaşındaki Aigul N.K., duruşmadaki ifadesinde, "Boğazımdan tuttu ve duvara vurdu. Beni yere yatıran maktul, bacaklarımın üstüne oturmuş vuruyordu. Kendimden geçmişim. Salim S.'yı nasıl bıçakladığıma dair hiçbir şey hatırlamıyorum" dedi.
DHA'nın haberine göre, Manavgat'ta, mart ayında sevgilisi Salim S.'yı öldürdüğü iddiasıyla tutuklanan Aigul N.K.'ın yargılandığı davanın ikinci duruşması, Manavgat Ağır Ceza Mahkemesi'nde görüldü. Duruşmaya, sanık K., maktul S.'nın annesi Emine ile babası Muhammet S., tarafların avukatları ve S.'nın yakınları katıldı. Duruşmada, K.'nın ilk ifadesi alınırken, tanıkların ifadelerine başvuruldu.
Rusça tercüman aracılığıyla ifade veren sanık K., Türkiye'ye 2015 yılında Kırgızistanlı bir arkadaşı vasıtasıyla çalışmak amacıyla geldiğini, iş aradığını; fakat düzgün bir iş bulamadığını anlatırken, bu sırada S. ile tanıştığını ve maktulle sevgili olduklarını belirtti. K., S.'yla arkadaşlığının ilk 4-5 ay çok iyi olduğunu, sonrasında maktulün özellikle içki içtikten sonra kendisine şiddet uygulamaya başladığını, son zamanlarda kendisiyle ters ilişkiye girmek istediğini, bunu kabul etmeyince kendisini yine dövdüğünü, hem iş bulamadığı hem de gördüğü şiddet nedeniyle Kırgızistan'a dönmek istediğini iddia etti.
'BACAKLARIMIN ÜSTÜNE OTURMUŞ VURUYORDU, KENDİMDEN GEÇMİŞİM'
Olay günü, Salim S.'nın sanayideki iş yerinde A.K., M.K., R.A. ve C. adlı kadın arkadaşının da katıldığı mangal partisi düzenlediklerini ve içki içtiklerini anlatan K., partiye sonradan katılan R.K.'nin bir süre sonra ayrıldığını söyledi. Gece yarısı sofrayı topladıklarını, kendisinin üst katta bulunan tuvaletin lavabosunda bulaşıkları yıkamaya başladığını kaydeden K., yanına bir süre sonra S. ve ardından C.'nin geldiğini anlattı. Burada bir süre sonra S.'yla tartışmaya başladıklarını ve maktulün kendisine vurmaya başladığını aktaran sanık K., savunmasına şöyle devam etti:
"Boğazımdan tuttu ve duvara vurdu. Koridora kaçtım. Koridorda peşimden gelerek saçımdan yakaladı. Bana vuruyordu. Ondan sonrasını tam hatırlayamıyorum. Kendime geldiğimde A.K.'nin gölgesini gördüm, bizi ayırmaya çalışıyordu. O sırada yanlış hatırlamıyorsam, beni yere yatıran maktul, bacaklarımın üstüne oturmuş bana vuruyordu. Ben yine kendimden geçmişim. Kendime geldiğimde yerde mi yoksa sandalyede mi oturuyordum tam emin değilim. Bu sırada C. veya R.A. mı tam emin değilim, Salim S. birisinin boğazına yapışmıştı. O sırada yine gözüm karardı ve ben kendimden geçmişim. Kendime geldiğimde Salim S.'nın kollarında ve koltuk altı kısmında kesikler olduğunu ve A.K.'nin arabasına gittiğini gördüm. Bu sırada çok zor ayakta duruyordum, 'Nereye gittiler?' diye sordum. Polisler gelince de korktum ve saklandım. Salim S.'yı nasıl bıçakladığıma dair şey hatırlamıyorum."
Sanık avukatı Hatime Kılınçoğlu, müvekkilinin duruşmada olayları samimi şekilde anlattığını, maktulün sanığa karşı sürekli şiddet uyguladığını, olay gecesi yaşanılanların ise tanık anlatımlarıyla da sabit olduğunu savunarak, müvekkilinin hiçbir zaman sanığı bıçakladığını söylemediğini ve bıçaklama olayını hatırlamadığını kaydetti.
Şiddetin asıl sebebinin ise müvekkili K.'nın memleketine dönme kararı alması olduğunu belirten Kılınçoğlu, "Suçu kabullenmemekle birlikte, mahkeme farklı düşünüyorsa, kadına uygulanan şiddet düşünüldüğünde bu eylem meşru müdafaa sınırları içerisindedir. Olaya ilişkin deliller toplanmıştır, müvekkilimin tahliyesini talep ediyorum" dedi.
Aranın ardından mahkeme heyeti, sanığın tutukluluk halinin devamına karar vererek, duruşmayı erteledi.
