Habertürk
    Takipde Kalın!
      Günlük gelişmeleri takip edebilmek için habertürk uygulamasını indirin
        Haberler Ekonomi İş-Yaşam Bakan Fakıbaba: Gıdanız olduğu sürece gelişmiş ülkesiniz - İş-Yaşam Haberleri

        BakanFakıbaba, tarımsal öğretimin çok önemli olduğunu ve çiftçilerin de doğru bilgi ile buluşturulması gerektiğini belirtti. Bakan Fakıbaba, "Cumhuriyet'in ilk yıllarında Ulu Önder Mustafa Kemal Atatürk, 'Milli ekonominin temeli ziraattir' diyerek tarımın ülke ekonomisindeki önemini vurgulamış; önemli bir vizyon. Ben sadece ülke ekonomisi değil, ülkemin bağımsızlığı olarak da kabul ediyorum. Eğer bir ülke kendi gıdasını üretemiyorsa, başka ülkelere muhtaçsa, tam bağımsız bir ülke haline de gelememiştir diyorum" ifadelerini kullandı.

        1930 yılında Ankara'da Yüksek Ziraat Okulu açıldığını ve tarımsal faaliyet alanı içindeki tüm unsurların çabalarıyla bugünkü düzeye geldiğini anlatan Bakan Fakıbaba, şunları söyledi:

        REKLAM
         1980 yılına kadar ülkemiz genelinde tarım eğitimi veren ziraat fakültesi sayısı 5 iken bugün itibarıyla bu sayı 37'ye ulaşmıştır. Bilimsel ve teknolojik imkânlar her geçen gün değişmekte ve gelişmektedir. Buna bağlı olarak dünyada temel tarım ve gıda ürünlerinde üretim, tüketim ve ticaret dengeleri de hızla değişmektedir. Sektörde rekabetçilik ve sürdürülebilirlik ön plana çıkan kavramlar haline gelmiştir. Bu şartlar altında tarımda kısal kalkınmayı gerçekleştirecek emin olun sizlersiniz.
        1980 yılına kadar ülkemiz genelinde tarım eğitimi veren ziraat fakültesi sayısı 5 iken bugün itibarıyla bu sayı 37'ye ulaşmıştır. Bilimsel ve teknolojik imkânlar her geçen gün değişmekte ve gelişmektedir. Buna bağlı olarak dünyada temel tarım ve gıda ürünlerinde üretim, tüketim ve ticaret dengeleri de hızla değişmektedir. Sektörde rekabetçilik ve sürdürülebilirlik ön plana çıkan kavramlar haline gelmiştir. Bu şartlar altında tarımda kısal kalkınmayı gerçekleştirecek emin olun sizlersiniz.

        Bakan Fakıbaba, kırsal kalkınmanın, kırsalda yaşamın çok önemli olduğunu belirterek, şöyle dedi:

        "Maalesef ihmalden dolayı, burada bizim de ihmalimiz var, çok değerli bilim adamlarının da, oradaki yaşamı, orada yaşanan ortamı maalesef insanlar yetersiz bulmuş ve şehirlere gelmişler. Şehirlere gelmişler ve köyler sahipsiz kamış. Oysa emin olun sizlerin biraz desteği ile bizlerin gayreti ile ve işbirliği ile kırsa kalkınmayı gerçekleştirdiğimiz takdirde, olmaması için hiçbir neden yok, inanın bu sefer göçler tersine dönecektir. Yani şehirden köylere. Olmaması için hiçbir neden yok."

        Fakıbaba, konuşmasının devamında gıdanın önemine vurgu yaparak, şunları kaydetti:

         Toplum hekimi, koruyucu hekimlik; eğer biz gıdada o güvenliği sağlayamazsak, karnımızı doyuramazsak, 100 tane Samsun olsa 40'ıncı gün dayanırsınız, 41'inci günü, 50'nci günü, Allah korusun düşmanım falan dışında söylüyorum, sizin malınız olsa bir şahsa dersiniz ki 'Yahu bir karnımı doyurayım ben bu Samsun'u veriyorum.' Çünkü ölmek üzeresiniz. Sağlık her şeyin başı. Gıda öyle bir olay ki gerçekten gıdaya çok basit gibi görüyoruz. Genelde hep gidiyoruz, oturuyoruz önümüze her yerde pat pat pat bir şeyler koyuyorlar. Ben yemek istemiyorum, az yemek istiyorum. Ben gönlüm istediği zaman isterim zaten. Koyuyorsun ama önümdeki yediğim şeyin 4'te 3'ü gidiyor. Sen bunu mutfağa götüreceksin ve dökeceksin. Ben bu gıdayı zor üretiyorum, emek veriyorum. Benim çiftçi kardeşlerim o balı, o yemekleri, o eti, o sucuğu, o yoğurdu, sütü kolay mı üretiyor? Çok zor şartlarda üretiyoruz ama çok çabuk da kaybediyoruz. Nasıl üzülüyorum nasıl hayıflanıyorum. 800 milyon insan dünyada açlık çekerken, benim önümden yarım yarım onların kalkması beni öyle rahatsız ediyor ki. Ne kadar ayıp bir şey ya. Bırakın ben isteyeyim, zeytin isterim, bal isterim, kaymak yemiyorum ya bana kaymak niye zorla yedireceksin? Yanlış mı düşünüyorum? Ben daha az para ödemek istiyorum, bana niye zorla daha fazla para ödetmek zorunda bırakıyorsun? Ben yediğimin miktarını vermek istiyorum. Bunu anlatmak için gerçekten yetişmiş akademik kadro ile sektörün talebine cevap verebilecek ve bilgilerini sahaya aktarabilecek donanımdaki insan kaynağına ihtiyacımız var ve insan kaynağı da sizlersiniz.
        Toplum hekimi, koruyucu hekimlik; eğer biz gıdada o güvenliği sağlayamazsak, karnımızı doyuramazsak, 100 tane Samsun olsa 40'ıncı gün dayanırsınız, 41'inci günü, 50'nci günü, Allah korusun düşmanım falan dışında söylüyorum, sizin malınız olsa bir şahsa dersiniz ki 'Yahu bir karnımı doyurayım ben bu Samsun'u veriyorum.' Çünkü ölmek üzeresiniz. Sağlık her şeyin başı. Gıda öyle bir olay ki gerçekten gıdaya çok basit gibi görüyoruz. Genelde hep gidiyoruz, oturuyoruz önümüze her yerde pat pat pat bir şeyler koyuyorlar. Ben yemek istemiyorum, az yemek istiyorum. Ben gönlüm istediği zaman isterim zaten. Koyuyorsun ama önümdeki yediğim şeyin 4'te 3'ü gidiyor. Sen bunu mutfağa götüreceksin ve dökeceksin. Ben bu gıdayı zor üretiyorum, emek veriyorum. Benim çiftçi kardeşlerim o balı, o yemekleri, o eti, o sucuğu, o yoğurdu, sütü kolay mı üretiyor? Çok zor şartlarda üretiyoruz ama çok çabuk da kaybediyoruz. Nasıl üzülüyorum nasıl hayıflanıyorum. 800 milyon insan dünyada açlık çekerken, benim önümden yarım yarım onların kalkması beni öyle rahatsız ediyor ki. Ne kadar ayıp bir şey ya. Bırakın ben isteyeyim, zeytin isterim, bal isterim, kaymak yemiyorum ya bana kaymak niye zorla yedireceksin? Yanlış mı düşünüyorum? Ben daha az para ödemek istiyorum, bana niye zorla daha fazla para ödetmek zorunda bırakıyorsun? Ben yediğimin miktarını vermek istiyorum. Bunu anlatmak için gerçekten yetişmiş akademik kadro ile sektörün talebine cevap verebilecek ve bilgilerini sahaya aktarabilecek donanımdaki insan kaynağına ihtiyacımız var ve insan kaynağı da sizlersiniz.
        REKLAM

        BİLGİ ÜRETEN TOPLUM OLMAK ZORUNDAYIZ

        Gelecekte en önemli mesleklerin veteriner hekimlik, ziraat mühendisliği, teknikerlik ve teknisyenlik olacağını söyleyen Bakan Fakıbaba,"O kadar önemli ki ve şuna inanarak söylüyorum; 20-25 yıl sonra silah mı gıda mı? Gıda, gıda, gıda. İstediğiniz kadar silahınız olsun ama gıda ile her işi halledeceksiniz. Gıdanız olduğu müddetçe gelişmiş ülkeler olacaksanız. Bu nedenle ki ziraat fakülteleri ve veteriner fakülteleri, Türkiye'nin tarımsal faaliyetlerini üst düzeyde yönlendirecek olan ziraat mühendisleri ve veteriner hekimlerinin yetiştirilmesi için oluşturuluşmuş önemli öğretim kurumlarıdır. Çok şanslısınız genç arkadaşlar, bu okullardan mezun olmak, ziraat mühendisi, veteriner hekim olmak o kadar önemli bir olay ki inanın şu anda farkında olmayabilirsiniz ama 15 yıl sonra diyeceksiniz ki 'Bir bakanımız vardı böyle diyordu ama pek fazla adama inanamıyorduk gerçekten haklıymış'. En muteber mesleklerin başında ziraat mühendisi ve veteriner hekim arkadaşlarımız geleceklerdir" diye konuştu.

        REKLAM

        Sağlık Bakanı Ahmet Demircan ise programda yaptığı konuşmada, "Beslenme ve çevre şartları sağlık üzerinde etkili. Tarım da beslenmenin temeli. Eğer bu coğrafyada biz maruz kaldığımız saldırılar karşısında onurlu, başımız dik, alnımız ak bir şekilde insanlığı da hizmet edeceksek bilgiyi ve teknolojiyi yakalamak zorundayız. Bilgi üreten toplum olmak zorundayız. Tarımda bilginin önemini söylemeye gerek yok" dedi.

        Konuşmaların ardından Bakan Fakıbaba ve Bakan Demircan'a Rektör Bilgiç tarafından hediye takdim edildi.

        Şurada Paylaş!

        GÜNÜN ÖNEMLİ MANŞETLERİ