Habertürk
    Takipde Kalın!
      Günlük gelişmeleri takip edebilmek için habertürk uygulamasını indirin
        Haberler Yaşam Seyahat Gizemini koruyan şehir Diyarbakır! Diyarbakır'da gezilecek yerler: İşte bilmediğiniz Diyarbakır

        Heja Bozyel, HT Cumartesi'de Diyarbakır'ı kaleme aldı.

        HANLARI VE RENGARENK ÇARŞILARI GEZİN

        Ayakkabıcılar Çarşısı, kalabalığıyla kendini belli eder. Sokaklarında ürkmeden ilerleyin. Diyarbakır halkı belki biraz fazla konuşkandır ama ne kadar içten olduklarını bu çarşıda görebilir; İstanbul’da yüzlerce lira vereceğiniz incik-boncuğu tek sıfırlı fiyatlara alabilirsiniz. El yapımı ipek Diyarbakır puşileri, ünlü modacıların aşık olduğu kumaşlar bu rengarenk çarşıda sizi bekliyor. Diyarbakır’dan, eski adıyla Amed’den eliniz boş dönmek istemezseniz,meşhur hasır bileziklere de göz atın.

        Harita

        İnce altın tellerden yapılan bilezikler hem şık hem kıymetli. Diyarbakır’a gidip de Selim Amca’nın Sofra Salonu’nda kaburga dolması yememek olmaz. Gece 12’den sabah altıya kadar hizmet veren ciğerciler Surdibi’nde tezgah açtıklarında orada olmalısınız. Fazıl Usta’nın kelle paçasını da unutmayın. Sıra tatlıda. Kadayıf, künefe ve cevizli burma adresleri Levent Usta ve Sıtkı Usta. Vaktiniz azsa internetten sipariş verin.

        REKLAM

        DÖRT AYAKLI MİNARE’DE DİLEK TUTUN

        Bir pazar günü Diyarbakır’daysanız, 15’inci yüzyıldan beri faaliyette olan Meryem Ana Kilisesi’ndeki ayine izleyici olarak katılabilirsiniz. Ya da şehrin ‘sur içi’ kısmında kalabalığa karışıp, Ulu Camii’ye varabilirsiniz. “Her şehirde bir Ulu Camii vardır” diyerek es geçmeyin; hepsi 4000 yaşında değildir ve hepsinde 910 yıllık bir güneş saati yoktur.

        Caminin karşısında,dükkanların aralarında zar zor seçilen hanlara girin. Kimisinde altın ve gümüş takılar, kimisinde bakır eşyalar bulacaksınız. Alışveriş havasında değilseniz bile gerçek bir Diyarbakır evi görmek, gri taşlı avlularda serinlemek, yerel lezzetler tatmak için Hasanpaşa Hanı’na gidin. Sonra yoldaki şalvarlı amcalara Dört Ayaklı Minare’yi sorun, size soldaki sokağı gösterirler.

        Girdiğiniz daracık sokaktaçocuklar çevrenize doluşacak, siz de eski evlerin arasındaki minareyle karşılaşacaksınız. Derler ki; bu dört ayak, dört mezhebi temsil eder. Biri eksilirse, öteki de sağlam kalamaz. Bir de “Ayakların arasından yedi kez geçin, tuttuğunuz dilek gerçekleşir” derler ama, o sokaklarda yaşayan ve fakirliğin içinde kahkaha atabilen insanların daha iyi şartlara sahip olmasını hiç kimse dilememiş mi acaba?

        DİCLE NEHRİ BOYUNCA GEZİN

        Şehirde yabancı olduğunuzu anlayan herkes, önce surları görmeniz gerektiğini söyleyecektir size. Hatta “Surları gezdiniz mi? Çin Seddi’nden sonra dünyada ikinci” diyerek, cevabınızı beklemeden anlatmaya başlarlar. Ama surlardan önce görmeniz gereken yerler var; mesela kentin kutsal suyu Dicle’nin iki kıyısını birleştiren, eski Silvan yolu üzerindeki On Gözlü Köprü. 1065 yılından beri ayakta duranköprüden sonra nehrin akış yönünün tersine doğru giderseniz, Hevsel Bahçeleri’ne varırsınız. Eskiden bu bahçelerde ekili olan, bir yaşında bebeğin içine rahatlıkla sığabildiği karpuzlar artık yok ne yazık ki... Ama nehre bakan Gazi Köşkü tüm haşmetiyle yerinde. Atatürk’ün ölümünden hemen önce gelip kaldığı bu köşkü gezin, sonra da bahçesindeki restoranda yemek molası verin.

        UÇAKLA ULAŞIM

        Yurtiçi sefer yapan havayolu şirketlerinden kendinize uygun uçuş tarifenizi seçebilirsiniz.

        OTEL SEÇENEĞİ

        Sizde bütçenize ve doluluk oranına göre kendinize uygun bir otel mutlaka bulabilirsiniz.

        GÜNÜN ÖNEMLİ MANŞETLERİ