Habertürk
    Takipde Kalın!
      Günlük gelişmeleri takip edebilmek için habertürk uygulamasını indirin
        Haberler Fiskos "Caner Erkin'in eski eşi Asena Atalay geçmişi unutmalı" - Magazin haberleri
        1

        HT MASA ekibi bu hafta Caner Erkin-Asena Atalay davasındaki gelişmeleri, Berk Oktay’ın “Şiddet uygulamadım” çıkışını, Mert Fırat’ın İdil Fırat’la aşk yaşadığı iddialarını, Bülent Ortaçgil’in Teoman’ı eleştirmesini, Nurgül Yeşilçay-Necati Kocabay aşkını, Eliz Sakuçoğlu’nun “Dış güzelliğe önem vermeyin” söylemini, Harbiye’de gerçekleşecek konserlerde kimlerin ses getireceğini ve Kibariye’nin evliliğindeki krizi masaya yatırdı.

        2

        "ASENA ATALAY GEÇMİŞİ UNUTMALI"

        Caner Erkin ile Asena Atalay arasındaki velayet davasında son sözü alan çiftin oğulları Çınar, Erkin’in yeni eşi Şükran Ovalı’yı çok sevdiğini, birlikte güzel zaman geçirdiklerini söyledi. Erkin, mahkemeye, “Eski eşim beni sorumsuz bir baba olarak göstermeye çalışıyor” dedi. Asena Atalay bundan sonra ne yapmalı?

        3

        Esin Övet: Bence artık çocuğunu düşünüp inatlaşmamalı. Gerçekten oğlunu düşünüp seviyorsa en başta şu mahkeme koridorlarına gidip gelmelere bir son vermeli.

        4

        Oben Budak: Asena ne güzel kendine yeni bir kariyer çizdi, ayakta durabileceğini ispat etti. Neden hâlâ eski eşiyle ilgileniyor, pürüz çıkarıyor anlamıyorum. Hayat devam ediyor. Bu sarmaldan çıkması gerektiğini fark etmeli artık.

        5

        İpek Durkal: Çok net ifade edeyim mi? Düşmeli artık Caner ve Şükran’ın yakasından!

        6

        Kadir Kaymakçı: Geçmişi unutup önüne baksın. Çocuğu için eski eşiyle arasındaki anlaşmazlıkları sonlandırsın! Yoksa ‘Caner’in eski eşi’ diye bir titri olacak; gerek yok buna. Hayat devam ediyor. Caner’in mutlu bir evliliği var, baba olacak yeniden, o da kendisine yeni bir hayat kursun.

        7

        Reşat Balcıoğlu: Bir çocuk her koşulda anne ve babasının sevgisine muhtaçtır. Özel hayatındaki bazı inişli çıkışlı söylemler Asena Atalay’ı haksız gösterse de sonuçta çocuğunun annesidir. Hiçbir çocuk annesinden uzaklaştırılmamalı. Çocuklar en büyük mutluluğu anne kucağında bulurlar

        8

        Bülent İpek: Caner Erkin evlenmeseydi, Şükran Ovalı’yla mutluluklarını göze sokmasaydı bana göre Asena Atalay çocuk üzerinden bu sorunları çıkarmayacaktı. Hayata dair kıskançlıklar işte ama çocuklara yazık oluyor.

        9

        "BU İKİLİ YAKIŞIYOR"

        Hande Doğandemir’den ayrılan Mert Fırat, İdil Fırat’la aşk yaşamaya başladı. İkili ilişkiyi yalanlamıyor ama net de konuşmuyorlar. İki bekâr insanın gizemli konuşma nedeni nedir?

        10

        E.Ö.: Demek daha tam oturmadı kafalarında, konuşmadıklarına göre.

        11

        O.B.: Daha tam olarak netleştiremedikleri şeyler olabilir, ilişkinin başında çıkıp konuşmaları da gerekmiyor bence. Belki tatlı bir yaz aşkı yaşanacak, belki de evliliğe gidecek, kim bilebilir ki? Çiftin kendisi de bilemediği için konuşmuyorlar doğal olarak…

        12

        İ.D.: Mert Fırat 20 yıldır özel hayatı hakkında hiç konuşmadı, hiç de konuşmayacak. Bunu niye anlamıyoruz? İdil Fırat’la ilişkisi var evet, ama “Kaçak konuşuyor” diyemeyiz. Sadece konuşmuyor, konuşmayacak.

        13

        K.K.: Bunu anlamıyorum! Bekârsınız, birbirinizi sevmişsiniz, bunu söyleyemiyorsunuz; tam aptallık. Böyle bir durumda kadın erkeğe “Neyin kaç göçündeyiz, benimle adının anılmasından utanıyor musun?” diye tepki göstermiyor mu? Durumun kabullenilmesi çok acayip...

        14

        R.B.: Anlaşılan o ki soyadı benzerliği duygulara da yansımış. Öğrendiğim kadarıyla ikili, Fenerbahçe’nin Belgrad’da oynadığı final four maçını birlikte izlemiş. Birinci sayfada fotoğrafları da var. Bu ikili yakışıyor.

        15

        B.İ.: Kimse yeni başlayan birliktelik hakkında cümleleri kolay kuramaz. Birbirine henüz yeni yeni kurarken bize ne söylesinler. Konuşmaları da gerekmiyor ayrıca. Görüyorsunuz, anlatmaya gerek yok.

        16

        "İŞİN İÇİNE EGO GİRMİŞ OLABİLİR"

        Bülent Ortaçgil, 2004’te Teoman’la aynı sahneyi paylaşmış, birbirlerinin şarkılarını yorumladıkları konser kaydı 2007’de albüm olarak yayınlanmıştı. Konserde kendi üzerine düşeni yaptığını belirten Ortaçgil, “Teoman benim şarkılarımı alıp kendisine benzetemedi” diyerek sitem etti. Ortaçgil’e katılıyor musunuz?

        17

        E.Ö.: Ortaçgil belli ki çok içerlemiş ama klasik Teoman. Sahneleri de bırakmış ama 3 sene sonra dönmüştü. Yani neye ne kadar mesai harcadığı belli Teoman’ın. En çok mesai harcadığı olay kadınlar. Bence diğer konuların üstünde çok fazla düşünmüyor.

        18

        O.B.: Bahsedilen sene 2004, Teoman’ın koptuğu seneler. Kopuşunu Ortaçgil’le ortak konser vermesinden de anlıyoruz pekâlâ. Kariyeri öyle iyi gidiyordu ki Ortaçgil’le bir tutuluyordu, veliaht olarak gösteriliyordu. O dönem işin içine biraz ego girmiş olabilir, büyük ustanın dediği gibi Teoman olayın derinlik sarhoşluğunu yaşamaktan konuyla fazla uğraşmamış olabilir. Türk kafası diyoruz biz buna, Ortaçgil’le konser veriyor musun, veriyorsun. Önemli olan bu, niceliğe bakmamış işte Teoman.

        19

        İ.D.: Ben beğenmiştim o konseri ama Ortaçgil titizliği ile Teoman umursamazlığının uyum sağlaması zaten mümkün değildi. Ortaçgil doğru söylemiş, Teoman onlar gibi görmüyor olayı.

        20

        K.K.: Bülent Ortaçgil’in şarkılarını Bülent Ortaçgil’den daha iyi bilecek değilim! O, “Benzetemedi” diyorsa Teoman benzetememiştir... Ama belki de benzetemeyerek iyi yapmıştır...

        21

        R.B.: Sanat emekçilerinin haklarını sonuna kadar savunmaları gerektiğini düşünüyorum. Eğer ortada bir emek hırsızlığı varsa bunların hakları mutlaka hak sahibine teslim edilmelidir. Bu konuyu medya üzerinden tartışmak çok yersiz.

        22

        B.İ.: Bence bu zamana kadar yapılmış en iyi proje albümüydü. Tam bir yol albümü. Bülent Ortaçgil hem kendisine hem de Teoman’a haksızlık etmiş. İkisi de gayet iyi yorumlamış. Teoman daha genç olduğu için belki de ustaya saygısından şarkıları kendi gibi değil Ortaçgil gibi söylemiş olabilir.

        23

        "İŞİN BURAYA VARMASI ÜZÜCÜ"

        Berk Oktay, eşi Merve Şarapçıoğlu’na şiddet uyguladığı iddialarıyla ilgili konuştu. Ünlü oyuncu, eşini dövdüğü iddiaları için “Şiddet uygulamadım. Sosyal medyada dolanan sargılı fotoğraflar 6-7 yıl öncesine, Merve’nin estetik yaptırdığı döneme ait” dedi. Bu yaşananlar Berk Oktay’ın kariyerini ciddi anlamda etkiler mi sizce?

        24

        E.Ö.: Yaşanan olaylar bana hâlâ çok garip geliyor. Tuhaflık diz boyu Merve Şarapçıoğlu ve Berk Oktay tarafında.

        25

        O.B.: Gül gibi çiftler ayrılık zamanı geldiği zaman tanınmaz hale geliyor, bu kısmı anlayamıyorum. Kimin haklı olduğu mahkeme tarafından ortaya çıkarılır belki ama bu arada geçen zamanın yıpratma payı ömür boyu hayatlara yansıyor. Çok tatlı bir çiftti, işin buraya varması üzücü.

        26

        İ.D.: Gerçekten bunların Oktay’ın kariyerini etkileyebileceğini düşünüyor musunuz? Yıllarca kadınları döven, vuran kıran İbrahim Tatlıses’i baştacı etti bu memleket… Hiçbir şey olmaz, unutulur gider…

        27

        K.K.: Etkilemez! Türkiye’de hiçbir kötülük hiç kimsenin bir şeyini etkilemiyor maalesef.. Berk Oktay aynen devam eder...

        28

        R.B.: Kadına şiddet asla kabul edilmeyecek bir durumdur. Berk Oktay, eşine şiddet uygulamadığını iddia ediyor. Kararı elbette yargı verecektir. İnsanlar, ilişkiyi saygı çerçevesinde bitirmeyi öğrenemediler. Bu durum mutlaka Berk Oktay ve Merve Şarapçıoğlu’nun kariyerlerine de yansıyacaktır.

        29

        B.İ.: Merve Şarapçıoğlu şiddet iddialarını ispatlarsa Berk Oktay’ın kariyeri olumsuz etkilenir. Kadına şiddete karşı oluşan duyarlılık onu zor durumda bırakır. Türkiye eskisi gibi değil. Daha 3 gün önce İstabul’da sokak ortasında boşandığı kocası tarafından şiddete uğrayan kadını oradaki erkekler kurtarıp adamı da bir güzel dövmediler mi? Toplum o kadar duyarsız değil artık.

        30

        "GAYET TATLI BİR ÇİFT OLMUŞLAR"

        Nurgül Yeşilçay, 2 yıllık aşk orucunu yapımcı Necati Kocabay’la bozdu. Yeşilçay ile Kocabay’ı yakıştırdınız mı?

        31

        Oben Budak: Aynı meslek gruplarında olan ilişkilerde, taraflar birbirini güzelce beslediğinde tadından yenmeyen yıllar geçiveriyor. Gayet tatlı bir çift olmuşlar.

        32

        Kadir Kaymakçı: Yakışmışlar, Allah tamamına erdirsin!

        33

        Reşat Balcıoğlu: Nurgül Yeşilçay başarılı ve çekici bir kadın. Belki şu sıralar sinema ve dizi sektöründe işleri iyi gitmeyebilir ama sonuçta kendisi yalnızlıkların kadını değil. Mutluluklar diliyorum.

        34

        Bülent İpek: Yeşilçay, hem başarılı hem de açık sözlü. Başkaları gibi kaçıp saklanmak yerine ilişkisini açıkladı. Ne var yani başka ünlüler de örnek alsa Nurgül’ü. İş reklam olunca hayranlarına karşı çok açık sözlü oluveren ünlülere biraz daha samimiyet dileyelim.

        35

        "TARKAN DEĞİL SILA KONUŞULUR"

        Açıkhava konserleri için geri sayıma geçildi. Temmuz ayında Sıla, Şevval Sam, Mabel Matiz, Sibel Can, Candan Erçetin, Ajda Pekkan ve Selda Bağcan gibi pek çok sanatçının sahne alacağı açıklandı. En çok kim konuşulur sizce?

        36

        E.Ö.: Bu sene yine en çok Tarkan’ın konserleri konuşulur. Sibel Can yeni şarkılarını seslendirirse o da konuşulur. Ajda Pekkan ilginç bir kostümle çıkarsa kendinden bahsettirir. Yıllar önce mayoyla sahneye çıkmıştı, onun gibi bir şey yaparsa...

        37

        O.B.: Ajda Pekkan’ın olduğu yerde Ajda Pekkan konuşulur. 2 senedir öyle büyük konser de vermediği için kendisini acayip özledik, ben şahsen meraktan ölüyorum. Alternatif isimlerin yükselişinin sembolü haline gelen Mabel Matiz’in ilk Harbiye konseri için de orada olacağım kesin!

        38

        İ.D.: Açıkçası beni şu anda bir tek 11 Temmuz’daki Shakira konseri heyecanlandırıyor çünkü bu, yabancı sanatçıların Türkiye’yi yeniden turnelerine almalarının başlangıcı olabilir. Biliyorsunuz, 4-5 yıldır dünya starları ‘riskli’ bulunduğu için Türkiye’yi turnelerine almıyorlardı. Normalleşmenin ilk adımı Shakira olacak inşallah.

        39

        K.K.: Hepsi değerli isimler! Her biri birilerini heyecanlandırıyordur. Ben oyumu Sıla’dan yana kullanacağım...

        40

        R.B.: Harbiye Açıkhava konserleri müzikseverler için adeta bir nefes alma ve stres alma alanı. İçinde bulunduğumuz siyasi ve ekonomik ortamdan uzaklaşmak için moral depoladığımız yegâne organizasyon. Bu organizasyon toplumun bir nebze olsa eğlenmek için ihtiyaç duyduğu bir etkinlik. İyi ki bu konserler var.

        41

        B.İ.: Açıkhava sadece konser alanı değil, yaşadığımızı hissettiğimiz, umutlarımızı yeşerttiğimiz bir festival alanı. Ben bu sene Tarkan’ın Açıkhava konserlerinin ivme kaybedeceğini tahmin ediyorum. Zaten kendisinin Açıkhava planı hâlâ açıklanmadı. Sıla’nın yine rüzgâr estireceğini düşünüyorum. İpek Durkal da yazdı dün, uzun zamandır İstanbul’a dünya starları gelmiyordu. Shakira’yla şeytanın bacağı bu yaz kırılıyor. Bu müzik ortamı tüm konserleri tetikler. Ancak konserleri sallayacak hit şarkılar hâlâ çok az.

        42

        "KONUŞULMAK İSTİYOR"

        Eliz Sakuçoğlu, sosyal medya hesabından karın kaslı fotoğrafını paylaşarak kadınlarda dış güzelliğe önem veren erkeklere seslendi. Sakuçoğlu, “Bize vitrinimize değil iklimimize gelen adamlar lazım! Dış güzellik geçici” dedi.

        43

        E.Ö.: Çok doğru söylemiş. Erkekler maalesef kadınları vitrin gibi görüyor. Bir kadın isterse o vitrini kısa sürede yok edebilir. O yüzden kadınların iç güzelliklerine bakarak hareket etmeleri gerekiyor ama bazı kadınlar var ki maalesef bunu görebilecek erkekleri bile bu düşünceden uzaklaştırıyorlar.

        44

        O.B.: İnsanın ilk önce kendisine saygısı olması gerekiyor, başkaları için spor salonundan çıkmayan tipleri manasız buluyorum. Zaten onlarla 1-2 kelime ettikten sonra şişirilmiş kas yığınından başka bir şey olmadıklarını anlıyorsunuz. Spor yaparak birilerine kendinizi beğendirebilirsiniz ama ağzınızı açıp muhabbete başladığınızda her şeyin ortaya döküleceğini de hesaba katmak gerekiyor.

        45

        İ.D.: Adamın iklimi anlamadan önce vitrine baktığını inkâr etmeyeceğiz herhalde değil mi?

        46

        K.K.: “Vitrinimize değil iklimimize gelen adamlar” ne ya! Bırakalım böyle boş muhabbetleri. Eliz Hanım’a ‘iklimine’ gelen adamlarla mutluluklar.

        47

        R.B.: Sakuçoğlu, konuşulmak, gündemde olmak ve tartışılmak istiyor. O yüzden fazla konuşmaya gerek yok bence.

        48

        B.İ.: Gereksiz bir açıklama bana göre. O zaman biraz iklimini tanısak Eliz Sakuçoğlu’nun. Kendisi hep vitrinini ön plana çıkarıyor.

        49

        "KİBARİYE, GİZEM YARATMAYA ÇALIŞIYOR"

        Eşi Ali Küçükbalçık’ın Lübnanlı bir sevgilisi olduğu iddiasından sonra evliliğini sorgulayan Kibariye, kızını alıp İzmir’de yaşayan annesinin yanına gitti. Ünlü şarkıcının 19 senelik eşinden boşanma hazırlığında olduğu iddia ediliyor...

        50

        E.Ö.: Kibariye’nin artık kendini düşünmesi ve her şeyden önce kendini sevmesi gerekiyor. Çünkü şimdiye kadar hiç kendini sevmedi. Hayatına giren tüm erkekler onu üzdü. Ali Bey’in vukaatları ilk değil sanırım. Kibariye’nin şimdiye kadar yaşadıklarını düşünerek karar vermesi gerekiyor. Duygusal düşünmemeli.

        51

        O.B.: Arada çocuk olunca yaşananları unutabiliyor insan. 19 sene de kolay değil, hemen üzeri örtülebilecek bir ilişki de değil. Tabii sırf dönmüş olmak için değil de kurtarabilmek için barış ortamı sağlamak gerekiyor.

        52

        İ.D.: Kibariye’nin bırakın evliliğini, hiçbir şeyi sorguladığını sanmıyorum. Ayrılık filan da yok zaten.

        53

        K.K.: Bu kadar iddianın, eve gelen haciz memurlarının olduğu ortamda bir evliliğin geleceğiyle ilgili yargılarda bulunmak zor! Kibariye gibi içi dışı bir sanatçının böyle zor günler geçiriyor olmasına üzülüyorum. Kendisi ve çocuğu için en hayırlısı olur umarım. O en doğru kararı verecektir...

        54

        R.B.: Bu, Ali Küçükbalçık’ın ilk vukuatı değil. Daha önce de boşanma aşamasına gelmişlerdi ve çeşitli iddalar ortaya atılmıştı. Olayların sonucunda da Kibariye eşini affetmişti. Ben Kibariye’nin psikolojik sorunlar yaşadığını ve eşini sığınacak bir liman gibi gördüğünü düşünüyorum. Ancak bu evlilik, yaşananları örtbas ederek uzun süre yürümez. Çifte bir evlilik terapistine danışmalarını tavsiye ediyorum.

        55

        B.İ.: Kibariye’yi dobra bilirdik ama son yıllarda gizem yaratmaya çalışıyor. Sahneden “Hamileyim” açıklaması yapıp “Şaka yaptım” dedikten sonra o cepheden gelen her haber şüpheli benim için. Kibariye güçlü sesine güvenip her sorunun görmezden gelineceğini sanıyorsa fena halde yanılıyor. Ses bir yere kadar. Haksızlıklar karşısında sesini çıkarmazsa kendisinin eşsiz sesine de hayranları saygı duymaz. Hakiki açıklamalara ve şeffaflığa ihtiyacı olduğunu biri ona söylemeli ama kim söyleyecek? Sanırım etrafında böyle biri de yok. Yazık.

        GÜNÜN ÖNEMLİ MANŞETLERİ