Habertürk
    Takipde Kalın!
      Günlük gelişmeleri takip edebilmek için habertürk uygulamasını indirin
        Haberler Gündem Cemal Süreya hayatı ve şiirleri! Cemal Süreya ölümünün 28. yılında anılıyor

        Türk edebiyatının önemli isimlerinden Şair Cemal Süreya 28 yıl önce bugün hayata gözlerini yummuştu... Ünlü şair Cemal Süreya 28. ölüm yıldönümünde şiirleriyle anılıyor. Peki Cemal Süreya kimdir? İşte Cemal Süreya'nın hayat hikayesi ve şiirleri...

        CEMAL SÜREYA KİMDİR?

        Cemal Süreya, 1931 yılında Pülümür'de dünyaya geldi. Çocukluğunun ilk yıllarını Erzincan’da geçiren Süreya'nın ailesi, 1938 yılındaki Dersim İsyanı sonrasında Bilecik’e sürgün edildi. Cümal Süreya ilkokula Bilecik’te başladı ve daha sonra İstanbul Beyoğlu’nda bitirdi. Haydarpaşa Lisesi’nden mezun olan Cemal Süreya Ankara Üniversitesi Siyasal Bilgiler Fakültesi maliye ve iktisat bölümünü bitirmiştir. üniversiteden sonra Maliye Bakanlığında müfettiş yardımcılığı ve müfettişlik, darphane müdürlüğü, Kültür Bakanlığında kültür yayınları danışma kurulu üyeliği, Orta Doğu İktisat Bankası yönetim kurulu üyeliği ve 25 yılı aşkın Türk Dil Kurumu üyeliği görevlerinde bulunmuştur. Cemal Süreya bu süre zarfında yayınevlerinde danışmanlık, ansiklopedilerde redaktörlük, çevirmenlik de yapmıştır.

        Cemal Süreya Ağustos 1960′tan itibaren yalnızca dört sayı çıkarabildiği Papirüs dergisini Haziran 1966- Mayıs 1970 arası 47, 1980-1981 arası iki sayı daha çıkardı. Pazar Postası, Yeditepe, Oluşum, Türkiye Yazıları, Politika, Yeni Ulus, Aydınlık, Saçak, Yazko Somut, 2000′e doğru gibi yayın organlarında şiir ve yazılarını yayımladı.

        İkinci yeni hareketinin önde gelen şair ve kuramcılarından sayılan Cemal Süreya’nın ilk şiiri “Şarkısı Beyaz” Mülkiye dergisinin 8 Ocak 1953 tarihli sayısında yayımlanmıştır. Geleneğe karşı olmasına rağmen geleneği şiirinde en güzel kullanan şairlerden birisiydi. Kendine özgü söyleyiş biçimi ve şaşırtıcı buluşlarıyla, zengin birikimi ile, duyarlı, çarpıcı, yoğun, diri imgeleriyle ikinci yeni şiirinin en başarılı örneklerini vermiştir. Ölümünden sonra adına bir şiir ödülü kondu. 1997′de de Cemal Süreya arşivi yayımlandı.

        REKLAM

        CEMAL SÜREYA ŞİİRLERİ

        AŞK

        Şimdi sen kalkıp gidiyorsun. Git

        Gözlerin durur mu onlar da gidiyorlar. Gitsinler.

        Oysa ben senin gözlerinsiz edemem bilirsin

        Oysa Allah bilir bugün iyi uyanmıştık

        Sevgideydi ilk açılışı gözlerimizin sırf onaydı

        Bir kuş konmuş parmaklarıma uzun uzun ötmüştü

        Bir sevişmek gelmiş bir daha gitmemişti

        Yoktu dünlerde evelsi günlerdeki yoksulluğumuz

        Sanki hiç olmamıştı

        Oysa kalbim işte şuracıkta çarpıyordu

        Şurda senin gözlerindeki bakımsız mavi, güzel laflı İstanbullar

        Şurda da etin çoğalıyordu dokundukça lafların dünyaların

        Öyle düzeltici öyle yerine getiriciydi sevmek

        Ki Karaköy köprüsüne yağmur yağarken

        Bıraksalar gökyüzü kendini ikiye bölecekti

        Çünkü iki kişiydik

        REKLAM

        Oysa bir bardak su yetiyordu saçlarını ıslatmaya

        Bir dilim ekmeğin bir iki zeytinin başınaydı doymamız

        Seni bir kere öpsem ikinin hatırı kalıyordu

        İki kere öpeyim desem üçün boynu bükük

        Yüzünün bitip vücudunun başladığı yerde

        Memelerin vardı memelerin kahramandı sonra

        Sonrası iyilik güzellik.

        SEVGİLİM BEN ŞİMDİ

        Elimde uçuk mavi bir kalem cebimde iki paket sigara

        Hayatımız geçiyor gözlerimin önünden

        Çıkıp gitmelerimiz, su içmelerimiz, öpüştüklerimiz

        ''Ağlarım aklıma geldikçe gülüştüklerimiz''.

        Çiçekler, çiçekler, su verdim bu sabah çiçeklere

        O gülün yüzü gülmüyor sensiz

        O köklensin diye pencerede suya koyduğun devetabanı

        Hepten hüzünlü bu günlerde

        Gür ve çoşkun bir günışığı dadanmış pencereye

        Masada tabaklar neşesiz

        Koridor ıssız

        Banyoda havlular yalnız

        Mutfak dersen - derbeder ve pis

        Çiti orda duruyor, ekmek kutusu boş

        Vantilatör soluksuz

        Halılar tozlu

        Giysilerim gardropda ve şurda burda

        Memo'nun oyuncak sepeti uykularda

        Mavi gece lambası hevessiz

        Kapı diyor ki açın beni kapayın beni

        Perdeler gömlek değiştiren yılanlar gibi

        Radyo desen sessiz

        Tabure sandalyalardan çekiniyor

        Küçük oda karanlık ve ıssız

        Her şey seni bekliyor her şey gelmeni

        İçeri girmeni

        Senin elinin değmesini

        Gözünün dokunmasını

        Ve her şey tekrarlıyor

        Seni nice sevdiğimi

        UZAKTAN SEVİYORUM SENİ

        ‘Uzaktan seviyorum seni!

        Kokunu alamadan,

        Boynuna sarılamadan.

        Yüzüne dokunamadan.

        Sadece seviyorum!

        Öyle uzaktan seviyorum seni!

        Elini tutmadan.

        Yüreğine dokunmadan.

        Gözlerinde dalıp dalıp gitmeden.

        Şu üç günlük sevdalara inat,

        Serserice değil adam gibi seviyorum.

        Öyle uzaktan seviyorum seni,

        Yanaklarına sızan iki damla yaşını silmeden.

        En çılgın kahkahalarına ortak olmadan.

        En sevdiğin şarkıyı beraber mırıldanmadan.

        Öyle uzaktan seviyorum seni!

        Kırmadan,

        Dökmeden,

        Parçalamadan,

        Üzmeden,

        Ağlatmadan uzaktan seviyorum.

        Öyle uzaktan seviyorum seni;

        Sana söylemek istediğim her kelimeyi,

        Dilimde parçalayarak seviyorum.

        Damla damla dökülürken kelimelerim,

        Masum beyaz bir kağıtta seviyorum.”

        GÜNÜN ÖNEMLİ MANŞETLERİ