Demet Şener'den İbrahim Kutluay'a cevap

İbrahim Kutluay, geçtiğimiz günlerde Demet Şener için avukatı aracılığıyla bir basın açıklaması yaptı.

Kutluay'ın "Gündemde kalmak için 'basını', sebepsiz zenginleşmek için de 'mahkemeyi' kullanan Demet Şener, bundan vazgeçerse dava sonuçlanır" sözlerine Demet Şener'den yanıt gecikmedi.

"İki insan çeşidi vardır. Zaman geçtikçe hatalarıyla yüzleşen, zaman geçtikçe yüzsüzleşen" sözünü paylaşan Şener, ardından şunları yazdı:

"Yaşadıklarımın 10'da birini bilmiyorsunuz. Ben affettim. Onu Allah affetsin. Avukatına bu yüzsüz açıklamayı yaptırmasına ise şaşırıyorum. 16 yıl boyunca çalışmaya devam etseydim bu paraların çok daha fazlasını kazanırdım zaten...

Tazminatlar kişinin mal varlığına göre istenir. Koskoca Kezban Hatemi ve Aslı Çelik de herhalde bu tazminatı kafalarına göre uydurmadı. Bahsettiğimiz kişi devlet memuru değil."

Demet Şener'in Avukatı Aslı Çelik medyada çıkan tazminat haberlerinin doğru olmadığını belirtti. Çelik konuyla ilgili basına yaptığı açıklamada şunları söyledi:

"Birkaç gündür müvekkilim Demet Şener ile ilgili medyada yer alan açıklamaların tümü gerçek dışıdır ve asla doğru değildir. Şöyle ki herkesçe malum olduğu üzere Türk hukuk sisteminde tazminat miktarları kusur oranı ve ağır kusurlu olan tarafın malı ve içtimaı durumuna göre belirlenir. Yani karşı tarafın iddia ettiği gibi bir zenginleşme aracı olarak kullanılmasına imkân yoktur. Kaldı ki müvekkilim 16 sene boyunca kariyerinden vazgeçerek! Kendini yuvasına ve çocuklarına adamıştır. Dava açıldığı günden bugüne kadar gerek müvekkilim gerekse müşterek çocuklar birçok travma ve olumsuzluk yasamışlardır, tüm bunlar, yine müşterek çocukların menfaati için müvekkilim Demet Şener de saklıdır. Son olarak belirtmek isteriz ki biz de Sayın İbrahim Kutluay'dan tamamen kusursuz ve bu durumdan dolayı mağdur olan müvekkilimi gerçekleri görmezden gelerek suçlamaktan vazgeçmesini diliyoruz"

Kutluay'ın avukatı şu açıklamayı yapmıştı:

"Müvekkilim Sn. İbrahim KUTLUAY hakkında 13.10.2017 tarihinde basında yer alan ve Sn. Demet ŞENER tarafından gerçekleştirilen açıklamalara aşağıdaki şekilde cevap verme zorunluluğu doğmuştur.

Müvekkilim hakkında, gazetelere bir kısım röportajlar veren Sn. Demet ŞENER, boşanma davasında, haberde yer aldığı şekliyle “Normal Bir Tazminat”’ değil, bunun çok çok üzerinde ve hatta Türk Hukuku’nun kabul ettiği ölçütlerin 20-30 misli tutarında maddi ve manevi tazminat talep etmiştir.

Boşanma davasının başlangıcındaki görüşmeler dışında, son 8 aylık süre içinde, taraflar arasında herhangi bir anlaşma girişimi gerçekleştirilmemiştir. Bunlarla birlikte, mahkemece hükmedilen her türlü mali yükümlülük Müvekkilce harfi harfine ve zamanında yerine getirilmiştir.

Dolayısı ile anlatılanların tamamı, hakikatlerin tam tersidir. Bizlerin, süreci uzatmak adına en küçük gayret ve girişimi olmadığı gibi yegane arzumuz davanın bir an önce sonuçlanması ve Sn. Demet ŞENER’in kendisini unutturmamak için “Basını”, sebepsiz zenginleşme için de “Mahkemeyi” vasıta olarak kullanma çabasından vazgeçmesidir.

Müvekkilim Sn. İbrahim KUTLUAY’ın dava sürecindeki yegane önceliği çocukların menfaati olup; bu sebeple, kendisi tarafından, basında yer alan açıklamalara daha önce olduğu gibi bugünden sonra da cevap verilmeyecektir.

Kamuoyunun bilgi ve dikkatlerine sunarım."