Dünya Kupası için İstanbul'a geldiler

‘ÖNEMLİ OLAN BERABERLİK’

Bir başka Fas taraftarı ise 21 yaşındaki Chaimaa Qassab... 3 yıl önce yerleştiği Ankara’dan sırf Dünya Kupası’nı yurttaşlarıyla izlemek için İstanbul’a gelen Qassab, “Maçın sonucu önemli değil. Bir arada olmak için buradayız. İstanbul’da kutlamalar yaparak eğleniyoruz” dedi. Süper yıldız Ronaldo’nun ve Beşiktaşlı Quaresma’nın oynadığı Portekiz’le mücadele eden takımları yenilse de Fas taraftarı geceyi eğlenerek sonlandırdı.

Turnuvanın ikinci maçında Uruguay’la karşılaşan Suudi Arabistan, her ne kadar favori olmasa da taraftarlar takımlarına sonuna kadar destek verdi. Taksim’de takımlarına destek vermek için bir araya gelen Suudiler genellikle aileler halindeydi. Başkent Riyad’dan İstanbul’a turistik gezi için gelen Sharafuddin Ailesi de onlardan biriydi. 2 kız kardeşi, annesi ve babasıyla birlikte Taksim’deki bir kafede ülkesinin maçını izleyen 21 yaşındaki Wijdan Sharafuddin, Uruguay maçı öncesi şunları söyledi: “İstanbul’a 2 gün önce geldik. 2-3 saatimizi bu oyun için ayırdık. Takımımızı her koşulda desteklemek istiyoruz. Bu sadece bir futbol maçı değil, aynı zamanda milli bir heyecan ve gurur.”

EN COŞKULU OLAN İRAN TARAFTARI

İlk maçlarında galibiyetle tanışan İran ise taraftarıyla birlikte turnuvanın en renkli ekibi olarak dikkat çekti. İstanbul’da neredeyse Rusya’da tribünleri dolduran İranlı taraftar kadar futbolsever görmek mümkün. Kimi Rusya’ya gidememiş kimi ise hem turizm hem futbol diyerek İstanbul’a gelmiş. Talimhane ve Beyoğlu’ndaki birçok mekân, İran’ın maçı olduğunda hıncahınç dolu.

O taraftarlardan biri de 34 yaşındaki Aydın Akhavan... Beyoğlu’nda bir barda İran’ın İspanya ile karşılaşmasını izleyen Akhavan, siyasi kutuplaşma yüzünden birbirinden uzaklaşan İran halkını futbolun birleştirdiğine inanıyor. Milli maçlarda yaşadığı duyguyu ise şu sözlerle anlatıyor: “İran’da bütün olma duygusunu yaşatacak çok fazla konu yok. Bu masadaki herkesin siyasi görüşü farklı olabilir. Ama futbola gelince herkes milli takımı destekler. Biz futbolun yaşattığı birleşme duygusunun peşindeyiz belki de. Çok modern bir toplumuz ama hükümet baskısı var.”

‘KADINLI-ERKEKLİ İZLEYEMEZDİK’

İstanbul’a 3 yıl önce taşınan tekstilci Bahram Mostafai (37) de aynı görüşü dile getirdi ve şöyle konuştu: “Türkiye’yi çok seviyoruz. Maçı diğer İranlılarla birlikte yabancı bir ülkede izlemek çok tuhaf bir duygu. İran’da kadınlar ve erkekler bir arada, istediğimizi yiyip içerek, eğlenerek maç izleyebileceğimiz bir ortam yok. İstanbul’da çok sayıda İranlı var. Eğer maçı kazansaydık emin olan gece kutlamaların sonu gelmezdi.”

İRANLI KADINLARIN İZLEYEBİLDİĞİ İLK MAÇ

İran hükümeti, 1979 devriminden bu yana ilk kez aldığı olağanüstü kararla, kadınların erkeklerle birlikte Tahran’da kamuya açık, restoran, Kafe ve stadyumlarda birlikte maç izlemesine izin verdi. İstanbul’daki bir barda milli maçı keyifle izleyen 32 yaşındaki tercüman Paria Navid, bu kararı, “2011’den beri Türkiye’deyim. Senelerdir statta maç izleme merakıyla yaşadım. Geçenlerde İran-Türkiye maçına gittim. İran’da bunları yaşayamıyor olmamız çok yazık. Son birkaç yıldır İranlı kadınların tüm alanlarda ne kadar güçlü ve azimli olduklarını görüyoruz. Burada maçı kadın, erkek arkadaşlarımla beraber izledim. İran’daki dostlarımın ve ailemin de ilk kez aynı şansa sahip olmalarına içten sevindim” dedi.

TAKSİM’DEKİ DÜNYA KUPASI’NDAN NOTLAR

Dünya Kupası’na Ortadoğu ülkesi 5 takım katılıyor: Mısır, Tunus, Fas, Suudi Arabistan ve İran... Taraftarlar arasında öne çıkan özellikler ise şöyle:

İRAN: Coşkulu, heyecanlı.

SUUDİ ARABİSTAN: Sakince ve ailece maçları izliyorlar.

FAS: En genç ve dinamik taraftar topluluğuna sahip.

TUNUS: En heyecanlı grup. Bir kez daha kazanmak istiyorlar.

MISIR: En iddialı taraftar grubu. Hepsi Muhammed Salah hayranı.