Habertürk
    Takipde Kalın!
      Günlük gelişmeleri takip edebilmek için habertürk uygulamasını indirin
        Haberler Dünya Avrupa Entegrasyona Bomba

        ÜMRAN AVCI- GAZETE HABERTÜRK

        Halkın özel araçlarını tercih etmesiyle trafik yürümez hale geldi. Dün sabah trafiğin sıkıştığı noktaların toplam uzunluğu bir tahmine göne 550 kilometreyi aştı.

        Ülkedeki göçmenler ve Müslümanlara karşı düzenlenen saldırı ve protesto gösterileri de sıklaşıyor. Önceki gece bir Türk Lille kenti yakınlarında saldırıya uğramıştı.

        Başta Paris ve Lyon olmak üzere çeşitli kentlerde Müslüman karşıtı gösteriler düzenlendi. Başbakan Manuel Valls, dün yeni yasa ile bir birlikte özgürlüklerin tırpanlanacağını duyurdu.

        Yeni önlemlere terör olaylarını teşvik ettiği belirlenen dini kurum, dernek ve eğitim kurumlarının kapatılması da eklenmesi, terör bağlantılı kişilerinin varsa Fransa vatandaşlığından çıkarılması da eklenmek isteniyor.

        HER RENGE KIYDILAR

        Her renk ve inançta insan katledildi:

        Terör saldırılarında ölen 132 kişiden kimliği tespitedilen 107 kişinin defnedilmesine başlandı. Kimliği tespit edilenler arasında çoksayıda ülkeden farklı inanç ve ırkta insanların varlığı dikkat çekiyor.

        İşte bunlardan bazıları:

        Thomas Ayad (32): Müzik sektöründeydi. Hokey oyuncusuydu. Bataclan’da can verdi.

        Maxime Bouffard (26): Film yönetmeniydi.

        Claire Camax (35): İki çocuk sahibi grafik sanatçısıydı.

        Juan Garrido (29): İspanyol mühendis 2 yıldır Fransa’da yaşıyordu.

        Valentin Ribet (26): katlığa yeni adım atmıştı.

        FabienStech (51): Alman felsefe doktoruydu.

        Asta Diakite: Futbolcu Lassana Diarra’nın kuzeniydi.

        Rahael Hilz (28): Mimardı.

        Amine Ibnolmobarak(29): Faslı ödüllü mimardı. ,

        ÖZGÜRLÜKLERFRANSA’NINEN BÜYÜK ŞANSI

        Yazar Nedim Gürsel:

        Fransa’da yaşayan yazar Nedim Gürsel, terörist saldırı sonrası Paris izlenimlerini Habertürk’e şöyle anlattı.

        “13 Kasım gecesi İstanbul’daydım. Işıklar kenti Paris’e 16 Kasım Pazartesi döndüm. Döner dönmez de hiç alışık olmadığım bir manzarayla karşılaştım. Havalimanında gümrük memurları bile silahlıydı.

        Bir manga asker, 12 Eylül sonrası Türkiye’de tanık olduğum sıkı yönetim günlerindeki gibi, elleri tetikte nöbet tutuyordu. Katliamdan hemen sonra Cumhurbaşkanı Hollande’ın açıkladığı gibi gerçek bir “savaş haliydi” gördüğüm.

        Kentin her köşesinde bugüne dek tanık olmadığım bir gerilim vardı. Faciadan habersiz biri, ordunun yönetime el koyduğunu sanabilirdi.

        ‘DÜŞMANLIK ARTACAK’

        Bundan böyle daha fazla milliyetçilik, daha fazla yabancı düşmanlığı, çok daha fazla İslam düşmanlığıyla yaşamak zorunda kalacaktık.

        Bu tür düşmanlıkların laikliğinve özgür düşüncenin kalesi olan Fransa’da uzun süre etkili olabileceğini sanmıyorum. Yinede önümüzdeki süreçte, demokratik bir ülkede alışık olmadığımız güvenlik önlemlerinin alınacağı da bir gerçek.”

        GÜNÜN ÖNEMLİ MANŞETLERİ