O fotoğrafçı Habertürk'e anlattı!

Raslan, önceki gece varılan ateşkes çöktükten sonra, Rusya ve rejimin sabah hiçbir duyuru yapmadan saldırılara başladığını söyledi. Raslan, Umran’ın ailesiyle birlikte rejimin kontrolündeki bölgeye kaçtığını öne sürdü.

Raslan’ın iddiasına göre, Umran’ın babası rejim tarafından tutuklandı, aile de ev hapsinde tutuluyor. 16 kişilik ailesi ve 4 aylık bebeği ile yaşam savaşı veren Raslan, son durumu şu sözlerle anlattı:

“Siviller sabaha kadar rejimin tahliye için getirdiği otobüslerin yakınında bekledi. Bir grup beklerken aniden saldırı düzenlendi, orada 4 kişi yaralandı, birçok kişi de sinir krizi geçirdi.

Gün boyu süren saldırılardan sonra İranlı ve Afgan milisler cephe hattını geçerek kuşatma altındaki bölgeden içeri ilerlemeye çalıştı. Bu sırada savunma güçlerimiz milislerin arasına yerleştirilen bomba yüklü bir aracı infilak ettirdi. Çok sayıda milis öldü.”

Halepli gazeteciye göre, ateşkesin sağlanamamasının sorumlusu İran. Raslan, “Sivillerin ve savaşçıların kuşatma altındaki bölgelerden çıkmasını istemiyorlar. Amaçları herkesi öldürmek” dedi.

‘Ateşkes yapılmazsa her şey sona erecek’ Halep’in son hastanesi El Kudüs’te doktor eşi ve 2 çocuğuyla ölümle burun buruna yaşayan ödüllü film yapımcısı Waad el-Hatib de HABERTÜRK’e ateşkesin çöküşünü anlattı. El-Hatib, uğradığı hayal kırıklığını şu sözlerle aktardı:

“Gece yarısına doğru yaralıların bir kısmını hazırladık, hastaneden çıkardık ve soğukta cephe hattına götürdük. Askerlerin geçiş izni vermesini bekledik. Ancak askerler izni bir türlü vermedi. 3-4 saat sonra muhalif komutanlar hastaneye geri dönmemizi söyledi, bir açıklama yapmadılar.

Biz de döndük ve uyuduk. Sabah yeniden çatışma ve bomba sesleriyle uyandık.” El-Hatib, yeni çatışmalarda jetlerin özellikle hastane ve çevresindeki bölgeyi hedef aldığını söyledi.

Genç kadın, “Son 2 saatte sadece bu bölgeye 8 misket bombası atıldı” diye konuştu.

El-Hatib, dünyaya şu sözlerle seslendi: “Yeni bir anlaşma bekliyoruz, yoksa bizim için her şey saatler içinde sona erecek.”