Mustavafi'den ABD'nin tepkisine yanıt
İran Cumhurbaşkanı Danışmanı, İran İslami Kültür ve İletişim Kurumu Başkanı Mehdi Mustavafi, İran ile varılan uranyum takası anlaşmasına yönelik olumsuz tepkiler için, "Bizim için nükleer bombayı bir başka millete karşı kullanmış bir ülkenin bize karşı görüşünün ne olduğu önemli değildir" dedi.
Kalabalık bir heyetle Konya'ya gelen İran Cumhurbaşkanı Danışmanı Mustavafi, Konya Valisi Aydın Nezih Doğan'ı makamında ziyaret etti.
Mustavafi, bir gazetecinin yönelttiği, "Türkiye ve Brezilya'nın ortak çabalarıyla İran ile varılan uranyum takası anlaşmasına ABD olumlu tepki vermedi. Bu anlaşma ve ABD'den yükselen olumsuz tepkilerle ilgili olarak ne düşünüyorsunuz" sorusunu yanıtlamaya, "İran-Türkiye arasındaki işbirliği, çok değerli etkiler ortaya koymaktadır" sözleriyle başladı.
Bunun ilk sonucunun dünyaya "Kardeş ülkeler birbirleriyle işbirliği yapıyor" mesajı verdiğini belirten Mustavafi, şöyle devam etti:
"Bu durum şunu gösteriyor: Kardeş ülkeler, komşu ülkeler ve Müslümanlar, kendi çıkarlarını koruyabiliyor. Bu ülkeler ortak çıkarlarını koruma yönünde iş birliği halindedir. Biz bu iş birliğinde uluslararası yasalara, kurallara saygı gösteriyoruz. Bu anlaşma, dünyadaki büyük sorunları müzakere yoluyla halletmeye çalıştığımızı gösteriyor. Bu gösterdi ki milli çıkarların garantiye alınması için uluslararası güzel diyalog yolları vardır. İran, Türkiye ve Brezilya'nın öncülüğünde gerçekleşen bu anlaşma bir sembol olarak gösterdi ki; dünyadaki bağımsız ülkeler ve İslam Konferansı üyesi ülkeler bu anlaşmadan ve İran'ın barışçıl nükleer faaliyetlerinden yanadır. Bu anlaşma ayrıca şunu gösterdi: Bu nükleer bombayı elde etmiş ülkeler, ne kadar uluslararası hukuka saygı gösteriyor?"
İran İslam Cumhuriyeti olarak kendileri için dini ve ahlaki değerlere, uluslararası kurallara bağlı olmanın çok önemli olduğunu vurgulayan Mustavafi, şunları kaydetti:
"Bizim için nükleer bombayı bir başka millete karşı kullanmış bir ülkenin bize karşı görüşünün ne olduğu önemli değildir. Bizim için önemli olan, uluslararası kurallar, Uluslararası Atom Enerjisi Kurumunun şartları çerçevesinde barışçı nükleer faaliyetlere devam etmektir. Nükleer bombanın yapımı ve kullanımının bizim siyasi stratejimizde hiçbir yeri yoktur, hem de savunma açısından ve şer'i açıdan da bunun haram olduğuna inanmaktayız. Bizim talebimiz, nükleer bomba sahibi ülkelerin bunları yok etmeleri ve kullanmamaları yönündedir. Bunlar için en uygun olan, nükleer bomba elde etmiş ve bunu saklamakta olan İsrail nükleer tehdidinin önünü kesmektir."
