Habertürk
    Takipde Kalın!
      Günlük gelişmeleri takip edebilmek için habertürk uygulamasını indirin
        Haberler Dünya "BM'nin soruşturma çağrısını destekliyoruz"

        ABD Dışişleri Bakanı Hillary Clinton, İsrail'in Gazze'ye yardım götüren gemilere saldırısıyla ilgili olarak, BM Güvenlik Konseyinin çabuk, tarafsız, güvenilir ve şeffaf soruşturma yürütülmesi çağrısını en güçlü biçimde desteklediklerini belirtti.

        Clinton, İsrail'in, bu kriterleri karşılayan bir soruşturma yapmasına destek verdiklerini de söyledi.

        Hillary Clinton, Dışişleri Bakanlığındaki bir görüşmesi sırasında gazetecilerin sorusu üzerine, olayda verilen trajik can kayıpları ve yaralanmalardan derin üzüntü duyduklarını, hayatını kaybedenler ve yaralıların ailelerine taziyelerini sunduklarını ifade etti.

        Türkiye ve İsrail'in ABD'nin iyi dostları olduğunu söyleyen Clinton, bu trajik olayın sonuçlarının nasıl ele alınması gerektiği konusunda her iki ülkeyle de çalıştıklarını belirtti.

        Clinton, ABD'nin BM Güvenlik Konseyinin bu trajediye yol açan eylemleri kınamasını desteklediğini kaydetti.

        Hillary Clinton, İsrail'i, filodakilere konsolosluk girişinin tam olarak sağlanmasına izin vermeye ve ilgili ülkelerin hayatını kaybedenlerle yaralılarını derhal geri almalarına izin vermeye çağırdıklarını ifade etti.

        Uluslararası katılım da dahil olmak üzere, olayla ilgili olarak güvenilir bir soruşturmayı temin eden farklı yollara açık olduklarını kaydeden Clinton, "Bu fikirleri gelecek günlerde İsrailliler ve uluslararası ortaklarımızla tartışmaya devam edeceğiz" dedi.

        -"GAZZE'DEKİ DURUM SÜRDÜRÜLEMEZ"-

        Gazze'deki durumun sürdürülemez ve kabul edilemez olduğunu belirten Clinton, Filistinlilerin sürdürülebilir insani yardım ve yeniden yapılanma malzemesine düzenli erişim için "meşru ihtiyaçları"nın teminat altına alınması gerektiği gibi, İsrail'in de "meşru güvenlik ihtiyaçlarının" karşılanmasına ihtiyaç olduğunu söyledi.

        Clinton, yeniden yapılanma ve inşaat malzemesini de içeren insani yardımlara yeterli erişimin sağlanması için uluslararası bağımsız kuruluşlar ve BM ile beraber, İsrail ve Filistin yönetimleriyle yakından çalışmaya devam edeceklerini belirtti.

        Gazze ve Batı Şeria'nın meşru ve uluslararası çapta tanınmış bir Filistin yönetimi altında birleştirilmesini destekleyen çabaları memnuniyetle karşıladıklarını kaydeden Clinton, bu soruna çözümün, taraflar arasında müzakere edilen iki devletli bir çözümü temel alan bir anlaşma üzerinden bulunması gerektiğini vurguladı.

        Olayın, bu hedefe ulaşılmasının aciliyetinin altını çizdiğini söyleyen Clinton, bu müzakerelerde ilerleme sağlanması için her iki tarafla birlikte çalışma kararlılıklarını sürdürdüklerini ifade etti.

        -''SORUŞTURMAYI YÜRÜTMEDE EN İYİ POZİSYONDAKİ ÜLKENİN İSRAİL OLDUĞUNA İNANIYORUZ''

        ABD Dışişleri Bakanlığı sözcüsü Philip Crowley, İsrail'in Gazze'ye giden yardım gemilerine saldırmasıyla ilgili olarak, ''Bu soruşturmayı yürütmede en iyi pozisyondaki ülkenin İsrail olduğuna inanıyoruz. Daha geniş katılımın nasıl olabileceği konusundaki fikirlere de açığız'' dedi.

        Crowley, ABD Dışişleri Bakanlığında düzenlediği günlük basın toplantısında, ABD Dışişleri Bakanı Clinton'ın, Dışişleri Bakanı Ahmet Davutoğlu ile planlanandan çok daha uzun süren, çok ayrıntılı ve derinlemesine bir görüşme yaptığını, görüşmenin ilk bölümünü İsrail'in Gazze'ye yardım götüren gemilere saldırısı, ikinci bölümünü de İran konusunun oluşturduğunu bildirdi.

        Sözcü, görüşme boyunca hem Clinton hem de Davutoğlu'nun, iki müttefik olarak burada bulunduklarını ve bölgede önemli hissiyatlara yol açan çok trajik olaylar üzerinde çalışmakta ortak çıkarlarının olduğunu birçok kez tekrarladıklarını aktardı.

        Crowley, Davutoğlu'nun, olayda trajik biçimde hayatını kaybeden Türk vatandaşlarının Türkiye'ye iadesine dair kaygılarını dile getirdiğini, Clinton'ın da bunu tam olarak anladığını, Türkiye'nin bu konudaki arzularını İsrail'e ileteceklerini belirttiğini ve bunu da yaptıklarını ifade etti.

        Sözcü Crowley, ''Aslında bizim de kendi kaygılarımız var ve filoda yer alan 11 Amerikan vatandaşına bugün konsolosluk yardımı sağladık'' dedi.

        İsrailli yetkililerle diyaloglarında sadece Türkiye'nin değil, farklı ülkelerin vatandaşlarının salıverilmesinin önemini vurguladıklarını belirten Crowley, bir soru üzerine, görüşmede Gazze'deki durum ve Hamas konusunun ele alınmadığını kaydetti.

        Crowley, ''(Görüşme) şu anda hangi noktada olduğumuz ve kısa ve orta vadede neler yapılması gerektiği hususları üzerine odaklandı'' diye konuştu.

        BM Güvenlik Konseyinin acil, tarafsız, güvenilir ve şeffaf soruşturma yapılması çağrısını desteklediklerini kaydeden Crowley, ''İsrail'in soruşturma yapmasını destekliyoruz, ancak uluslararası katılım da dahil olmak üzere güvenilir soruşturmayı sağlayacak farklı yollara da açığız'' ifadesini kullandı.

        -"SORUŞTURMAYI YÜRÜTMEDE EN İYİ POZİSYONDAKİ ÜLKE İSRAİL"-

        Basın toplantısında gazetecilerin, İsrail'i kastederek, ''olaya ilişkin yürütülecek olası soruşturmanın bir tarafının, kendisi hakkındaki bir soruşturmada nasıl tarafsız olabileceğine'' dair ısrarlı sorularıyla karşılaşan Crowley, "Bu soruşturmayı yürütmede en iyi pozisyondaki ülkenin İsrail olduğuna inanıyoruz. Daha geniş katılımın nasıl olabileceği konusundaki fikirlere de açığız. Bu eylemi yapanlar İsrail güçleriydi. Bunun, bu güçlere hangi talimatların verildiği, filoya yaklaşırken durumu nasıl gördükleri ve gemide neler olduğu konularının araştırılmasında en iyi pozisyonda oldukları anlamına geldiğini düşünüyoruz" diye konuştu.

        Bu soruşturmanın acil, tarafsız, güvenilir ve şeffaf olması gereğini yineleyen Crowley, "İsrail'in, kendi halkına karşı sorumlu canlı bir demokrasi olarak, bu olayı soruşturmada tam kapasiteye sahip olduğuna her yönüyle inanıyoruz" dedi.

        Crowley, olası soruşturmaya uluslararası ögenin nasıl katılabileceği konusunda ise BM Güvenlik Konseyi bünyesinde çalışacaklarını söyledi. Gemide tam olarak neler olduğunu hala tespit etmeye çalıştıklarını belirten Crowley, İsraillilere Gazze halkına insani yardımların miktarını genişletmeleri için baskı yaptıklarını kaydetti.

        ''Gazze'ye yeni bir gemi gönderilmesi yönünde yeni bir girişimin olacağı'' hatırlatılarak, ''ABD hükümetinin İsrail'e, 'bunu durdurmak istiyorsanız, bu sefer bunu farklı şekilde yapın' gibi bir uyarı mesajı gönderip göndermediğine'' dair bir soruya da Crowley, Clinton'ın dün telefonda görüştüğü İsrail Savunma Bakanı Ehud Barak'a, olaydaki can kayıpları ve yaralanmalardan ve bunun bölgedeki hissiyatlara yönelik etkisinden duyduğu kaygıyı dile getirdiği karşılığını verdi.

        Crowley, ''Clinton bu noktada, ABD, İsrail ve diğer ülkeler açısından, olanların ışığında önümüzdeki günlerde neler söylediğimiz ve neler yaptığımız hususlarında çok dikkatli olmamız gerektiğini ifade etti'' dedi.

        Gazze'ye doğru hareket eden bir ya da daha fazla geminin varlığının farkında olduklarını kaydeden Crowley, ''Yaşanan olay çok ciddi. Can kayıpları trajik. Bakan Clinton, can kayıplarından dolayı Davutoğlu'na taziyelerimizi iletti. Hiç kimsenin önceki gün olanların bir daha yaşandığını görmeyi istemediğini düşünüyorum'' diye konuştu.

        -"DAVUTOĞLU, SPESİFİK BİR TALEPTE BULUNMADI"-

        Crowley, Davutoğlu'nun İsrail'in gemilere uluslararası sularda müdahale etme hakkının olmadığı yönündeki sözlerinin hatırlatılması ve ABD'nin bu konudaki görüşünün sorulması üzerine, bu konunun da ilerleyen safhalarda inceleneceğinden emin olduğunu belirtti.

        İsrail'in kendini savunma hakkının olduğunu söyleyen Crowley, yine de geçinmeleri ve yeniden toparlanmalarına yardım etmek için Gazze halkına insani yardım malzemesi tedarik edilmesi gereğinin de farkında olduklarını vurguladı.

        Sözcü, Gazze'deki durumun sürdürülemez olduğunu ve İsrail'in kendini savunma yönündeki meşru hakkını muhafaza ederken, Gazze halkına nasıl daha fazla yardım sağlayabilecekleri konusu üzerinde durduklarını kaydetti.

        ABD'nin Orta Doğu Özel Temsilcisi George Mitchell'ın bugün bölgeyi ziyaret ederek Filistinli yetkililerle görüşmesinin öngörüldüğünü belirten Crowley, olayın bölgedeki barış çabalarına olası etkisine dair soru üzerine, gelecekte bu tür durumların oluşmaması için tek yolun kapsamlı barıştan geçtiğini belirtti.

        Crowley, bir soru üzerine, Davutoğlu'nun görüşmede Clinton'dan, olayı kınaması yönünde spesifik bir talepte bulunmadığını da söyledi.

        AA

        GÜNÜN ÖNEMLİ MANŞETLERİ