Yatırımların dava ile durmaması için AB formülü:Tazminatı ödeyip yatırıma devam et
İhalelerin iptali için açılan davaların yatırımları geciktirdiği gerekçesiyle AB'de uygulanan tazminat formülünün Türkiye'ye getirilmesi planlanıyor. Modele göre ihaleyi kazanan şirket itiraz eden şirkete tazminat ödeyip işe devam ediyor
Başta ulaştırma projeleri olmak üzere pek çok ihalenin iptali için açılan davalar nedeniyle yatırımların durma noktasına gelmesi üzerine hükümet, çözüm arayışına girdi. Bu kapsamda Avrupa Birliği’nde (AB) uygulanan “tazminat” formülü gündeme alındı. Türkiye’ye getirmek için incelenen modele göre, başlayan projenin ihalesinin iptali için açılan dava kaybedilse bile yatırım durmuyor. Modele göre ihalenin iptali için dava açan firmaya, ihaleyi kazanan şirket tazminat ödüyor. Bazı ülkelerde ise dava sonuçlandığında projede yüzde 50 ilerleme sağlanmışsa, yatırımın tamamlanması benimseniyor. Yetkililer, bu değişiklikte amacın “kamu yararı” ilkesi olduğunu belirterek esas olanın yatırımların tamamlanması olduğuna dikkat çekti.
Hükümet, Kamu İhale Kanunu’nda (KİK) yeni bir değişiklik yapmaya hazırlanıyor. Bu değişiklikle, pek çok projede başa sarılmasına neden olan mahkeme süreçlerinin by-pass edilmesi öngörülüyor. Hükümet, yeni getirilecek modele yönelik olarak AB ülkelerindeki bazı yöntemleri incelemeye aldı.
İTİRAZ SONRASI DAVA
Modele göre, bir yatırıma yönelik ihale, itiraz süreçlerinden sonra iptali istemiyle davalık oluyor. Rakip firma, ihalenin iptali için dava açarken, davanın tamamlanma sürecinde yatırımda da zaman kaybı oluyor. Bunu önlemek için, ihalenin iptali istemiyle dava açan firmaya tazminat ödenerek yatırımın aynı firma ile devamı sağlanacak. Bu firmaya da ihale ve dava masrafları tazminat olarak ödenecek. Kimi AB ülkelerinde ise mahkeme sonuçlandığında yatırımda yüzde 50’nin üzerinde gerçekleşme varsa, bu yatırımın devamı yönünde karar alınıyor.
Hükümet, şimdi yatırımların durması sorununa çözüm olarak, benzer bir modeli getirmeye hazırlanıyor.
AVRUPA’DA KAMU YARARI BAKIŞI
Konuya yönelik bilgi veren yetkililer, bu düzenlemenin, ihalenin haksız çıkan firmada kalması olarak algılanmaması gerektiğini belirterek Avrupa’nın da bunu “kamu yararı” ilkesiyle uyguladığını ifade etti.
Ankara-İstanbul hızlı tren projesinde olduğu gibi bazı projelerde itirazlar nedeniyle gecikme olmuştu.
Deniz ÇİÇEK/GAZETE HABERTÜRK
