Habertürk
    Takipde Kalın!
      Günlük gelişmeleri takip edebilmek için habertürk uygulamasını indirin
        Haberler Ekonomi İş-Yaşam Çukurova'dan Avrupa ülkelerine yılda 200 ton kurbağa bacağı gönderiliyor - İş-Yaşam Haberleri
        1

        Çekerek Süreyyabey Barajı'nda balıkçılık bölge halkının geçim kaynağı haline geldi. Bölge halkı, balık sezonunda tonlarca gümüş balığı ve alabalık üreterek Avrupa ülkelerine ihraç ediyor.

        2

        Bozkırın ortasında denizi olmayan Yozgat’ta üretilen gümüş balığı, Avrupa ülkelerinin vazgeçilmezleri arasında yer alıyor.

        3

        Türkiye’de vatandaşların çok fazla ilgi göstermediği gümüş balığı, Sarıkaya’da kurulan bir tesiste dondurulup paketlenerek Avrupa’ya kilosu 1,5 euroya satılıyor.

        4

        Avrupalılar gümüş balığını yağda patates kızartması gibi kızartıp tüketiyor.

        5

        Gölet ve barajlardan getirilen tonlarca gümüş balığını 20 çalışanla işleyerek ihracata hazır hale getirdiklerini söyleyen fabrika çalışanı Gülbahar Kaymaz, “Burada balıkları işliyoruz, yurt dışına poşetleyip ihracat ediyoruz. Bize de bir ekmek kapısı açıldı, burada çalışıyoruz. Gümüş balıklarını işleyip hazır hale getirerek Avrupa ülkelerine gönderiyoruz” dedi.

        6

        "Tarım İl Müdürlüğünden destek aldık"

        İşletme sahibi Bedri Kaymaz ise yaptığı açıklamada firmalarına gelen tonlarca gümüş balığını ihracata hazır hale getirdiklerini anlatarak, “Biz önceden Orta Doğu’ya çalışıyorduk."

        7

        "Barajlarda gümüş balığının Avrupa’ya gittiğini başka firmaların bu işi yaptığını görünce biz de tekrardan gümüş balığıyla ilgili çalışma yaptık. Bozkırda neden olmasın dedik."

        8

        "Makine ve ekipman tesisatını devletin desteğiyle aldık. Tarım İl Müdürlüğü bize yardımcı oldu, tesisimizi kurduk ve bu ürünü barajlardan depomuza kadar getirip, burada dondurduk. Ve gümüş balıklarını Avrupa’ya da şu an ihraç ediyoruz"

        9

        "İspanya, Fransa, Hollanda, Almanya gibi Avrupa’nın bütün ülkeleri bu ürünü yiyor."

        10

        "Avrupa’ya senede 400 ton gümüş balığı gönderiyoruz. Bu kapasitemizi gelecek sene 800 ton yapmayı düşünüyoruz” şeklinde konuştu.

        11

        Türkiye’de gümüş balığı tüketiminin çok az olduğunu ve diğer su ürünlerinin Türkiye’de daha cazip olduğunu söyleyen Kaymaz, gümüş balığının kilosunu Avrupa ülkelerine 1,5 euroya sattıklarını söyledi.

        12

        Yozgat Tarım İl Müdürü Ziyaettin Özdemir ise firmanın çalışmalarını yerinde inceleyerek, “Yozgat denize sınırları olmayan bir ilimiz. Yani denize sınırları olmayan ve yurt dışına balık ihracatı yapan tek il Yozgat. Burada balıklar barajlardan, göletlerden çıkartılıyor. Ve firmamızda işlenerek Avrupa’nın muhtelif ülkelerine gönderiliyor."

        13

        "Gümüş balığını işleyecek bir firmamız yoktu. Geçen yıl firmamızı yönlendirdik Sarıkaya ilçemizde balık işleme fabrikamızı kurduk."

        14

        " Özellikle protein açısından büyük bir öneme sahip olan gümüş balığını Avrupa ülkelerine ihracatını gerçekleştiriyoruz. Yıllık yaklaşık 600 ton civarı gümüş balığı işlenip yurt dışında ihracatı sağlanıyor” ifadelerine yer verdi.

        15

        BİR KİLOGRAMI 15 LİRA, ÇUKUROVA'DAN DİREK AVRUPA'YA

        Türkiye'nin önemli tarım merkezlerinden Çukurova'daki sulak alanlardan toplanarak işlenen kurbağaların bacağı, Avrupa'daki üç ülkenin mutfağına ulaştırılıyor. Kilogramı 15 liradan alınan kurbağa bacakları, yılda toplam 200 ton gönderiliyor

        Çukurova'dan Avrupa ülkelerine yılda 200 ton kurbağa bacağı gönderiliyor
        Toplanmasından işlenmesine kadar her aşaması bin bir zahmet isteyen kurbağa bacağı, besin değeri yüksekliğinden dolayı bazı Avrupa ülkelerinin vazgeçilmezleri arasında yer alıyor.

        16

        Adana'da su ürünleri fabrikasında işlenen kurbağalar, başta Fransa olmak üzere İtalya ve İsviçre'ye ihraç ediliyor.

        17

        Sulak alanlardan yılın her mevsimi toplanıp canlı olarak fabrikaya getirilen kurbağalar, burada boyutlarına göre ayrılıp talebe göre canlı ya da soğutulmuş olarak işlenerek yurtdışına gönderiliyor.

        18

        Nil Ece Yamanyılmaz yaptığı açıklamada, yıllar önce babasının bir iş gezisi sırasında önüne yemek olarak kurbağa bacağı getirilmesi ve bunun da Çukurova'dan ihraç edildiğini öğrenmesiyle 2002 yılında bu işe başladıklarını söyledi.

        19

        Yıllardır babasının yürüttüğü işi, ikinci kuşak olarak kendisinin devam ettirdiğini anlatan Yamanyılmaz, genellikle kırsal alanlarda yaşayanlar tarafından toplanan kurbağaların kilogramını 9-15 lira arasından satın aldıklarını dile getirdi.

        20

        "ANA TEDARİKÇİ TÜRKİYE"

        Yamanyılmaz, Türkiye'de tüketimi olmayan kurbağa bacağının Avrupa'nın vazgeçilmez gıda ürünleri arasında yer aldığını aktararak, şu açıklamalarda bulundu:

        21

        Avrupa'da özel günlerde ve geleneksel lokantalarda kurbağa bacağı olmazsa olmazdır. Haftada 3-4 ton kurbağa tesisimize geliyor. Sabah üretime giriyor, günlük kesim yapıyoruz. Akşam tesisten çıkan ürünleri hemen sevk ediyoruz.

        22

        Yıllık 200 ton kurbağa işleyip ihraç ediyoruz. Etin yapısı, boyutu, lezzeti nedeniyle bu bölgedeki kurbağalar çok fazla tercih ediliyor.

        23

        Avrupa'nın taze soğutulmuş kurbağa bacağının tek ve ana tedarikçisinin Türkiye olduğunu vurgulayan Yamanyılmaz, dondurulmuş üründe ise Uzak Doğu ülkelerinin rol aldığını kaydetti.

        24

        Yamanyılmaz, fabrikalarında çalışan işçilerini yanı sıra kurbağa toplayan çok sayıda kişinin aile bütçesine önemli katkılar sağladığını sözlerine ekledi.

        25

        EDİRNE'DE BİRÇOK AİLE GEÇİMİNİ KURBAĞA AVCILIĞIYLA SAĞLIYOR

        Kurbağa avcılığını yarım asır önce başlatan Edirneli kurbağacılar, babadan oğula geçen meslekleri, eskisi kadar kazanç sağlamasa da her sabah “Ya nasip” diyerek ava çıkıyor.

        26

        Mahallelerindeki kahvehanede sabahın erken saatinde toplanıp kurbağa toplayacakları rotayı belirleyen kurbağa avcıları, daha sonra gruplara ayrılarak ellerindeki kasık çizme ve sini büyüklüğündeki kurbağayakalayacakları kepçeyle yola koyuluyor.

        27

        Genellikle çeltik arazilerine su verilmesi için yapılan su kanallarında kurbağa avına başlayan avcılar, bellerine kadar girdikleri gömük sularda kepçelerini suya daldırıp ayaklarıyla yaptıkları dalgalarla kurbağaların sindikleri alandan kepçeye düşmesi için yoğun çaba sarf ediyor.

        28

        Sudaki akıntıdan sağa sola kaçan kurbağaların kepçenin içine girmesiyle, kurbağa avcılarının yüzündeki gülümseme daha da artıyor. Kepçeden alınan kurbağalar avcıların bellerine astıkları toplama çantalarında biriktiriliyor. Kepçedeki küçük kurbağalar ise yeniden suya salınıyor.

        29

        AVRUPALININ ZENGİN MENÜSÜNDE

        Türk mutfağında yeri olmasa da Avrupalıların lüks lokantalarında kurbağa bacağı oldukça rağbet görüyor. Kurbağa avcıları da tadını bilmedikleri kurbağaları ihraç edilmesi için aracı tüccarlara kilogramı kışın 30 liradan yazın ise 10-15 liradan satıyor.

        30

        "DÜNYANIN EN ZOR MESLEĞİ"

        AA muhabirine konuşan, Edirne Kurbağa ve Salyangoz Toplayıcıları Yardımlaşma ve Kalkınma Derneği Başkanı Şafak Demircan, babasından öğrendiği avcılığı 22 yıldır sürdürdüğünü anlattı.

        31

        Kurbağa avcılığının babadan oğula geçen bir meslek olduğunu belirten Demircan, "Meslek babamızdan kaldı, başka işlere de gittik ama olmadı bizim kurbağa toplayıcılığı bir miras gibi… Dünyanın en zor işi belki de bizim işimiz. Emeğimizin karşılığı hiç yok.

        32

        Kışın 25-30 liraya çıkan kurbağanın kilogramı yaz aylarında 10 liraya kadar düşüyor. Edirne’de 300’e yakın kişi bu işten ekmek yiyor, günlük kaç kilo kurbağatoplayabilirsin ki? Bize destek olunmasını istiyoruz. Bizim de kışın, karda, çamurda bataklıklarda belimize kadar suların içindeki koşturmamızın karşılığı bu kadar ucuz olmamalı." diye konuştu.

        33

        Hem kurbağanın sayısının azalması hem de aracıların sık sık fiyatlarla oynaması nedeniyle kurbağaavcılarının zor günler geçirdiklerini ifade eden Yalçın, "Yirmi sene önce bir kişi 50-60 kilo kurbağa toplarken bu şimdiler 1 kiloya düştü. Yaz günleri kilogram fiyatını aracılar düşürdükçe düşürüyor, paralarını ödeyemediğimiz için taksiciler artık bizi getirmiyor, hatır gönül arkadaşlarımız arabalarına bindirirse ava çıkabiliyoruz. Bizim emeğimizin karşılığı bu mudur?

        34

        Aldığımız para neye yetsin, bir ava çıkışımız yemesi içmesi, benzini, mazotu 150 lira. 5-6 kişilik gruplarla geliyoruz ava. Tuttuğumuz ne ki ne kazanalım. Edirneli zenginlerimiz mahallemize bir atölye kursun onlar da kazansın biz de kazanalım. Aracılar emeğimizi sömürüyor, sosyal güvencemiz olmadan, yıllarca suyun içinde genç yaşta hasta olup gidiyoruz." dedi

        GÜNÜN ÖNEMLİ MANŞETLERİ