Fiyatlar kilogram başına 15-20 lira arasında

Şehzadeler ilçesi Sancaklıbozköy Mahallesi'nde sabahın erken saatlerinde toplanan meyveler, kiraz pazarında alıcı firmalara sunuluyor.

Firmaların paketleme işlemi sonrası ürünler, Türkiye ve dünyanın farklı noktalarına gönderiliyor.Bu sezon yaklaşık bir ay önce toplanmaya başlanan kirazda, hem rekolte hem de fiyat üreticiyi memnun etti.

Manisa Kiraz Üreticileri Birliği Başkanı Suhip Kocagöbek, AA muhabirine yaptığı açıklamada, yaklaşık 1 aydır kiraz topladıklarını, özellikle iç piyasadan gelen talebin sevindirici olduğunu söyledi.

Bölgede yaklaşık 36 bin dekar arazideki 150 bin ağaçta ortalama 120 bin ton kiraz üretildiğini, bunun yüzde 80'inin ihracata gittiğini dile getiren Kocagöbek, şu açıklamalarda bulundu:

"Bu sene ağaçların verimi, ürün kalitesi ve oluşan fiyatlar çok iyi. Fiyatlar kilogram başına 15-20 lira arasında gidiyor. İhracatın artmasıyla fiyatların daha da iyiye gideceğini düşünüyoruz."

Kiraz üreticisi Fahri Dağdeviren de geçen sezona göre ürün kalitesinde artış olduğunu söyledi.

Bölgenin çeşit açısından da zengin olduğunu belirten Dağdeviren, sözleine şöyle devam etti:

"Hava şartlarının etkisiyle bu yıl ürünü biraz daha erken topladık. Özellikle ihracat için tercih edilen çeşitlerde ise henüz hasat başlamadı. Yaklaşık bir hafta sonra bu çeşitlerin de tezgaha gelmesiyle piyasanın gerçek dengesini bulacağını düşünüyoruz."

TÜRK KİRAZININ YÜZDE 62'SİNİ ALMAN VE RUS İLGİSİ

Uludağ İhracatçı Birliklerinden alınan bilgiye göre, ağustos sonu itibarıyla kiraz ve vişne ihracatının sonuna gelindi.

Türkiye geneli kiraz ihracatı, mevsimsel etkiler nedeniyle geçen yıla göre yüzde 24 düşüşle 59 bin 838 tona geriledi. Değer bazında ise yüzde 13 azalan dış satım, 158 milyon 923 bin dolar olarak gerçekleşti.

Dünyada bir marka haline gelen Türk kirazını en çok Alman ve Ruslar tüketti. Bu iki ülkeye toplam ihracatın yüzde 62'si yapıldı. Almanya, 22 bin 944, Rusya ise 14 bin 484 ton ürün aldı. Bu ülkelerden sonra en fazla ürün gönderilen ülke 8 bin 920 tonla Irak oldu.

Almanya ve Rusya'nın, Türk kirazına ödediği toplam miktar 100 milyon doları geçerek 105 milyon 791 bin dolara ulaştı. Almanya kirazın kilogramına 3.6 ve Rusya ise 1.5 dolar ödedi.

Türk kirazının kilogramına en fazla ücreti ödeyen ülkeler ise 6.8 dolarla Belçika ve 4.7 dolarla Hollanda oldu. Belçika, 444 ton ürün için 3 milyon 21 bin dolar verdi.

VİŞNEYİ ALMAN VE RUSLAR ALDI

Genelde ihracatı düşük olan vişne de mevsimsel etkilere bağlı olarak yaşanan rekolte kaybı nedeniyle dış satım, yüzde 69 azalarak 64 tona geriledi.

Miktar olarak gerilese de ürünün yurt dışındaki azlığı dolayısıyla değer bazında dış ihracat yüzde 125 artarak 106 bin dolara yükseldi. Vişnenin yüzde 65'ini Ruslar ve Almanlar aldı.

SEZONUN EN ÖNEMLİ GELİŞMESİ ÇİN'E KİRAZ GÖNDERİLMESİ

Uludağ Yaş Meyve Sebze İhracatçıları Birliği (UYMSİB) Başkanı Senih Yazgan, sezona ilişkin, bu yıl erkenci bölge olarak adlandırılan İzmir'in Kemalpaşa ilçesinde üretim zamanında yaşanan yoğun yağışlar nedeniyle oluşan kalite kayıplarının ilk dönemlerde ihracatı yavaşlattığını söyledi.

Ardından orta dönem ve geç olgunlaşma bölgelerinde iyi kalitede ürünün çıkmasıyla ihracatın beklenen seviyelere ulaştığını dile getiren Yazgan, şunları kaydetti:

"Mevsimsel etkiler nedeniyle geçen yıla göre ihracat azalsa da sezonu iyi bitirdik. Bunun dışında bu yılın en önemli gelişmesi, Çin'e kiraz ihracatımızın sınırlı miktarda olsa da başlamasıydı. Soğuk uygulama olarak adlandırılan 1 derecede 16 gün bekletilen Türk kirazının Çin market raflarına ulaşması ve beğenilmesi, gelecekte bu ürünümüz için son derece önemli oldu."

OT BİLE YETİŞMEYEN TARLADA KENDİ MARKASINI YARATTI

Ünver, yeni yaşamında üretimi çeşitlendirerek, üretim alanını da 75 dönüme çıkardı. Ünver üzüm, kiraz ve zeytin yetiştirirken, kendi markasını da yarattı. Şimdi ürünlerini hem iç piyasaya, hem de Avrupa ülkelerine satıyor.

Özel sektörde finansman alanında iyi bir kariyeri varken hayatını değiştiren bir karar alan evli 1 çocuk annesi üniversite mezunu 54 yaşındaki Bilge Ünver, 2000 yılında 37 yaşındayken İstanbul'u terk ederek Manisa'nın Şehzadeler İlçesi Sancaklıiğdecik Mahallesi'nde çiftlik kurdu.

Üzerinde ot bile yetişmeyen 15 dönümlük arazide önce kiraz yetiştirmeye başlayan Ünver, zaman içinde üretim yaptığı araziyi 75 dönüme çıkarıp kirazın yanı sıra üzüm ve zeytin yetiştirmeye, hayvancılık da yapmaya başladı.

Bilge Ünver, bu süreçte 'Sancaklı Aile Çiftliği' adıyla kendi markasını yarattı.

ÖNCE ZORLANMIŞ

Şehrin gürültüsünden, standart iş hayatından, e-posta'lardan ve bilgisayardan kaçıp doğaya geldiğini belirten Bilge Ünver, emekli olan eşi Ali Ünver ile birlikte çiftlik yaşamı sürdürdüklerini kaydederek şunları anlattı:

Benim hikayem toprağı, doğayı sevmekten ve özel sektörde çok çalışıp yorulmaktan başlayan bir hikaye.

Buraya gelince 15 dönüm arazi alarak kiraz yetiştiriciliğini öğrenmeye başladım. Arkasından zeytin ve üzüm ürettim.

Bu işi çok severek yapıyorum. Burada her şeyden önemlisi üretim var. Toprakla ilk tanıştığımda gerçekten zorlandım. Sonra toprakla barıştık, bir daha kesinlikle dönmem.

Aslen Bursalı olan, Uludağ Üniversitesi İktisadi ve İdari Bilimler Fakültesi Maliye Bölümü'nden mezun olduktan sonra İstanbul'da finans alanında kariyer yapan Bilge Ünver, bir özel şirkette genel müdürlükten emekli olan eşi Ali Ünver ile birlikte İstanbul'dan Manisa'ya tarım yapmak için geldiklerini söyledi.

Manisa'yı tarım yapabilecekleri en iyi yer olarak seçtiklerini belirten Bilge Ünver, çevredekilerin bu işi yapamayacağını düşündüklerini anlattı.

Bilge Ünver, "Ben buraya geldiğimde 'Aaaa bir kadın. Birkaç gün heves eder, yarın öbür gün kaçar gider' dediler. Ama yaptım, becerdim. Yaptığımı gördükten sonra da saygıyla karşılanıyorum" diye konuştu.

KENDİ MARKASINI YARATTI

Araziyi ilk satın aldığında ot bile yetişmediğini söyleyen Bilge Ünver, şimdi 75 dönümde çiftçilik ve hayvancılık yaptığını söyledi. Yetiştirdiği kiraz, üzüm ve zeytini daha iyi pazarlayabilmek için kendi markasını yarattığını anlatan Ünver, sözlerine şöyle devam etti:

Bulunduğum bölgenin ismine uygun olarak 'Sancaklı Aile Çiftliği' markasını yarattım. Bu yıl markamız tescillendi. Kendi markamızla ürettiğimiz kiraz ve üzümler Avrupa ülkelerine gönderiliyor.

KADINLARA ÇAĞRI

Köylünün 'Hanımağa' lakabını taktığı Bilge Ünver, kendi işini kurmak isteyen kadınlara cesur olmaları çağrısında bulunarak şunları söyledi:

Burası benim cennetim. Yılların emeğinin karşılığını toprağın vermesini görmek kadar güzel bir şey yok. Kadınlar önce kendilerine ve yapabileceklerine inansınlar. O inançlarını da asla kaybetmesinler. Neyi istiyorlarsa yapabilirler. Kendileri inandıkları sürece emin olun başarılı olurlar. Kadınlar kendilerine güvensin, ellerinden hiçbir şey kurtulmaz. Ben buna gerçekten inanıyorum.