Habertürk
    Takipde Kalın!
      Günlük gelişmeleri takip edebilmek için habertürk uygulamasını indirin
        Haberler Ekonomi Para Vergi denetiminde tasarı rahatsızlığı - Makro Ekonomi Haberleri

        Meclise sevk edilen ve Gelir İdaresi ile vergi denetiminin yeniden yapılandırılmasını da öngören Kanun Tasarısı, Maliye Bakanlığı bünyesinde görev yapan bazı denetim birimlerinde rahatsızlık yarattı.

        AA'ya konuya ilişkin değerlendirmelerde bulunan denetim birimleri, düzenlemenin vergi denetiminin etkinlik ve verimliliğini artırmaya katkıda bulunmayacağını, aksine vergi denetiminde yeni sorunların doğmasına yol açacağını ileri sürüyor.

        Taslak hazırlanırken, denetim birimlerinden görüş alınmadığı belirtilirken, tasarının hızlı bir şekilde Meclise sunulması nedeniyle de ciddi bir hazırlık aşamasından geçilmediği savunuluyor.

        Denetim birimlerinin tasarıyla ilgili değerlendirmeleri şöyle sıralanıyor:

        ŞEKİL YÖNÜNDEN ELEŞTİRİLER

        -Tasarıda kanun yapma tekniğine uygun davranılmamış. Getirilen düzenlemeler tüzük, yönetmelik, yönerge ya da genelgelerle gerçekleştirilebilirdi.

        -Tasarıda idari hukuku ilkelerine ve idari hiyerarşiye aykırı düzenlemeler yer alıyor. Vergi İnceleme ve Denetim Koordinasyon Kurulu oluşturulurken, doğrudan Maliye Bakanlığına bağlı olan Kurul Başkanları, Gelir İdaresi Daire Başkanlarıyla aynı statüdeymiş gibi gösteriliyor.

        ESAS YÖNÜNDEN ELEŞTİRİLER

        -Getirilen düzenlemeler, vergi denetiminin etkinlik ve verimliliğini artırmaya katkıda bulunmayacak. Aksine vergi denetimlerinde yeni sorunların doğmasına yol açacak. Vergi incelemelerinin süresini uzatacak, vergi idaresi ve denetimin kapasitesini zorlayacak, koordinasyon yerine yeni bürokratik işlemler yaratacak.

        -Vergi İnceleme ve Denetim Koordinasyon Kurulu, kendisine atfedilen fonksiyonların uygulamasında sorunlara neden olacak, birimler arasında çatışmaları artıracak.

        -Tasarıdaki pek çok hüküm Vergi Usul Kanunu ile çelişiyor.

        MADDELER ÜZERİNDEKİ ELEŞTİRİLER

        -Tasarıda vergi incelemeleri için ''tam'' ve ''sınırlı'' tanımlamaları yapılıyor. Söz konusu kavramlar bilimsel nitelikli ayrıma dayanmıyor. Olası diğer vergi inceleme türleri dikkate alındığında kısıtlayıcı ve sınırlayıcı bir nitelik taşıyor. Örneğin mükelleflerin hesap ve kayıtlarının usul hükümlerine uygunluğunu denetleme amacıyla yapılan incelemeler ya da KDV, ÖTV, muhtasar gibi aylık verilen beyannamelerin incelenmesi, taslaktaki tanımlara girmediğinden bu tür incelemelerin yapılması olanaksız hale gelebilecek.

        -Tasarı cari dönem incelemeleri kavramıyor.

        -Vergi incelemelerinin belirli bir sürede bitirilmesiyle ilgili zaman baskısı, incelemelerin objektif, sağlıklı ve tarafsız yapılmasını etkileyebilecek. İnceleme kalitesinin düşmesine ve etkinliğin azalmasına neden olabilecek.

        -Yıllık Vergi İnceleme ve Denetim Planı olumlu bir düzenleme olmakla birlikte, bu Planı hazırlayacak Koordinasyon Kurulunun yönetsel yapısı, planın içeriği hakkında ciddi tereddütler yaratabilir.

        RİSK ANALİZİ

        -Vergi incelemesine tabi tutulacak mükelleflerin risk analizlerine göre seçilmesi ve büyüklüklerine göre, 3 yıl, 6 yıl ve 9 yıl aralıklarla incelenmesi hükmü, iyi niyetli olmakla birlikte bunun uygulama sonuçları özellikle idari yargı alanında görülebilecek.

        -Mükellef seçmede kullanılacak kriterleri sıralayan ''Risk Analizi'' kavramına tasarıda yer verilmesine gerek yok. Bu kriter, zamanla teknolojide değişmeler sonucu, yeni kriterler ortaya çıkması durumunda eksik bir düzenleme olabilir.

        Ayrıca Gelir İdaresi Başkanlığının vergi incelemelerinde risk analizi yapmak amacıyla hazırlatmış olduğu program, bugüne kadar hiç denenmemiş olduğu için nasıl sonuç vereceği bilinmiyor.

        Yeni Programla, tüm mükellefler aynı torbaya konarak değerlendirilecek. Örneğin mahallede alışveriş yapılan bakkal da, TÜPRAŞ, Türk Telekom, Turkcell gibi kendisinden milyonlarca kat daha büyük mükellefler de, aynı programa tabi olacak ve buradan sağlıklı bir analiz çıkamayacak.

        -Risk analiz programı sadece sanayi ve ticaret şirketlerine göre kullanılabilecek. Bunların dışında kalan banka, sigorta, aracı kurum, faktoring, leasing gibi bir çok sektörde uygulanabilir olamayacak.

        -Vergi incelemelerinin kaç yılda bir yapılacağına dair sürelerin tasarıda yer alması mükelleflerin, mükellefiyet ve faaliyet sürelerini, iş hacimlerini ve diğer büyüklüklerini ayarlamak suretiyle inceleme riskinin daha az olduğu alt gruplara kaçmalarına neden olabilecek.

        -Sadece kayıtlı mükellefler nezdinde vergi incelemesi yapılması, tamamen kayıt dışı olan veya kayıt dışı işlem yapan mükelleflere yoğunlaşılmayacağı görüntüsü veriyor. Bu durum, ciro ve aktif toplamlarını düşük gösteren mükelleflerin daha az incelenmesi sonucunu da doğuracağından kayıt dışını teşvik edecek.

        SÜRE KONUSUNDAKİ ENDİŞELER

        -İncelemenin belirli bir sürede yapılmasıyla, kötü niyetli mükellefler, incelemenin süresinde bitirilmemesi için bazı engellemeler yapabilecek.

        Bugünkü uygulamada, yerel düzeyde vergi denetimi faaliyetlerini yürüten vergi denetmenlerinin her birinin elinde en az 50 inceleme olduğu ve bunların hemen tamamının kısa incelemelerden oluştuğu düşünülüyor. Vergi incelemeleri, vergi inceleme elemanının tüm mükelleflere yeterli zaman ayıramaması sonucunu doğuruyor, bu da inceleme süresini uzatabiliyor.

        Aynı şekilde yurt dışından bilgi istenmesi gibi durumlar dikkate alındığında, karmaşık ve çok boyutlu vergisel olaylarla karşılaşılması, incelemenin süre uzatımına rağmen bitirilmesini mümkün kılmayabiliyor.

        -Kurulması öngörülen Merkezi Rapor Değerlendirme Komisyonu, yeni bürokrasi doğmasına neden olacak.

        -Belirli tutar sınırlaması konulsa da Merkezi Rapor Değerlendirme Komisyonunun tüm vergi inceleme birimlerinden gelen vergi inceleme raporlarını, ağır iş yükü nedeniyle sağlıklı bir değerlendirme yapacak kadar zamanı bulmasının mümkün olmayacağı düşünülüyor. Doğal olarak bu durum, tarhiyatın gereksiz yere gecikmesi sonucunu doğuracak.

        HAVUZ UYGULAMASI

        -Tasarı ile görevden alınacak daire başkanı, üst kadro ve defterdarlar için Personel Genel Müdürlüğü bünyesinde merkez valiliklerine benzer, kontrolör kadrosu oluşturuluyor. Gelir İdaresi Daire Başkanları ve Vergi Dairesi Başkanları da havuza alınıyor.

        Bu düzenlemeler, çalışan personelde rahatsızlık yaratıyor.

        GÜNÜN ÖNEMLİ MANŞETLERİ