Habertürk
    Takipde Kalın!
      Günlük gelişmeleri takip edebilmek için habertürk uygulamasını indirin
        Haberler Ekonomi Para Memurun kaderini belirleyecek 11 memur - Makro Ekonomi Haberleri

        Hükümetin son teklifi 2012 yılı için yüzde 3,5+4, 2013 yılı için ise 3+3 şeklinde oldu. Sendikaların bu öneriyi kabul etmemesi üzerine görüşmeler kesildi. Çalışma Bakanı Faruk Çelik, nihai tekliflerini yaptıklarını söyledi. Bu noktadan sonra memurun maaş oranını belirlemek üzere Kamu Görevlileri Hakem Kurulu devreye girecek. Taraflar bir araya gelerek uyuşmazlık tutanağının imzalanması bekleniyor.

        Memur konfederasyonları ile hükümet arasındaki toplu sözleşmelerin dünkü oturumunda sıcak saatler yaşandı. Sabahki oturumda 2012 yılı için daha önce yüzde 3+3 zam teklif eden hükümet bu rakamı yüzde 3,5+3,5'a, yükseltti. Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanı Faruk Çelik bu önerinin ardından oturuma ara vererek Başbakan Yardımcısı Ali Babacan ve Maliye Bakanı Mehmet Şimşek ile görüştü. Görüşmelerin öğleden sonraki kısmında memurlara 2013 yılı için yüzde 2+3 olarak yapılan teklif, revize edilerek yüzde 3+3'e yükseltildi. Hükümetin son teklifi ise 2012 için yüzde 3,5+4 oldu. Ancak anlaşma sağlanamadı. Çelik, emeklileri, memurları, çalışanları iktidarları döneminde enflasyona ezdirmediklerini belirterek, "2012 yılı bütçemiz 351 milyar TL'dir. Bu bütçe içerisinde personel giderimiz 100 milyar TL, yani bütçemizin yüzde 28'ini personel giderleri oluşturmaktadır." diye konuştu. Nihai tekliflerini sunduklarını tekrarlayan Bakan Çelik, "Tekrar ediyorum, bizim yeni bir teklifimiz elimizin altında yok, dosyamızda yok" dedi. Çelik, Kamu Görevlileri Hakem Kurulu'nun vereceği kararın kesin ve bağlayıcı olduğunu, herkesin uymak durumunda olduğunu ifade etti.

        Hükümetin en son yaptığı 3,5+4 zam teklifi sendikalardan tepki gördü. Teklifin 4+4'e çıkarılması durumunda da bunu kabul etmeyeceklerini söyleyen Memur-Sen Başkanı Ahmet Gündoğdu, "Bu teklif karşısında tekliflerimizi gözden geçirmeyeceğiz" dedi. Gündoğdu, "Yeni teklif 2012 için 3,5+4, 2013 için bir yenilik yok, ek ödeme yok, eş yardımında artış yok, taban aylığa zam yok, 4-C'liye yüzdelik zam yok, emekliye zam yok, toplu sözleşme ikramiyesine zam yok, yok, yok, yok" şeklinde tepkilerini dile getirdi. Toplu sözleşmenin bu sabah 08.30'a kadar imzalanabileceğine işaret eden Gündoğdu, istediklerinin olmaması durumunda Kamu Görevlileri Hakem Kurulu'na müracaat edeceklerini söyledi. Kamu Sen Başkanı İsmail Koncuk da, 6 aydır bekleyen kamu çalışanlarının daha iyi bir zam oranını hak ettiğini belirtti. KESK Başkanı Lami Özgen ise 23 Mayıs'ta greve gideceklerini söyledi.

        TOP 11 ÜYELİ HAKEM KURULU'NDA

        Memur maaş zammında anlaşma sağlanamadığı için devreye Kamu Görevlileri Hakem Kurulu girecek. Hakem Kurulu'nun kimlerden oluşacağı da kesinlik kazandı. Sendikaların bildirdiği isimlerin yanı sıra Bakanlar Kurulu da Hakem Kurulu'na atama yaptı. Bakanlar Kurulu, kurul başkanı olarak Sayıştay Başkanı Recai Akyel 'de karar kıldı. Hakem Kurulu'na gidilmesi halinde Kurul'un 29 Mayıs'a kadar nihai kararı vermesi gerekiyor. 11 üyeden oluşan Hakem Kurulu'nda 5 hükümet 5 sendika temsilcisi görev alıyor. Bu nedenle Kurul Başkanı Recai Akyel'in tutumu, memur zammı için büyük önem taşıyor.

        Hakem Kurulu'nun başkan ve üyeleri belli oldu

        Başkan: Recai Akyel, Sayıştay Başkanı

        İlhan Hatipoğlu; Maliye Bakanlığı Bütçe ve Mali Kontrol Gen. Md.

        Erhan Usta, Kalkınma Bakanlığı Müsteşar Yardımcısı

        Cavit Dağdaş, Hazine Müsteşar Yardımcısı

        Şaban Talaş, Devlet Personel Başkan Yardımcısı

        Hacı Bayram Tombul, Memur-Sen

        Hüseyin Rahmi Akyüz, Memur-Sen

        İsmail Koncuk, Türkiye Kamu-Sen

        Ali Kılıç, KESK

        Prof. Dr. Sedat Murat, İstanbul Üniversitesi

        Doç. Dr. Aydın Başbuğ, Gazi Üniversitesi

        MEMURUN İŞ BIRAKMA EYLEMİ BAŞLADI

        Memurların iş bırakma eyleminin İstanbul ayağında, kamu çalışanları Sirkeci'den Beyazıt'a kadar yürüyüş yapacaklar.

        Ankara'da ise Kızılay'da 10.30'dan itibaren toplanan memurlar, hem memura yapılan yüzde 3.5 + 4'lük zam teklifini hem de Eğitim Bir Sen tarafından 314 ek ödemenin hükümet tarafından yapılmamasını protesto ediyor. Ankara'da Güven Park'ta Eğitim Bir Sen memurları "314 TL'lik ek ödeme yoksa iş te yok" sloganları atıyorlar.

        ÇELİK'TEN MEMURLARA UYARI!

        Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanı Faruk Çelik ise hükümetin zam teklifini 'cılız' bularak bugün yurt genelinde iş bırakan memurların hukuka uygun davranmadığını söyledi. Demokratik ülkelerde tepkilerin olabileceğini söyleyen Çelik, "İş bırakma iç hukukumuzda olmayan bir yaklaşım. Türkiye hukuk devleti ve mazeretsiz işe gelmemek bizim kanunlarımızda yok. Tepkilerinizi gösterebilirsiniz, gerekçelerinizi söylersiniz" dedi. "MemurSen hükümetin sendikası" algısının yanlış olduğunu belirten Çelik, hiçbir kamu çalışanını ezdirmediklerini söyledi.

        MALİYE BAKANI ŞİMŞEK: MEMURUMUZU ENFLASYONA EZDİRMEYECEĞİZ

        Maliye Bakanı Mehmet Şimşek, memurları bugün de yarın da gözeteceklerini, hiçbir şekilde enflasyona ezdirmeyeceklerini bildirdi.

        Şimşek, Plan ve Bütçe Komisyonu'nda yaptığı konuşmada, Hükümet ile memur sendikaları arasında yapılan toplu görüşmelere değindi. Şimşek, memurları hakikaten gözettiklerini, reel bazda refah artışından da pay verdiklerini belirterek, ''Enflasyonun çok ötesinde bu dönemde düzenlemeler yapmışız. Şu anda konu Hakem Kurulu'na gidecek. Orada çıkacak karara hepimiz saygı göstereceğiz. Ama biz memurumuzu bugün de yarın da gözeteceğiz, hiçbir şekilde enflasyona ezdirmeyeceğiz'' dedi.

        BABACAN: 3 MİLYON KİŞİ İÇİN 75 MİLYONA EK VERGİ GETİRMEYİZ

        Bloomberg HT'de Özlam Dalga'nın sorularını canlı yayında yanıtlayan Başbakan Yardımcısı Ali Babacan ise istikrarı tehlikeye atacak adımları asla atmayacaklarını söyledi. İşte Babacan'ın zamla ilgili açıklamaları:

        100 katrilyon memur maaşı ödüyoruz. 75 milyondan topladığımız vergiyle bunu ödüyoruz. 3 milyon kişiye daha fazla maaş verebilmek için 75 milyondan daha fazla vergi almamız gerekir. Her kuruş maaşı dönüp vatandaşımızdan toplamamız gerekiyor. Devletin sosyal adaleti gözetmesi gerekir. Yüzde 1 artırırsak 1 katrilyon artar bu maliyet. Yüzde 2 ise 2 katrilyon demek. Eskisi gibi para basmıyoruz.İstikrarı tehlikeye atacak adımları asla atmayız. biz söyleyeceğimizi söyledik. Hakem kurulunun 1 hafta süresi var. Karar onların.

        KAMU - SEN BAŞKANI KONCUK: BU ŞARKI BURADA BİTMEMELİ

        Türkiye Kamu-Sen Genel Başkanı İsmail Koncuk, ''Bu şarkı burada bitmemeli. Bu eylemden sonuç alamazsak,sonuç alıncaya kadar başka eylemler yapacağız'' dedi.

        Türkiye Kamu-Sen'e bağlı sendikaların bazı üyeleri, Abdi İpekçi Parkı'nda toplanarak, eylem yaptı.

        İsmail Koncuk, alandakilere, ''Her türlü engeli, tehdidi yok sayarak buraya geldiniz. Allah hepinizden razı olsun'' diye seslendi.

        Her zaman diyalog ve uzlaşmadan yana olduklarını ancak memurlar aleyhine yürütülen kampanyalara maruz bırakıldıklarını ifade eden Koncuk, hayatın her alanında hizmet üreten memurların, ülkeyi yönetenler tarafından yan gelip yatmakla suçlandığını öne sürdü.

        Son dönemde iş adamları için teşvik paketi hazırlandığını ama toplu sözleşme görüşmelerinde 4,5 milyon memur emeklisi için sadece 5 milyar TL ile masaya gelindiğini anlatan Koncuk, çalışanların pastadan aldıkları payın sürekli azaldığını iddia etti.

        Anayasa değişikliğinde memurların grev hakkının yok sayıldığını, ILO standartlarının görmezden gelindiğini ve toplu sözleşme görüşmelerinin etkisizleştirildiğini savunan Koncuk, ''Böyle bir anayasayla yapılan ilk toplu sözleşmede anlatılanların masal olduğunu gördük'' diye konuştu.

        ''VARLIKTA DA YOKLUKTA DA ADALET İSTİYORUZ"

        2011 enflasyonunun yüzde 10,45 olduğunu ifade eden Koncuk, ancak toplu sözleşme görüşmelerinde memurlara reva görülen zam oranının yüzde 3,5 4 olduğunu söyledi.

        Koncuk, şöyle devam etti:

        ''Sayın Başbakan, 'Biz memurlara emekliye verirsek, Türkiye Yunanistan'a döner' diyor. 450 zengine 2 milyar TL teşvik verirken Türkiye Yunanistan'a dönmüyor da memura, emekliye verince mi Türkiye Yunanistan'a dönüyor. Başbakan'a sesleniyorum, doğalgaza gelen yüzde 35 zammı, elektriğe gelen yüzde 22 zammı ne yapacağız? Mazot, yüzde 24 zamlanmadı mı? Biz başka bir ülkede mi yaşıyoruz?''

        Hükümet'in zam teklifini eleştiren Koncuk, varlıkta da yoklukta da adalet istediklerini söyledi.

        666 sayılı Kanun Hükmünde Kararname ile ek ödemelerde eşitsizlik yaratıldığını öne süren Koncuk, ''Müsteşara, özel kalem müdürüne KHK ile zam yapılırken Türkiye Yunanistan olmuyor ama 4,5 milyon memur ve emekliye zam yaparken mi Türkiye Yunanistan olacak?'' şeklinde konuştu.

        Gidişatın iyi olmadığını öne süren ve buna ''dur'' demek gerektiğini ifade eden Koncuk, şunları kaydetti:

        ''Bugüne kadar sabrımızı zorladık ama bize adres olarak sokaklar gösterildi. Bıçak kemiğe dayandı, söz bitti. Son çare olarak eylemi seçtik. Hakkımızı almak, iktidarı uyarmak için, ülke kaynaklarının adil paylaşımı için bugün buradayız. Yurdun dört köşesinde memur ve emeklilerinbütün umutlarını bağladığı toplu sözleşme görüşmelerinde alay edercesine süt ve yoğurt verilmesini önerenlere en güzel cevabı memurlar veriyor.''

        ''SON 10 YILIN EN KÖTÜ TEKLİFİYLE KARŞI KARŞIYAYIZ"

        Toplu sözleşme görüşmelerinin uyuşmazlıkla sonuçlanmasının ardından taraflarca imzalanan tutanağı alandakilere gösteren ve daha sonra yırtan Koncuk, son 10 yılın en kötü toplu sözleşme teklifiyle karşı karşıya kaldıklarını savundu.

        ''Memur ne iş yapıyor'' diyenlere en güzel cevabı bugün memurların verdiğini belirten Koncuk, trenlerle otobüslerin bugün çalışmadığını ancak daha önceden biletler alındığı için uçakların durmasını istemediklerini söyledi.

        Koncuk, ''kamu çalışanlarına cefa çektirmemek için, adil gelir dağılımı için, memurların gerçek anlamda toplu sözleşme ve grev hakkı için, 4C-B rezaletine 'dur' demek için, hak için, adalet için, daha güzel bir Türkiye için iş bıraktık, meydanlardayız. Bugün ak ile karanın belli olduğu gündür'' diye konuştu.

        Koncuk'un konuşması devam ederken, Türk-İş Genel Başkanı Mustafa Kumlu ile Yönetim Kurulu üyeleri, alana geldi. Kumlu ve beraberindekilere destekleri için teşekkür eden Koncuk, ''Bu şarkı burada bitmemeli. Bu eylemden sonuç alamazsak, sonuç alıncaya kadar başka eylemler yapacağız. Ürkmeden, korkmadan gerekli dersi meydanlarda vermeye hazırız'' dedi.

        Alandan ayrılırken gazetecilerin sorularını yanıtlayan Türk-İş GenelBaşkanı Kumlu da ''Kamu çalışanları demokratik haklarını kullanıyor. Biz de sivil toplum kuruluşu olarak onları destekliyoruz. Tabii genel grev farklı bir olay. Durup iyi değerlendirilmesi lazım. Bugün arkadaşlarımız bir gün iş bıraktı. Onlara destek olmak, başarılar dilemek amacıyla buradayız'' şeklinde konuştu. Eylemin ardından sendika üyeleri, Kızılay'a doğru yürüyüşe geçti.

        MİLLİ EĞİTİM BAKANI DİNÇER: ÖĞRETMENLERE YASAL BİR İŞLEM YAPAYACAĞIZ

        Milli Eğitim Bakanı Ömer Dinçer, bugünkü memur eylemine katılan öğretmenler hakkında yasal bir işlem yapmayacaklarını bildirerek, ''Çünkü bir tepki mahiyetinde, dikkat çekmek mahiyetinde, sadece öğretmenlerin değil, tüm devlet memurlarının yaptığı bir uygulamaydı'' dedi.

        Dinçer, İstanbul Sanayi Odasındaki (İSO) programı öncesinde gazetecilerin sorularını yanıtladı.

        ''Bugün memurlar eylemdeydi. Derse girmeyen öğretmenler oldu. Bu öğretmenler hakkında yasal bir işlem yapılacak mı?'' sorusu üzerine Dinçer, şunları söyledi:

        ''Öğretmenler hakkında yasal bir işlem yapmayacağız. Çünkü bir tepki mahiyetinde, dikkat çekmek mahiyetinde, sadece öğretmenlerin değil, tüm devlet memurlarının yaptığı bir uygulamaydı. Ancak üzüldüğümü ifade etmek istiyorum. Çünkü çocuklarımız, öğretmenlerimize emanet ve onların eğitilmesi için biz çaba sarf ediyoruz. Öğretmenlerimiz, hak arama konusunda ne kadar haklıysalar, sorumluluklarını icra etmek konusunda da o kadar hassas olmalılar. Bu açıdan bakıldığında, ben eğitimin aksamasına üzüldüm. Ama herhangi bir işlem yapmayacağım, bu genel bir uygulama olduğu için. Bunun meşru bir zeminde gittiğini düşünüyorum, dolayısıyla olumsuz bir değerlendirmem olmayacak.''

        Dinçer, ilköğretim ve ortaöğretim İnkılap Tarihi ve Atatürkçülük derslerinin kaldırılıp kaldırılmayacağı konusundaki soru önergesine ilişkin bir soruya, ''Ortada hiçbir şey yokken, herhangi bir çalışma, değerlendirme, konuyla ilgili bilgi yokken, buna benzer konuların gündeme getirilip, taşınması ve tartışma mevzu yapılması hiç doğru bir şey değil. Bizim böyle bir hazırlığımız yok. Böyle bir bilginin nereden çıktığını da bilmiyorum. Dolayısıyla konuyla ilgili tartışmaları anlamsız buluyorum'' yanıtını verdi.

        ''5-6-7 yaşındaki çocuklar bu yıl aynı sınıfta mı olacak?'' sorusuna Dinçer, ''Bu sorunun cevabı için içerideki konuşmayı dinlemek zorunda kalacaksınız'' karşılığını verdi.

        Dinçer, çocuklarını okula göndermeye ailelere ceza kesilmesi konusunda, ''Eğitim zorunlu hale geldikten sonra eğitime çocuğunu göndermeye aileler için bundan önce uygulanan idari tedbirler ne ise onlar uygulamaya devam edecek. Herhangi bir değişiklik olmadı ki o konularda. Bu açıdan bakıldığında bilinmesi gereken gerçek; 12 yıllık eğitim zorunludur, 66'ncı aydan sonra eğitim başlar ve 12'inci yıl sonunda biter. Bütün bu zorunlu süreç için aileler çocuklarını eğitmek durumundadırlar ve bununla ilgili gerekli hassasiyeti onlar gösterecekler, biz de görevlerimizi yapacağız'' dedi.

        GÜNÜN ÖNEMLİ MANŞETLERİ