Enerji Bakanı Berat Albayrak: Dünyayı kirletenlerle bir tutuluyoruz

Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanı Berat Albayrak, Türkiye’nin kişi başı emisyonun en düşük ülkelerden biri olduğuna dikkat çekerek, dünyayı en çok kirleten ülkelerle aynı konumda değerlendirilmesini eleştirdi. “Bu bizim açımızdan kabul edilebilir değildir” dedi. Sabancı Üniversitesi İstanbul Uluslararası Enerji ve İklim Merkezi (IICEC) tarafından düzenlenen 8. Uluslararası Enerji ve İklim Forumu’nun açılışında konuşan Albayrak, “Türkiye, dünyayı en az kirleten ülkeler arasında yer alırken, en fazla kirletenlerle aynı kategoride, aynı külfete tabi tutulmaktadır. Paris İklim Anlaşması üzerindeki tartışmaları, bu çerçevedeki ülkelerin statüsünün yeniden belirlenmesi, daha doğru bir sınıflandırma ve sorumluluk paylaşımıyla daha güçlü bir sinerji oluşturulması açısından önemli fırsat olarak görüyorum” dedi.

‘ABD’DE RAKAM 16.2 TON’

2017 rakamlarına göre, Türkiye’nin kişi başına düşen sera gazı salımının 6.07 ton karbondioksit eşdeğeri olduğuna dikkat çeken Albayrak şöyle konuştu: “Ekonomik İşbirliği ve Kalkınma Örgütü (OECD) ortalaması kişi başı 9.5 ton karbondioksit eşdeğer sera gazı salımı gerçekleşmiştir. Kişi başı sera gazı salımında dünyada aynı sınıfta görüldüğümüz ülkelere bakacak olursak, Amerika Birleşik Devletleri 16.2 ton, Almanya 8.9 ton, Rusya 11.2 ton kişi başı sera gazı salımı ile dünyayı en fazla kirleten ülkelerin başında gelmektedir.”

SEPETE 20 BİN MEGAVATT GİRECEK

Türkiye’nin 10 yıl içinde 20 bin megavat Yenilenebilir Enerji Kaynak Alanları (YEKA) kuracağını aktaran Albayrak, “Gelecek 10 yıl içinde 10 bin megavat güneş ve 10 bin megavat rüzgâr enerjisi başta olmak üzere yenilenebilir enerji kaynaklarının azami oranda enerji sepetine girişini sağlayacağız. Eski nesil termik santralların ise tamamını çevreci ve bugünkü teknolojilerle dönüştüreceğiz. 2019’a kadar eski nesil termik santrallarda gereken tüm çevre yatırımları tamamlanacak ve bu santrallar insan sağlığı üzerinde olumsuz bir etkisi olmayan çevre ile uyumlu santrallar haline getirilecek” dedi.

Paris İklim Anlaşması nedir? Türkiye’nin de aralarında olduğu 190dan fazla ülkenin imzaladığı iklim değişikliğiyle mücadeleyi hedefleyen “Paris Anlaşması” 4 Kasım 2016’da yürürlüğe girdi. Anlaşmayı imzalayan ve parlamentolarında onaylayan ülkelerin sera gazı salımını azaltma ve küresel sıcaklık artışının 2 derecenin altında tutulması konusunda planlarını uygulamaya koyması gerekiyor.

"LİNYİT SANTRALLARI İÇİN UZUN VADELİ ALIM KONTRATI GETİRİLMELİ"

Sabancı Holding Yönetim Kurulu Başkanı Güler Sabancı, linyit kaynaklarının artırılması çağrısında bulundu. 8. Uluslararası Enerji ve İklim Forumu’nda konuşan Sabancı, linyit santralları gibi yeni enerji yatırımlarına finansman sağlanabilmesi için uzun vadeli alım kontratları getirilmesi önerisinde bulundu. Sabancı, mevcut enerji yatırımlarında finansal sürdürülebilirlik için ise ileriye dönük ve öngörülebilir bir fiyatlandırma mekanizması kurulması gerektiğini belirtti. Geçen 15 yılda Enerji Bakanlığı ve düzenleyici kurumlar öncülüğünde rekabet odaklı enerji politikaları oluşturulduğunu ve özel sektörün 90 milyar dolar tutarında enerji yatırımı yaptığını dile getiren Sabancı, sektörün yaşaması için öngörülebilir, rekabetçi ve geleceğe dönük bir enerji piyasasının geliştirilmesi gerektiğini kaydetti.

"GÜNEŞ ELEKTRİĞİ MALİYETİ YİNE YARIYA İNECEK"

Uluslararası Enerji Ajansı (IEA) İcra Direktörü Fatih Birol, güneş enerjisinin maliyetinin son 3 yılda yarı yarıya düştüğünü belirterek, 2020’ye kadar güneş enerjisi maliyetinin yine yarı yarıya düşeceğini öngördü. Küresel anlamda en yüksek büyümeyi yenilenebilir enerji kaynaklarında gördüklerini belirten Birol “Dünyada 5 yıl boyunca üretilecek yeni enerjinin 3’te 2’sinin kaynağı yenilenebilir enerji kaynağı olacak. Bu onaylanmış projelere göre yapılan bir hesap” dedi.

"EN ÖNEMLİ ENERJİ KAYNAĞI VERİMLİLİK"

Sabancı Üniversitesi İstanbul Uluslararası Enerji ve İklim Merkezi (IICEC) Direktörü Carmine Difiglio, yenilenebilir enerji kaynaklarını hayata geçirme konusunda teknolojik ilerlemenin önemine değinerek, bu sayede maliyetlerin de azaldığını bildirdi. Difiglio, “Enerji verimliliği en önemli enerji kaynağımız olabilir; çünkü birçok enerji santralı inşa etme veya fazla miktarda petrol ithal etme ihtiyacını ortadan kaldırabilir” ifadesini kullandı.