Habertürk
    Takipde Kalın!
      Günlük gelişmeleri takip edebilmek için habertürk uygulamasını indirin
        Haberler Spor Futbol Süper Lig Beşiktaş Fatih Altaylı'dan Arda'ya: ''Çenen değil, ayağın çalışsın'' - Galatasaray Haberleri

        Habertürk yazarı Fatih Altaylı, Bloomberg HT'de yayınlanan ve Fatih Kuşçu'nun moderatörlüğünü yaptığı 'Spor Saati' programında spor gündemine dair önemli açıklamalarda bulundu.

        ''BÖYLE ÇAPULCU ORDUSUYLA YAPTIĞIMIZ SAVAŞ TÜRKİYE'Yİ KİTLEYECEK BİR ŞEY DEĞİL AMA EVLATLARIMIZ İÇİN ÜZÜLÜYORUZ''

        Türkiye'nin Afrin'e gerçekleştirdiği Zeytin Dalı Harekatı'nı değerlendiren Altaylı, ''İki önemli ismi kaybettik ama ondan önce başka şeyler konuşmak lazım. Afrin'de gençlerimiz savaşıyor. Onlara sağlık ve sıhhat diliyorum. Tanrı'dan onlara koruma diliyorum. Türkiye adına çok önemli bir iş yapıyorlar. Türkiye'nin geleceği için orada savaşıyorlar. Kış koşullarında orada mücadele ediyorlar. Allah onların yardımcısı olsun. Türkiye büyük bir ülke. Böyle çapulcu ordusuyla yaptığı savaş Türkiye açısından Türkiye'yi kitleyecek bir şey değil ama oradaki evlatlarımız için üzülüyoruz. Oradaki evlatlarımız benim kızımdan 2-3 yaş küçüktür.'' ifadelerini kullandı.

        REKLAM

        ''ALL STAR BU SENE KEYİFLİ DEĞİLDİ''

        Altaylı hafta sonu gerçekleştirilen Tahincioğlu All-Star 2018'i değerlendirirken ''Basketbolda All-Star her zaman keyiflidir. Bu gelenek NBA'da başlamıştır. Bu seneki organizasyon biraz tatsız oldu. Ben çok keyif almadım. Sanki geçmişte daha neşeli olurdu. Belki de toplum içinde bulunduğumuz ruh halinden dolayı olabilir. Her şeye rağmen sporla ilgili her şey güzeldir.'' yorumunda bulundu.

        ''KEŞKE SPORCULARIMIZ BİRBİRLERİYLE DEĞİL RAKİPLERİYLE SPORTİF ANLAMDA DÖVÜŞSE''

        8 Ekim 2017'de Kayak Milli Takımı seçmelerinde çıkan kavgaları da yorumlayan Altaylı, ''Erzurum en önemli kayak merkezlerinden birisi. Çok güzel karı vardır. Üniversite oyunlarından sonra çok önemli bir hal aldı. Keşke kayakçılarımız birbirlerini değil de sportif anlamda rakiplerini dövebilecek bir seviyede olsalar.'' yorumunda bulundu.

        ''GALATASARAY'IN İLK GOLÜNDE PAS ÖNCESİNDE OFSAYT VAR''

        Galatasaray'ın Süper Lig'in 18. haftasında oynadığı Kayserispor maçında attığı ilk golü konuşan Altaylı, ''İlk golde Yasin Öztekin, Rodrigues'e pası verirken pozisyon bana ofsayt gibi geldi. Metresini ölçemem ama yayında gösterdiği kameradan ben ofsayt olarak gördüm.'' ifadelerini kullandı.

        FATİH ALTAYLI'DAN ARDA TURAN'A: ''AYAKLARIN ÇALIŞACAK, ÇENEN DEĞİL''

        Altaylı Süper Lig'e Başakşehir formasıyla geri dönen ve Bursaspor mücadelesinde ilk maçında golle buluşan Arda Turan'ın performansını şu sözlerle değerlendirdi:

        ''Arda iyi başladı. Oyunda çok etkin miydi dersen ben maçı %100 konsantrasyon ile seyrettim desem yalan olur. TV açıktı ama misafirlerim vardı. Bir yandan da maçı izledim. Bir dakikadan sonra da izlemedim. Söylediklerimi bu yüzden ölçülü karşılamak lazım. Arda, maça ağırlığını koyacak bir oyun sergilemedi. Golü çok şıktı. Fakat benim Arda'ya bir abisi olarak uyarım olacak. Ona laf yetiştireceğim, buna sosyal medyadan bir şey söyleyeceğim falan bıraksın bunları. Madem bu kadar baskı var. Bu baskılara karşı üstün hale gelmenin tek yolu bu. Arda, dünya bilimine katkıda mı bulundu? Uzaya roket mi fırlattı? Arda Turan, niye Arda Turan oldu? Barcelona neden 50 milyon Euro'ya yakın bir parayı ona verdi? Çünkü futbol oynadığı için... O yüzden biz Arda Turan'ın fikirlerini ve yaşadığı çekişmeleri merak etmiyoruz. Arda, kibirinden dolayı eleştirilmiyor. Söylediği laflardan dolayı eleştirilmiyor. Arda, kendisinden beklenen düzeyde futbol oynamadığı için eleştiriliyor. Bunlara verilecek cevap kalemle, kağıtla, facebook'la, twitter'la verilmez. Ayakların çalışacak, çenen değil. Parmaklarınla klavyede çalışmayacaksın, ayaklarınla sahada çalışacaksın. Aslan gibi oyna, takımını yapabiliyorsan şampiyon yap. Ölmediğini kanıtla herkese... Sezon sonunda da konuşacak bir şey yok dersin, konuyu kapatırsın. O yüzden de ben Arda'nın yerinde olsam çenemi kapatırım, oyunuma bakarım. Arda'nın fikir adamı olarak muazzam bir adam olduğunu düşünmüyoruz. Belki vardır ama biz bilmiyoruz. Demek ki sen bırak gevezeliği, futbol oyna. Gevezeliği senin arkandan yapanlar, senin futbolun karşısında susmak zorunda kalacaklar. Nokta!''

        ''FENERBAHÇE TARAFTARI HOCASINDAN MUTSUZ, OYUNDAN MUTSUZ, YÖNETİMDEN MUTSUZ''

        Fenerbahçe'nin oynadığı Göztepe maçını da yorumlayan Altaylı, ''Burada haftalardır söylediğim bir şey var. Fenerbahçe taraftarı hücum oynamasını ister. Ezelden beri bu durum böyledir. Fenerbahçelilerin en mutlu olduğu sezon hangisidir? 103 gollü sezondur. Veselinovic antrenör, Rıdvan, Aykut, Oğuz döktürüyor. 5 atıyor 3 yiyor falan... Kimse o sezon Fenerbahçe'nin kaç gol yediğini hatırlar mı? Hatırlamaz ama kaç gol attığını herkes bilir. Fenerbahçe taraftarı bunu ister. Fenerbahçe taraftarı Türkiye'nin temaşa zevki en yüksek taraftarıdır. Sen izledin mi Fenerbahçe'yi? Futbol olarak sana ne verdi? Gidemiyor, atamıyor, oynayamıyor, her an gol yiyecek gibi oynuyor. Bundan Fenerbahçe taraftarının mutlu olma ihtimali var mı? Böyle kazana kazana şampiyon da olabilir. Hocasından mutsuz, takımdan mutsuz, yönetimden mutsuz...'' ifadelerini kullandı.

        ''AYKUT KOCAMAN'DAN GUARDIOLA OLMASINI BEKLEYEMEZSİNİZ''

        Fenerbahçe Teknik Direktörü Aykut Kocaman'ı ve oynattığı futbolu yorumlayan Altaylı, ''Aykut Kocaman'ın bu sözleri bana bir şey anlatmaz. Aykut kendisi tutarlı. Aykut ben böyle futbol oynatırım diyor. Aykut'u getiriyorsan da Aykut'la devam ediyorsan da yönetim de böyle futbol istiyor. Bu da taraftarı mutsuz ediyor. Aykut'un içinden Guardiola çıkmasını bekleyemezsin. Aykut Kocaman bu... Aykut Kocaman böyle oynattığı için Fenerbahçe'ye getirildiyse yapacak bir şey yok. Aykut Kocaman'ın söyleyeceği şey şu; ''Ben böyle oynamak istiyorum, oyuncuları ıslıklamayın.'' Demek ki Aykut Kocaman 103 gollü sezonda bizlerin hissettiğini hissetmiyor ve bilmiyor. Bizden daha iyi bilir orayı Aykut...'' değerlendirmesinde bulundu.

        ''AZİZ YILDIRIM O DÖNEM KENDİNİ AKLAMAK İÇİN SUÇU AYDINLAR'A YIKMAYA ÇALIŞTI VE BAŞARDI''

        Altaylı, Fenerbahçe ile Acıbadem arasındaki göğüs sponsurluğu anlaşmasını şu sözlerle yorumladı:

        ''Mehmet Ali Aydınlar hangi kulüp taraftarı? Aydınlar'ın Fenerbahçe'ye katkı sağlayacak bir sponsorlukla katkı sağlaması kötü bir şey mi? Başkan adayı olmuş, Fenerbahçeli bir iş adamı, diğer taraf olarak imza atmış. Burada ne yanlış var? O dönemde evet Aziz Yıldırım kavga etmiş olabilri ama aynı kulüp içerisinde bu kavgaların sonsuza kadar sürmesi mi gerekir? O kavga o günün şartlarında yaşandı ve bitti. Ayrıca o dönemde Mehmet Ali Aydınlar'ın bir suçu yoktu. Bir tarafta TFF başkanlığı, diğer tarafta şike ile suçlanan ve aklanmaya çalışan bir başkan. Aziz Yıldırım o sırada suçu Aydınlar'ın üstüne yıkarak bu işin içinden sıyrılmaya çalıştı. Büyük ölçüde de sıyrıldı. Taraftarın gözünde de sıyrıldı. Siyasi olarak da bu tarz birçok olay yaşandı. Benzerlerini de gördük. Neden bu olaydan bu kadar şikayetçi olunuyor anlamak mümkün değil.''

        ''TRABZONSPORLULAR ŞİKEYE İNANAN KESİMLERİN SÖZCÜLÜĞÜNÜ YAPIYOR''

        Altaylı ayrıca Trabzonspor'un 3 Temmuz'la ilgili olarak yaptığı girişimler için ''Trabzonspor bu şikenin varolduğuna inanan kesimlerin sözcülüğünü yapıyor.Haklı da olabilir bilemeyiz.Bu konu kapandı, bitti.'' ifadelerini kullandı.

        ''AZİZ YILDIRIM'IN FENERBAHÇE DIŞINDA BİR KİMLİĞİ YOK''

        Fenerbahçe Başkanı Aziz Yıldırım'la ilgili konuşan Altaylı, ''Fenerbahçe şu anda ne durumda? 20 yıl çok uzun bir süre. Şevkiniz kaçar, olayı ele alış biçiminizdeki heyecan kaçar. Baktığımız zaman Aziz Yıldırım başarılı bir başkan değil. Tamam birçok olumlu şey var ama mesela o dönemde Galatasaray, Fenerbahçe'den daha başarılıydı. Demek ki sen başarılı değilsin. Tesisler yapıldı falan ama sen spor kulübüsün. Her şeyin iyi olsa bile; sor Alex Ferguson'a ManU'dan ayrıldı. Başarısız olduğu için mi ayrıldı? Her şeyin bir yeteri var. Bir zamandan sonra o işi yapmanın kimseye faydası yoktur. Hevesin tükenir. Belli koltuklarda uzun süre oturan adamlarda bir hissiyat oluşur. Buraları ben gidersem kim koruyacak diye... Allah korusun Aziz Bey'e yarın araba çarpsa Fenerbahçe yok mu olacak? Bir de karşına çıkan aday önemli bir isim. Yoldan geçen bir isim karşına çıkmıyor. Ülkenin en büyük ailelerinden birinin fanatik Fenerbahçeli çocuğu... Bırak, o denesin. De ki; Yargıtay kararı pozitif veya negatif çıktı. Ne değişecek? Bırak Yargıtay'ı, ben gidiyorum de! Ama böyle bir niyeti yok çünkü Fenerbahçe dışında Aziz Yıldırım'ın bir kimliği yok.'' yorumunda bulundu.

        ''QUARESMA'NIN ATTIĞI BÜTÜN ÇALIMLAR CEZA SAHASINA 10 METRE UZAKLIKTA''

        Altaylı, Antalyaspor-Beşiktaş maçını ''Dün akşam Beşiktaş'ın maçını seyretmek istedim. Artık işim bu falan diyerek oturdum izledim. Niye seyretmek istedim? Dedim ki; Antalyaspor fena takım değil, Beşiktaş da iyi. Son zamanlardaki en büyük hayal kırıklığını yaşadım. Dedim bu Beşiktaş mı? O makine düzeniyle oynayan Beşiktaş, inanılmaz paslar veren, sahayı daraltıp rakibin pas yollarını kesen, hızlı atağa kalkan, savunmadan hücuam kalkan Beşiktaş gitmiş yerine hani Galatasaray'ın kötü zamanlarındaki bir Beşiktaş gelmiş. Geçmişin sıkıntılarını yaşayan bir Beşiktaş gelmiş. Siz bir kişiyi yere göğe koyamıyorsunuz. Quaresma'yı övenler için konuşuyorum. Abi, bir forvet bu kadar iyi ayakları olan, şut çekebilen bir forvet kaç gol attı? Takım sıkışmış, senin önemli bir adamın gitmiş, maç 1-1 sürüyor. Kalenin karşısında vuruyor dağa taşa, vurcağı pozisyonda vurmuyor. Bu tarz adamların katkı sağlaması lazım. Skor anlamında daha çok katkı sağlaması lazım. Sen niye sağlamıyorsun? Senin işin kafa vuracak bir santrfora hababam debabam yok trivela yok zrivela gibi orta mı yapar? Biraz daha sonuç odaklı ol, yaratıcı ol. Mesela, iyi çalım atıyor değil mi? Bu çalımların hepsi ceza sahasına 10 metre mesafede... Niye takımına penaltı kazandırmıyorsun, hep ceza alanı dışında oynuyor. Ben açıkçası o katkının yeterli katkı olduğunu düşünmüyorum. Dün Oğuzhan tanınmayacak bir haldeydi. Kimse Oğuzhan'a niye alındı diyemez. Belli ki Beşiktaş'ta sorunlar var. Ortada hiçbir şey yokken niye böyle şeyler oldu anlamadım.'' diyerek değerlendirdi.

        ''TÜRK SPOR MEDYASININ SAMİMİYETİNE ZERRE İNANMIYORUM''

        Beşiktaşlı Ryan Babel'in Antalyaspor maçında bulunduğu pozisyonla ilgili de konuşan Altaylı, ''Belki başkanla konuşuyorlar ama ortak noktaya varamadılar. Bunlar olabilir veya söyleyemiyor olabilir. Beşiktaş'ın transfer ihtiyacı içinde olduğu kesin. Bu kadar değerli oyuncularını satmışken transfer yapamıyorsan başka bir iş vardır. Maça dönersek; Beşiktaş'ın sayılmayan golünde faul var gibiydi. Babel arkadan yükleniyor. Bu işi net konuşmak lazım. Ben Türk medyasının samimiyetine inanmıyorum. Türk spor medyasının samimiyetine artık zerre inanmıyorum. Medya falan değiller! Medel'in eline çarpan topta kesin bir şey söyleyemem. Hakeme kalmış o pozisyon. Ben de gördüğümde 'penaltı' dedim ama ilk gördüğümde anlamamıştım. Çok emin olamadım bu pozisyondan.Ben şöyle söylüyorum, İngiliz Ligi'nde de böyle şeyler oluyor. O kadar tartışılıyor mu? Ne medya ne futbolcu bu kadar tartışmıyor. Hakem hatası oluyor, futbolcu hatası oluyor, teknik direktör hatası oluyor, yönetim hatası oluyor. Real Madrid maçlarını izliyorum. La Liga'yı izliyorum orada ne rezillikler var. İnsanın hakemi sahaya inip dövesi geliyor.'' ifadelerini kullandı.

        ''DAHA NE YAPACAKSIN? SİLAHI ELİNE AL ADAMI VUR BARİ!''

        Atiker Konyasporlu Ali Turan'ın, Trabzonsporlu Abdülkadir Ömür'e yaptığı hareket için konuşan Altaylı şunları söyledi:

        ''Ali Turan'ın pozisyonunu gördüm. Hakem o pozisyonda kırmızı kart göstererek hoşgörü gösterdi. Cinayete teşebbüsten hapse atması lazım. Bu pozisyona futbolcu itiraz ediyorsa, centilmenliğe aşırı hakaretten 3 maç yerine 6 maç vereceksin. Daha ne yapacaksın? Tabancayla al vur bari adamı! Hala itiraz ediyor.''

        ''DURSUN ÖZBEK'İN YERİNDE OLSAM KENDİME OY VERMEZDİM''

        Hafta sonunda Dursun Özbek'i geride bırakarak Galatasaray'ın 37. Başkanı olan Mustafa Cengiz'i ve sarı-kırmızılı kulüpteki seçimi de değerlendiren Altaylı, ''Seçimi Mustafa Cengiz'in kazanacağını söylemiştim. Çünkü Galatasaray'da iki tür genel kurul üyesi var. Azınlık bir bölümü kongreyi yönlendirebilen bir menfaat ekibi. Bunlar Galatasaray'ın dışına çıktığı zaman kimseden saygı göremezler. Galatasaray'da kimlik bulan ve Galatasaray içinde ruh bulan azınlık bir grup. Bu gücün en güçlü kullanıldığı dönemler Canaydın dönemiydi. Bunlar Özhan Abi'yle iyice büyüdü. Bunlar sonra kendilerini güç olarak zannettiler. Galatasaray kongresinin önemli bölümü kulübün menfaatlerini düşünür. Tabloyu görür ve akılcı kararları verir. Başkan da bunu söyledi. İlk defa bir başkan görevdeyken devrildi denildi. 1990 seçimlerinde görevdeki başkanken değişiklik olmuştu. Bu daha önce Galatasaray'da olmuş bir şeydi. Dursun Özbek'İn Mayıs'taki seçimde şansı olmadığını biliyordu. Biz baskın bir seçim yaparsak kimse karşımıza çıkamaz ve malı götürürüz dedi ama olmadı. Kazansalar da 3.5 yıl götüremezlerdi. Katılım yüksek olursa; kazanamayacaklarını da biliyorlardı. 1400-1500 oy bulduk falan diyorlardı. Ben de onlara 'kaç oy alacağınızı yarın görürsünüz' demiştim. 'Duygun Yarsuvat kazanır' demiştim eğer seçime katılsaydı Duygun Yarsuvat kazanırdı ama maalesef seçime girmedi. Bu seçimle işi götüreceklerini düşündüler. Seçim sonrası plan programı da yapmışlardı. İyi Galatasarayıllar, Galatasaray'ın geleceğini düşnenler, birlik ve beraberliği isteyenler, Galatasaray'ın yeniden ayağa kalkmasını isteyenler, Galatasaray'ın başkanının takıma yakışır olmasını isteyenler, Galatasaray başkanını doğruları söylemesini isteyenler bir araya geldi ve ortaya bu sonuç çıktı. Evet, Mustafa Cengiz güçlü bir başkan adayı değildi. Tanınmış biri değildi. Galatasarayılar dedi ki; Dursun Özbek o kadar kötü ki, Mustafa Cengiz bize Mayıs ayında seçim sözü veriyor, ona oy verelim dediler. Galatasaray'ın bütün dinamikleri Mustafa Cengiz'den yana tavır aldı ve seçimi o kazandı. Beni şaşırtan hala olan bitene rağmen Dursun Özbek'e 1500 oy çıkması oldu. Normal şartlarda Dursun Özbek'in 0 oy alması gerekirdi. Çünkü bize nazaran kendisini daha iyi tanıyor bu yüzden kendisi bile kendisine oy verememesi gerekirdi.'' ifadelerini kullandı.

        ''BU SEÇİMDE SADECE DURSUN ÖZBEK DEĞİL GALATASARAY MEDYASI DA YENİLDİ''

        Seçim öncesinde Mustafa Cengiz'in kazanmasına ihtimal verilmemesini değerlendiren Altaylı, konuya ilişkin olarak ''Galatasaray konusunda hiçbir şey bilmediğini Galatasaray medyası ispatladı. Bu seçimde sadece Dursun Özbek gitmedi. Yenilen aynı zamanda Galatasaray medyasıdır. Türk spor basınıdır. Niye? Dursun Özbek'ten şu veya bu şekilde nemalandıkları için, parayı kastetmiyorum. Başka türlü... Nemalandıkları için Özbek'in rakibi hakkında haber yaptılar. Röportajlar yapıldı ama yayınlanmadı. Yapılan röportajların çok küçük kısımları yayınlandı. Hiçbir şekilde haber olarak verilmedi. Cengiz'in en önemli hamleleri ufacık haber yapıldı. Sonrasındaki yapılan yorumlara bakıyorum, resmen komedi. Galatasaray'da liseli, liseci falan yok. Bir grup menfaat çetesi var. Evet çoğunluğu lise mezunudur. Çünkü eskiye dayanan iş birlikleri var. Bunlar arasında lisede okumamış olanlar da var. Burada dayak yiyen bu menfaatçiler oldu. Bunlar Galatasaray'dan maaş alırlar, iş yaparlar, çevrelerini Galatasaray'a sokarlar, çeşitli yollarla türlü menfaat sağlarlar. Bunların hepsi yenildi. Dursun Özbek'i seçime sürükleyenler de bunlardı. Dursun Özbek'e 'bu seçimi alırız' dediler ama olmadı.'' yorumunda bulundu.

        ''BAŞKAN OLMADAN ÖNCE DURSUN ÖZBEK'İN ADINI DUYMUŞ MUYDUNUZ?''

        ''Dursun Özbek'in yaptığı neyi Mustafa Cengiz yapamaz ki? Dursun Özbek, Galatasaray başkanı olmadan evvel adını duymuş muydun? Türkiye'nin büyük bir iş adamı mı? Muazzam mal varlıklarının mı sahibi? Hayır değil. Hiçbirimiz Galatasaray'dan veya Fenerbahçe'den büyük değiliz. Biz bu büyüklüklerin arkasında bu büyklüklere yakışır şekilde yönetmesi gereken insanlarız. Dursun Özbek Galatasaray'a para verdi diyorlar. Galatasaray zaten kendi kaynaklarıyla borç bulabilen bir kulüp. Dursun Özbek'in olmayan mal varlığıyla mı veriyor bu parayı? '20 milyon dolar gibi bir para verdi' diyorlar. Bunun bir kısmını geri almış. Dursun Özbek yönetimi ne zaman gidecek? Çarşamba günü... Bugün hala görev başında değiller mi? Bugün hala görevde olan Özbek yönetimi, devamlılık esas değil midir? Niçin hiçbirisi maça gitmediler? Kimse yönetimden gitmiyor diye seçilmiş başkan gitti? Yanında tek Galatasaraylı var mı? Her maça eşini alıp giden başkan nerede? Kongre bitince de beklemedi. Kimin tüydüğü ortada. Galatasaray bu ödemeler için muhakkak kredi bulacak. Bugün Galatasaray'da imza yetkisi kimde? Niçin o paralar ödenmedi? O konuşulan alacaklar Ekim ayının alacakları...''

        ''DURSUN ÖZBEK, AYNAYA BAKIP KENDİNE ACISIN''

        Galatasaray'ın eski başkanı Dursun Özbek'le ilgili konuşan Altaylı şunları söyledi:

        ''Dursun Özbek, Galatasaray'ın alacaklarını temlik etti mi etmedi mi? Son dakikada alınan bir yönetim kurulu kararıyla alacaklarını aldı mı almadı mı? Bunun içinde pis dedikodular yükseliyor. Hepsini göreceğiz bunların. Galatasaray'ın hisselerini kendi adına temlik ettiği kendi adına bunları garanti olarak aldığı yönünde iddialar da dolaşıyor. Doğru mu değil mi? Bunların hepsi ortaya çıkacak. Bunları başkanlığı kaybettikten sorna yaptığın söyleniyor. Doğru mu değil mi göreceğiz. Büyük ihtimal böyle de yapacaktır. Güvenilir Galatasaraylıların Sportif A.Ş'de denetim yapması gerekiyor. Fenerbahçe ve Beşiktaş, SPK yasasına göre açıklaması gereken şeyleri açıklamıyor mu? Galatasaray niye böyle yapıyor? Halka açık kulüplerimizin tamamı bunları açıklaması gerekiyor. Galatasaray hiçbir şeyi açıklamıyor! 'Biz izin aldık' diyorlar. Niye açıklamıyorsunuz kardeşim? Bunların hepsi ortaya çıkıyor, çıkacak da... Özbek'in harcama gücü ne kadarsa, başkan Cengiz'in ödeme yapma ve harcama gücü de aynıdır. Dursun Özbek 'acıyorum' falan demiş. Aynaya bakıp kendine acısın. Niye mi? Çünkü geldiğinde 55 milyon olan zarar, 300 milyona çıkmış. 55 ve 300, tam 6 katı! Kardeşim bugüne kadar bu işi sen yürüttün. Geçtiğimiz hafta önemli bir görüşme yapıldı. Bu görüşmede ortaya çıkan sonuç şu; TOKİ'deki anlaşmadan Galatasaray'a gelmesi beklenen para Özbek'in söyledikleriyle alakası yok. Bu sözleşmeler gizlendi. Ne yaptığını bu hafta göreceğiz. Bak kardeşim, Özbek'in yaptıkları bunlardı diye herkesin önüne konması lazım. Yangından mal kaçırır gibi seçime 2 gün kala benim de adını zikrettiğim Serdar Güzelaydın'ı yönetime koyuyorsun. Beklesene, seçim var! Niye seçim günü koyuyorsun? Serdar Güzelaydın ve Mehmet Özbek',n bir an önce gitmesi lazım. Abinden torpilli olarak oraya gelip oturmuşsun! Onlar abisinin paraları değil Galatasaray'ın paraları... Normalde her ikisinin de istifalarını sunması ve SPK'ya bildirmeleri gerekiyordu. 'Biz niye buradayız kardeşim?' demeleri gerekiyordu. Hızlı biçimde Burak Elmas ve Abdurrahim Albayrak'ın göreve gelmesi lazım. Oranın yeni düzeninin kurulması lazım. Mali tablo hem kulüp hem de dernek tarafından ortaya çıkarılması gerekiyor. Galatasaraylı uzmanlar kurulunun 2-3 gün içerisinde bu olayları gerçek tablo şeklinde sunmaları gerekiyor. Kanunen açıklamaları gerekiyor. SPK'dan özel izin aldık diyip açıklamaktan kaçıyorlar.''

        ''TERİM VE CENGİZ GÖRÜŞTÜ''

        Basında Fatih Terim'in istifa edeceğine yönelik açıklamaları değerlendiren Altaylı, ''Fatih Terim devam edecek. İstifa edecek diyorlar. Böyle bir şey söz konusu değil. Terim bu sabah gelip, 'Başkanım, istediğinizle çalışma özgürlüğünüz var. Bana söylerseniz bırakırım' dedi. Mustafa Cengiz de Terim'e, 'Biz zaten seni getirmeyi düşünüyorduk. Bizden bunu duyup seni göreve getirdiler. Biz burada olduğumuz sürece sen burada olacaksın' dediler. 'Önümüzdeki sezonda da burada olursak sen de burda kalmaya devam edeceksin.' deyip Terim'e güven duyduklarını söylediler. 'Abdurrahim Albayrak, Florya'da olacak' diyorlar. Benim bildiğim kadarıyla, Abdurrahim, Florya'da olmayacak. Sportif A.Ş'de Burak Elmas'la futbolun diğer meselelerini yönetecekler. Florya'da Terim varken kimsenin orada olmasına gerek yok. Terim, oradaki düzeni sağlar. Yönetim de orada olup onu destekler.'' ifadelerini kullandı.

        ''ÖZBEK, ŞEREFİ ÜZERİNE ETTİĞİ YEMİNİ TUTSUN VE OTELİ KİRALASIN''

        Yeni başkan Mustafa Cengiz'in mayıs ayında yeniden seçime gideceğini açıklaması üzerine konuşan Altaylı, Dursun Özbek'e çağrıda bulundu ve ''Mayıs ayında Galatasaray'ı bir seçim daha bekliyor. Bu herkes için bir avantajdır. Mayıs ayında iyi adaylar da çıkabilir. Başarılı olursa; Mustafa Cengiz seçilir. İşi hem zor hem o kolay. Şu anda pozitif bir hava var. Taşın altına elini sokmaktan çekinmeyen birçok insan Mustafa Cengiz'e yardım etmek için hazırda bekliyor. Bunun içinde eski yöneticiler de var. Mustafa Cengiz, Galatasaray'ın iç dinamiklerini harekete geçirecek ve dostluk atmosferini tekrar oluşturacak birkaç adımı çok kısa içinde atarsa başarılı olur. Niye kısa süre diyorum? Çünkü 4 ay göz açıp kapanıncaya kadar geçer. 2 gün sonra UEFA heyeti geliyor. Cengiz, kendisi hesapları yeni görmüken UEFA heyetine hesap verecek. Bu konu sıkıntılı bir konu. Dursun Özbek, bu oteli gerekirse 5 milyon dolara kiralarım demişti. Mustafa Cengiz'in yerinde olsam al otel burada 5 milyon dolar yıllık ile kirala, 4 yıllık da anlaşma yapalım, 20 milyon dolar hadi kardeşim derim.Çünkü şerefinin üstüne yemin edip 'kiralarım' demişti. Ya kiralar ya da şerefi üstüne ettiği yemini yutar!'' ifadeleriyle sözlerini noktaladı.

        Şurada Paylaş!

        GÜNÜN ÖNEMLİ MANŞETLERİ