Fenerbahçe-Karabükspor yazar yorumları

FAİK ÇETİNER | ''VALBUENA ÇALDI, FENERBAHÇE OYNADI''

Valbuena çaldı F.Bahçe oynadı F.BAHÇE istim üzerinde, son 4 maçını kazanmış, moralli, seyircisiyle barışmış. Kadıköy’de tribünler artık tenha değil. Rakip ligin dibine demir atmış, ne yönetimi var ne de teknik direktörü... Kadroları teraziye koysan, kefeler şaşırır! Kısacası haftanın banko maçı. Aykut Kocaman kazanan takımı bozmamış, Valbuena’yı yine yanına oturtmuş. F.Bahçe 4’lü defans ve tek santrfor Soldado ile sahada. Doğru mu, tartışılır. Maç başlıyor, sahadaki görüntü herkesi şaşırtıyor. İyi motive olmuş, haddini bilen, disiplinli bir Karabük var.

F.Bahçe’de Dirar sahada yok, Topal ve Josef’in ofansif futbola pek kafaları yatmıyor. İki bek Şener ve İsmail, hücuma katılmıyor. Aatif ve Giuliano etkisiz. Sonuçta da ilk 45 dakikada ne pozisyon var ne de gol. Kocaman 2. yarıya sadece kendinin değil, herkesin beklediği hamleyle başlıyor. Valbuena sahaya, Şener dışarıya... Valbuena’nın girmesiyle de sahada bambaşka bir F.Bahçe seyretmeye başlıyoruz. Çünkü adam dikine oynuyor, adam eksiltiyor ve de duran top ustası. İlk kornerinde topu Topal’ın kafasına adrese teslim yolluyor. Bu golden sonra sahanın tek hakimi Sarı-Lacivertliler oluyor. Fransız futbolcu, golün asistiyle yetinmiyor, sonra da nefis bir vuruşla tribünleri ayağa kaldıran bir gol atıyor. Kısacası Valbuena çalıyor, F.Bahçe oynuyor. Karabük galibiyetiyle 5’te 5 yapan F.Bahçe bana göre artık şampiyonluğun en büyük adaylarından biridir. F.Bahçe artık şampiyonluğun en büyük adaylarından...

SERDAR ALİ ÇELİKLER | ''KALİTE YOKSA FARK DA YOK''

Başkanı ve yönetimi değişmiş, uzun süredir para alamayan, bir sürü oyuncusu neredeyse işi bırakmış, maça 22 yaşındaki 3. kaleci ile çıkabilen, 18 kişiyi zor bulan ve yardımcısı hocasıyla ayakta kalmaya çalışan bir takım karşısına 33 bin küsur seyircisi ile maça çıkan F.Bahçe vardı sahada. Bu haldeki Karabük’ün tüm savunma oyuncularına ve ön liberosuna, yani tüm savunmacılarına sadece 1’i doğru sarı kartlar gösteren yalakaeyyamcı bir de hakem var. İşte bu takıma karşı F.Bahçe ilk yarıda ceza sahasına giremedi. 3 dakika uzatılan ilk yarıda kaleye atılan ilk şut 48’de auta giden Soldado vuruşuydu. İlk 45’teki tek heyecan verici pozisyon stoper Barış’ın ayağına dolandırdığı karambol hücumuydu. Fenerbahçe Aatıf-Giu-Dirar üçlüsü ve önlerinde Soldado ile rakip alana yerleşemez. Çünkü, Aatıf ve Dirar arkalarındaki Topal ile birlikte sürekli top kaybı yapıyorlar.

Valbuena Küsmeden, sabrederek beklemesi artısı. Farkı yaratan isimdi.

Soldado da kaliteli bir isim olsa da Janssen gibi top tutamıyor. Şimdi, santrforunuz top tutamıyor, kanat oyuncularınız sürekli top kaybedip faul yapıyorsa 10 numaranız da verimli olamıyor doğal olarak. 2. yarıda Valbuena oyuna girdi. Doğru dürüst bir hücumcu olarak top tuttu, rakibi tehdit etti. Korner yaptırdı, o korneri de Topal’ın kafasına attı. 56’daki bu gol Fener’in kaleyi bulan ilk şutuydu ama takımın ilk organize ceza alanı pozisyonu ancak 73’te Giuliano ile bulunabildi. Ama Valbuena sahadaydı ve klas bir vuruşla maçı bitirdi. Kocaman her ne kadar kabullenemese de futbol kaliteli oyuncularla oynanabiliyor.

Dirar Karabük karşısında çok kötü bir 90 dakika çıkardı.

Siz ne kadar kafayı takarsanız takın, yıldızlar fark yaratamayınca sizin “Evet efendim”, “Sepet efendim”ci nakıs görev adamlarınız bir yere kadar gidebiliyor. Farkı yaratan kaliteli oyuncularınız yoksa şampiyonluk yarışında da zor yürüyorsunuz. F.Bahçe oyun olarak hala Beşiktaş’ın, Başakşehir’in hatta Trabzonspor’un gerisinde. Ligin 2. yarısına kaliteli bir sol bek; Valbuena-Giu ve kaliteli, bir çizgi hücumcusu ile başlanırsa şampiyonluk gelir. Yoksa gelir gelir bir yerde ‘muhtaç olduğunuz gün’ kalite arar bulamazsınız. Topal’ın attığı gole kendisi adına sevindim ama kusura bakmasın anormal top kaybı yapıyor ve her maç en az yarısı verilmeyen 6 faulle oynuyor. Aatıf’larla Topal’larla Dirar’larla takım olursunuz belki ama Fenerbahçe olmak demek için daha ‘kaliteli’ye ihtiyaç var. Farkı yaratan kaliteli oyuncularınız yoksa şampiyonluk yarışında da zor yürüyorsunuz.