Habertürk
    Takipde Kalın!
      Günlük gelişmeleri takip edebilmek için habertürk uygulamasını indirin
        Haberler Ekonomi İş-Yaşam Gübrede geri sayım başladı ama belirsizlik sürüyor - İş-Yaşam Haberleri

        Terör örgütlerinin patlayıcı yapımında kullandığı için önce yasaklanan sonra da kontrollü olarak kullanılmasına izin verilen nitratlı gübreler konusunda geri sayım devam ediyor.

        Konuyla ilgili internet ekonomi editörlerine değerlendirmelerde bulunan Tok, Türkiye’de yüz binlerce çiftçiyi yakından ilgilendiren nitratlı gübre düzenlemesinin 1 Ocak 2018’de devreye gireceğini söyledi.

        Bu tarihten itibaren gerçekleştirilecek satışlarda, yüzde 26 ve yüzde 33’lük amonyum nitrat gübresinin üzerine üretim tarihi ve üretici firmanın bilgilerinin yer aldığı bir barkod yapıştırılması, içine de bu barkodda yer alan bilgilerin paralelinde DNA sıkılması zorunlu hale gelecek. Fakat gübre torbalarına barkod basacak makinelerin hâlâ üreticilerin eline ulaşmadığını belirten Tok, bugün itibarıyla tek çarenin söz konusu düzenlemenin ertelenmesi olduğunu, aksi halde tarım sektörünün 1 Ocak’ta büyük bir belirsizliğe uyanacağını kaydetti.

        REKLAM

        OLAY NEYDİ?

        Gıda, Tarım ve Hayvancılık Bakanlığı’nca gönderilen talimat ile nitratlı gübrelerin tarlaya uygulanması esnasında çiftçiye Tarım Bakanlığı teşkilatının yanı sıra ziraat odaları, birlikler, kooperatifler, muhtar ve azaların da eşlik etmek üzere görevlendirilmesi istenmişti. Resmi Gazete'nin 6 Nisan 2017 tarihli sayısında yayınlanarak yürürlüğe giren "Piyasaya Arz Edilen Gübrelerin İzlenmesine Yönelik Tebliğ" ile de nitratlı gübre üretimi yapan depo ve/veya gübre satış yerlerine kamera sistemi takılması zorunluluğu getirilmişti.

        Uygulama kapsamında, piyasaya sunulan gübreler için karekod ve DNA barkodlu takip sistemine ilave olarak kamera ile takip sistemi uygulanacağı belirtildi. Ancak dünyada ilk kez Türkiye'de uygulanacak olan bu sistemi sağlayacak makineler henüz ortada yok.

        İgsaş Genel Müdürü Turan Tok, 1 Ocak 2018 tarihinde başlayacak yeni uygulama için gerekli ekipmanların, barkot ve DNA nın tedarik edilemediğini söyledi.

        REKLAM

        Ayrıca DNA ve Barkot uygulama sonrası özellikle yüzde 33 nitrat ihtiva eden Amonyum Nitrat gübresinin 1 torbasının dahi kötü niyetli kişiler tarafından illegal yollardan temin edilmesi halinde, hiç bir suçu günahı olmayan üreticileri, bayileri ve nihai tüketici olan çiftçileri zan altında bırakacaklarını ifade eden Tok bunun sonucunda aylarca, yıllarca devam edecek davalar oluşacağını belirtti.

        DNA makinaları üretimi kilitleyebilir

        Tok, yüzde 26 ve yüzde 33 azot ihtiva eden nitratlı gübrelerin torbalarının üzerine barkot, İçerisine de DNA püskürtüleceğini kaydederek "bize temin edilecek bir aparat ile 3 vardiyada ancak günde 600 ton torbalama yapılabilir. Ancak günlük alınan talep 3-4 bin ton olacaktır. DNA ve barkot uygulaması sonucunda çiftçilerimiz ihtiyacı olan gübreleri zamanında temin etmekte sıkıntı ile karşılaşılacaktır." dedi.

        "Sulamayı bilmiyoruz"

        Tarım sektörüyle çok yakından ilişkili oldukları için sektördeki sıkıntıları yakından görebildiklerini ifade eden Tok, bunun en başında ise sulama konusunun geldiğini ifade etti.

        Türkiye’de kişi başına düşen su tüketim miktarının 1.375 m3 olduğunu ve bunun yüzde 70’inin tarımda, yüzde 20’sinin de sanayide kullanıldığını kaydeden Tok, damla sulamaya bir türlü geçilememesi nedeniyle Türkiye'nin çölleşmeye başladığını ileri sürdü.

        REKLAM

        Tok, "Türkiye çölleşmeye gidiyor. Bugün Konya ve Iğdır ovası büyük sıkıntı içerisinde. Hep bu vahşi sulama yöntemi yüzünden… Yağmurlama sulama ve basınçlı sulama yerine damla sulamaya geçilmesi gerekiyor. Bugün maalesef Türkiye’de damla sulamayı kullanan kesim yüzde 10. Çiftçi kayıt sistemine tabii isen yarısını devlet ödüyor zaten. Devlet teşvik etmiş olmasına rağmen istenilen seviyede artıramadık. Çünkü kurulum maliyeti ve işçilik çiftçiye yüksek geliyor. Ama artık bir an önce damla sulamaya geçmemiz ve topraklarımızı kurtarmamız gerekiyor

        Bir de anız meselesi var. Anız yakmak kolayına geliyor çiftçinin. Buğdayı arpayı kesiyor, anızlarını yakıyor. Ne kadar canlı var ise, bitki besin elementlerini, organik maddeleri öldürüyoruz. Her çiftçi ve her bayii toplantısında ben bu konuyu dile getiriyorum. Anızları yakmayın. Keşke bunu yayabilsek Türkiye’ye…" dedi.

        ANALİZ ÇOK ÖNEMLİ

        Türkiye'nin topraklarının mineral olarak zengin olmadığını ifade deen Tok, "Topraklarımızdaki organik madde miktarı yüzde 3’ün altında. Yüzde 3’e çıkarabilsek yüzde 25 daha az gübre kullanılacak, daha az işçilik olacak. Coğrafi nedenlerden dolayı Türkiye'deki 24 milyon hektar arazinin sadece yüzde 6’sı 1’nci sınıf arazi. Biz diyoruz ki, bu arazilerde ekim yapmadan önce arazini ıslah et, toprak analizi yaptır. Toprak analizi yaptırmadan gübre kullanmayın. İGSAŞ’ın malı filan hiç önemli değil. Toprağın hangi gübreye ihtiyacı var ise ona göre kullan. Bugün maalesef Türkiye’deki çiftçilerin yüzde 20’si analiz yaptırıyor." dedi.

        TÜRKİYE'NİN KULLANDIĞI DOĞALGAZIN YÜZDE 1'İ

        İGSAŞ'ın 1971 yılında Türkiye Petrolleri ve TÜPRAŞ tarafından kurulduğunu, 2004 yılında ise özellştirilerek Yıldızlar Yatırım Holding'e satıldığını belirten Tok, mevcut durumda üç tesisle Türkiye'deki gübre ihtiyacının yüzde 20'sini karşıladıklarını söyledi. Gübrenin en önemli hammaddesinin doğalgaz olduğuna dikkat çeken Tok, Türkiye'deki toplam doğalgaz tüketiminin yüzde 1'ini kendilerinin gerçekleştirdiğini ifade etti.

        Şurada Paylaş!

        GÜNÜN ÖNEMLİ MANŞETLERİ