"Böyle iftira atılır mı?"

HABERTURK.COM

CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, partisinin grup toplantısında konuştu. Kılıçdaroğlu, Başbakan Davutoğlu'nun karikatür tartışmalarına ilişkin CHP'ye yönelttiği eleştirilere "Sayın Davutoğlu mizah dergisine yapılan saldırıdan sonra Paris’e gitti ve yürüdü. Terörle Müslümanlığı ayırmamız gerekiyor. O gitti geldi arkadan CHP’yi suçluyor. Meydanlarda “CHP, Hz. Peygamber’e hakaret eden karikatürleri savundu” diyor. Böylesine alçakça suçlama ile karşı karşıya kalmadım." sözleriyle yanıt verdi.

Kılıçdaroğlu, bugün TBMM Genel Kurulu'nda 4 eski bakanla ilgili yapılacak Yüce Divan Oylaması görüşmeleri için "4 eski bakan ‘Yüce Divan’a gitmek istiyorum’ desin. Korkunun ecele faydası yok. Siz kurtulacağınızı sanıyorsanız unutun. Aklanmak istiyorsanız aklanın. Kaçarsanız toplum vicdanınıza mahkum eder. Komisyonda görev yapan 9 kişi vicdanlarını sattılar. Onlar kendilerini de sattılar." dedi.

CHP lideri Kılıçdaroğlu'nun "Biz korkmayacağız. Biz kul hakkı yemeyiz, Çarpmayız çılmayız. Dilimiz de dönmüyor bu işlere ne yapalım." sözlerinin ardından ise salonda kahkaha seslerinin yükseldiği görüldü.

Başbakan şeffaflık üzerine bir toplantı yaptı. Ben de sayın Başbakan’ın önce kaçak sarayın maliyetini açıklamasını bekledim. Saydamlık diyor, devlette şeffaflığın iki temel kuralı vardır. Her kuruşun hesabını vereceksin, bir de yasalara uyacaksın. Siz de her yurttaşın uyduğu gibi uyacaksınız. İhbar yapan memur korunacakmış. Memurları koruyacaksanız önce kendinize bakın. Siyaset hesap verme işidir. Çok önemli projemiz var. TBMM’de iç tüzüğünü değişeceğiz kesin hesap komisyonu kuracağız. Başkanı muhalefetten olacak ve iktidar muhalefete hesap verecek.

"ÇARPMAYIZ, ÇILMAYIZ. DİLİMİZ DE DÖNMÜYOR"

Biz korkmayacağız. Biz kul hakkı yemeyiz, Çarpmayız çılmayız. Dilimiz de dönmüyor bu işlere ne yapalım. Bu işleri bilmiyoruz. Dümen işlerine aklımız vermez. Temiz siyaset diyoruz. Her kuruşun hesabını veren siyasete ihtiyacımız var.

Bizi eleştiriyorlar. Biz onlar gibi asla yönetemeyiz. Çalmayı bilmeyiz. Biz her kuruşun hesabını vererek yönetiriz. Bir öneri daha getirmişler her il ve ilçe başkanı mal bildirimi bulunacak diye. Yolsuzluğun boyutuna bakın.

"BÖYLE ALÇAKÇA SALDIRI İLE KARŞI KARŞIYA KALMADIM"

Sayın Davutoğlu mizah dergisine yapılan saldırıdan sonra Paris’e gitti ve yürüdü. Terörle Müslümanlığı ayırmamız gerekiyor. O gitti geldi arkadan CHP’yi suçluyor. Meydanlarda “CHP, Hz. Peygamber’e hakaret eden karikatürleri savundu” diyor. Böylesine alçakça suçlama ile karşı karşıya kalmadım. Böylesine alçakla suçlama ile CHP karşı karşıya gelmedi. Nasıl yapıyorsunuz bunu? İnsanda vicdan, ahlak, dürüstlük olur. Alçak diyeceğim de onun da sınırı var. Çukur.

"BÖYLE İFTİRA ATILIR MI?"

Devlet adamlığı bu mudur? İnsanların yüreklerine kin tohumları ekmek başbakana yakışır mı? Gerçi sanal başbakan. Böylesine iftira nasıl atılır? Bizim en büyük özelliğimiz CHP hiçbir zaman hiçbir kutsalın karşısında olmamıştır.

"SEN KİM OLUYORSUN DA..."

Eskiden beri bizi suçluyorlar sen kim oluyorsun da benim inancımı, dinimi sorgulayacaksın sana bu yetkiyi kim verdi? Bunlar karanlık dünyaların adamları. Asıl İslamiyet’e en büyük kötülüğü yapanlar bunlardır. Biz söylerken delille konuşuruz. Şimdi ben söylüyorum.

Sevgili Peygamberimize hakaret eden kim? Sen ağzını açıp bir cümle kullandın mı?

"TIK YOK"

AKP Düzce vekili: Hz. İbrahim tabiî ki benim, Hz. Muhammed ise en küçük kardeşimdir. Herkesin önünde söyledi. Tepki gelince ben şaka yaptım diyor. Ne zamandan beri böyle? Davutoğlu buna bir şey diyemez. Onların inancı farklı. Bize Müslümanlığı böyle öğretmediler. Biz çalmamayı, inanmayı öğrettiler.

Aydın Milletvekili: Genel Başkanımız ve Başbakanımız bizim için adeta ikinci peygamberdir. Sevgili yurttaşlarım bunlar daha düne kadar oy verdiğin parti budur.

Dini siyasete alet ediyorlar. Her şeyi istismar ediyorlar. Bu kadar vicdansız insanlar.

AKP Düzce vekili: Başbakan Erdoğan(dönemin başbakanı) için söylüyor. Allah’ın vasıflarını üzerinde toplayan liderdir.

Hiçbir CHP’li, namuslu hiçbir yurttaş böyle cümle kullanamaz. Ama bunlar siyasette kullanabiliyor.

Siz de din, imam, vicdan, Allah korkusu yok mu? Davutoğlu bir şey demedi. Tık yok, ağabeyi bir şey demedi. İktidarda kalmak için her şeyi satarlar. Bunları iyi tanıyın.

"KİRLİ ÇAMAŞIRLARI ORTAYA SERMEK ZORUNDAYIZ"

Öyle bir noktaya getiriyorlar ki tüm kirli çamaşırları ortaya sermek zorundayız. Davutoğlu’na söylüyorum sen temiz ibadethane mi görmek istiyorsun. CHP’li belediyelerin olduğu yere git. Bunu yapan insanların yakından uzaktan Müslümanlıkla ilgili yoktur. Din tüccarı ayrı, dindar ayrı.

YÜCE DİVAN OYLAMASI

4 eski bakan ‘Yüce Divan’a gitmek istiyorum’ desin. Korkunun ecele faydası yok. Siz kurtulacağınızı sanıyorsanız unutun. Aklanmak istiyorsanız aklanın. Kaçarsanız toplum vicdanınıza mahkum eder. Komisyonda görev yapan 9 kişi vicdanlarını sattılar. Onlar kendilerini de sattılar.