'Kozmik oda'nın kayıp belgeleri

Habertürk TV'de Türkiye'nin Nabzı programında 'kozmik oda' soruşturması ele alındı. Programa konuk olanGenelkurmay İstihbarat eski Başkanı İsmail Hakkı Pekin, Savcı Mustafa Bilgili'nin yanlı hareket ettiğini söyledi.

Olayın başından beri bir kumpas olduğunu düşündüğünü ifade eden Pekin, odönemde yaşananları anlattı.

Pekin, "Arınç'a suikast iddiasıyla 2 askerin tutuklandığı konusu gündeme gelince İlker Paşa beni görevlendirdi. Gerekli araştırmayı yaptım. Her şeyi toparladım, sonuçta şöyle bir şey ortaya çıktı. Bu iki subay bir seneye yakın zamadan beri hatta bunlar 6-7 kişilik bir grup, zaman zaman bir subayı takip ediyorlar. Olay bir yarbayın takibine yönelik bir olay" dedi.

"UZUN SÜRE SONRA EL YAZISININ ONLARA AİT OLMADIĞI ORTAYA ÇIKTI"

Pekin, telefon ihbarının daha sonra kumpas çıktığını söyleyerek "Böyle bir telefon ihbarı yok. Aslında olay bir yıldır bu iş yapılırken bütün personelin konuşmalarını polis dinliyor, takip ediyor. 19 Aralık 2009'da Albay binbaşı arabaya binerken polisler durduruyor ve yakalıyorlar. Asker olduklarını belirtmelerine rağmen ellerini arkalarından kelepçekliyorlar. Mütakiben aramaya başlıyorlar. Kelepçeleri çözüyorlar buarada birisinin cebinden bir not düşüyor. Bu not üzerinde Bülent Arınç'ın ev adresi var. Uzun süre sonra el yazısının o çocuklara ait olmadığı ortaya çıktı. Bu da polis tarafından konulan bir şey. Araçta bir kroki çıkıyor. O kroki de bir yazıcının tamir için bilgisayarcıya götürülmesi, onun alınması için Ankara Bölge Başkanlığı'ndaki bir astsubayın çizdiği krokidir. Bu krokide suikast delili olarak alınıyor. Mütakiben arkadaşlarımız gözaltına alındı. Bunlar olurken basın da dahil herkes "Arınç'a suikast yapıldığına dair" bir yarışa girdi. Bizi dinleseler bizi, çünkü bütün kayıtlar elimizde. Bu arkadaşlarımızın kimi takip ettiği belli. Araçların nerede olduğu belli. Arınç'ın evinden geçme bile yok. Olayın tamamen bir komplo olduğunu o zaman da söyledik. Ne savcı ne de diğerleri bizi dinlemedi" diye konuştu.

"O BELGELERİN GÖRÜLEBİLMESİ İÇİN MAHKEME KARARI GEREKİYOR"

Pekin, 19 Aralık akşamı Mustafa Bilgili'nin arama yapmak istediğini belirterek şunları söyledi:

"19 Aralık akşamı Mustafa Bilgili, yanında 4 kişiyle beraber Ankara Bölge Başkanlığı'na gelerek arama yapmak istediğini söyledi. Selahattin Kısacık, kabul etmedi. İlker Paşa'ya bildirdi. Bu belgelerin görülebilmesi için mahkeme kararı gerekiyor. Bilgili'nin elinde hiçbir şey yoktu. Kısacık, mahkemeye talep yazdırıyor. Mahkeme, bir hakim görevlendiriyor. Aramaya tekrar karşı çıkılıyor. İlker Paşa, "Ben Başbakan'la görüştükten sonra arama yaparsınız" dedikten sonra her şey kilitleniyor. İlker Paşa, dönemin Başbakanı Erdoğan'la görüşüyor ve Erdoğan da "hukuk ne ise o yapılsın" diyor. Sonuçta arama başlanıyor"

"MADEM BUNLAR DEVLET SIRRIYDI..."

Pekin, "Madem devlet sırrıydı bunlar, hakim dahil hiç kimse tarafından görülmemesi lazımdı. Dünyanın hiçbir yerinde böyle bir şey yok. Herkesin bilmesi gereken hususlar var. Başbakanın da bilmediği durumlarda olabilir" şeklinde konuştu.

"MUSTAFA BİLGİLİ YANLI HAREKET ETMİŞTİR"

Mustafa Bilgili'nin ihbarı araştırdığı söylemesi hatırlatılan Pekin, "İhbarı araştırdığını sanmıyorum. Bilgili, yanlı hareket etmiştir. Kozmik odanın aranması esnasında Adalet Bakanlığı, bizden bir de TÜBİTAK'tan üç kişilik heyet oluşturuldu. TÜBİTAK'taki kişi, Bilgili tarafından çağrılıp kendisine orada neler olup bittiğine dair bilgi verilmesi istenmiş, polisler de teyit etti. Bu arkadaşımız bunu bizlere söyledi" ifadelerini kullandı.

"2 TANE KOZMİK ODA VAR"

Seferberlik Ankara Bölge Başkanlığı'nda arama yapıldığını söyleyen Pekin, "Orada 2 tane kozmik oda var. Bunların bir tanesinde sadece dökümanlar var. Dökümanlar şunlar bölgeye yönelik etütler var. Daha sonra yapılacak planlara esas teşkil edecek olan gizli çalışmalar. Diğer kozmik odada 2 bilgisayar 5 harddisk var. O harddiskler de muhtemelen birliktelik teşkil edecek olan insanların listesi var. Bunlar bir kısmı güvenilir, bir kısmı güvenilmez, bir kısmı tehlike arz edecek insanlar. 5 harddiskte 300 bin belge var. Hakimin hepsine tek tek bakması mümkün değil. Hakime "bunlardan not alabilirsiniz ama dışarı çıkaramazsınız" deniyor. Harddisklerle ilgili şey alınıyor, 22 tane de döküman dışarı çıkarılmak isteniyor. 22 dökümanın 7 tanesi devlet sırrı niteliğinde, harddisklerin içinde de devlet sırrı niteliğinde olan çalışmalar var. Bunlara müsade edilmiyor.

Sonuçta birliğe ait olan imaj bir kasaya kilitleniyor. Diğer imaj savcılığa ait olması gerekiyor. Fakat savcılığın devlet sırrı niteliğinde bir evrakı saklayacak yeri yok. 10 Şubat 201O'da o imaj Genelkurmay destek kıtalarında bir konuyor. 25 Mart 2013 yılında onlar oradan alınıyor. 2013 yılında 16 bölge komutanlığı lağvediliyor. Arkasından Ankara Bölge Komutanlığı taşınacak, savcılığa soruluyor. Savcılık da TÜBİTAK'a gönderiyor. Aslında savcılığın TÜBİTAK'a göndermemesi gerekiyordu" şeklinde konuştu.

'KOZMİK ODA'YA NEDEN GİRİLDİ?

Pekin, "Şubat 2008'deki kış harekatı vardı. GES Komutanı'nın harekatla ilgili bilgi verdiği konusunda GES Komutanı'nın konuşmaları yayınlandı. Amaç GES Komutanlığını bitirmekti,bitirdiler. Burada amaç seferberlik dairesine yapılan bu kurumları bitirmekti, bu konuda da başarılı oldular. Böyle bir şey yok. Türkiye bir işgale uğrasa bunları yapacak yok" ifadelerini kullandı.

Başbakan Yardımcısı Bülent Arınç’a suikast’ta 6 yıllık soruşturmanın ardından verilen takipsizlik kararında yer alan “Kozmik belgeler kopyalandı” bilgisi üzerine, Genelkurmay suç duyurusu yapılacağını açıklamıştı.