Habertürk
    Takipde Kalın!
      Günlük gelişmeleri takip edebilmek için habertürk uygulamasını indirin
        Haberler Gündem Politika Cumhurbaşkanı Erdoğan'dan Demirtaş'a 'tek adam' yanıtı: Ben cumhurbaşkanıyım, haddini bil

        HABERTURK.COM

        Cumhurbaşkanı Erdoğan, HDP Eş Genel Başkanı Selahattin Demirtaş'ın, "Bakmayın öyle ‘Türkiye benden sorulur, Türkiye’de tek adam benim’ diyenlere... Aldanmayın. Evet, sen teksin doğru... Ve yalnız, tek kalmaya devam edeceksin." sözlerine yanıt verdi.

        Erdoğan, "Çözüm süreci benim sorumluluğumda başlamış süreçtir. Bundan sonraki süreçte söz söylemek de hakkım ve vazifem. Birileri ‘tek adamsın diyor, yanında kimse yok’. Bunlar çok zavallı. Ben cumhurun başkanıyım.Büyüklerimizin güzel lafı var. Kendini bil, haddini bil, neslini bil. Bunlarda hiçbiri yok." dedi.

        Erdoğan, isim vermeden Bülent Arınç'a da yanıt verdi, "Koltuk sevdalıları, ucuz kahramanlık sevdalıları bizi anlayamaz" diye konuştu.

        Silah bırakma tartışmalarına da değinen Erdoğan, "Silahların gölgesinde barış olmaz. Hele hele verilen sözlerin defalarca çiğnendiği, vaatlerin defalarca bozulduğu, itimadın tahrip olduğu bir ortamda somut adımları görmeden daha ileriye gidemeyiz." dedi.

        Cumhurbaşkanı Erdoğan, Cumhurbaşkanlığı Sarayı'nda muhtarlara hitap etti. İşte Erdoğan'ın konuşmasından önemli satır başları;

        Cumartesi günü Nevruz'u coşku ile idrak ettik. Nevruz'un ülkemize barış dayanışma, refah getirmesini temenni ediyorum. Nice Nevruz'u hüzünlü yaşadık. Rabbimden bizi yeniden baharlara eriştirmesini, kalplerimizde yeniden dirilişi yürekten niyaz ediyorum. Ülkemizde yaşanılan sorunlar bize enjekte edilen sorunlardır. Kendi ürettiğimiz sorunlara değil bizim için, topraklarımız için kurgulanan sorunlarla meşgul oluyoruz. Bu coğrafyada ne kadar kan akarsa, o kadar petrol elde edeceklerini egemen güçler biliyor ve daha çok kan akması için ellerinden geleni yapıyor. Biz bu coğrafyanın insanları olarak birbirimize kenetlenebilsek dışarıdan hiçbir güç aramıza nifak sokamaz.

        “TÜRKLERLE KÜRTLERİN KARDEŞLİĞİ PAMUK İPLİĞİNE BAĞLI KARDEŞLİK DEĞİLDİR”

        Gezi olaylarında olanları unutmayalım, vatandaşlarımızın dükkanları, araçları nasıl yakıldı unutmayalım. Belediyelerin otobüsleri nasıl yakıldı unutmayalım. Türklerle Kürtlerin kardeşliği pamuk ipliğine bağlı kardeşlik değildir. Biz Anadolu’nun kapılarını İslam’a açan Malazgirt Savaşı’nda Kürt kardeşlerimizle birlikte savaştık.

        "KÜRT SORUNU YOKTUR, KÜRT KARDEŞLERİMİN SORUNU VAR”

        Yaklaşık bin yıldır bu topraklarda Kürtlerin yegane dostu Türkler, Türklerin yegane kardeşi ve dostu Kürtler olmuştu. Türklerin en zor zamanlarında yanlarında Kürtlerin olduğunu göreceksiniz. Bizim ortak tarihimiz 30-40 yıldan ibaret değildir. Bizim Kürtlerle olan ilişkimizi, muhabbetimizi ancak bizler tanımlarız. Marjinal, ateist, inançsız, bu toprakların özünden kopuk akımların bizim birbirimiz ile olan muhabbetimizi tanımlayamazlar. 2005 yılında Diyarbakır’da Kürt meselesi benim meselemdir dedim. O gün inkar politikalarını elimizin tersi ile ittik, asimilasyonu tarihe iade ettik.Ret, İnkar ve asimilasyon politikalarının son bulması ile birlikte Kürt sorunu kavramı geçerliliğini yitirmiştir. Ben bunu söylediğimde bunu art niyetli şekilde başka yerlere çekmeye çalışıyorlar. Türkiye’de Kürt sorunu yoktur. Kürt kardeşlerimin sorunu vardır. Bu başka bir şey yatıp kalkıp Kürt sorunu söyle böyle. Bırak Kürt kardeşimin sorunu varsa onu bana getir. Ayrım yapmayacağız. Sanki ülkede Kürt sorunundan başka mesele yok. Bu ülkeyi bölmeye gayret etmektir. Bu ayrımcılıktır. Bu ülkede Kürtler yok, 36 ayrı etnik unsur var. Tek bayrak, tek devlet, tek vatan dedik. Kürt sorunu kavramını kullanmak Türk kardeşime, Kürt kardeşime ve bu ülkede yaşayan etnik gruplara haksızlıktır. İthal kavramlarla yola çıkanlar, ithal çözümler üretenler doku uyuşmazlığı yaşarlar.

        “TERÖR ÖRGÜTÜ SİLAHI BIRAKACAK DEDİK”

        Hiçbir zaman tehditlere, telkinlere, sabotajlara aldırış etmedik, hiçbirine eyvallah etmedik. Bizim politikalarımızı terör belirleyemez, darbe tehditleri, çatışma tehditleri belirleyemez. Sadece milletimiz belirler.

        Kürt kardeşlerimize bakışımızda, Kürt kardeşlerimizin sorunlarına bakışımızda inanın 40 yıl önce neredeysek bugün de oradayız. Bizde hiç kırıklık göremezsiniz, istikametimizin sarsıldığını göremezsiniz. 40 yıl, 30 yıl, 13 yıl önce ne dediysek bugün de aynısını söylüyoruz

        Kürt, Türk, Arap, Çerkez, Abaza, Laz tüm etnik unsurlar Türkiye Cumhuriyeti’nin vatandaşları olarak birdir. Ne terör ne de çeteler bize istikamet çizemez. Biz bu meseleyi çözmek için kefenimizle yola çıktık. Terör örgütü silahları bırakacak dedik. Ben bu makama gökten zembille inmedim. Hangi köyde, hangi mahallede, hangi ilçede ne var ne yok biliyorum. Denizli’deydim. 24 kez gitmişim. Acaba Cumhuriyet tarihinde hangi başbakan cumhurbaşkanı bir ile 24 kez gitmiş olsun.

        “GEÇEN YIL NEVRUZ’DA DA BUNLAR SÖYLENDİ”

        Sıkılı yumruklarla çözüm olamaz. Silahları bırakmadıktan sonra çözüme zerre katkınız olmaz. Silahlar bırakılsın. İfade olarak çok güzel. Ama bir yıl önce Nevruz’da yine bunlar söylendi. Ne oldu? Uygulamaya bakacaksın. Uygulama görmeden inanmak mümkün değil. Şimdi 2,5 ay sonra seçimler var. Tehditlerden halkımızı kurtarmak zorundayız. Halkımız milli iradesini serbestçe kullanmadılar. Burada da muhatabım terör örgütü değildir. Çağrım terör örgütünün vesayetinden kendini kurtaramayan siyasi partiyedir. Önce silahların gölgesinden kurtulacaklar. Tek başımıza da kalsak mücadelemizi sürdüreceğiz. Kimsenin Kürt kardeşlerimi zehirlemesine müsaade edemeyiz. Somut adımları görmeden daha ileriye gidemeyiz.

        " SÖZÜNE GÜVENİLMEYENLERLE YOL MU YÜRÜYECEĞİZ?"

        Yasin Börü ve arkadaşlarının katledilmesinin üzerinden aylar geçti, Okmeydanı’nda Burakcan’ın ölümünün üzerinden çok geçmedi. Terör örgütü onu nasıl şehit etti biliyorsunuz? Bu barbarca katliama teşvik ettikleri için kendilerini sorgulamadılar. Yasin Börü olayların içinde değildi. Sözüne güvenilmeyen figürlerle yol mu yürüyeceğiz?

        “ÖNCE SİLAHI BIRAKACAKSIN”

        Önce silahı bırakacaksın. Bak IRA İngiltere’de İrlanda’da silahları betonlara gömdüler. Sizin buna benzer attığınız bir adım var mı şu anda? Yok. Silahı bırakacaksın, savaşın fitne ve nifakın dilini bırakacaksın. Söyleyecek sözün varsa, siyaset zemininde söyleyeceksin. Ha siz çözüm istemiyorsanız, kusura bakmayın keyfiniz bilir. Biz bu meseleyi çözmek için onlara değil milletimizle yola çıktık. Milletimizle yola devam eder silahlara rağmen bu meseleyi çözeriz. Karşımızdakileri iyi tanırız, verdikleri sözden döndüler. Hepsini yaşadık. Süreç bugünlere geldiğiyse onlara rağmen geldi. Bölücü terör örgütüne, onların temsilcilerine rağmen geldi. 6-8 Ekim olaylarında onları sokağa davet eden kimdi? Ondan sonra yalana başladılar.

        “İKİYÜZLÜLERLE YOL YÜRÜNMEZ”

        İkiyüzlülerle, güvenilmezlikleri ispatlanmış olanlarla yol yürüyemez. Bizim kimseye meşruiyet kazandırma amacımız olamaz. Türkiye, terör örgütleri karşısında, vandallar karşısında, paralel ihanet şebekeleri karşısında boyun eğmez. Eğer itiraz ediyorsam, bazı yanlışlara dikkat çekiyorsam, bugüne kadar yaşananları yakından bilen biri olarak yapıyorum. Bu ülkede paralele, yapılanmaya dikkat çekerek yapıyorum. Bir şeyi daha özellikle söylüyorum. Paralel devlet yapılanmasının, bizlere yönelttiği çağrılara bakarsanız, nerelerle nasıl paslaştıklarını görürsünüz. Biz dertliyiz. Dert adamı söyletir. Bu ülkenin ve milletin derdini içimizde hissettiğimiz için söylüyoruz. Biz meseleyi çözmekte kararlıyız. Şimdi çıkmışlar utanmadan, sıkılmadan, 'Cumhurbaşkanı çözümün karşısında' diye tezvirat yapıyorlar. Cumhurbaşkanı çözümün yanında mı, karşısında mı geriye dönüp 12 yıllık döneme bakarsın, görürsün.

        “BUNLAR ÇOK ZAVALLI”

        Çözüm süreci benim sorumluluğumda başlamış süreçtir. Bundan sonraki süreçte söz söylemekte hakkım ve vazifem. Birileri ‘tek adamsın diyor, yanında kimse yok’. Bunlar çok zavallı. Ben cumhurun başkanıyım.Büyüklerimizin güzel lafı var. Kendini bil, haddini bil, neslini bil. Bunlarda hiçbiri yok.

        GÜNÜN ÖNEMLİ MANŞETLERİ