Habertürk
    Takipde Kalın!
      Günlük gelişmeleri takip edebilmek için habertürk uygulamasını indirin
        Haberler Gündem Politika Ak Parti'nin seçim bildirgesindeki çözüm sürecine ilişkin bölüm ortaya çıktı

        Ak Parti'nin seçim beyannamesinde yer almadığı gerekçesiyle tartışmalara konu olan çözüm süreciyle ilgili bölümdeki ifadeler gün yüzüne çıktı.

        Ak Parti seçim beyannamesinde çözüm süreciyle ilgili şu ifadeler yer alıyor:

        "Silahın tamamen gündemden çıktığı bir noktaya ulaşmak için gereken tüm tedbirleri alacağız."

        Ak Parti'ninyeniden basılan "7 Haziran 2015 Genel Seçim Beyannamesi" yayımlandı.378 sayfalık seçim beyannamesinin 26'ncı ve 27'nci sayfalarında, Çözüm Süreci'ne yer verildi.Sürecin, ülkenin demokratikleşmesinde, milli birlik ve kardeşliğinde ve refahında tarihi bir çabaya karşılık geldiği vurgulanan beyannamede, Ak Parti'nin iktidara geldiği ilk günden itibaren milli birlik ve kardeşlik perspektifiyle siyasetini şekillendirdiği belirtildi.

        'CESUR ADIMLAR PROVOKASYONLA SEKTEYE UĞRATILMAYA ÇALIŞILDI'

        AK Parti'nin vatandaşların devlete aidiyetini zedeleyen, milletin farklılıklarını zenginlik yerine tehdit gören anlayışların, ülkeye ve devlete yakışmadığını açık şekilde ifade eden siyasi anlayışı benimsediği, milli birlik ve kardeşlik perspektifini pasif bir yaklaşım olmaktan çıkararak, geçmişin ihmalleriyle kronik hale gelmiş sorunlara aktif şekilde yaklaştığı ifade edilen beyannamede, yakın tarihte hiçbir seçilmiş hükümetin gösteremediği cesaret ve kararlılıkla sorunların üzerine gidildiği kaydedildi.

        Beyannamede, "Cumhuriyet tarihinin temel sorunlarından biri olan Kürt sorununun dönüm noktası, Partimizin Kurucu Genel Başkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın, Başbakan olarak, 2005'te Diyarbakır'da yaptığı konuşma olmuştur. Bu konuşmayla tabular yıkılmış, soruna demokratik süreç içerisinde çözüm bulunacağı dile getirilmiştir. İlk kez bir hükümet, sorunla açıkça yüzleşme cesaretini göstermiştir. AK Parti'nin bu cesur adımı, çeşitli terör saldırıları ve provokatif eylemler ile sekteye uğratılmaya çalışılmış, buna rağmen ülkemizin bu temel ve tarihi sorununun çözümü için kararlılık devam ettirilmiştir" değerlendirmesinde bulunuldu.

        'RET, İNKAR VE ASİMİLASYON POLİTİKALARINA SON VERDİK'

        Terör ve anti-demokratik uygulamaların nihayete ermesi adına, bir dizi idari ve hukuki reformun hayata geçirildiği, terörün sona erdirilmesi ve demokratikleşme süreçlerini bir arada yürütme kararlılığıyla, 2009'da sivil toplum kuruluşları, akademisyenler ve siyasi parti temsilcilerinin görüşleri alınarak "Demokratik Açılım"ın ilan edildiği hatırlatılan beyannamede, şu ifadelere yer verildi:

        Milli Birlik ve Kardeşlik Projesi olarak da adlandırılan bu çalışmayla bir taraftan terörün kaynağını kurutmaya dönük çalışmalar yaparken diğer taraftan atılacak demokratik adımların çerçevesini ortaya koyduk. 2013'te, Milli Birlik ve Kardeşlik Projesi'ni daha da olgunlaştırıp, çok boyutlu bir perspektif içinde, 'Çözüm Süreci' ismiyle sürdürdük. Bu süre zarfında, eski Türkiye'nin ağır maliyet üretmiş olan sorunlu devlet-vatandaş ilişkileri tamir ettik, mağduriyet üreten birçok anti-demokratik uygulamayı ortadan kaldırdık. AK Parti olarak, eski Türkiye'de telaffuz bile edilmeye çekinilen sorunlarla açık bir şekilde yüzleşerek demokrasimizin derinleşmesini sağladık. Ret, inkar ve asimilasyon politikalarına son verdik.

        'İLERLEME SÜRDÜRÜLÜYOR'

        Nisan 2013'te Hükümet tarafından belirlenen 63 kişilik Akil İnsanlar Heyeti'nin Türkiye genelinde çalışmalarda bulunduğu, bunun yanı sıra TBMM'de "toplumsal barış yollarının araştırılması ve Çözüm Süreci'nin değerlendirilmesi" amacıyla komisyon kurulduğu ve komisyonun 2 Aralık 2013'te Çözüm Süreci ile ilgili 450 sayfalık rapor açıkladığı anımsatılan beyannamede, 1 Ekim 2013'te Başbakan Erdoğan tarafından açıklanan Demokratikleşme Paketi'nin yanı sıra 2014'te seçimlerde Türkçe dışındaki dillerde kampanya yapmasına imkan veren değişiklikler gibi düzenlemelerle Çözüm Süreci'nde ilerlemenin sürdürüldüğü bildirildi.

        Beyannamede, "Terörün Sona Erdirilmesi ve Toplumsal Bütünleşmenin Güçlendirilmesine Dair Kanun"un 10 Temmuz 2014'te yürürlüğe girmesiyle Çözüm Süreci'ne ilişkin usul ve esasların düzenlediği, 1 Ekim 2014'te ise "Çözüm Süreci Kurulu ile Kurumlar Arası İzleme ve Koordinasyon Komisyonlarının Kurulması"na ilişkin Bakanlar Kurulu kararı çıkarıldığı kaydedildi.

        'ACILARIN BİR DAHA YAŞANMAMASININ TEMİNATI'

        AK Parti'nin esas itibarıyla tüm vatandaşların faydalanacağı bir özgürlük ortamını tesis etmek için demokratikleşme konusunda adımlar attığı, bu adımları atarken, her seferinde, açık bir şekilde siyasi partileri, milli birlik ve kardeşlik sürecine destek vermeleri için davet ettiği belirtilen beyannamede, "Partimiz, demokratik adımlar için anayasal değişimin şart olduğunun altını çizmiş, Meclis çatısı altında, yeni bir toplumsal sözleşme için çağrıda bulunmuştur. Muhalefet partileri bu çağrılara kulak tıkamasına rağmen AK Parti olarak anayasa değişikliği gerektirmeyen demokratikleşme adımlarının kahir ekseriyetini atmaktan geri durmadık. Vatandaşlarımız bu adımlara büyük bir teveccüh göstererek, Çözüm Süreci'ni güçlü bir şekilde sahiplenmiştir" ifadesine yer verildi.

        'HUZUR ORTAMININ REÇETESİ'

        20'inci yüzyıl Türkiyesinin en maliyetli sorununun, Türkiye'nin 21'inci yüzyılını da esir alarak millete ağır faturalar ödetmesine izin verilmeyeceğinin, Çözüm Süreci ile açık şekilde ilan edildiği vurgulanan beyannamede, "Gelinen noktada Çözüm Süreci, sadece ülkemizde değil bölgemizdeki huzur ve barış ortamının da reçetesi haline gelmiştir. Bölgemizde 'kanlı süreçlerin' derinleştiği bir dönemde, ülkemizin 'barış süreçleriyle' anılmasını sağladık. Bu yönüyle Çözüm Süreci, sadece Türkiye'nin demokratikleşmesi ve acıların dinmesi için değil bölgemiz için de birlik ve kardeşlik modelidir. Çözüm Süreci, milletimizin esenlik projesidir. Çözüm Süreci, yüzüncü yılını idrak ettiğimiz, I. Dünya Savaşı'ndaki ve Balkan Harbi'ndeki acılarımızın bir daha yaşanmamasının teminatıdır" değerlendirmesinde bulunuldu.

        'TÜRKİYE'NİN NORMALLEŞMESİNİN YOL HARİTASI'

        Beyannamede, Çözüm Süreci'nin, "Türkiye'nin normalleşmesinin yol haritası", "eski Türkiye'nin anti-demokratik uygulamalarının bir daha tekerrür etmemesinin garantisi", "insan onurunu merkeze alan AK Parti'nin insani kalkınma ve 2023 hedeflerine ulaşmasının önemli dinamiklerinden birisi", "Doğu ve Güneydoğu başta olmak üzere, tüm ülke için aynı zamanda bir refah süreci", "milletin ve devletin ayaklarına pranga vurmak isteyenlerin, maliyet ödetmek isteyenlerin, oyunlarını bozma hamlesi", "adaletin tesisi, kalkınmanın devamlılığı için hayata geçirilen insan hakları ve demokrasi odaklı yerli bir girişim" olduğuna işaret edildi.

        'SİLAHIN GÜNDEMDEN ÇIKARILMASI İÇİN TÜM TEDBİRLER ALINACAK'

        "AK Parti olarak, 7 Haziran'dan sonra da ülkede birlik ve kardeşliği tesis etmeyi amaçlayan ve dönemsel bir mesele olarak bakmadığımız Çözüm Süreci'ni kararlıkla sürdüreceğiz" vurgusu yapılan beyannamede, demokratik hak ve özgürlüklerin korunmasını yeni anayasayla güvence altına alınacağı bildirildi.

        Özgürlükleri geliştirmeye ve genişletmeye devam edileceği belirtilen beyannamede, "Demokratikleşmeyle eş zamanlı olarak yatırım, üretim ve istihdam imkanlarının geliştirilmesi başta olmak üzere, terörden etkilenen yörelerimizin ekonomik ve sosyal rehabilitasyonuna dönük çalışmaları hızlandırarak devam ettireceğiz" ifadeleri yer aldı.

        Beyannamede, Çözüm Süreci'ni güvence altına almak ve nihayete erdirmek, kalıcı huzuru tesis etmek amacıyla çıkarılan "6551 Sayılı Terörün Sona Erdirilmesi ve Toplumsal Bütünleşmenin Güçlendirilmesine Dair Kanun" ile silahın tamamen gündemden çıktığı bir noktaya ulaşmak için gereken tüm tedbirlerin alınacağı kaydedildi.

        GÜNÜN ÖNEMLİ MANŞETLERİ