Habertürk
    Takipde Kalın!
      Günlük gelişmeleri takip edebilmek için habertürk uygulamasını indirin
        Haberler Gündem Politika Bahçeli: HDP ile asla bir araya gelmeyiz

        MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli, partisinin grup toplantısında önemli açıklamalarda bulundu. Meclis Başkanlığı seçiminde MHP'nin tavrının ne olacağını açıklayan Bahçeli; "MHP, Sayın Ekmeleddin İhsanoğlu’nu sonuna kadar destekleyecek ve demokratik tavrını gösterecek.İhsanoğlu 4. tura kalmazsa MHP geçersiz oy kullanacaktır. 80 milletvekili de orada olacak. Diyeceksiniz ki iki adayın dışında oy pusulasında isim yok. O zaman ne yapacaksınız, 80 tane geçersiz oy çıkacaktır" dedi.Devlet Bahçeli, CHP lideri Kılıçdaroğlu'nun başbakanlık teklifi ile ilgili; "Başbakanlık makamını şahsıma lütfetme yetkisini kimden ve nasıl almıştır? Milletin bize vermediği yetkiyi bize nasıl vermektedir. Bu ne cüret ne pişkinliktir. Sayın Kılıçdaroğlu bilesin ki bu bayat numaraları kimse yemeyecektir." dedi. Koalisyon senaryoları ile ilgili de konuşan Bahçeli; "Milliyetçi Hareket Partisi HDP ile bir araya hiçbir şart içinde gelmez gelemez. PKK aparatı ile MHP'nin işi olmaz olmayacaktır" açıklamasında bulundur. Sınırdaki gelişmeleri de değerlendiren Bahçeli; "Türkiye hiçbir devletin iznini beklemeden gerekeni yapmalı vatanını ve milletini savunmalıdır. Bunun için vakit kaybetmeye lüzum yoktur. Bu bir savaş çağrısı değil nefsi müdafaadır. Türkiye PKK, PYD, IŞİD'e boyun eğecek kadar aciz değildir." dedi.

        İşte Bahçeli'nin konuşmasından satırbaşları;

        Seçim sonuçları 4 partili bir meclis yapısı ortaya çıkarmıştır. Seçim sonuçlarına herkesin saygı göstermesi gerekmektedir. Gerilimden beslenen odak ve çevreler 7 Haziran’da millet tarafından ikaz edilmiştir.Türk milleti tek adamlık zihniyetini kızağa çekmiştir.Başkanlık sistemi etrafında vurgulanan yığınak dağıtılmıştır. 7 Haziran ile demokrasi nefes almıştır.Siyasetteki alternatifsizlik rafa kaldırılmıştır. Siyasi pozisyonumuzdan savrulmadan görevimizi yapıyoruz. Seçim sonuçlarıyla görülüyor ki Türk milleti MHP'ye ana muhalaefet görevi vermiştir. Bize verilen ana muhalefet görevi koalisyon arayışlarına karşı durmak demek değildir. 46 yılık mazimizi hiçe sayarak temel görüş ve eleştirilerimizi sırf koalisyon için görmezden geleceğimizi bekleyenler beyhude bir çaba içindedir.

        "UCUZ SİYASETE ALET ETMEYİZ"

        Milli duruşumuzdan taviz verirsek bunu şehitlerimize anlatamayız. Türkiye hükümetsiz kalmayacaktır, bu konuda karamsarlığa gerek yoktur. Milliyetçilik davasını ucuz siyaset ile heba etmeyeceğiz. Türkiye'yi hedefine alan karanlık siyaset mühendisliğini teşkilatlarımız elinin tersiyle itmiştir. Milletin verdiği mesajları iyi değerlendirmek durumunda olduğumuzun farkındayız.Karanlık kampanyalarına arasından sıyrılarak verdiğimiz mücadele sonucu bugün MHP TBMM’de 80 vekil ile temsil edilmektedir. İç ve dış uzantılı siyasi tanzim ve planları görüyoruz. Partimizi hedef alan siyasi mühendisliği fedakarca görev yapan teşkilatımız elinin tersi ile itmiştir. Yandaş medyanın tezvirat ve tuzaklarını yararak iktidarın kullandığı devlet imkanlarına göğüs gererek TBMM’ye geldiniz.

        "BİZ GÖRE ADI İHANETTİR"

        Bizde var olan vatan ve millet sevdasıdır. Koltuk merakıyla ideallerimizden caymayız. Çünkü biz Türk milletiyiz. Ülkemiz geride kalan AKP'li hükümetlerin her alanda neden olduğu tahribatın sancılarını yaşamaktadır. Diğer siyasi partilerin durumu ne olursa olsun MHP dialoğun adresi olmaya hevesle devam edecektir. Bu uzlaşma ve dialog, milli devlet, üniter yapı ve cumhuriyetimizin temel değerleri içerisinde olacaktır.MHP’nin uzlaşmacı tavrı üzerinden yıkıcı faaliyetlere meşruiyet kazandırılması durumunda en sert cevabı yine MHP verecektir.Cumhuriyetin kuruluş ilke ve yapısını tartışmaya açmanın, etnik köken tartışmaları başlatmanın bize göre adı ihanettir.

        "DAĞILMADA, PARÇALANMADA MUTABAKAT MÜMKÜN DEĞİLDİR"

        Her vekile düşen görev milli meselelerde yanlış atılan adımlardan kaçmaktır. Hiç kimse hayal peşinde koşmamalı. Türk milletinin gücünü ve MHP'nin sabrını test etmemelidir.

        Türkiye Cumhuriyeti adıyla ve üniter devlet çatısı altında beraberce yaşayabilmemizin asgari kuralları 29 Ekim 1923 tarihinde kurulmuştur. Başkentimiz Ankara, dilimiz Türkçe bayrağımız al bayrak olduğu anayasa ile güvence altına alınmıştır. Türkiye Cumhuriyeti tektir ve üniter bir devlettir. Türk milleti ayrılık kabul etmeyen bir bütündür.

        Milli birlik ve bölünmez bütünlüğümüzün dayandağı temeller tek bayrak tek devlettir. Bunlar milliyetçi hareketin varlık nedenidir. Bizim uzlaşmamızın ana omurgası ancak bunlarda uzlaşma ile olur. Dağılmada, parçalanmada mutabakat aranması asla ve asla mümkün değildir.

        Mevcut anayasa içinde iktidar sırununu çözmek için iki yöntem mevcut. Bunlar da azınlık ya da koalisyon hükümetleridir.

        "AKP-HDP AKLA EN YATKIN GELEN SEÇENEK"

        Açıktır ki 7 Haziran'da AKP tek başına iktidar olma vasfını kaybetmiştir. Bundan sonra ülkemizin koalisyon hükümetlerine alışması lazımdır.

        AKP-HDP'nin bir araya gelmesi akla en yakın seçenektir. Bu iki parti çözüm için ihanet sürecinde aynı kareye girmişlerdir. Oslo'ya birlikte omuz vermişlerdir. Madem çözülme süreci her şeyin önündedir, o zaman AKP ile HDP'nin önüne geçen yoktur. Onlara sesleniyorum eğer samimi ve yürekli iseniz işte siz fırsat işte size imkan. Çözüm koalisyonunu kurun da görelim. 63'lükler neden konuşmaz neden devreye girmez. Sözde yazarlar nerededir. Çözümün kiralık kalemleri konuşmak için daha neyi beklemektedir. AKP-HDP olmazsa AKP-CHP koalisyonu kurulabilecektir. CHP genel başkanı rövanşist olmayacapğız diyerek açık kapı bırakmıştır. AKP genel başkanı bu açıklamayı olumlu bulmuş atılan pası almıştır. İş alemi AKP-CHP'ye koalisyon yolu açmıştır. AKP-CHP koalisyonu kurulması an meselesidir.

        "BAYAT NUMARALARI KİMSE YEMEYECEKTİR"

        Bana Başbakanlık teklif etmeye çalışan Kılıçdaroğlu'na merakımdan soruyorum. Başbakanlık makamını şahsıma lütfetme yetkisini kimden ve nasıl almıştır? Milletin bize vermediği yetkiyi bize nasıl vermektedir. Bu ne cüret ne pişkinliktir. Sayın Kılıçdaroğlu bilesin ki bu bayat numaraları kimse yemeyecektir.

        "HDP İLE ASLA BİR ARAYA GELİNMEYECEKTİR"

        Milliyetçi Hareket Partisi HDP ile bir araya hiçbir şart içinde gelmez gelemez. PKK aparatı ile MHP'nin işi olmaz olmayacaktır. HDP'ye oy verenlere saygı duymak demek HDP'yi muhattap almak değildir. Şehitlerimizin kanını unutalım mı?Erdoğan yaşanan ızdırapları unutabilir. Hamdolsun hafızasını kaybetmemiş milliyetçi hareket hainleri ve feryat figanları görmemezlikten gelmemezlik yapmaz. Biz HDP'ye bakınca flu görüyoruz. AKP ve CHP net görebilir. O zaman AKP-CHP-HDP koalisyon yapmalıdır. Milliyetçi hareket alayına yetecektir. Ana muhalefet görevini eksiksiz yerine getirecektir.

        MECLİS BAŞKANLIĞI SEÇİMİ

        MHP, sayın Ekmeleddin İhsanoğlu’nu sonuna kadar destekleyecek ve demokratik tavrını gösterecek.İhsanoğlu 4. tura kalmazsa MHP geçersiz oy kullanacaktır.

        TBMM’nin başkan seçimi koalisyon arayışı için hepimize fikir verecektir. Koalisyonun kimlerle kurulması gerektiği bizim için berraktır. Bizim şartlarımız vardır.

        Süreç ihaneti askıya alınmalıdır. İkinci olarak 17-25 Aralık rüşvet ve yolsuzluk soruşturmasının üzerine gidilmelidir. Mesele 4 eski bakanın Yüce Divan’a gönderilmesi olmayacaktır.

        AKP milli bir suçluyu ödüllendirmiştir. Sayın Kurtulmuş'un bilmiyordum demesi

        özrün kabahatini hafiflettirmemiştir.Biz TBMM'de ettiğimiz yemine bedeli ne olursa olsun bağlı ve sadık kalacağız. Hiçbir şart altında hükümet kurulmazsa tek adres milli iradedir.

        "BU BİR SAVAŞ ÇAĞRISI DEĞİL NEFSİ MÜDAFAA'DIR, TÜRKİYE GEREĞİNİ YAPMALI"

        Sınırlarımızın hemen dibinde vahşi ve kanlı bir hesaplaşma yaşanmaktadır. Kürt koridoru planı Türkiye'nin birliğine saldırıdır. PKK-PYD terörü etnik temizlik yapacak kadar gözü dönmüştür. Türkiye her taraftan kuşatma altındadır. Bunun müsebbibi Erdoğan hayalperesetliğidir.Bağımsız bir Kürdistan kurulmasına izin verilmemelidir. 2012 yılındaki tezkere kararı hükümetin elini kolaylaştırmaktadır. Türkiye hiçbir devletin iznini beklemeden gerekeni yapmalı vatanını ve milletini savunmalıdır. Bunun için vakit kaybetmeye lüzum yoktur. Bu bir savaş çağrısı değil nefsi müdafaadır. Türkiye PKK, PYD, IŞİD'e boyun eğecek kadar aciz değildir.

        GÜNÜN ÖNEMLİ MANŞETLERİ