Muhsin Kızılkaya: Bu saldırı hepimize yapılmıştır
"Parti çıkarlarımızı bir tarafa bırakarak hepimizin canına, yüreğine doğru gelmekte olan büyük bir tehlikenin var olduğunu bilmek gerekiyor"
AK Parti Mersin Milletvekili Muhsin Kızılkaya’nın Suruç’taki patlamayla ilgili sözleri şöyle:
Bu bir katliam, öncelikle söylemeliyiz. Bu saldırı hepimize yapılmıştır, ölen çocuklar hepimizin çocukları. Bu memleket bu genç ölülerin yasını daha ne kadar tutacak? Baştan itibaren söylemeye çalıştığımız bir şey var; böyle saldırıları değerlendirmeye çalışırken kendi siyasi kimliklerimizi bir kenara bırakalım, bu cana katledilmiş bir hadise. Onlarca gencin şu an parçalanmış cesetleri var. Bunlar bizim çocuklarımız da olabilir ki öyledir, bizim çocuklarımızdır. Parti çıkarlarımızı bir tarafa bırakarak hepimizin canına, yüreğine doğru gelmekte olan büyük bir tehlikenin var olduğunu bilmek; şiddete, teröre, bombaya karşı omuz omuza durmak gerekiyor. Hani faşizme karşı omuz omuza diye bir slogan vardı; şimdi teröre karşı omuz omuza dememiz gerekiyor. Bütün siyasi kimlikleri bırakmamız gerekiyor ve herkesin bu sesi yükseltmesi lazım.
“KENDİ KİMLİKLERİMİZİ BİR TARAFA BIRAKALIM”
Can havliyle bir tarafa koşuşturmaya çalıştığımız bir dönemde yapacağımız bir değerlendirme sonradan bize zarar verebilir. Kendi kimliklerimizi bir tarafa bırakalım. Şiddete ve teröre karşı olduğumuzu yüksek sesle haykıralım. Bizim ülkemiz ateş çemberinin içinde, şu dakikaya kadar kendini korumayı becermiş bir ülkedir, onca omzuna binmiş mülteci yüküne rağmen. Sınırların delik deşik hale gelmiş olmasına rağmen korunduk.
Kobani'de mağdur düşmüş Kürtleri içeri aldığınız zaman bir takım sorunlar yaşıyorsunuz, almadığınız zaman bir takım sorunlar yaşıyorsunuz. Dolayısıyla burada ciddi bir politika yapmak lazım.
”ŞİDDET HİÇBİRİMİZE YAKIN OLMAMALI”
Eğer topyekün terörizme karşı bir ortak duygunuz yoksa şiddete karşı bu olmaz. Bir tarafın şiddetini meşrulaştırıp bir tarafın şiddetini kınıyorsanız, sizin yaptığınız şiddeti özgürlük mücadelesi, size karşı yapılanı terörizm olarak görüyorsanız bunun içinden çıkamazsınız. Bunu bir siyasi görüşü itham ederek söylemiyorum. Şiddet hiçbirimize yakın olmamalı. Devletin elinde tuttuğu meşru silahtan başka silah elimize yakın olmamalı. Şiddet insanlara özgürlük vaat etmez, biz bunu net olarak ortaya koymazsak bunlarla karşılaşırız. Adana, Diyarbakır, Mersin’de HDP'ye yapılan saldırılar gibi. Bu saldırılar kimin işine yarıyor? Bunu sorarsanız faile yaklaşırsınız. Faili bulmak da yetmiyor. Failin ürettiği şeyin ortak dünyaya yapılan bir saldırı olduğunu idrak etmediğimiz sürece bu tarz şeyleri yaşamamız tekrar mümkün.
“SURUÇ KATLİAMINI ŞİDDETLE PROTESTO ETMEMİZ GEREKİYOR"
Siyasi fikirlerinizi bir kenara bırakarak Suruç katliamını şiddetle protesto etmemiz gerekiyor. Analarla babalarla beraber ağlamamız gerekiyor. Bunun acısını içimizde hissetmeliyiz. Onların acısına hep beraber ağlamalıyız. Topyekün bir seferberlik ilan etmeliyiz.
