'En acil görev, yarayı tekrar açmaya çalışan sivil darbeyi önlemek'

GAZETE HABERTÜRK

CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, 12 Eylül askeri darbesinin yıldönümünde sosyal medya hesabı Twitter üzerinden bir mesaj paylaştı. CHP Lideri, “Demokrasimiz 12 Eylül askeri darbesi ile derin bir yara aldı. Bugün en acil görev, bu yarayı tekrar açmaya çalışan sivil darbeyi önlemektir” ifadesini kullandı.

GÖRMEZ’DEN BİLGİ ALDI

Kılıçdaroğlu, Kâbe’de meydana gelen vinç kazası ile ilgili ise Diyanet İşleri Başkanı Mehmet Görmez’den bilgi aldı. CHP’den yapılan açıklamada, Kılıçdaroğlu’nun Görmez’le görüşmesinde kazada hayatını kaybeden hacı adaylarına Allah’tan rahmet, yaralılara acil şifalar dilediği belirtildi.

MHP: FELEĞİN ÇEMBERİ

MHP Genel Sekreteri İsmet Büyükataman ise 12 Eylül 1980 darbesinin 35. yıldönümüne ilişkin yazılı açıklamasında, hareket olarak 12 Eylül’ün hem öncesinde hem de sonrasında feleğin çemberinden geçtiklerini belirterek, “Şehit verdik ama taviz vermedik” dedi. Büyükataman, özetle şu mesajları verdi:

Elbette ki o zulüm ve baskı dolu günleri unutmamız mümkün değildir. Genç yaşta hürriyetleri çalınmış dava arkadaşlarımız, dört duvar arasına tıkılarak, hayatları kendilerine ve ailelerine haram edilmiş, insanlık onuruna yakışmayan şartlarda, hayata tutunmaya çalışmışlardır.

Türk milliyetçiliğine düşman kişilerin öncülüğünde yapılan yargılama sonucunda, ülküdaşlarımızdan Ahmet Kerse, Ali Bülent Orkan, Cengiz Baktemur, Cevdet Karakaş, Fikri Arıkan, Halil Esendağ, İsmet Şahin, Mustafa Pehlivanoğlu, Selçuk Duracık idam edilmiş, nice dava arkadaşlarımız çeşitli cezalara çarptırılmış ve bazıları da yargılanma sona ermeden ilahi rahmete kavuşmuşlardır.

Geçtiğimiz yıllarda AKP tarafından 12 Eylül üzerinden planlanan ve kurgulanan siyaset tasarımı, darbenin ağır yükünü ve bedelini ödemiş mazlum kardeşlerimizi aldatmaktan, şehitlerimizin kemiklerini sızlatmaktan başka hiçbir şeye yaramamıştır. Suçsuz, günahsız 9 ülküdaşımızı idam sehpasına çıkaranlardan, boğazlarına 12 Eylül urganını bağlayanlardan, çırpına çırpına şehit olmalarını tebessümle izleyen alçaklardan ezelden ebede kadar alacaklıyız, davacıyız. İman ediyoruz ki, bu hesap değil bu dünyada, Mahkeme-i Kübra’ya kalsa bile görülecektir.

Hareket olarak 12 Eylül’ün hem öncesinde hem de sonrasında feleğin çemberinden geçtik. Şehit verdik ama taviz vermedik. 12 Eylül damlarını taş medrese yaptık ama kurnazlık yapmadık.

12 Eylül, Türk milletinin milli-kültürel erozyona karşı vatan topraklarının kaybedilmemesi için diktiği fidanların acımasızca kırılma tarihidir.