Cizre'de hayata bombalı dönüş!
Cizre'de dün sabah HABERTÜRK ekibinin önünde PKK'nın lastiğin içine yerleştirdiği patlayıcının infilak etmesiyle 12 yaşındaki Y.Ş. bir el ve ayağını kaybetti
Şefik DİNÇ/Veysi İPEK/Mehmet KAYAHAN/GAZETE HABERTÜRK
Şırnak’ın 8 gündür dünyayla bağlantısı kesilen Cizre İlçesi’ndeki sokağa çıkma yasağı dün sabah kalktı. HABERTÜRK ekibi Cizre’ye, 4 ayrı arama noktasından geçip İdil Karayolu’ndan, Cudi ve Nar Mahallesi’ni ayıran ana yolda bekleyen zırhlı polis araçlarının arasından geçerek ulaştı. Çok sayıda evin ve duvarın yıkıldığı ilçede ağır bir kokuyla karşılaştık.
Kentin cadde ve sokaklarında savaş sonrasını andıran görüntüler var. Çatışmaların yoğun yaşandığı Nur Mahallesi’nde evlerin duvarlarında ve işyerlerinde onlarca kurşun izi bulunuyor. Sokakların hemen hepsinde hendekler kazılmış, kum torbaları ve taşlarla barikatlar kurulmuş. Ev, işyeri ve araçlardaki mermi izleriyse yaşanan çatışmanın şiddetini gösteriyor. Çocuklar sokaklardaki boş kovanları topluyor. Mermi ve roket başlıkları bazı evlerin içerisine girmiş. Bazı hendeklerde bomba, sokaklarda mayın olduğu söyleniyor. Yolda yürüyen herkes birbirini uyarıp bastığı yere dikkat etmesini istiyor. Mayın olduğu söylenen bazı yerlerse etrafına taş döşenerek işaretlenmiş.
‘SON GECEMİZ SANDIK’
Yanımıza gelen Abdullah Yaşa (70), Nur Mahallesi’nde yaralıların olduğunu belirtip bizi barikatlardan geçirerek Yeşil Ailesi’nin evine götürüyor. Yasağın bitimine 5 saat kala kapılarının çalındığını, kapıyı açmayınca evlerinin tarandığını anlatan Bahattin Yeşil (60) ile oğlu Ferhat Yeşil ve gelini Behiye Yeşil, kurşunların hedefi olmuş. Kapı ve camdan giren mermiler kol ve bacaklarına isabet etmiş. Silah seslerinin kesilmesinden sonra ilk müdahaleyi Fatma Yeşil (54) yaparak kan kaybını önlemiş. Ambulans güvenlik nedeniyle mahalleye gelmeyince yaralılar bir minibüsle hastaneye kaldırılmış. Hendek ve barikatlar arasından Botaş Caddesi’ne gidiyoruz. Cizreliler, yaşadıklarını öfkeyle anlatıyor. Evlerinde 22 kişilik ailesiyle 8 gün geçiren Ahmet Arslan, ‘’Her tarafta keskin nişancılar vardı. Evimize sürekli ateş açıldı. Bahçe duvarına roket isabet etti. Duvar yıkıldı. İkinci katta yaşayan babam, annem, ağabeyim ve çocularımla birinci kattakilere sığındık. Gündüz, bahçedeki kuyudan su almak dışında dışarı çıkmadık. Yasağın kalkacağı ilan edidiğinde çok sevindik. Son gecemiz olduğunu düşünmeye başlamıştık’’ diyor.
ÖNÜMÜZDE PATLAYAN BOMBA
Sokakta, barikatın arkasında 10 metre önümüzde lastiğin içine yerleştirilen patlayıcının infilak etmesiyle irkildik. Gürültüyle bir çocuk havaya fırladı, çevreye şarapnel parçaları yayıldı. Yere düşen çocuk dumanlar arasında yardım istiyordu. Önümüzdekiler kaçmaya çalışırken bir kişi birden geri dönerek çocuğu kucağına aldı. Bir el ve ayağı parçalanan 12 yaşındaki Y.Ş. barikat nedeniyle kucaklarda ana caddeye taşındı. Otomobille Cizre Devlet Hastanesi’ne kaldırılan Y.Ş. bir el ve ayağını kaybetti. Patlamada yaralanan Nalin Dadak da yakınları tarafından hastaneye kaldrıldı.
ROKET MERMİSİ EVİN İÇİNE GİRDİ
Cizre’de Zeynep Işık’la konuşmaya başlıyoruz. Ölümden döndüklerini söylüyor. 8 gün boyunca komşularına sığınan Işık Ailesi, dün sabah evlerine gittiklerinde gözlerine inanamış. Eve 4 roket mermisiyle çok sayıda uzun namlulu silah mermisi isabet etmiş. Roket mermilerinden biri evin içerisine girmiş. Mehmet Uytun, 90’lı yıllarda yaşananlardan daha kötü günler yaşadıklarını söylüyor. Kelimeler boğazında düğümlenen Kevser Uytun ise çocuğunu göstererek “Bu çocuk silah sesi duyduğunda çığlık atarak saklanacak yer arıyordu. 3 aile bir eve sığındık. Yiyecek ekmek bile kalmadı. Oğlum yemek diye ağladı ama yiyecek ekmek bile yoktu” diyor.
