Bombacılar emniyete gelen mail ile yakalanmış
Güngören'de 17 kişinin öldüğü patlamayla ilgili soruşturma tamamlanarak iddianame hazırlandı. Sedef Şenkal Demir'in haberi
tamamlanarak iddianame hazırlandı. İstanbul Cumhuriyet Savcısı tarafından hazırlanan 36 sayfalık iddianamede, 17 kişinin öldüğü, 90 kişinin yaralandığı, 16 kişinin müşteki olduğu belirtildi. İddianamede, 33 işyerinin, 41 kişinin evi ve 21 kişinin de araçlarının zarar gördüğü bilgilerine yer verildi.
HABER : SEDEF ŞENKAL DEMİR - CNA
Olayın 27 Temmuz 2008 saat 21:45 sıralarında Güngören'de trafiğe kapalı yaya yolunda 10 dakika arayla iki bombanın patlamasıyla yaşandığının hatırlatıldığı iddianamede, olaydan sorumlu tutulan 1'i serbest toplam 9 sanık için ceza istendi. İddianamede, “Hüseyin Türeli ve Nusret Tebiş'in "devletin birliği ve
ülke bütünlüğünü bozmaya teşebbüs ve bomba patlamak suretiyle 16
kişinin ölümüne neden olmak ve olay esnasında hamile olan Filiz
İkiz'in ölümüne neden olmak" suçlarından 18'er kez ağırlaştırılmış
müebbet hapis cezasıyla cezalandırılmaları istendi. Türeli ve Tebiş'in
ayrıca "PKK/Kongra-Gel örgütüne üye olmak, patlayıcı madde bulundurmak
ve kullanmak, 90 kez adam öldürmeye teşebbüs etmek ve 95 kez mala
zarar vermek" suçlarından bin 965'er yıldan 4 bin 42'şer yıla kadar
hapisle cezalandırılmaları talep edildi.
BOMBACILAR EMNİYETE GELEN E-MAİL SAYESİNDE YAKALANMIŞ
İddianamede, patlamadan 4 gün sonra 31 Temmuz 2008 tarihine İstanbul
Emniyet Müdürlüğüne Muhabere Elektronik Şube Müdürlüğü’ne, elektronik
posta adresiyle ihbar yaptığı anlatıldı. Emniyete gelen e-mail’de "Size bazı
fotoğraflar gönderiyorum, sağdaki şahsın ismi Nusret'tir. Esenyurt
DTP'ye gidip gelir, yanında bulunan diğer şahıs PKK'lıdır ve dağdan
yeni geldi. Bunların Güngören patlaması ile bağlantılarının olduğunu
düşünüyorum, kolay gelsin" şeklinde ihbarda bulunulduğunun anlatıldı. Bu maile ek olarak ise iki erkeğin ağaçlık alanda çekilmiş fotoğraflarının da eklendiği anlatıldı. İhbarın ardından yapılan araştırmada, Nusret Tebiş’in iddianamenin tutuklu şüphelilerinden olan Nusret Tebiş olduğunun da tespit edildiği kaydedildi.
YAKALANAMAYAN FAİLİN DOSYASI AYRILDI
İddianamede, emniyete gönderilen bir e-mail ihbarının ekinde yer alan
fotoğraftaki kişinin İrfan-Sedat-Selçuk-Azat şeklinde dört ayrı kod
isim kullandığı, ancak Güngören'de meydana gelen patlamadan bu yana
yapılan bütün araştırmalara rağmen bu kişinin gerçek kimliğinin tespit
edilemediği ve yakalanamadığı anlatılarak, bu kişi hakkındaki
soruşturma evrakının ayrı bir numaraya kaydedilerek devam ettirildiği
bilgisi de yer aldı.
ERGENEKONDAKİ GİBİ GİZLİ TANIKLAR İFADE VERDİ
İddianamede "İrfan, Sedat, Selçuk ve Adat" kod adlı örgüt üyeleri,
gizli tanık anlatımlarına göre, sanıkların olayın gerçek failleri olduğu yönünde
bilgisine yer verildi.
BOMBA EL YAPIMI PARÇA VE BASINÇ ETKİLİ
Soruşturma sırasında hazırlanan ekspertiz raporuna göre ise patlamaları el
yapımı parça ve basınç etkili bombalarla gerçekleştirildi. Raporda
bombaların anahtar sisteminin Nokia 3210 ve 3310 marka cep
telefonlarıyla kurulduğu ve TNT kullanılarak oluşturulduğu belirtildi.
Bombaların parça etkisini sağlamak amacıyla metal vidaların ve
bombaların içine yerleştirildiği ve beton çöp kutusunun parçalarının
kullanıldığının tespit edildiği bildirildi.
TALİMAT PKK ÜST DÜZEYİNDEN
Sanıkların PKK/Kongre-Gel terör örgütünün üst düzey sorumluları ile
bağlantı halinde olan ve örgütün talimatları doğrultusunda bu eylemi
yaptıkları ileri sürüldü. İddianamede, İstanbul'a eylem için geldiği tespit edilen
iddianamede, X şahıs olarak tanımlanan kişinin takibe alındığı, şüphelilerin
yakınlarıyla yaptığı görüşmelerin takibe alındığı belirtilerek şu görüşlere yer verildi:
"Şüphelilerden Hüseyin Türeli'nin söz konusu patlama olayı ve bu
eylemi gerçekleştirildiği değerlendirilen X şahıs ile irtibatlı olduğu
sonucuna varılarak soruşturma bu yönde geliştirilmiştir" denildi.
Olay elektronik ortamda yapılan ihbar çözdü.
MECİDİYEKÖY BOMBACISI DA AYNI EKİPTEN
İddianamede şüphelilerden Ziya Kiraç'in diğer şüpheliler Hüseyin
Türeli ve Abdurrahman Oral ile birlikte örgüte eleman kazandırmakla
görevli oldukları anlatıldı. Örgüte kazandırılan elemanlarını kırsal
alana aktarmak konusunda kırsal alandan eylem amacıyla gelen örgüt
mensuplarına lojistik destek sağlamak üzere faaliyet gösterdiği,
yasadışı PKK/Kongra-Gel terör örgütü üyesi olmak suçunu işlediği
belirtildi. Soruşturma sırasında ifadesine başvurulan bir gizli
tanığın ise, Ziya Kıraç'ı Hüseyin Türeli ve Abdurrahman Oral ile
birlikte İstanbul'a gelen Mecidiyeköy'de patlayıcıyla yakalanan Bülent
Öztürk ile birlikte İstanbul'a gelen örgüt mensubunu saklayan,
barınmasına yardımcı olan, kırsal alan ile irtibatını temin eden,
yardımda bulunan kişi olarak beyan ettiği de anlatıldı.
2 KİŞİYE TAKİPSİZLİK VERİLDİ, BİR KİŞİ ETKİN PİŞMANLIKTAN FAYDALANDI
Harun Alış ve Alattin Altun hakkında yeterli şüphe oluşturacak delil elde edilemediğinden haklarında kovuşturma yapılmasına gerek olmadığı yönünde karar verildi.
PKK/Kongra-Gel üyesi olduğu belirtilen şüpheliler, Ziya Kiraç,
Abdurrahman Oral, Şerafettin Kara, Aydın Ağlar, Mehmet Salih Yanak ve
Cevat Aydın'ın 7,5 yıldan 39 yıla kadar değişen hapisle
cezalandırılması istenirken, etkin pişmanlık yasasından faydalanan
Şaban Güneş'in terör örgütü üyesi olmak suçundan 10 yıla kadar hapisle
cezalandırılması talep edildi.