Habertürk
    Takipde Kalın!
      Günlük gelişmeleri takip edebilmek için habertürk uygulamasını indirin
        Haberler Gündem "Dışarı çıkıp top oynamak istiyoruz"

        Mahmut BOZARSLAN/GAZETE HABERTÜRK - Ümran AVCI - İHA - AA

        Terör örgütü PKK’ya yönelik yürütülen güvenlik operasyonu kararlılıkla sürerken, Şırnak’ın Cizre ve Silopi ilçelerindeki vatandaşlar çocuklarının psikolojisinin iyi olmadığını söylüyor. Cizre’de minik bir kız çocuğunun, “Duyuyor musunuz silah seslerini? Her yer bozuldu. Niye böyle yapıyorsunuz? Dışarı çıkıp top oynamak istiyoruz” diye teröre gösterdiği tepki sosyal medyada paylaşım rekoru kırıyor. Eylül ayında Cizre’de çatışma kurbanı olan 10 yaşındaki Cemile’nin babası Ramazan Çağırca, “Küçük çocuklar korkuyor. Anlamayanlar düğün ve havai fişek sanıyor” diyor.

        Şırnak'ın Cizre ve Silopi ilçelerindeki sokağa çıkma yasağı ve operasyonlar 10’uncu gününe girerken, Cizre’de bir kız çocuğunun terör örgütüne tepkisini anlatan videosu sosyal medyada paylaşım rekorları kırdı. Videoda minik kız çocuğu dilinin döndüğünce, “Duyuyor musunuz silah seslerini? Her yer bozuldu. Niye böyle yapıyorsunuz? Dışarı çıkıp top oynamak istiyoruz” diye tepki gösteriyor.

        Her iki ilçede gidecek yeri olmadığı için kalan vatandaşlar özellikle çocuklarının psikolojisinin bozulduğunu söylüyor. Eylül ayında Cizre’de çatışmanın ortasında kalıp hayatını kaybeden Özgür Taşkın’ın (18) babası Sadun Taşkın, terör örgütü PKK’ya yönelik başlatılan operasyonun ilk gününde ilçeyi terk ettiğini anlatıyor.

        "ÇOCUKLARIMIN PSİKOLOJİSİ BOZULDU"

        Çatışmada yaralanan oğlunu hastaneye götüremeyen ve kollarında ölümüne tanık olan Sadun Taşkın, Cizre’den ayrılmasının nedeniniyse şöyle anlatıyor:

        "Çocuklarımın psikolojisi bozulmuştu. Silah sesi duyduklarında, ‘Bizi de mi ağabeyim gibi öldürecekler?’ diyorlardı. Böyle deyince ilçeden çıktım köye gittim. Bir iki ayda belki psikolojileri düzelir. Çocuklarım ağladığı zaman dayanamıyordum."

        5 kızı ve 2 yaşında bir oğlu olduğunu söyleyen Taşkın, köyden Cizre’ye dönmek için olayların dinmesini bekliyor.

        "KÜÇÜK ÇOCUKLAR HAVAİ FİŞEK SANIYOR"

        Cizre’de eylül ayında yaşanan olaylarda ölen 10 yaşındaki kızları Cemile’yi, kokmasın diye buzlukta saklayan Çağırca Ailesi’ne HABERTÜRK telefonla ulaştı. Cudi Mahallesi’nde yaşayan ailenin reisi baba Ramazan Çağırca, telefonda top ve silah seslerini dinletti. Çağırca, korunmak için bodruma saklandıklarını belirtip şunları söyledi:

        "Şimdi alt katlardayız, elektrik yok, internet yok, bodrumda yatıyoruz. Yiyecek az ama idare ediyoruz. Gidecek yerimiz olmadığı için buradayız. Aynı evde 28 kişi kalıyoruz. Soba yakıp ısınmaya çalışıyoruz. Küçük çocuklar korkuyor. Anlamayanlar düğün ve havai fişek sanıyor. Askerler henüz bizim mahalleye ulaşmadı” dedi.

        "SU 9 GÜNDÜR KESİK"

        Abdullah Özcan ise önceki çatışmalarda bacağını kaybetti. Tedavisinin aksamaması için Şırnak’a yakın bir köye gitti. Aile üyeleriniyse kardeşi Sait Özcan’ın Cudi Mahallesi’ndeki evine bıraktı. Sait Özcan ise günlerdir bayat ekmek yediklerini söylüyor. Özcan, “Çatışmanın ortasındayız. 8-9 gündür elektrik yok, insanlar dışarı çıkamıyor, keskin nişancılar ateş ediyor. Hastalarımız var, hastaneye gidemiyoruz. Yiyecek sıkıntısı var. Su 9 gündür kesik. Bodrumda, 20 metrekare yerde 12 kişi yatıp kalkıyoruz” diyor.

        "90’LARI GÖRDÜĞÜMÜZ İÇİN TECRÜBELİYİZ"

        Cizre’nin 1990’lı yıllarda yaşadıklarına tanıklık eden İrfan İnanç, o dönemin tecrübelerinin bugün işe yaradığını düşünüyor. İnanç, “90’ları gördüğümüz için bir aylık yiyecek stoku yaptık. Bizim mahallede gıda sıkıntısı yok ilaç sıkıntısı olabilir” diyor. İnanç, olaylardan etkilenmemeleri için çocuklara çizgi film izlettiklerini belirtiyor.

        ÇOCUKLARIN ÇIĞLIĞI

        Cizre’de yaşanan olaylara tanıklık eden çocuklar için bir blog açıldı. http://cizredenbarisinsesi.blogspot.com. tr/ adresi üzerinden çocuklar düşüncelerini yazıya döktü... İşte çocukların çığlığından birkaç örnek:

        "HAYAL KURAMIYORUZ"

        Cizre’den bir öğrenciyim. Burada geleceğinin hayalini dahi kuramıyorsun. Biz burada her an ölebilme ihtimali ile yaşıyoruz. Niye sürekli eve hapsediliyoruz, niye evlerimiz taranıyor, canımıza kast ediliyor. (13 yaş)

        "HAPİSTE GİBİYİM"

        Ben Cizre’de yaşayan bir kızım. Bugün sokağa çıkma yasağı konuldu. Aynen hapiste gibi hissediyorum, özgür kalmak istiyorum. Okulumu öğretmenimi arkadaşlarımı özledim. (15 yaş)

        "NASIL OKURUM"

        Liseli bir genç kızım ama okumamı ve meslek sahibi olmamı elimden aldılar. Ben bu korkuyla bu psikolojiyle her gün sonumuz ne olacak diye düşünürken nasıl okurum. (15 yaş)

        "BARIŞ İSTİYORUM"

        Eğitim hakkım elimden alındı, halkım göç etti. Öğretmenlerim bıraktı beni. Gelecek diye bir şey bırakmadılar. Ama bu yolda yürüyeceğim. Kardeşlerim için milletim için barış istiyorum barış. (15 yaş)

        İSTANBUL OKULU YANDI BÖYLE BAKTI

        Diyarbakır’ın Bağlar İlçesi’ndeki Vehbi Koç İlkokulu’na önceki gece giden terör örgütü PKK’nın gençlik yapılanması YDG-H mensupları, cep telefonuna el koydukları güvenlik görevlisini uzaklaştırdıktan sonra okulu ateşe verdi. İhbar üzerine olay yerine polis ve itfaiye ekipleri sevk edildi. İtfaiye ekiplerince söndürülen yangında öğretmenler odası ve koridorlarda hasar oluştu. Kaçan teröristlerin yakalanması için çalışma başlatıldı. Bağlar İlçe Milli Eğitim Müdürü Fikret Elaltuntaş, yangında öğretmenler odasının kullanılamaz hale geldiğini, sınıf ve diğer kısımlarda daha hafif ve kısa sürede giderilebilecek hasar oluştuğunu söyledi. Okulda hasar tespiti yapıldığını, hafta içinde onarım için ihaleye çıkılacağını belirten Elaltuntaş, “Sınıflarımız düzgün olduğu için bugün temizlik yapılacak. Öğrencilerimiz yarın (bugün) ders başı yapabilecek” diye konuştu. Bu arada PKK’lılar Yavuz Sultan Selim İlköğretim Okulu’nu da ateşe verdi.

        GÜNÜN ÖNEMLİ MANŞETLERİ