Habertürk
    Takipde Kalın!
      Günlük gelişmeleri takip edebilmek için habertürk uygulamasını indirin
        Haberler Gündem Eğitim Mühendislik eğitimi tartışmaya açıldı

        GAZETE HABERTÜRK/EĞİTİM

        YÖK’ün kararıyla bu yıldan itibaren mühendislik okumak isteyen gençleri başarı sırası barajı bekliyor. İlgili puan türünde (MF-4) ilk 240 bin içinde olmayan mühendislik okuyamayacak. Türkiye’de mühendislik eğitimi 219 fakültede 1274 programda veriliyor.

        Mühendislik okuyanların sayısı 350 binin üzerinde ve her yıl yaklaşık 35 bin öğrenci mezun oluyor. Peki bu öğrenciler yeterli eğitimi alıyor mu ve mezuniyetten sonra sahada çalışmaya yetkinler mi? İşte bu soruların yanıtlarını, Üniversitelerarası Kurul’da (ÜAK) oluşturulan komisyon hazırladığı “Türkiye’de mühendislik eğitimi-öğretiminin niteliğinin geliştirilmesine yönelik öneriler” başlıklı rapor veriyor.

        Öğrencilerin niteliğinden mezunların yetkinliğine kadar birçok konunun ele alındığı bu raporu ÜAK Başkanı Bülent Ecevit Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Mahmut Özer ile konuştuk. İşte Özer’in raporda saptanan eksiklikler ve neler yapılması gerektiğine ilişkin görüşleri:

        KONTENJANLAR AZALTILMALI:

        Yerleştirme puanına göre yapılan yatay geçişlerle birlikte mevcut kontenjanlar yüzde 150’ye kadar artıyor. Bu da uygulamalı yapılan mühendislik eğitimini güçleştiriyor. DGS, yatay geçiş başta olmak üzere fiziki altyapı ve öğretim elemanı eksiklikleri düşünülerek kontenjanlar azaltılmalı.

        ÖĞRENCİ FARKINDA DEĞİL:

        Düşük puanlı öğrenciler geliyor, çoğu mesleğin gerekliliklerinin, iş alanlarının farkında değil.

        HAYAL GÜÇLERİ BİLE YOK:

        Hem ortaokul hem de lise eğitimi yetersiz, tek başarı kriteri çoktan seçmeli sorularla belirlenen ve üst eğitime geçişi sağlayan puan.

        Kritik düşünce, iletişim, özgüven, sorgulama, hayal gücü, sosyal beceriler, sanat, kültür, spor, yabancı dil, takım çalışması, inovasyon, girişimcilik, problem çözme ve diğer yaşam becerileri belirli bir olgunluk düzeyinde olmayan gençleri başarılı mühendislere dönüştürmek kolay değil. Lise eğitiminde iyileştirme şart.

        AKADEMİSYEN VE FİZİKİ ALTYAPI YETERSİZLİĞİ:

        Özellikle Türkiye’nin doğusunda ve yeni kurulan üniversitelere öğretim üyesi bulunması konusunda sıkıntı yaşanıyor. Altyapı eksikliğini tamamlayamamış olmasının yanı sıra öğrenci sayısındaki hızlı artış fiziki altyapı sorunlarına neden oluyor. Fakülte kurulması sınırlandırılmalı.

        Bölüm açma kriteri yalnızca öğretim üyesi açısından değil, öğrenci sayısına göre eğitim için gerekli donanımların, yazılımların ve yeterli altyapının da tamamlanmış olması durumunda değerlendirilmeli.

        STAJLAR YAPILAMIYOR:

        Atölye stajları mühendislik fakültelerinde teknisyen kadrolarının olmaması nedeniyle üniversitelerde yapılamıyor.

        YETKİN MÜHENDİSLİK SINAVI GELMELİ:

        Mezunlara “temel mühendislik” ve “yetkin mühendislik” sınavı yapılmalı. ABD’deki gibi imza yetkisine sahip olabilmek için ilk adım öğrenciliğin son yarıyılında veya mezuniyetten sonra mühendisliğin en temel bilgilerini ölçen bir “Mühendisliğin Esasları (ME)” türü ulusal bir sınav gelmeli.

        Bu eğitimde kaliteyi sağlar. Ayrıca mezunların imza yetkisinin olabilmesi için “Professional Engineering (PE)” şeklindeki “Yetkin Mühendislik (YM)” sınavı olmalı.

        KİŞİSEL AKREDİTASYON GETİRİLEBİLİR:

        Bazı Anglosakson ülkelerindekine benzer “kişisel akreditasyon” uygulaması kapsamında her mezun kendi isteğiyle akreditasyona başvurabilir, kuruluşun değerlendirmesi sonucunda kişi akredite edilebilir. İKİNCİ ÖĞRETİM: Üniversiteleri, yoğun olarak ders verilen ileri lise seviyesine indiren ikinci eğitim uygulaması sonlanmalı.

        GÜNÜN ÖNEMLİ MANŞETLERİ