İbrahim Kalın'dan Türkiye-AB ilişkilerinde 3 mesaj

Cumhurbaşkanlığı Sözcüsü İbrahim Kalın, Avrupa Birliği (AB) ile ilişkiler hakkında, "Türkiye-AB ilişkilerinin de nasıl işleyeceği konusunda üç nokta önemlidir: Birincisi Schangen Vizesi'nin tamamlanması, ikincisi mülteciler konusunda Avrupalıların üzerine düşeni yapmasını bekliyoruz, üçüncü olarak da aşırı sağ akımlarına karşı Avrupa siyasetinin Türkiye karşıtlığı yaparak Avrupa siyasetinin bir yere varması söz konusu değildir" dedi.

İbrahim Kalın Cumhurbaşkanlığı Külliyesi'nde basın toplantısı düzenledi. Kalın'ın konuşmasının satırbaşları şöyle:

DOLARDAKİ DALGALANMA: Türk lirasına sahip çıkan herkese teşekkür ediyoruz. Bu konuda kararlı duruşumuz devam edecektir. Türkiye ekonomi güçlü bir şekilde etkinliğini sürdürmektedir. Sayın Başbakanımızın EKK sonuçlarını açıklamasıyla bu konuda süreklilik sağlanacaktır. Hassasiyet gösteren bütün vatandaşlarımıza teşekkürlerimi iletiyorum.

CUMHURBAŞKANLIĞI SİSTEMİ: AK Parti ile MHP arasında yürüyen bir müzakere süreci var. Şu ana kadar olumlu bir süreç izliyor. Temel konularda mutabık kalındığını ifade etmek isterim. Türkiye'de daha etkin bir yönetim modeline geçmek, kuvvetler ayrılığının daha etkin olacağı bir dönemden geçiyoruz. Bu anayasa değişikliği Meclis'e gelecek, 330'a ulaşması halinde bir referandum süreci yaşayacağız.

SURİYE'DE YAŞANANLAR: Rejim savaş suçu işlemeye devam ediyor. Bu insanlık dramına dur denilmesi için herkesin harekete geçmesi gerekiyor. Rusya Federasyonu ile yürüttüğümüz bir diploması trafiği var. Biz insani yardım konusunda üzerimize düşen görevi yerine getirmeye devam ediyoruz.

FIRAT KALKANI: Planlandığı şekilde devam etmektedir. Rakka ve Münbiç noktasında PYD/YPG'nin buradan çekilmesi konusunda kararlılığımız sürüyor. YPG unsurlarının tamamının çekilmesi gerekirdi. Münbiç'in DEAŞ'tan temizlenmesi sevindirici bir hadisedir. DEAŞ'ı YPG ile bertaraf etmemiz veya ortadan kaldırmamız mümkün değildir. Rakka ile de bakış açımız aynıdır. Rakka DEAŞ'ın Suriye'deki en önemli üssüdür. Bu operasyonun hassasiyetle yürütülmesi önem arz etmektedir.

AB SÜRECİ: Şu günlerde, daha önce planlanan, açıklanan takvimin işlememiş olması üzüntü vericidir. Verilen sözlerin yerine getirilmediğini görüyoruz. Avrupa'daki aşırı sağcı popülist politikalar da bizim için endişe kaynağıdır. Önümüzdeki yıl Avrupa'da birçok seçim yapılacak. Burada ana akın siyasetçilerin, önderlerin, liderlerin dur demesi, ana akım siyaseti makul çizgiye çekilmesi gerekir. Türkiye-AB ilişkilerinin de nasıl işleyeceği konusunda üç nokta önemlidir: Birincisi Schangen Vizesi'nin tamamlanması, ikincisi mülteciler konusunda Avrupalıların üzerine düşeni yapmasını bekliyoruz, üçüncü olarak da aşırı sağ akımlarına karşı Avrupa siyasetinin Türkiye karşıtlığı yaparak Avrupa siyasetinin bir yere varması söz konusu değildir.

ARAKAN'DA YAŞANANLAR: Son dönemde meydana gelen hadiseler sonrasında hak ihlallerinin yaşamasını tasvip etmiyoruz. Buna sessiz kalınması mümkün değil. Uluslararası toplumun da harekete geçmesini bekliyoruz. İnsani yardımlar konusunda biz üzerimize düşeni yapmaya hazırız. TİKA, AFAD gibi kurumlarımız üzerinde gerekli insani yardımları ulaştırma imkanına kavuşuruz.

SORU-CEVAP

BAHÇEKAPILI'NIN YAŞADIKLARI:Almanya'da yaşanan hadiseyi biz de kınıyoruz. Bu asla kabul edilemez. Dün Alman Büyükelçisi Dışişleri'ne çağrıldı. Alman makamlarından tatminkar bir açıklama bekliyoruz. Gerekli adımları atmalarını bekliyoruz.

BAŞİKA KAMPI: Müzekereler devam ediyor. Kampımız görevini sürdürüyor. İlgili arkadaşlarımız Irak makamlarıyla çalışmaları yürütüyor. Genel olarak bir memnuniyet olduğu, DEAŞ'la mücadeleye katkı verdiği konusunda mutabakat var.

KIBRIS KONUSU: 2016 Kıbrıs sorunun çözümü ve adanın birleştirilmesi konusunda kritik bir yıl. Bizim beklentimiz artık bunun bir sonuca bağlanmasıydı, 2017'ye sarktı. Müzakereleri neticelendirmeye çalışacaklar. Biz baştan beri hep bir adım olduk. Türk tarafı son derece yapıcı bir tutum içindedir. Biz yapıcı tutumumuzu sürdürüyoruz. Doğru adımlar atılması durumunda çözüme çok yaklaştığımızı ifade edebilirim.

HALEP'TEKİ ÇATIŞMALAR:Son dönemde Halep'teki çatışmaların durdurulması ve insani yardımların ulaştırılması konusunda en önemli çalışmaları Sayın Cumhurbaşkanımız yürüttü. Bu diplomatik çalışmalara devam edeceğiz. Biz bütün taraflara çağrımızı yeniliyoruz. Halep'te yaşanan hadise Suriye'de 5 yıldır yaşananların son safhasını teşkil ediyor.

EL BAB OPERASYONU:El Bab operasyonu planlandığı gibi devam ediyor. El Bab'ın içindeki DEAŞ'ın yığınak yapmasından dolayı bunun bir müddet devam edeceği ifade edilmişti. Uluslararası koalisyonla işbirliği içinde yürüttüğümüz bir koalisyon bu. Genelkurmay Başkanımız, ABD Genelkurmay Başkanı ile bir görüşme yaptılar. Hedef noktasında herhangi bir değişiklik söz konusu değil. Askerlerimiz konusunda gelişmeleri takip ediyoruz. Bu konuda resmi açıklamaları takip etmenizi istiyorum. Askerlerin ülkemize getirilmesi konusunda çalışmalarımız devam ediyor.

YUNANİSTAN'DAKİ DARBECİ ASKERLER:Yunanistan'da devam eden bir hukuki süreç var. Bizim beklentimiz bu darbeci askerlerin en kısa sürede Türkiye'ye iade edilmesidir. Bu hem hukukun gereğidir, hem de Türkiye-Yunanistan ilişkilerinin gerektirdiği bir durumdur. Yunan makamlarının da bu adımları ivedikle atacağını düşünüyorum.

SİLAH AMBARGOSU İDDİASI: Bir kere bu çok kabul edilebilir tarafı hiçbir şekilde olmayan düşüncelerdir. Türkiye'nin terörle mücadelesini zaafa uğratma düşüncesi varsa, bilsinler ki, Türkiye mücadelesini devam ettirecektir.

ERDOĞAN'IN MAL BEYANI:Cumhurbaşkanımız bu çağrıyı yaptığı gün itibariyle hesabındaki tüm dövizleri Türk lirasına çevirmiştir. Bunun dışındaki düşünceler abesle iştigaldir. Bu kampayanda Cumhurbaşkanımız da Türk lirasına sahip çıkmıştır.