Habertürk
    Takipde Kalın!
      Günlük gelişmeleri takip edebilmek için habertürk uygulamasını indirin
        Haberler Gündem 3. Sayfa İzmir'de yaşlı çiftin intiharıyla ilgili ayrıntılar

        İzmir'in Çeşme İlçesi'nde bir hafta otelde kaldıktan sonra el ele ölüme giden 68 yaşındaki ve Ü. ve 70 yaşındaki A. Ç. çiftinin intiharıyla ilgili yürek sızlatan ayrıntılar ortaya çıktı. Ç. çifti sosyal medya hesaplarından en son piyano ve kemanla çalınan 'Nasıl geçti habersiz' şarkısını dinleyip paylaşmış ve takipçilerine de "50 yıl birlikte mutlu yaşadıktan sonra, şimdi onurumuzla gitme zamanı. Sizi seviyoruz. Hoşça kalın" notunu iletmiş.

        Balıkesir Akçay'dan geçen hafta tatil için Çeşme'ye gelen emekli öğretmen Ü. Ç. ve beyaz eşya tamircisi eşi A. Ç., kaldıkları beş yıldızlı otel odasına intihar mektubu bıraktıktan sonra ortadan kayboldu. Sabah çiftin odasından çıkmaması üzerine yaşlı olduklarını da göz önünde bulunduran otel çalışanları, yedek kartla içeriye girdiklerinde, masa üzerindeki iki zarftan birisinde intihar mektubu diğerinde, otel görevlilerine bırakılmış 2 bin lira bahşiş buldu.

        Çeşme'yi çok sevdikleri, burada hayatlarına son vermeyi seçtikleri ileri sürülen Ü. ve A. Ç. çifti, pazartesi günü gece 01.30 sıralarında odalarından çıktı. O saatte kendileriyle ilgilenen ve önemli bir durum olup olmadığını soran görevlilere, 'hava alıp döneceklerini' söyleyen çiftten haber alınamadı. Üç gün süren aramalardan sonra dün öğleden sonra Sakarya Mahallesi'ndeki plajda cesetleri bulundu.

        İKİ MEKTUPLA MESAJ

        Ü. ve A. Ç. çiftinin ölmeden biri güvenlik birimlerine, diğeri otel çalışanlarına iki mektup bıraktığı ortaya çıktı. Bu mektuplardan güvenlik birimlerine yazılanda 'Hiç kimsenin etkisi ve müdahalesi olmadan hayatımızı sonlandırıyoruz. Bedenlerimizi 9 Eylül Üniversitesi Tıp Fakültesi Hastanesi'ne bağışlıyoruz. Lütfen gereğini yapınız. Çok mutlu bir yaşam sürdük. Kimseyi yormadan, kırmadan, muhtaç olmadan gidiyoruz', otel çalışanlarına yazılanlarda ise 'Yaşlılık ve hastalık sorunlarımızdan kurtulamıyoruz. Bu nedenle kimseye muhtaç olmadan gitmeyi seçtik. Yaptığımız şey için güzel otelinizden ve güler yüzlü personelinizden özür dileriz. Kalan paramızı personele dağıtın, diğer eşyalarımızı ihtiyaç sahibi olanlara paylaştırmanızı rica ederiz" ifadeleri yer aldı.

        VEDA ŞARKILARI

        Ü. ve A. Ç. çiftinin el ele denize girip intihar etmeden öncesi son saatlerine dair de yeni bilgiler ortaya çıktı. Çiftin, intihardan önce oğluna WhatsApp üzerinden, intihar edeceklerini söyleyip 'Hoşça kal' mesajı gönderdiği, oğullarının da onlara, "Canlınız yetmedi, kendinizi öldürerek de ağzıma sı.ın. Nefret ediyorum ikinizden" yanıtı verdiği belirlendi.

        Çift o gece piyano ve kemanla çalınan 'Nasıl geçti habersiz' şarkısını dinledi. Ardından bunu sosyal medya hesaplarından takipçileriyle paylaşıp, "50 yıl birlikte mutlu yaşadıktan sonra, şimdi onurumuzla gitme zamanı. Sizi seviyoruz. Hoşça kalın" diye yazdı.

        OĞULLARI KANADA'DA

        Ü. ve A. Ç. çiftinin cenazeleri İzmir Adli Tıp Kurumu'na getirilerek otopsi yapıldı. Bu arada çiftin tartıştıkları ileri sürülen oğullarının Kanada'da yaşadığı öğrenildi. Bu nedenle ilçedeki cenaze işlemleriyle yeğeni ilgilendi. Ancak Adli Tıp Kurumu'ndaki işlemleri tamamlanan çiftin cenazelerini almaya hiçbir yakınını gelmemesi dikkat çekti.

        "İNTİHAR EDECEKELERİNİ SÖYLEDİLER"

        İHA'nın haberine göre, yaşlı çiftin tek çocukları L. N. Ç. (47), anne ve babasının intiharından dolayı üzgün olduğunu belirtti. Anne ve babasının intihar edeceğini söylediğini ifade eden Ç., birbirini çok sevdikleri için beraber intihar ettiklerini anlattı. Babasının akciğer kanseri olduğunu, ailesinin maddi durumunun da yerinde olduğunu anlatan Ç., "İntihar edeceklerini söylediler diyebilirim. Biz şu zaman intihar edeceğiz diye bir konuşma elbette yoktu. Biz gidersek birlikte gideriz diye laflar ediyorlardı. Annem ve babamla aşağı yukarı haftada üç kez görüşürdük düzenli olarak. En son iki hafta önce görüşmüştük. Yazın politik bir durumdan dolayı bana kızdılar hatta. Problemleri benim bildiğim kadarıyla babamın kanser olduğunu herkesten gizlediler. Ben kanseri babamın kız kardeşinden öğrendim" diye konuştu.

        L. N. Ç., şöyle devam etti:

        "Ben bunu kabul etmekte oldukça zorlandım; çünkü burada onları çok seven bir oğulları ve torunları vardı. Babamın kanser olduğunu çok geç öğrendim. Akciğer kanseriydi ve bu çok acı verici bir şey. Ayrılığı ikisi birlikte olsun istemişler; çünkü birbirlerini çok seven insanlardı."

        GÜNÜN ÖNEMLİ MANŞETLERİ