Cemil Çiçek: Akıl yerine ideolojik saplantıları koyduk
Eski TBMM Başkanı Cemil Çiçek, Habertürk TV'de Veyis Ateş ile Akılda Kalan programına konuk oldu
Eski TBMM Başkanı Cemil Çiçek,Veyis Ateş ile Akılda Kalan programında hayatına ve siyasete dair önemli açıklamalarda bulundu.
İşte Cemil Çiçek'in açıklamalarından satır başları:
"Siyaset dışında kötü olan bir alışkanlığım yok. Olabildiğim kadar gerçekçiyimdir. Siyaset adamı gerçekçi olmadığı zaman çok hata yapar. Gerçeklerden uzak siyaset yapılyorsa ülkenin başına çok sıkıntı çıkarır. Bu ülkenin ve İslam dünyasının en çok üstünde duracağı konu akıl konusudur. Güzel bir söz var. Diyor ki 'İslamdünyası aklını kaybetti Batı dünyası da vicdanını kaybetti' İslam dünyası adam olacaksa yitirdiği aklı mutlaka bulması lazım. Aklı çok uzun zaman önce kaybettik. Onun için tekrar buna dönmek lazım. Biz şimdi aklı yok farzediyoruz. En fazla akıl da siyasetçilere lazım. Akıl yerine ideolojik saplantıları, kabileciliği koyduk. İşte tekbir getirerek birbirimizi boğazlıyoruz. Bir başkalarını bir müslüman kardeşine tercih eden bir akılsızlığın içerisindeyiz. İnşallah bundan sonra içinde aklın geçtiği çok cümleler kurarız. Bu saplantılardan bu ideolojik kavgalardan bu İslamda yüz karası olan görüntülerden kurtuluruz. Gerçekçi olmak da biraz akılla alakalıdır. Öyle olmadığımız takdirde işte karşımıza 15 Temmuz gibi olaylar çıkıyor."
"Her kesim için ayrı ayrı bakmak lazım. Bir kısım kavramları akılla anlamak yerine birilerine hipotek ediyorsunuz. Ben bilmem o bilsin, ben yapamam o yapsın... İşte böyle dediğinizde size akla gerek yok. Akla gerek olamayınca de o bir kişiyi sağlama alıyor birileri ve 15 Temmuzları yaşıyoruz. Geçmiş Osmanlı Selçuklu tartihindeki isyanları yaşıyoruz. Onun için tekrar akıla dönmek lazım. Ben pozitif negatif değil olabildiğince gerçekçi olmaya çalışıyorum."
ÇİÇEK'İN ÜNİVERSİTE YILLARI
"Danıştay'ın sınavı açıldı. 23 tane rapotör alacaklar bende buraya girdik. İmtihana girdik. Rahmetli Ferit Melen de Başbakan. Güvenlik soruşturması diye bir şey çıkardılar. İstanbul mezunuyum. Oradan danıştayda zabıt katibi bir hemşerim var. Onun yanına uğruyoruz. Oraya gelenlerin herkes sırtını bir yere dayamış. Biz de ufak tefek bilgi veren Erol var. Ondan bilgi alıyoruz. Yüz üzerinden 99 puan aldım. Birincilikle liste asıldı. Danıştayın tarihinde bu derecede bir başarı yok. Benden sonrakiler işe başladı bir türlü biz göreve başlatılmıyoruz. Personellerden bir hanımefendi vardı o hanımefendi sicil şefi gelip gidişimizden üzüntüye kapılmış olmalı ki bana dedi ki "Yavrum gelip gidiyorum acıyorum sana seni almayacaklar MİT'ten yazı geldi sen sağcıymışsın seni alamayacaklar". Başarıya endeskli bir sistem kursaydık bu ülke böyle olmazdı. Sonra girmeyince askere gittim. Adalaet Bakanı olunca bir arkadaşa rastladım 'Ben sizin yerinize işe başladım. Sizden sonra birinci yedektim' dedi. Okumak için gidiyoruz o zamanki eylemciler içeri sokmuyor bir gürültü oluyor polis gelip alıyor. Sonra sen sağcıymışsın eylem yapıyormuşsun diyorlar."
EŞİYLE NASIL TANIŞTI?
"Siyasette kazanımım odur. Siyasetçinin aile hayatı biraz sıkıntılıdır. Bu çocuklarla kim uğraşacak evin hem kadını hem erkeği. Eşim öğretmen okulunu bitirmiş tayin olacak. Rahmetli kayıpederim sabah gidip akşam gelebilecek bir yer ayarlamaya çalışmış. Sonra bana yönlendirmişler. Sana yardımcı olur dediler. Sonra evlendik. Evde siyaset konuşmam hatta eşim birçok konuyu başkalarından duyar. Bundan dolayı zaman zaman bana kızmıştır. Tatillerde yemek yapmaya çalışıyorum. Eşim ailesi ile yaşamadığı için öğrenememiş. Ben evde yemek konusunda hiç sorun çıkarmam. Kabul etmek gerekirki benim çocuklarımın üzerinde bir hakkım varsa eşimin 5 hakkı vardır."
AK PARTİ'NİN KAPATILMASI DAVASI
"Siyasette hukuk çok önemli. Evlilik öncesi dönem nişanlılıktır bende bunu hukuk içerisinde açıklamaya çalışıyorum. AK Parti ileilgili kapatma davası açıldı 14 Mart 2008'e tabi bu dışarda içerde büyük yankı uyandırdı. Kapansa ne olacak bir kaos çıkacak. Türkiye yerinden oynadı. Bu arada parti kapatılırsa parti kurma hazırlıkları var. Parti kapatılır mı kapatılmaz mı hayrına soranlar var. Ortalığı karıştırmak isteyenler var. Benim üzüldüğüm nokta bu süreci benim partilim bile bilmiyor. AK Partiliyim diyor ama partisinin hangi geçmişten geldiğini bilmiyor. Siyasete girmek isteyenler varsa bu vefasızlıkla karşılacaklarını bilmeleri gerekir. Iskartı salatçılar var biri ölse de biz oradan faydalansak diyenler yani AK Parti kapatılsa da oradan bize bir şey çıksın diye bekleyenler var. Ertesi gün gazetelerde şöyle bir başlık çıktı "Iskarta sanatçılar var" diye çıktı. Halbuki uzun uzun izah ettim. O zaman Hakkı Devrim'i aradım. Iskatı salat dedim Iskatı sanat diye yazdılar.
SİYASETTE İLK TEMAS NASIL OLDU?
"80 öncesi kısa dönem il başkanlığı yaptım Milli Selamatte. Arkasından terör olayları oldu 80 sonrası 83'ün başından itibaren Milli Güvenlik Konseyi siyasi partilere imkan tanınacağını açıkladı ben de siyaset yapmak istiyorum.Herkes o zaman kulis yapıyor.Turgut Özal o zaman yurtdışından geldi konsey izin verirse parti kuracağım dedi. Özal ile ilgili bir temasım yok.Halil Şıvgın Bey randevu istiyor. Eski Sağlık Bakanı yaşça benden küçük. Randevu aldı cumartesi günü bende Yozgattayım Cumartesi günü saat 10'da bizi kabul edecek dedi. Parti daha yok. Sadıklar Apartmanında meşhur. Orada kurucu olmaya karar veriyorlar. Fikri bir hazırlık yok. Daha önce yapmak istediği programı açıklıyor. Biz de Halil Beyle birlikte gittik.Girdik iyice zayıflamış karşısında iki genç var. Biz de siyaset yapmak istiyoruz. Neden siysete girmek istiyorsunuz dedi. Ondan sonra biz açıkladık. Sonra o değerlendirme yaptı. Sizi kimden sorayım dedi. Halil Bey de Mehmet Altunsoy'u söyledi.Ben de kendiliğimden ben Yozgat merkez de avukatlık yapıyorum orada kimi ararsanız hemşerilerim beni size anlatır. Sonra "O çocuğu gözüm tuttu" demiş. Parti kurucularını konseyin veto etme hakkı vardı bizi veto etti. 7 kişi var. Rahmetli Adnan Kahveci, Hüsnü Doğan var. Gelen yazıda gerekçe yok. Erol Aksoy var. Cavit Kavak var. Ben gittim Yozgat'da Belediye Başkanı oldum."
"SİYASETÇİ AKLINI BAŞINA ALMALI"
"Babamdan sonra üzerimde en çok emeği olan insanlardan biridir. Onun çok doğruları yanlışları ve eksiklikleri vardı. Özal'ın yanlışları bile bana başkalarının doğrularından daha çok şey öğretti. Siyasetçinin yanlışları bir başka siyasetçiler için öğretici birşeydir. Özal'ın şöyle bir huyu vardı. Her şekilde fikrinizi söyleyebilirdiniz. Gece beni 2 defa arayıp senin söylediğin doğrudur dedi. Yanlışların üzerinde düşünülmesi, özeleştiri yapılmalıdır. Senin her yaptığın doğrudur demek bizi yanlış bir yere götürür. Siyasetin dilinden hep şikayet ediyoruz ama düzeltmiyoruz. 87-88'e kadar yeni siyasetçiler vardı. Eski siyasetçiler gelince ortam değişti. Bugün kötü dediklerinizle karşılaşıyorsunuz. O insanlarla biraraya geleceksiniz. Bir siyasetçi için gelebilecek en kötü şey tükürdüğü testiden su içmektir. Siyasetçi aklını başına almalı. Kültür eksik. Siyaset kültürü yok. bizim demokrasimizde ahlak ve kültür ayağı yok. Belli dönemler vardı sonra iş çığırından çıkmış. Çok ağır hakaret edince yaşa varol diyorlar. Kendi vicdanımda bunların muhasebesini yaptım yapıyorum."
MECLİS YÖNETMEK Mİ BAKANLIK MI DAHA ZOR?
"Bakanlıklar iyi kötü oturmuş kuruluşlar. Ana muhalefet partisinin yemin krizi var. Bu anayasaya uygun olmadığını onların anayasa uzmanları da söyledi. Meclis açılmış ana muhalefet partisi mecliste yok. Meclis başkanı ordusuz generaldir. Generalsiniz ama ne taburunuz, ne tankınız hiç bir şeyiniz yok. İlişkiye dayalı. İkna etmeye çalışıyorsunuz."
CEMİL ÇİÇEK İLE CUMHURBAŞKANI ERDOĞAN
"Hem yaşayan hem de hayatta olmayan insanlarla ilgili değerlendirme yapmak zor. Her şeyi açık net konuşsanız leblediden leb kapan bir ortam. Ben ikisi ile de tanışmış olmaktan memnunum. Bir mukayese yapmak gerekirse Turgut Bey ilçe, il başkanlığı belediye başkanlığı yok. Ne var üniversiteyi bitirmiş kamu görevlisi olmuş. Dışarıya çıkmış. Senato adaylığı var ama seçilmemiş. Bir meydan mitinginde konuşması yok. Belli bir kültür seviyesinden olan insanlarla iilişkisi var. Sonra millet karşılaşmış. Tayyip Bey'in gençlik kollarından tutun belediye başkanlığına kadar dikey bir ilerleme var. Olumlu bir şey söylesen yalakalık yapıyor derler."
"Siyasete giren insanın elbette bazı hırsları vardır. Hizmet yapmak istiyorsunuz bu makamlarda hizmet için gereklidir. Hırsınız aklınızın önüne geçmemeli. Hizmeti takdir etmek lazım."
KILIÇDAROĞLU İLE TOKALAŞMAMASI
"Sayın Kılıçdaroğlu'na kasti bir şeyim yok. Benim ondan alacağım vardır. O beni çok ağır eleştirmiştir. Bir parti başkanı ile meclis başkanı münakaşaya girmemeli. Her defasında demişimdir biraz da empati yapmak lazım."
27 NİSAN MUHTIRASI
"Gece 11'i 5 geçe meslektaşınız aradı Genelkurmayın bildirisine ne diyorsunuz dediler bende haberim yok dedim. Sonra altyazı geçti televizyonda. Abdülkadir Beyi aradım onunda bilgisi yok. Ben hemen Abdullah Beyi aradım. Konu biraz da onun ilgisi var. Dedim ki bu işle ilgili konuşsak iyi olur. Dışişleri konutuna gittik. Orada iki arkadaş daha var. Bildiriyi gece taslak olarak yazdık ertesi gün Başbakanlık konutunda yayınladık. 14 saat Genelkurmay Başkanına devlet ulaşamıyor. İşin vahametine bakın. Türkiye bugün böyle noktalara geldi bunlara dönüp bakması lazım. Saat 2'ye kadar çok kişinin rengi atmıştır. Bir avuç insan oturup konuştuk. Bizim topumuz tüfeğimiz yok. İşte gerekli dersler çıkarılmadığı için 15 Temmuz gibi bir alçak bir saldırı olmuştur."
