Habertürk
    Takipde Kalın!
      Günlük gelişmeleri takip edebilmek için habertürk uygulamasını indirin
        Haberler Gündem Politika Başbakan Yardımcısı Nurettin Canikli: Avrupa dağılma sürecine girmiştir, bunu kimse engelleyemez

        Başbakan Yardımcısı Nurettin Canikli, Hollanda'daki diplomatik skandala ilişkin, "Bu hadiseler, bu yaklaşım, bu tür politikalar Avrupa tarafından aslında ilk defa gündeme gelmiş değil. Biraz geriye gittiğimizde, tarihe biraz döndüğümüzde Avrupa'nın bu şekilde son derece katı, tamamen çıkar ve menfaat üzerine kurulu, kafatasçı, baskıcı ve sömürgeci yaklaşımlarının her zaman dünya tarihini meşgul ettiğini ve önemli bir yer tuttuğunu görürüz. Bugün Avrupa medeniyetinin, eğer medeniyet denilebilirse Avrupa medeniyetinin tamamen sömürge üzerine kurulu bir medeniyet olduğunu, bir refah olduğunu, bir zenginlik olduğunu biliyoruz." dedi.

        Canikli, Trabzon Valiliği ziyareti sırasında gazetecilerin, "Aile ve Sosyal Politikalar Bakanı, Hollanda'daki gelişmeler üzerine Türkiye'ye geri dönüş yaptı. Bunu nasıl değerlendiriyorsunuz? Türkiye'nin bundan sonra nasıl bir yol haritası olacak ve ekonomik yaptırımlar söz konusu olacak mı?" şeklindeki sorularını yanıtladı.

        Canikli, aslında uzun zamandan beri Avrupa'dan, Avrupa'nın bugüne kadar savunduğu ilkeler ve değerlerle örtüşmeyen, bunlara taban tabana zıt, en temel insan hak ve hürriyetleri savunulması ötesinde, bunlara taban tabana zıt birtakım tavır, davranış ve politikalar ortaya koymaya başladığını belirterek, son günlerde bunların artık iyice çok daha net, gözle görülür bir şekilde açığa, ortaya çıkmaya başladığına dikkati çekti.

        Esasında Avrupa'nın geçmişte uyguladığı temel politikaların ilginç bir tezahürü olarak gelişmeleri değerlendirmek gerektiğini vurgulayan Canikli, "Bu hadiseler, bu yaklaşım, bu tür politikalar Avrupa tarafından aslında ilk defa gündeme gelmiş değil. Biraz geriye gittiğimizde, tarihe biraz döndüğümüzde Avrupa'nın bu şekilde son derece katı, tamamen çıkar ve menfaat üzerine kurulu, kafatasçı, baskıcı ve sömürgeci yaklaşımlarının her zaman dünya tarihini meşgul ettiğini ve önemli bir yer tuttuğunu görürüz. Bugün Avrupa medeniyetinin, eğer medeniyet denilebilirse Avrupa medeniyetinin tamamen sömürge üzerine kurulu bir medeniyet olduğunu, bir refah olduğunu, bir zenginlik olduğunu biliyoruz." diye konuştu.

        Canikli, çok fazla uzağa gitmeye gerek olmadığına işaret ederek, sözlerini şöyle sürdürdü:

        "1995 yılında Bosna'da binlerce insanın katledilmesinin önünü açan, bu insanları adeta katillere teslim eden BM forması altında onları korumakla görevli Hollandalı askerlerin ve Hollandalıların orada çok büyük bir katliama neden olduğunu biliyoruz. Buna benzer sayısız örnekler vardır tarihte. Esasında bunlara şaşırmamak gerekir ama yine de biz özellikle AB projesi çerçevesinde, AB'nin insanlığın en büyük değerlerine saygı duyan, onları koruyan, yücelten, sahip çıkan bir anlayış içerisinde olduklarına inanıyordum ve inanmak istiyorduk. Kendileri de böyle söylüyorlardı. Bu tür propaganda yapıyorlardı. Özgürlüklerin yeşerdiği, korunduğu topraklar olarak kendi topraklarını tanımlamaya çalışıyorlardı fakat çok kısa sürdü, maskeler düştü."

        "GİZLEME GEREĞİ DAHİ DUYMUYORLAR"

        Başbakan Yardımcısı Canikli, Avrupa'nın maskelerinin bir kez daha düştüğünü, artık her şeyin açık oynandığını bildirdi.

        "Gizleme gereği dahi duymuyorlar, esasında 15 Temmuz sonrası gelişmelerin ortaya çıkardığı şaşkınlığın bir yansıması olarak bunları değerlendirmek gerekiyor." diyen Canikli, şu değerlendirmelerde bulundu:

        "Daha önce yine en azından Avrupa bu korkunç, vahşi yüzünü, sömürgeci yüzünü bazı değerlerle evrensel değerlerle maskelemeye çalışıyordu. Bu kadar açıktan bu yüzünü göstermiyordu ama özellikle Türkiye'deki 15 Temmuz hain darbe girişiminden sonra Avrupa çok ciddi bir şaşkınlık içerisinde ve rastgele, gelişigüzel, kendileri açısından da mantıklı ve rasyonel olmayan bir politik atmosfer içerisinde geçmişteki bu acı yüzlerini, kanlı yüzlerini bir kez daha ortaya koydular, bütün dünyanın gözü önünde, bunları izliyoruz."

        Canikli, AB, Avrupa ülkeleri, Almanya, Hollanda, Belçika, Avusturya, İsveç ve aslında hemen hemen tamamının uzun yıllardan beri Türkiye'nin toprak bütünlüğünü hedef alan terör örgütlerine nasıl destek verdiklerini bildiklerine işaret etti.

        Canikli, şu ifadeleri kullandı:

        "Onlara silah veriyorlar, her türlü finansman imkanı sunuyorlar ve Avrupa'nın verdiği silahla Türkiye'de binlerce masum insanın katline neden olmuşlardır terör örgütleri. Eğer Avrupa'nın bu desteği olmasaydı bu kanlı faaliyetlerine terör örgütleri Türkiye'de devam edemezlerdi kesinlikle. Bir başka ifadeyle bu dökülen, Türkiye'de terör örgütlerinin akıttığı kanda Avrupa'nın, Hollanda'nın, Almanya'nın eli vardır, o kana, o katliama ortaktırlar. Eğer terör örgütlerine destek veriyorsanız, terör örgütlerinin yaptıklarından sonuna kadar sorumlusunuz. Onların bütün katliamlarına, cinayetlerine ortaksınız anlamına gelir."

        "ARTIK AVRUPA SONA DOĞRU YAKLAŞMATA"

        Bugün tekrar Avrupa'nın suç üstü yakalandığına değinen Canikli, "Maskeleri bir kez daha düşmüştür ve artık aslında Avrupa dağılma sürecine girmiştir. Bundan sonra hiç kimse, hiçbir güç Avrupa'nın dağılmasını engelleyemez. Avrupa'yı bir arada tutan evrensel değerler, insan haklarına saygılı politikalar, hukukun üstünlüğü idi. Avrupa'yı Avrupa yapan, Avrupa'yı birleştiren bu değerler artık ortadan tamamen kalkmıştır, ayaklar altına alınmıştır, çiğnenmiştir. Hollanda'da bugün bu ortaya çıkmıştır ama hiçbir Avrupa ülkesi de Hollanda'nın bu eşkıya tarzı yaklaşımını kınamamıştır, eleştirmemiştir, adeta örtülü bir şekilde destek vermektedir. O nedenle artık Avrupa sona doğru yaklaşmaktadır." diye konuştu.

        "İNGİLTERE'NİN AB'DEN AYRILMASI TESADÜFİ BİR ADIM DEĞİL"

        Canikli,​ Avrupa rüyasının artık bittiğini, Avrupa'da çöküş başladığını belirterek, şu görüşlere yer verdi:

        "Önümüzdeki günlerde hep birlikte göreceğiz, esasında İngiltere'nin AB'den ayrılması tesadüfi bir adım değildir. İngiltere Avrupa'daki bu gelişimi görmüştür ve bu enkazın altında kalmamak için AB'den çıkma kararı almıştır. İngiltere duygusal nedenlerle günlük politikalarla uzun vadeli stratejiler ortaya koyan bir ülke değildir. Dolayısıyla AB'nin özellikle içeride kaynayan o ateşi ve yangını alev alev, için için ortaya çıkan o yangını İngiltere erkenden fark etmiştir. Bugün Avrupa'nın bütün ülkelerinde aşırı görüşler, aşırı uç görüşler, kafatasçı, faşist görüşler merkeze doğru kaymaya başlamışlardır. Merkezde politika üreten politikacılar artık aşırı uçların bu baskılarına boyun eğer hale gelmişlerdir, Avrupa'da kafatasçı, ırkçı yaklaşımlar dominant politik unsurlar haline gelmiştir."

        Avrupa'nın, bundan sonra kavgaların, çatışmaların, kendi içinde çatışmaların bir merkezi haline geleceğini vurgulayan Canikli, AB rüyasının bittiğini bildirdi.

        Canikli, bu kadar kanın, masum insanın kanının dökülmesine katkı sağlayan, destek veren Avrupa'nın bu hareketlerinin, bu yanlış tavırlarının ve politikalarının da cevapsız kalmasının kesinlikle mümkün olmadığını ifade etti. Canikli, onların bedelini bütün Avrupa, bu zulmü yapanlar, bu haksızlığa destek verenler, terörün içinde olanların ödeyeceğini belirtti.

        "KESİNLİKLE MUKABELE GELECEKTİR"

        "Şu anda gün, bugündür." diyen Canikli, şöyle devam etti:

        "Bu anlamda Hollanda'nın önce Dışişleri Bakanımızın uçağına iniş izni vermemesi, daha sonra Aile ve Sosyal Politikalar Bakanımıza yapılan tırnak içerisinde tam anlamıyla bir eşkıyalık olarak değerlendirdiğimiz o tavır ve yaklaşımlar, Avrupa'da artık sonun başlangıcı olacaktır ve elbette bu yapılanlara Türkiye olarak misli ile mukabele etmek zaten uluslararası hukuktan doğan hakkımızdır. Elbette onlar da kesinlikle yapılacaktır, orada misliyle bu mukabelede bulunacağız. Bunun detaylarını, ayrıntılarını, nasıl yapılacağını konuşacağız, ondan sona karar vereceğiz ama hiç kimse aklından çıkarmasın, kesinlikle mukabele gelecektir. Onların bu yaptığı insanlık dışı, akıl dışı, kendi ülkeleri açısından da aslında o politikacılar ülkelerine de zarar veriyorlar, ülkelerinin geleceğine de zarar veriyorlar.​"

        Yani artık sömürü düzeninin de sonuna gelindiğini vurgulayan Canikli, "Esasında kavgaların temel nedenlerinden bir tanesi de bu. Hollanda da biliyorsunuz çok meşhur sömürgeci ülkelerden bir tanesidir, geçmişte ve bugün hala devam ediyor. Hollanda'nın sömürgesi, sömürge politikaları modern yöntemlerle modern araçlarla." ifadesini kullandı.

        Canikli, özellikle Türkiye'nin bu sömürge araçlarını ortadan kaldırmaya yönelik politika üretmeye başlamış olmasının onların Türkiye'ye karşı, Türklere karşı, genelde İslam coğrafyasına karşı kinlerinin de politikalarının da en temel faktörlerinden bir tanesi, itici gücü olduğunu bildirdi.

        Türkiye'nin politika üretebilir ve bu sömürü sistemine itiraz edebilir bir konuma gelmesinin onları ciddi anlamda rahatsız ettiğine dikkati çeken Canikli, o nedenle terör örgütlerine Türkiye'nin siyasi yapısının istikrarsızlaştırılması için destek verildiğine işaret etti.

        Başbakan Yardımcısı Canikli, şöyle dedi:

        "Müttefikimiz olan bir ülkeyi düşünün, ülkeyi kan gölüne çevirmeyi hedefleyen Fetullahçı Terör Örgütü'nün o kalkışmada görev alan, rol alan mensuplarına bile bile kucak açmaktadırlar, göz göre göre destek vermektedirler, oturma izni imkanı sunmaktadırlar. Bu insanlar o terör örgütünün bir parçası olarak bu ülkenin birliğini, bütünlüğünü ortadan kaldırmak ve ülkeyi iç savaşa sürüklemek için çok büyük hain çalışmalar yaptılar. Bunu Avrupa bilmiyor mu? Bunu Almanya bilmiyor mu, Hollanda bilmiyor mu? Elbette çok iyi biliyorlar, bile bile yapıyorlar zaten. Türkiye'ye yöneliktir, Türk milletinin güçlü çıkışına yöneliktir ama ne yaparsanız yapın bu çıkışı engelleyemeyeceksiniz ve bu sizin, Avrupa'nın sonu olacak. Avrupa bir bataklık sürecine girmiştir, çırpındıkça batıyor, battıkça çırpınıyor, göreceksiniz çok uzun sürmeyecek bu olaylar. Dediğim gibi İngiltere'nin AB'den çıkışıyla aslında başlamıştır, bundan sonra da hızlanacaktır."

        Artık Avrupa'nın özgürlükler ülkesi, hukukun üstünlüğünün tesis edildiği bir bölge, insan haklarına riayet edilen bir ülke olmadığına değinen Canikli, Avrupa'nın, Hollanda başta olmak üzere bugün dağ kanunlarının, orman kanunlarının uygulandığı, fütursuzca uygulandığı, en temel değerlerin ayaklar altına alındığı, ortadan kaldırıldığı bir ülke ve bir bölge konumuna geldiğini belirtti.

        "TÜRKİYE'YE BİR ŞEY YAPAMAZLAR, YAPMAYA GÜÇLERİ YETMEZ"

        Canikli, Türkiye'ye bir şey yapamayacaklarını, yapmaya güçlerinin yetmeyeceğini vurgulayarak, "Zaten yapmaya çalıştılar, 15 Temmuz terör örgütünün arkasında onlar vardı. PKK terör örgütüne yıllardan beri her türlü desteği sağladılar, sağlamaya devam ediyorlar ama yapamadılar, sonuç alamadılar, alamayacaklar. Allah'ın izniyle inşallah ama bu Avrupa'nın sonu olacak.​" ifadesini kullandı.

        Basın mensuplarının, Türkiye'nin ekonomik anlamda bir yaptırımı olup olmayacağı yönündeki sorusu üzerine Canikli, "Onların hepsini tartışacağız, görüşeceğiz inşallah. Şu an itibarıyla spesifik olarak şu alanlarda gibi bir belirleme yapma imkanımız yok. Sonuç itibarıyla bütün boyutlarıyla ele alınacak konu, orada ayak üstü verilecek olan bir karar değil." dedi.

        Canikli, yarın Bakanlar Kurulu olacağını anımsatarak, şunları kaydetti:

        "O çalışma da aslında şu anda başladı Ankara'da, devam ediyor. Yarın da Bakanlar Kurulunda enine boyuna bütün boyutlarıyla ele alacağız. Sonuç itibarıyla bütün bu kararlarda ülkemizin menfaatlerini, çıkarlarını esas alacağız kuşkusuz. Dolayısıyla o çerçevede atılacak adımları belirleyeceğiz, karar vereceğiz ama kesinlikle karşılıksız kalmayacak, onu tekrar söyleyebilirim.​"

        GÜNÜN ÖNEMLİ MANŞETLERİ