Habertürk
    Takipde Kalın!
      Günlük gelişmeleri takip edebilmek için habertürk uygulamasını indirin
        Haberler Gündem Diyanet FETÖ Raporu: Çağın Mabetleri: "Işık Evleri"

        ÇAĞIN MABETLERİ(!) : “IŞIK EVLERİ”

        “Allah’ın yapılmasına ve içinde isminin anılmasına izin verdiği evlerde akşam sabah

        Allah’ı tenzih ederek anarlar.” mealindeki Nûr suresi 36. âyet, örgüt evleri için şöyle

        referans gösterilmektedir:

        “Mabetler kapanabilir, kapılarında paslı kilitler olabilir, ama bir kısım

        evler var, açık olacak. Allah’tan izin var o evlere, ferman var. Açık

        olacak o evler... Mescidin fonksiyonunu eda eden evler… Ev

        ayeti, evler ayeti”

        “… Ser levha yaptığım âyet-i celîle-i kerîme de size bu ruh,

        irade insanlarının bir bakıma mikro planda –estağfirullah âyet

        olması itibariyle- dünya çapında yüce hakikatleri ihtiva ederek

        aynı meseleye parmak basmaktadır. Yiğitlerden bahsediyor,

        madde karşısında serfürû etmeyen yiğitlerden bahsediyor

        ayet. Dünyanın âlâyiş, debdebe ve ihtişâmı onları Allah’tan

        alıkoyamayacak yiğitlerden bahsediyor. Gözleri öteye teveccüh

        etmiş, Allah’a hesap vermekle içleri hesaplı yiğitlerden bahsediyor.

        Hesabını dünyada yapmış yiğitlerden bahsediyor. Dünyanın

        kaderini değiştirecek yiğitlerden bahsediyor, Allah’ın inayet

        ve keremiyle.”…“Enteresandır, bu ayetten hemen iki ayet üstte

        “Nûr” ayeti vardır. Nûr sure-i celîle’sinde Asr-ı Saadet’te ilâhî

        nurun belli bir mahfaza içinde inkişafından bahseder. Ve bütün

        İslamî tarih boyunca devre devre yine inkişaf edecek. İman,

        Kur’an hususiyle Allah nurundan bahseden ayetten iki ayet aşağı

        benim okuduğum ayetle “Nûr” ayeti arasında davardır. Allah’ın yüce

        adının, yüce azametine uygun, ululuğuna uygun bayraklaştırıldığı

        “evlerden” bahsediyor. Başta o evler, bu mabedlerdir. Mabed,

        fonksiyonunu edâ edemez hale gelince; mabed, gönüllerde

        aşkı, heyecanı uyaramaz hale gelince bu vazifeyi üçer-beşer

        insanın bir araya gelip toplandıkları, tuttukları içinde barındıkları,

        tahassun ettikleri evler üstlenmişlerdir. Bu evler aynı vazifeyi

        yapmışlardır. Bu hususu arîz ve amîk arz edecek değilim. Fayda

        da mülahaza etmiyorum. Ama Allah’ın yüce adının anıldığı

        evlerden bahsediyor. Yeryüzünde bu evlere denk ev yoktur.

        Allah’ın adı müzakere ediliyor, meseleler Allah’ın ismi, yâd-ı

        şerifi etrafında dönüp duruyor. Konuşmalar, muhavereler hep bu

        istikamette cereyan ediyor. Bir gün evlere, Allah’ın evleri dediği

        şu mabetlere, fonksiyonları unutturulabilir ama boyunduruk bütün

        bütün yere konmuş olmayacaktır. Boyunduruk bütün bütün yere

        konmayacaktır.” …“…mabedler vazifelerini yapamadıkları an o,

        mümin millet kalpleriyle bu evlere teveccüh edecek ve o vazifeyi

        Allah’ın inayet ve keremiyle bu evlerde yapacaktır.”…“Kur’an şöyle

        ِdiyor:

        REKLAM

        Onlar öyle evlerdir ki; başka yerde sanki Allah’ın yüce adının anılmasına

        izin yoktur da Allah, bu evlerde mübarek adının anılmasına izin

        vermiştir.” “…Her yerde memnuiyyet olduğu zaman siz, küçük

        planda, mikro planda o evlerde “hele bu işi devam ettirelim”

        diyeceksiniz. Geceyle o evlerde kavga vereceksiniz. O evlerde

        karanlıkla yaka-paça olacaksınız. Bir gün gelecek “ışığın ordusu”

        karanlığın ordusunu bozunca, yine o mabedler kapılarını ardına

        kadar sizlere açacak ayeti geliyor. Bu ayette insanlığın bu karanlık âlemini değiştirecek,

        ona yeni bir aydınlık âlem kazandıracak, hakka-hakikate dilbeste

        olmuş, Allah’a gönül vermiş, hiçbir şeye takılıp kalmayan, yollarda

        takılıp kalmayan “bir cemaatten” bahsediyor. Buna, “İkinci

        Garipler” diyebiliriz. Hiçbir şahıs tek başına ben, oyum dememeli.

        Bu gurur olabilir. Fakat benim kalkıp bu cemaat adına konuşurken

        “bu cemaat onlar değildir” demem de onların hissiyatına karşı

        saygısızlık olur.”

        “Allah’ın yapılmasına ve içinde isminin anılmasına izin verdiği evlerde akşam sabah

        Allah’ı tenzih ederek anarlar.” (Nûr, 24/36) âyet-i kerimesinde yer alan “evler”den kastedilen,

        mescidler (Zemahşeri, Keşşaf, III, 242; Beydavi, Tefsiru’l-Beyzavi, IV, 108; İbn Kesir, Tefsirü’l-Kur’ani’l-azîm,

        VI, 62-64; Kuran Yolu, IV, 83-84) ve Allah’ın adının anıldığı her türlü mekândır. (İbn Âşûr,

        XVIII, 266 V; Kuran Yolu, IV, 83-84.) Dolayısıyla herhangi bir mekân veya evin bu âyet-i kerime

        kapsamında değerlendirilmesinde bir sakınca yoktur. Nitekim Hz. Peygamber (s.a.s.)

        bir hadislerinde şöyle buyurmaktadır: “Bir topluluk Allah’ın evlerinden birinde bir araya

        gelip Allah’ın kitabını okudukları ve aralarında müzakere ettikleri sürece melekler

        onları kuşatır, rahmet onları çepeçevre sarar, üzerlerine sekinet iner.”

        REKLAM

        Umûm ifade eden bu âyet-i kerimenin Gülen tarafından oluşturulan örgüt evlerine

        münhasır kılınması, âyeti çarpıtarak Kur’an-ı Kerim’i istismardan başka bir şey de-

        ğildir. Böyle bir tavır tarihte birtakım batıl ve sapkın düşünce mensuplarında da gö-

        rülen ideolojik bir tutumdur. Müminler âyetlerin hedeflediği yüce değerleri hayatlarına

        aktarmak için çaba sarf ederler. Ancak hiçbir mümin topluluk, yeryüzünde takva duyarlılığına

        sahip sayısız salih mümin ve topluluğu bir tarafa koyarak sadece kendilerini

        âyetlerle özdeşleştirme hakkına sahip değildir. Öte yandan Gülen örgütünün en bariz

        özelliklerinden biri de bağlılarındaki aile, millet ve ümmet bağlarının zayıf olmasıdır. Söz

        konusu âyetin istismarı bir yönüyle de ümmet bilincini zayıflatmak ve sadece kendi kü-

        çük grup aidiyetini tahkime yöneliktir. Ayrıca bu söylem, bütün ümmetin ortak ibadet

        mekânı olan camilerin yerine örgüt evlerini ikame ederek ümmetin vahdetini zedeleyici

        bir fonksiyon icra edecektir.

        GÜNÜN ÖNEMLİ MANŞETLERİ