Habertürk
    Takipde Kalın!
      Günlük gelişmeleri takip edebilmek için habertürk uygulamasını indirin
        Haberler Gündem "BM'yi hiç düşünmedim"

        Cumhurbaşkanı Abdullah Gül’ün vatandaşlarla “doğrudan iletişim kanalı’’ olarak nitelediği “Cumhurbaşkanı’na Sorun’’ uygulamasının ilki gerçekleştirildi. Gül, internetten kendisine yöneltilen sorulardan en çok beğenilenlerin sahipleriyle önceki gün Çankaya Köşkü’nde bir araya geldi. Müze Köşkü de gezen konuklar Gül’e sorularını bizzat yönelttiler. İşte 10 beğenilen soru ve Gül’ün yanıtları:

        YENİ GÖREV

        Üniversite öğrencisi Çağdaş Yıldız: (BM Genel Sekreterliği) BirleşmişMilletler Genel Sekreterliği seçimleri çok hassas, uluslararası dengeleri ve kotaları olan bir sistem. Ben şahsi olarak hiç düşünmedim. Türkiye’nin de böyle bir niyeti, beyanı olmadı. Zaman zaman görüyorum, duyuyorum; böyle düşünenler oluyor.

        TABELALAR

        Edebiyat öğretmeni Bekir Orhan: (Yabancı sözcüklerden oluşan tabelalar) Kültürler arasında etkileşimden korkmamak gerek. Bazılarını çok abartılı görüyorum, yakışmıyor. Türkçe kökenli, kendi kültürümüzün stillerini taşıyan çok güzel isimler de ortaya çıkıyor. Diyorlar ya stilize etmek... Devletin kültür politikası çerçevesinde Türk kültürünü öne çıkarmak ayrı birmesele, yasak getirmek başka bir şey. Zaten yasakçı bir zihniyet, kendi kültürümüze güvenmeyen bir davranış olur.

        DİZİLER

        Yüksek lisans öğrencisi Melek Karacaoğlu: (Televizyon dizileri): Bu yönde şikâyetler var; kalitenin, seviyenin düştüğü yönünde. RTÜK bunları inceliyor ve eminimki çalışmaları vardır. Buralarda da yasakçı zihniyetle yaklaşırsak sonuç alamayız. Özendirici bir şekilde herkesin kendi içinde otokritik yapması, ortak şikâyetlere önemvermesi gerek.

        ÇEVRE BİLİNCİ

        Yazılım firması çalışanı Emrah Çakmak: (Betonlaşma) Şehirleşme çok hızlı yaşandı. Belli bir dönemde imar durumları özensiz gerçekleşti. Büyük şehirlere müthiş akımoldu. Plansız, programsız çarpık yapılaşma yaşandı. Son yıllarda bunun farkına varıldı. Çevre bilinci uyanmaya başladı. Doğru istikamette geri dönüşün başladığını ifade edebilirim.

        BOR PİYASASI

        Üniversite öğrencisi Merve Kırca: (Bor madeni) İyi ki bu soruyu sordun. Türkiye, dünyadaki bor rezervinin yüzde 70-72’sine sahip. Uluslararası bor piyasasının yüzde 50’sini elinde tutuyor. Türkiye’nin yıllık bor madeni ihracatı 900 milyon dolara yaklaştı. Türkiye’nin bor ihracatının yüzde 92’si işlenmiş, hemde yüksek katma değer verilmiş ve en yüksek seviyeye getirilip öyle satılıyor.

        İŞSİZLİK

        Çevre Mühendisi Yunus Koç: (65 yaşındakiler çalışırken, 20-35 yaş arasında 3 milyon işsiz var) 40-45 yaşında emekli olanlar vardı. Uzun dönemde gördük ki bu, sosyal güvenlik sistemini çökertti. Bu nedenle emeklilik yaşı yükseltildi. İşsizlik için yeni üretim alanlarının seçilmesi, yeni iş imkânları ve istihdam alanları çıkarılması gerek. İşte bütçeden para olacak ki o para üretim alanlarına gidebilsin.

        DİL BİLMEK

        Yüksek lisans öğrencisi Neslihan Uzun: (Araştırma görevlilerine yeni şartlar) Lisans mezunu olanların belli ortalama ve yabancı dilde belli seviyeyi tutturması, olmazsa belli bir sürede o seviyeye çıkmayı kabul etmesi gerekiyor. Böyle olmazsa zaten öğretimüyesi olunamaz. Araştırma görevlileri için sonradan bazı koşulların ortaya çıktığını duydum. Hatta mahkemelik olunmuş duyduğum kadarıyla. Konuyu takip edeceğim.

        POLİSLER

        Polis memuru M. Emre Onatça: (Polise sendika hakkı) Bu öyle bir meslek ki içine bir ayrımcılık, tarafgirlik girerse Türkiye’yi çok sarsar. 1970’li yıllarda poliste de sendika vardı, Pol-Der, Pol- Bir gibi. Polis, üniversitelerde olduğu gibi ideolojik olarak bölündü. Bunun Türkiye’ye çok büyük zararı oldu. Hepimizin korkusu bu. Poliste sendikayı biraz daha ileri bir döneme bırakmak gerektiği kanaatindeyim.

        GIDA MÜHENDİSİ

        Gıda mühendisi Vahit Akyol: (Gıda mühendislerine iş) Gıda Tarım ve Hayvancılık Bakanlığı’nda 1500 gıda mühendisi var ama gıda mühendisleri kamuda çalışacak diye bir şey yok. Özel sektör, güçlü bir şekilde gelişiyor.

        DERSHANE

        Mühendis Nesibe Akaryıldız: (Dershaneler) Dershaneler eğitim sisteminin iyi bir gerçeği değil. Bir yarış söz konusu olunca, imtihanla öğrenciler üniversiteye alınmaya başlayınca kaçınılmaz olarak dershaneler ortaya çıktı. Ama son yıllarda üniversite sayısı artınca, kontenjanlar çoğalınca dershane sayısında azalma başlamış. 4 bin 500’lere kadar ulaşan dershane sayısı şimdi 4 binin altına düşmüş. Liselerdeki not ortalaması sistemine geçilirse dershaneler devreden çıkacak.

        GÜNÜN ÖNEMLİ MANŞETLERİ