Habertürk
    Takipde Kalın!
      Günlük gelişmeleri takip edebilmek için habertürk uygulamasını indirin
        Haberler Gündem Tutuksuz sanıklar bavullarıyla geldi

        Zülfikar ALİ AYDIN-Bülent CEYHAN-Serdar KULAKSIZ

        Darbe iddialarının soruşturulduğu Ergenekon davasında karar açıklandı. Ergenekon resmen terör örgütü kabul edildi. 3’ü 2’şer kez olmak üzere 10 sanık ağırlaştırılmış müebbet cezasına çarptırıldı. Aralarında eski Genelkurmay Başkanı İlker Başbuğ ile 4 emekli orgeneralin de bulunduğu 9 sanığa müebbet hapis cezası verildi. 21 sanık beraat etti. Darbe ve hükümete müdahale girişimleri ile bu amaçla toplumsal kaos çıkarma iddialarının soruşturulduğu tarihi Ergenekon davasında karar açıklandı. Soruşturması 6 yıl önce İstanbul Ümraniye’de bir eve yapılan baskında ele geçirilen 27 el bombasıyla başlayan ve 66’sı tutuklu 275 sanığın yargılandığı İstanbul 13. Ağır CezaMahkemesi’ndeki davada tarihi gün gergin geçti.

        ÖNCE BERAATLER AÇIKLANDI

        Karar duruşması, Silivri’deki İstanbul 13. Ağır CezaMahkemesi’nde 12.15’te başladı. Mahkeme heyeti, saat 13.00 sıralarında kararı açıklamaya başladı. Beraat kararlarının duyurusu ile başlayan duruşmada, düşük cezalardan ağır cezalara doğru bir seyir izlendi. Mahkeme Ergenekon’u terör örgütü olarak ilan ederken, Veli Küçük veMuzaffer Tekin’in Danıştay saldırısının azmettiricisi olduğuna hükmedildi. En çok tepki gören karar Danıştay sanıklarından Osman Yıldırım’ın beraat etmesi oldu. Yıldırımhakkındaki kararın okunması ile salonda tepkiler yükselirken, İlker Başbuğ da duruşma salonunu terk etti. Doğu Perinçek, AK Parti’yi eleştirerek “1 yıl sürmeyecek, bunları yıkacağız” diye bağırdı.

        KİM NE DEDİ? İŞTE İLK YORUMLAR!

        13 SANIK İÇİN YAKALAMA

        Eski Genelkurmay Başkanı İlker Başbuğ, emekli Orgeneral Hurşit Tolon, emekli Orgeneral Hasan Iğsız, emekli Orgeneral Nusret Taşdeler, emekli Orgeneral Şener Eruygur, emekli KorgeneralMehmet Eröz, sendikacıMustafa Özbek ve Türk- Ortadoks Patrikhanesi Sözcüsü Sevgi Erenerol müebbet hapis cezası aldı. 21 sanık beraat ettirilirken, 17 sanık hakkında tahliye, 13 sanık hakkında ise yakalama kararı verildi.

        CUMHURİYET TARİHİNDE İLK

        Başbuğ’un aldığı cezayla Türkiye Cumhuriyeti tarihinde ilk kez bir Genelkurmay Başkanı, sivilmahkemede yargılanarak, terör örgütü kurmak ve yönetmek suçundanmüebbet hapis cezasına çarptırılmış oldu. Daha önce Genelkurmay BaşkanıMustafa Rüştü Erdelhun, 1960 ihtilalinden sonra Yassıada Mahkemesi’nde yargılanarak idama mahkûmedilmişti. Cezası daha sonra ömür boyu hapse çevrilen Erdelhun, 1964 yılında Cumhurbaşkanı Gürsel tarafından affedilmişti.

        17 TAHLİYE KARARI VERİLDİ

        Mehmet Haberal, Mehmet Bora Perinçek, Mehmet Bülent Sarıkahya, Osman Yıldırım, Sedat Özüer, Selçuk Özkan, Ziya İlker Göktaş, Cemal Gökçeoğlu, Erkan Ayyıldız, Fatma Cengiz, Hıfzı Çubuklu, Hulusi Gülbahar, Hüseyin Yanç, İbrahim Özcan, İsmail Hakkı Pekin ve Kenan Özay hakkında yattıkları süre göz önünde bulundurularak tahliye karar verildi.

        ‘Kararın hiçbir hükmü yoktur’

        Milletvekili Balbay, duruşmaya girerken izleyicilere dönerek, “Sıcak bir sonbahar geliyor. Herkes hazırlansın. Bu dava bitmiştir. Bize diz çöktürmek istiyorlar. Buna izin vermeyeceğiz. Buradan çıkacağız, hukuku da kurtaracağız. Mahkeme kararının bizim için hiçbir hükmü yoktur. Hükmü merak etmiyoruz. Hüküm kendilerinin, biz arkamızda halkın desteğini düşünerek mücadele edeceğiz. Artık gelecek bizim” diye bağırdı.

        SALONU TERK ETTİ

        Mahkeme kararıyla resmen terör örgütü üyesi olan eski Genelkurmay Başkanı İlker Başbuğ, karar okunduktan sonra tepki göstererek salonu terk etti. 6 Ocak 2012’de tutuklanan ve hâkim karşısına ilk kez 26 Mart 2012’de çıkan Başbuğ, kısa konuşmasın da savunma yapmayacağını söylemişti. Başbuğ, eski Genelkurmay Başkanı Hilmi Özkök’ün tanık olarak dinlenilmesi sırasında ve esas hakkında savunma yapmak üzere bazı duruşmalara katıldı. İlker Başbuğ kararın açıklanmasına saatler kala Twitter hesabından duruşma salonuna ailelerin alınmamasını eleştirerek, bunun nedenini “Çünkü Türk devleti ve ordusunun şanlı tarihine bugüne kadar görülmemiş bir kara leke sürecekler” ifadesiyle yorumlamıştı.

        ‘İLAHİ ADALET VARDIR’

        Başbuğ, Twitter hesabından kararların açıklanmasının ardından ilk açıklamasını yaptı: “Öncelikle herkese destek mesajlarından dolayı teşekkür ederiz, unutulmasın ki ilahi adalet vardır. Hak hiçbir zaman yerde kalmaz.”

        KONTEYNERDE 3 GECE

        OTOPARKTA KALDILAR:

        Tarihi karara imza atan Mahkeme Başkanı Hasan Hüseyin Özese, üye hâkimler Hüsnü Çalmuk ve Sedat Sami Haşıloğlu ile 3 cumhuriyet savcısı Mehmet Ali Pekgüzel, Nihat Taşkın ve Murat Dalkuş için Silivri Cezaevi otoparkına 4 gün önce 2 konteyner karavan getirildi. Heyet ve savcılar, gündüzleri duruşma salonunda karara çalışırken geceleri konteynerlerde geçirdi. Konteynerler dün otoparktan kaldırıldı.

        3 SAAT GEÇ BAŞLADI:

        Duruşma, Mahkeme Başkanı Hasan Hüseyin Özese’nin de aralarında bulunduğu 6 hâkim ile 3 savcının yerini almasıyla 12.15’te başladı.

        AİLELER ALINMADI:

        321’inci duruşmada gelen tarihi karara, sadece sanıklar, avukatlar, müdahiller, milletvekilleri ve basın mensupları tanıklık etti.

        TEZAHÜRAT:

        Tutuklu sanıkların gelişi sırasında salonda bulunanlar alkışla “Mustafa Kemal’in askerleriyiz”, “Her yer Silivri, her yer taarruz”, “Türkiye sizinle gurur duyuyor” sloganları attı.

        2 SAAT 10 DAKİKA:

        Başkan Özese, 13.00’te mahkeme kararını özetle okumaya başladı. Önce beraat edenlerle başladı. 2 saat 10 dakika sürdü.

        BASIN KARTI ŞART:

        Sarı basın kartı olmayanların girişine izin verilmedi. Bilgisayarlar içeri bu sefer alınmadı.

        AYAKKABI KRİZİ:

        X-ray cihazın da sinyal verdiği için ayakkabılarını çıkarması istenen Avukat Celal Ülgen, ayakkabısını elinde dolaştı. Rahatsızlanan Ülgen’i sağlık görevlileri muayene etti.

        BAVULLARIYLA GELDİLER

        Tutuksuz sanıklar Fatma Sibel Gürcihan ve eşi Behiç Gürcihan, duruşmaya ceza alma ihtimaline karşı bavullarıyla geldi.

        "MÜCADELEYE DEVAM"

        Ergenekon davasının karar duruşmasından sonra Gazeteci Tuncay Özkan’ın kızı Nazlıcan Özkan ile Dursun Çiçek’in kızı İrem Çiçek üzerinde nane fotoğrafı olan bir pankart açarak kararı protesto etti. Fotoğraftaki nanenin Tuncay Özkan’ın cezaevinde bir pet şişe içerisinde yetiştirdiği nane olduğu öğrenildi. “Bu daha başlangıç mücadeleye devam” diyen Nazlıcan Özkan’ın zaman zaman gözlerinin dolduğu görüldü.

        Alemdaroğlu tutuklandı

        Ahmet Cinali, Adnan Türkkan, Mustafa Hüseyin Buzoğlu (avukat), Yalçın Küçük, Kemal Alemdaroğlu, Mehmet Şener Eruygur, Tuncer Kılınç, Merdan Yanardağ, Tunç Akkoç, Mehmet Adnan Akfırat, Mehmet Ali Çelebi, Kemal Şahin ve Levent Temiz hakkında “adli kontrol hükümleri yetersiz kalacağı” gerekçesiyle tutuklama kararı çıkarıldı. Kemal Alemdaroğlu ve eski Özel Harekât polisi Kemal Şahin’in davanın bitiminde duruşma salonundan ayrılmasına izin verilmedi. Haklarındaki tutuklama müzekkeresinin yazılmasının ardından Alemdaroğlu ve Şahin tutuklanarak ceaevine ko nul du.

        ARİF DOĞAN EVE GÖNDERİLDİ

        Bu ara da, konutlarını terk etmemek suretiyle adli kontrole tabi tutulan emekli Albay Arif Doğan ve Hüseyin Vural da kararın tebliğinin ardından evlerine gönderildi.

        ‘Kararlar 6 yıldır süren eziyetin başka bir aşaması’

        Ergenekon davasında mahkeme heyetinin kararını açıklamaya başlamasından kısa süre sonra Türkiye Barolar Birliği (TBB) Başkanı Metin Feyzioğlu ile İstanbul Barosu Başkanı Ümit Kocasakal’ın da aralarında bulunduğu bir grup avukat salonu terk etti.

        ‘DUYMADIK, DİNLEMEDİK’

        Çıkışta soruları yanıtlayan Feyzioğlu, güvenlik önlemlerini eleştirerek, eziyetin sabah saatlerinde başladığını ve Silivri’deki salona ulaşana kadar sürdüğünü belirterek şöyle konuştu: “Aslında 6 yıldır süren eziyetin başka bir aşamasına geçilmişti. Özel görevli mahkeme bugün her noktada görevini kendi belirlediği şekilde yaptı. Bize göre bir tek mahkûmiyet vardır. Özel yetkili mahkeme bu hükmüyle kendini milletin vicdanında mahkûm etmiştir. Bunun dışında bir mahkûmiyeti biz duymadık, dinlemedik ve yapılanları daha fazla görmemek ve reddettiğimizi topluca bildirmek üzere bütün avukatlar da biraz önce dışarı çıktık. Mahkeme hükmünü okumaya başlamış idi.”

        ‘PROTESTO ETTİK’

        Feyzioğlu, “Yani protesto ettiniz?” sorusuna, “Evet, biz yargılamanın sürecini de avukatlara yapılanları da adil yargılama hakkının yurttaşların en temel haklarının da ellerinden alınmasını sonuna kadar protesto ediyoruz. Millet adına yargılama yapmak zorunda olan mahkeme, özel görevli statüsünde görevinin gereğini yapmıştır. Tevhim edilen hüküm tarafımızdan kabul edilmemiştir” diye cevap verdi.

        GÜNÜN ÖNEMLİ MANŞETLERİ