Habertürk
    Takipde Kalın!
      Günlük gelişmeleri takip edebilmek için habertürk uygulamasını indirin
        Haberler Gündem 3. Sayfa Dink davası yeniden görülüyor

        Agos Gazetesi Genel Yayın Yönetmeni Hrant Dink’in öldürülmesiyle ilgili davanın Yargıtay’ın bozma kararından sonraki ilk duruşması bugün görüldü.

        Duruşmada flaş bir gelişme yaşandı. Mahkeme sanıklardan Erhan Tuncel hakkında yakalama kararı verildi. Duruşmaya katılmayan Dink ailesi bundan sonra görülecek duruşmalara katılmayacaklarını açıkladı.

        Yargıtay 9. Ceza Dairesi'nin bozma ilamına uyulup uyulmayacağı konusunda, bozma yapılan kişilerin beyanları alındıktan sonra karar verilmesine hükmeden heyet, duruşmayı 3 Aralık'a erteledi.

        DİNK AİLESİ SALONDA YOK

        Bozulan davanın ilk duruşması bugün Çağlayan’daki İstanbul Adalet Sarayı’nda görülüyor. Adliyenin büyük salonunda görülen duruşmaya ilgi büyük. Tamamen dolan duruşma salonunda CHP Milletvekilleri Mahmut Tanal, Sezgin Tanrıkulu ile BDP Milletvekilleri Sebahat Tuncel ve Ertuğrul Kürkçü de bulunuyor. Dink ailesi salonda yerini almazken, aileyi avukatları temsil etti.

        AVUKAT BELEN: YARGITAY, DİNK'İN ÖLDÜRÜLMESİNİ ÇOK BASİT BİR GEREKÇEYE DAYANDIRIYOR

        Dink ailesinin avukatlarından Bahri Belen de, "Müvekkillerimiz bu davaya eşi, kardeşi, babası öldürüldüğü için katılmadı. Aslında Trabzon'da papazın öldürülmesi, Başbakan'ın uçağına bomba ihbarı yapılması ile toplumun terörize edilmesi, Mc Donalds olayını organize ederek insanların yaralanmasına sebep olan ve son olarak muhalif bir gazeteci olan Hrant Dink'in öldürülmesi eylemlerinin gerçekleştiren örgütün başının ve sonunun ortaya çıkması için müdahil oldular" dedi. Yargıtay'ın, Hrant Dink'in öldürülmesini çok basit bir gerekçeye dayandırdığını ifade eden Belen, "Yargıtay, Türklüğü aşağılayan yazılarından dolayı öldürüldüğünü belirtiyor. Aslında Hrant Dink öldürülmesi bu kadar basit değil. Eğer Dink sadece bu yazılarından dolayı mahkum olduğu için bir avuç Trabzonlu tarafından öldürüldüyse mesele yok. Ama bu örgüt, ‘akıllı ol' diye Orhan Pamuk'u hala tehdit ediyorsa Agos gazetesi ve Dink ailesi bu tehdidin nereden geleceğini bilmek için müdahil olmuştur" diye konuştu. Agos'un merdivenlerinin bordo-maviye boyandığını hatırlatan Belen, "Bu gösteriyor ki, bu örgüt basit bir Trabzonlu grubun oluşturduğu çete örgütü değil. Hala merdiven boyayıp tehdit ederek eylemlerini sürdürüyorlarsa biz bu örgütün ortaya çıkması konusunda örgüt yönünden müdahil olmak istiyoruz" ifadelerini kullandı.

        İstanbul 14. Ağır Ceza Mahkemesi başkanı Hadi Çağdır’ın izinli olması nedeniyle duruşmaya üye hakim Mustafa Başer başkanlık ediyor. Davaya tutuklu sanık Yasin Hayal ile tutuksuz sanık Salih Hacısalihoğlu da katıldı. Duruşmada ilk olarak Yargıtay’ın bozma kararı okundu.

        HAYAL: SUÇ ÖRGÜTÜ KURMADIM

        Daha sonra sanık Yasin Hayal’e bozma kararına ilişkin diyecekleri soruldu. Herhangi bir suç örgütü kurmadığını belirten Hayal, “Yargıtay’ın bozma kararını kabul etmiyorum. Hatta cinayet suçunu onamasına da itiraz ediyorum. Medyadan öğrendim. Bir itirafçı çıkmış. İtirafçı benim masum olduğumu ortaya koyuyor. İtirafçı, cinayeti Erhan Tuncel ile işleyerek Rusya’ya kaçacaklarını belirtiyor" dedi.

        TUNCEL’İN AVUKATI: YARGITAY KARARI ÇELİŞKİLİDİR

        Daha sonra duruşmaya katılmayan tutuksuz sanık Erhan Tuncel’in avukatı Erdoğan Soruklu söz aldı. Soruklu, “Yargıtay bu kadar kapsamlı bir dosyayı çok kısa sürede incelemiştir. Karar çelişkilidir. Yargıtay mahkemeleri etki altına alabilecek bazı kişilerin açıklamalarından etkilenmiştir. Yargıtay’ın verdiği bu karar bunu göstermektedir. Yargıtay kararındaki lehimize olan kısımlara uyulmasını, aleyhimize olan hususları ise delillerle çürüttüğümüz için uyulmamasını talep ediyorum" dedi. Duruşma diğer avukatların Yargıtay kararına karşı sözlerinin alınması ile devam ediliyor.

        "İTİRAFÇI MASUM OLDUĞUMU ORTAYA KOYUYOR"

        Davada söz alan sanık Yasin Hayal, "Medyadan öğrendim bir itirafçı çıkmış. İtirafçı benim masum olduğumu ortaya koyuyor" dedi.

        4 SANIK HAKKINDA ZORLA GETİRME

        Duruşmada verilen aranın ardından taleplere ve bozma ilamına karşı kararını açıklayan mahkeme heyeti, duruşmaya gelmeyen sanıklar Ahmet İskender, Tuncay Uzundal, Zeynel Abidin Yavuz ve Osman Hayal'in bir sonraki celseye zorla getirilmesine karar verdi.

        Heyet, sanıklardan Erhan Tuncel'in üzerine atılı suçların vasıf ve mahiyetlerinin aleyhine değişme ihtimali bulunduğundan, tutuklanmak üzere hakkında yakalama kararı çıkarılmasına hükmetti.

        Yargıtay 9. Ceza Dairesi'nin bozma ilamına uyulup uyulmayacağı konusunda, bozma yapılan kişilerin beyanları alındıktan sonra karar verilmesine hükmeden heyet, duruşmayı 3 Aralık'a erteledi.

        DURUŞMA ÖNCESİ AÇIKLAMA YAPTILAR

        Duruşma öncesi adliye önünde, "Müsamereyi bırakın asıl sorumluları yargılayın" yazılı pankart açan "Hrant'ın Arkadaşları" isimli bir grup, çeşitli sloganlar attı.

        Grup adına basın açıklamasını ise şarkıcı Ahmet Kaya'nın eşi Gülten Kaya yaptı.

        Hrant Dink'i öldüren gerçek sorumluların hala yargı önüne çıkmadığını söyleyen Kaya, sanıkların örgüt kurmaktan ceza almadıklarına dikkati çekerek, Yargıtay'ın kararı bozarak, mahkemeye geri gönderdiğini belirttti.

        Bugünkü görülecek davada mahkemenin "belki" örgüt bulabileceğini aktaran Kaya, "Bundan önceki yargı süreci boyunca, biz Hrant'ın Arkadaşları diyorduk ki, bu dava böyle bitmez. Şimdi de diyoruz ki, bu dava böyle başlamaz" dedi.

        Cinayetin işlendiği zaman görev başında olan kamu görevlilerinin devlet tarafından korunmaya devam edildiğini anlatan Kaya, şunları kaydetti:

        "Tablo çok açıktır. Bu tekrar görülmeye başlanan dava ile tetiğin arkasındaki ellerin hüküm giymesi mümkün değildir. Bir ihtimal tetikçinin yol arkadaşlarına örgüt kurmaktan hüküm verilecek, ancak o 'milli' ve tarihsel yapılanma yargı önüne çıkmayacak, perde arkasında kalmaya devam edecek, kim bilir belki de yeni terfiler alacaktır."

        "Müsamerenin" artık sona ermesini isteyen Kaya, "Gerçek sorumlular hesap vermeli, yargı önüne çıkmalıdır. Bu yapılmadığı sürece, biraz sonra başlayacak olan yeni mahkeme sürecinden adalet çıkmayacaktır" ifadelerini kullandı.

        Açıklamaya CHP Genel Başkan Yardımcısı Sezgin Tanrıkulu, CHP İstanbul Milletvekili Mahmut Tanal, BDP milletvekilleri Ertuğrul Kürkçü, Sabahat Tuncel ve Van Bağımsız Milletvekili Aysel Tuğluk da katıldı.

        YARGITAY'IN BOZMA KARARI

        Yargıtay 9. Ceza Dairesi örgüt yönünden verilen beraat kararını bozmuştu. Daire, sanıkların silahlı terör örgütü değil, suç işlemek amacıyla oluşturulan örgüt üyesi oldukları gerekçesiyle yargılanmalarına hükmetmişti.

        "Kasten öldürmeye azmettirme'' ve Orhan Pamuk'u ''tehdit'' suçlarından sanık Yasin Hayal'e verilen mahkumiyet kararı ise onanmıştı. Hayal hakkında ''Silahlı terör örgütü kurma, yöneticisi olma'' suçundan beraat kararı ise, ''suç örgütü kurma ve yönetme'' suçundan mahkumiyet gerektiği için bozulmuştu.

        Sanıklardan Ersin Yolcu'nun ''kasten öldürmeye yardım suçundan'' mahkumiyet hükmü onanırken, ''silahlı terör örgütü üyesi olmak'' suçundan beraati ise "suç örgütü üyesi olma" suçundan mahkumiyet gerektirdiği için bozulmasına karar verilmişti.

        Sanıklardan Erhan Tuncel'in ise ''patlayıcı madde imal etme'' suçundan mahkumiyet kararını onayan Yargıtay 9. Ceza Dairesi, ''Kasten öldürmeye azmettirme'' suçundan beraat hükmünü ise, sanığın Dink'in öldürülmesi suçuna yardım suretiyle iştirak etmesi sebebiyle mahkumiyeti gerektiği için bozmuştu. Tuncel hakkında ''silahlı terör örgütü yöneticisi olma'' suçundan beraat kararı da ''suç örgütü üyesi olma'' suçundan mahkumiyeti gerektiği gerekçesiyle bozulmuştu.

        Tuncel'in, Trabzon'da 24 Ekim 2004 tarihinde McDonalds'ın bombalanması olayında, ''genel güvenliği kasten tehlikeye sokma, mala zarar verme ve 6 ayrı kasten yaralama'' suçlarından verilen mahkumiyet kararını bozan Yargıtay 9. Ceza Dairesi, Tuncel'in bu eyleminin ''6 ayrı kasten öldürmeye teşebbüs'' suçunu oluşturacağına karar vermişti.

        Sanıklardan Ahmet İskender hakkındaki ''kasten öldürmeye yardım'' suçundan verilen mahkumiyet kararı onanırken, İskender'in ''silahlı terör örgütü üyesi olmak'' suçundan beraatı ise "suç örgütü üyesi olma" suçundan mahkumiyeti gerektiği gerekçesiyle bozulmuştu.

        Sanıklardan Salih Hacısalihoğlu'nun ''Silahlı terör örgütüne yardım'' suçundan beraat kararı onandı. 6136 Sayılı Kanuna aykırılık suçundan mahkumiyet kararı, sanığın cezalandırılmasına yeterli delil bulunmadığı için, "beraat" kararı verilmesi gerektiği gerekçesiyle bozulmuştu.

        Sanıklardan Zeynel Abidin Yavuz ile Tuncay Uzundal'ın "silahlı terör örgütü üyesi olmak" suçundan beraatlarına ilişkin kararlar da "suç örgütü üyesi oldukları" gerekçesiyle bozuldu. Sanıklar Yavuz ve Uzundal hakkında 'kasten öldürmeye yardım' suçundan beraat hükümleri de, sanıkların Dink'in öldürülmesi suçuna yardım suretiyle iştirak etmeleri sebebiyle mahkumiyetleri gerektiği gerekçesiyle bozulmasına karar verildi.

        Sanıklardan Mustafa Öztürk'ün de ''silahlı terör örgütü üyesi olma'', ''kasten öldürmeye yardım'' suçlarından beraat kararlarını onayan Yargıtay, sanıklar Halis Egemen ile Yaşar Cihan hakkında da ''silahlı terör örgütüne yardım'' suçundan kurulan beraat hükümleri de onamıştı.

        Sanıklardan Yasin Hayal'in ağabeyi Osman Hayal hakkında da ''kasten öldürmeye yardım'' suçundan kurulan beraat hükmü, eksik soruşturma sebebiyle bozulmuştu. Sanıklardan Veysel Toprak, Alper Esirgemez, Osman Alpay, Erbil Susaman, Şenol Akduman, İrfan Özkan ve Numan Şişman'ın ''silahlı terör örgütüne yardım yataklık'', ''suç işleyeni saklama'' suçlarından verilen beraat kararları, suç tarihi ile inceleme tarihi arasında dava zaman aşımının dolduğu gerekçesiyle bozulmasına karar verilmişti.

        AJANSLAR

        GÜNÜN ÖNEMLİ MANŞETLERİ