Habertürk
    Takipde Kalın!
      Günlük gelişmeleri takip edebilmek için habertürk uygulamasını indirin
        Haberler Gündem Politika CHP ve MHP 3 bakanın istifa etmesini istedi, Meclis'te operasyon tartışmaları, TBMM Genel Kurulu yolsuzluk operasyonu açıklama

        CHP ve MHP milletvekilleri, İstanbul merkezli operasyonda çocuklarının ismi geçen üç bakanın istifa etmesini isterken, BDP Diyarbakır Milletvekili Nursel Aydoğan, operasyonların arkasında, çözüm sürecinin sabote edilmesinin yattığını, Hükümet'in gücünün azaltılmak istendiğini söyledi.

        TBMM Genel Kurulu'nda, 2014 Yılı Merkezi Yönetim Bütçe Kanunu Tasarısı'nın görüşmeleri devam ediyor.

        CHP Antalya Milletvekili Arif Bulut, Napolyon'un "Para, para, para" sözüne işaret ederek, Türkiye bütçesinin de "vergi, vergi, vergi" üçlemesinden oluştuğunu, bunun da "rüşvet, rüşvet, rüşvet" üçlemesine neden olduğunu söyledi.

        Bakanlar Kurulu'nun 3 üyesinin çocuklarının gözaltına alındığını ifade eden Bulut, normal şartlar altında bu 3 bakanın ve bankalardan sorumlu Başbakan Yardımcısı Ali Babacan'ın derhal istifa etmesi gerektiğini savundu. Bulut, İçişleri Bakanı'nın yerinde kalmasının ise felaket olduğunu öne sürerek, "Takke düşmüş, kel görünmüştür. Devletin malı deniz değildir. Aksırınca, tıksırıncaya kadar yiyemeyeceksiniz. Polisleri, savcıları, hakimleri de görevden alsanız kurtulumayacaksınız. Hesabı, millete vereceksiniz" diye konuştu.

        MHP Bursa Milletvekili Necati Özensoy, İstanbul merkezli operasyonda ismi geçen bakan çocuklarının, banka müdürlerinin suçsuz olmalarını, çıkan paraların kaynaklarını ifade edebilmelerini, görüntülerin sahte olmasını canı gönülden istediklerini dile getirdi.

        Özensoy, şöyle devam etti:

        "Operasyonda gözaltına alınanlar, yargılananlar beraat etse bile polis müdürleri görevden alınırken, Ergenekon soruşturması yaparken altına korunsun diye zırhlı araba verdiğiniz, dün kahraman olan savcı Zekariya Öz'ün yanına iki savcı vererek, onun etkisizleştirilmesi sonucu çıkacak karar, kamu vicdanında ne kadar kabul görecek? Başbakan, 'Bunlar tuzak' diyor. Dün Ergenokon soruşturmasını tek başına yapan bu kahraman savcı mı şimdi bu iktidara, Başbakan'a tuzak kuruyor? Bakanların yerinde kalmaları hukuki olabilir ama ahlaki olan sayın bakanların bir an önce oradan istifa etmeleridir. "

        Genel Kurul'da konuşma yapan CHP Grup Başkanvekili Tanju Özcan, "Bu soruşturmada rüşvet var, yolsuzluk var, kara para aklama var. İktidar bakanlarından bir tanesi çıkıp, 'Yok böyle bir şey' demedi. Başbakan, bakanları görevden almadı, bakanlar alınmaması gereken polis müdürlerini görevden aldı. Bunun adı darbedir, böyle bir şeyi dünyada duydunuz mu? Allah'ınızı severseniz, Başbakan'a, 'Bu bakanlar hala neden görevde?' diye söyleyin." ifadelerini kullandı.

        CHP'li Özcan, konuşurken, AK Parti sıralarından Mehmet Metiner, zaman zaman kürsüye laf attı. Başkanvekili Meral Akşener, vekillere müdahalede bulunmamaları konusunda sık sık uyarıda bulundu.

        Daha sonra partilerine sataşma olduğu gerekçesiyle söz alan AK Parti Grup Başkanvekili Mahir Ünal, "AK Parti olarak diyoruz ki sonu nereye kadar giderse gitsin bu işin peşindeyiz." dedi. Emniyet Genel Müdürü'nün, polislerin görevden alınmasına ilişkin yaptığı açıklamayı hatırlatan Ünal, operasyon üzerinden partilerine yönelik suikast yapıldığını ileri sürdü.

        Ünal'ın konuşmasıyla birlikte Genel Kurul'da karşılıklı laf atmalar devam edince Başkanvekili Meral Akşener, "Gerçekten alay edilmiş hissediyorum kendimi." diyerek, birleşime 10 dakika ara verdi.

        "GÖREVDEN ALACAKLAR TABİİ"

        BDP Diyarbakır Milletvekili Nursel Aydoğan, operasyonların arkasında da çözüm sürecini sabote etme amacının bulunduğunu, "Hükümet'in gücünü azaltmak istiyorlar. Hükümeti farklı şeylerle muhatap haline getirip, çözüm sürecinde daha dik durmasını, çözüm sürecinin arkasında durmasını engellemeye çalışıyorlar. Emniyet müdürlerinin neden görevden alındığını söylüyorlar. Alacaklar tabii ki. Onların yaptığı basit bir iş değildir. 2 yıldır teknik takipteydiniz neden 6 ay önce 2 yıl önce yapmadınız? Yaptığı basit bir iş değildir. Bunu söylerken, ülkede yolsuzluk yapılsın, bakanların çocukları bunlara bulaşsın demiyoruz. Bunu yapan zihniyetin, çözüm sürecini sabote etmekle alakası var" diye konuştu.

        CHP Grup Başkanvekili Muharrem İnce, yaşananların çözüm sürecine bağlanmasının siyasete, ahlaka, hiçbir şeye uymadığını belirterek, "Hükümetin avukatlığı BDP'ye mi düştü?" diye tepki gösterdi.

        AK Parti Grup Başkanvekili Mahir Ünal da TBMM'nin yargı makamı olmadığını belirterek, yargı süreci devam ederken yargı sonuçlanmış, suç sabitmiş gibi siyasilerin yorum yapmasının doğru olmadığını belirtti.

        BDP Grup Başkanvekili İdris Baluken, Hükümeti, çözüm sürecindeki yaklaşımlarından dolayı en fazla eleştiren partinin kendileri olduğunu belirtti.

        Baluken, "alabildiğince kirlilik içine bulaşmış, pislik akıtan yolsuzluk skandalıyla karşı kaşıya kaldıklarını", bunu savunamayacaklarını söyledi. Baluken, Meclis'in inisiyatif alması gerektiğini belirtti.

        "YARGININ ARKASINDA OLACAĞIZ"

        Maliye Bakanı Mehmet Şimşek, "Kim yanlış yaparsa, bir kuruşunu dahi kullanır gasp ederse, ne gerekiyorsa biz adli makamların, yargının arkasındayız, gerekli desteği vereceğiz." dedi.

        Türkiye Büyük Millet Meclisi (TBMM) Genel Kurulunda, 2014 Yılı Merkezi Yönetim Bütçe Kanunu Tasarısı üzerindeki görüşmelere devam ediliyor. Maliye Bakanı Mehmet Şimşek, milletvekillerinin İstanbul'daki yolsuzluk ve rüşvet operasyonuyla ilgili sorularıyla karşılaştı.

        İçişleri Bakanına ulaşamama konusundaki bir soruya Şimşek, "Herşeyden önce o bahsettiğiniz husus, İçişleri Bakanımıza ulaşamama hususu bir defa arayıp toplantıda olduğu husustur." karşılığını verdi. "Milletimizin irfanına, sağduyusuna inanıyor, güveniyoruz." diyen Şimşek, bu kadar aceleci davranmayıp iddianameyi görecek ve milletin kararını vereceğini ifade etti.

        "Kim yanlış yaparsa, bir kuruşunu dahi kullanır gasp ederse, ne gerekiyorsa biz adli makamların, yargının arkasındayız, gerekli desteği vereceğiz." diyen Şimşek, her yerde yanlış çıkabileceğini belirterek, "Önemli olan bizim tavrımızdır. Arkasında başka hususlar var mı; bu konuşulur. Olaya öyle bakmamak lazım. Bir sorun varsa bütün yönleriyle değerlendirmeliyiz. Burada hata, eksik varsa gereği yapılmalıdır. Hassasiyet için teşekkür ediyorum. Bizde en az sizin kadar hassasız." şeklinde konuştu.

        Vergi denetimleri konusundaki bir soruya ise Bakan Şimşek, zaman zaman ihbar veya savcılık isteği üzerine arama ve inceleme yapılabildiğini kaydetti. İncelemelerin yeni bir şey olmadığına dikkat çeken Şimşek, incelemelerin Gezi sonrasına denk gelmesi sebebiyle belki bir takım algılara yol açabildiğini kaydetti. "İnanın hiçbir inceleme altı aydan önce bitmiyor. Zaman zaman bir yılı alıyor." diyen Bakan Şimşek, 59 tane polisli-savcılı aramalar yapıldığını ifade etti.

        AJANSLAR

        GÜNÜN ÖNEMLİ MANŞETLERİ