Habertürk
    Takipde Kalın!
      Günlük gelişmeleri takip edebilmek için habertürk uygulamasını indirin
        Haberler Gündem Politika Numan Kurtulmuş'tan cumhurbaşkanlığı açıklaması

        AK Parti Genel Başkan Yardımcısı Numan Kurtulmuş, "Çok şükür ilk sefer, bu sefer cumhurbaşkanlığı seçimleri ali cengiz oyunlarıyla değil, kapalı kapılar ardında yapılan birtakım hesaplarla değil, milletin doğrudan doğruya helal oylarıyla seçilecektir ve inşallah 10 Ağustos'ta birinci turda Türkiye yeni cumhurbaşkanını seçecektir" dedi.

        Kurtulmuş, Birlik Vakfındaki "Yeni Türkiye'nin İnşası" konulu konferansta, 7 Şubat'ta Oslo görüşmelerini deşifre eden gücün Türkiye'nin çözüm sürecini yapmasını istemediğini dile getirdi.

        Kurtulmuş, eski Türkiye'de bir tarafta siyasetteki bir tarafta medyadaki, iş dünyasındaki ve bürokratik oligarşideki uzantılarıyla her alanda milletin önünü kesmeye çalışan bir anlayışla hareket edildiğini, şimdi ise bunların çoğunun geride kaldığını söyledi.

        Kurtulmuş, "Bu millet 30 Mart'ta vermiş olduğu kararla 'yolunuza devam edin, eski Türkiye'nin bütün kirli, pasaklı işlerini temizleyin, yeni Türkiye'yi bütünüyle inşa edin' emrini vermiştir, direktifini vermiştir" diye konuştu.

        Seçim kampanyasında ortaya çıkan kumpasların sıradan olmadığını, 28 Şubat'tan çok daha iyi hazırlanmış bir komployla karşı karşıya kalındığını ifade eden Kurtulmuş, yanlış hesapların sandıktan döndüğünü belirtti.

        Eskiden gazetelerde "yüksek rütbeli generallerden edinilen bilgiye göre" diye haberlerin yer aldığını, artık bu tür haberlerin yazılmadığını ifade eden Kurtulmuş, "Bu kadar işler oluyor Türkiye'de Genelkurmay Başkanlığından herhangi bir şekilde bir görüş ortaya çıkıyor mu? Türkiye'de Türk Silahlı Kuvvetlerimiz olması gereken yere çekilmiştir. Daha doğrusu olması gereken yere çıkmıştır. Neresi orası? Vatan savunması" görüşlerini aktardı.

        Askeri vesayetin geride kaldığını burada doğan boşluğu başkalarının doldurmaya çalışabileceğini söyleyen Kurtulmuş, askeri vesayetin yerine yargı, polis, birtakım iş adamları veya derneklerin vesayeti getireceğini zannedenlerin fena halde yanılacağını dile getirdi.

        12 yılda Türkiye'de millet iradesinin güçlendirilmesi konusunda cumhurbaşkanlığı ve Anayasa referandumlarının Türk siyasi tarihinin dönüm noktaların oluşturduğunu aktaran Kurtulmuş, şunları kaydetti:

        "Cumhurbaşkanlığı makamı eski Türkiye'nin emniyet sibobuydu. Ortada bir sandık var o sandıkta milletin iradesi iyi kötü ortaya çıkıyordu ama bütün bunları birtakım anayasal kurum ve kuruluşlarla dengeliyorlar. Yine de başa çıkamazlarsa Cumhurbaşkanlığı makamıyla kontrol ediyorlardı. Sayın Ahmet Necdet Sezer'in AK Parti'nin ilk döneminde nasıl bir veto mekanizmasında kullanıldığını, onun döneminde Köşk'ün nasıl bütün kararları, bütün atamaları döndüren, bütün yasaları neredeyse döndüren bir mekanizmaya dönüştüğünü hep beraber izledik. Hatta öncesi var. Bundan dolayı da her cumhurbaşkanlığı seçimine müdahil olmaya çalıştılar. Her cumhurbaşkanlığı seçimi öncesinde Türkiye'de ali cengiz oyunları oynamaya çalıştılar. 30 Mart 2014 seçimlerinde Türkiye'de oynanan oyunların önemli bir kısmı da bu sene ağustos ayında yapacağımız cumhurbaşkanlığı seçimine etki etmek hevesiydi, hesabıydı. Allah'a şükür o da tutmadı."

        Türkiye'deki, tüm cumhurbaşkanlığı seçimlerinin sıkıntılı olduğunu dil getiren Kurtulmuş, "Çok şükür ilk sefer, bu sefer cumhurbaşkanlığı seçimleri ali cengiz oyunlarıyla değil, kapalı kapılar ardında yapılan birtakım hesaplarla değil, milletin doğrudan doğruya helal oylarıyla seçilecektir ve inşallah 10 Ağustos'ta birinci turda Türkiye yeni cumhurbaşkanını seçecektir" dedi.

        Dar bölge seçim sistemine de değinen Kurtulmuş, bu seçim sistemiyle bire bir o halkın ortalamasını temsil edenlerin milletvekili olacağını kaydetti.

        Ankara'da oturarak hiç seçim bölgesini görmeyenlerin milletvekili olmasının imkanı kalmayacağını dile getiren Kurtulmuş, aynı zamanda bir daha 28 Şubatlarla parlamentonun aritmetiğinin de değiştirilemeyeceğini söyledi.

        Dar bölge sistemiyle bütün partilerin seçim bölgesinde ortalamaya uygun adaylar çıkaracağı için sivrilikleri ortadan kaldıracağını anlatan Kurtulmuş, böylece parlamentonun daha güçlü olacağını belirtti.

        Bütün bunların demokrasiye olan samimi inançlarının sonucu olduğunu dile getiren Kurtulmuş, sözlerini şöyle sürdürdü:

        "Ama dar bölge sistemi dendiği zaman diyorlar ki: 'Böyle bir şey olmaz'. Hatta bir partinin genel başkanı demiş ki: 'Altından zeminin kaydığını görenler, düşünenler hangi yollara sapacaklarını hesap ediyorlar. Bunun için dar bölge sistemini geriyorlar.' Burada korkunç bir mantık hatası var. Millete güveni olmayan bir parti, milletten dar bölge sisteminde oy alıp iktidara geleceğini düşünmeyen bir parti, hazır elinde böylesine bir seçim sistemi varken bunu bırakır da dar bölge sistemine gider mi? Böyle akıl olur mu böyle mantık olur mu? Biz bunu sadece Türkiye demokrasisinin muhkem hale gelmesini istediğimiz için savunuyoruz. Allah'ın izniyle dar bölge sistemi çıktıktan sonra göreceksiniz Türkiye'nin işleri, siyasetteki işlerimiz çok daha iyi bir şekilde ilerleyecektir. Dar bölge sistemiyle de Türkiye'de yeni anayasayı yapacak çoğunlukla parlamentoda olacağız ve milletin istediği anayasayı yapma imkanına sahip olacağız."

        Türkiye'nin, Gezi ve 17 Aralık olaylarından sonra çıkarılmak istenen ekonomik krizden makro ekonomisi güçlü olduğu etkilenmediğini dile getiren Kurtulmuş, ancak seçimden sonraki 3 hafta içinde Türkiye'nin 55 milyar lira zarardan kar ettiğini bildirdi.

        Kurtulmuş, büyük Türkiye hedefine ancak yüzde 5 ve üstü kalkınma ile ulaşılabileceğini söyledi.

        Gezi'de ve 17 Aralık'ta Kuzey Irak petrolleriyle ilgili de operasyon yapıldığını hatırlatan Kurtulmuş, Türkiye'nin Kuzey Kuzey Irak petrollerinden istifade etmesinden niye rahatsız olunduğunu sordu.

        Türkiye'nin Kuzey Irak petrolünü taşımaya kalktığında, karşısına, Ankara'nın, İstanbul'un meydanında molotofkokteylleri ve para yapının dinlediği tapelerin çıktığını söyledi.

        KATILIMCILARIN SORULARINI YANITLADI

        Kurtulmuş, konuşmasının ardından katılımcıların sorularını yanıtladı. Paralel yapıyla mücadele ilişkin bir soru üzerine Kurtulmuş, konunun yeterince konuşulduğunu ifade etti.

        Devlet aklının kin ile hareket etmeyeceğini anlatan Kurtulmuş, "Biz bunu söylerken, Sayın Başbakanımız söylerken bir kin ile söylemiyor. Bunun altını çizmek isterim. Devlet aklı, devletteki otoriteyi tecezzi ettirmeyecek şekilde hareket eder" şeklinde konuştu.

        Kurtulmuş, demokratik meşruiyetin bölüştürülemeyeceğini vurgulayarak, şöyle devam etti:

        "Seçilmiş, halktan görev alan meşru bir hükümet, 'yargıyı şuna verdim, polisi buna verdim, eğitim sistemini buna verdim' diyemez. Bunun adı demokrasi olmaz. Bu, bölük pörçük farklı bir yönetim olur. Dolayısıyla da AK Parti demokratik meşruiyetinin farkındadır. Bu demokratik meşruiyeti hiçbir kimseyle hiçbir güçle hiçbir camiayla hiçbir çevreyle hiçbir odayla hiçbir odakla paylaşmaz."

        "SİYASETTEKİ İNANÇLARIMIZDAN BİRİSİ DE KULA KULLUK YAPMAMAKTIR"

        "Kula kulluk sistemini bitirme yönünde söylemleriniz vardı. AK Parti'nin yönü hala bu yönde mi" sorusunu Kurtulmuş, şöyle yanıtladı:

        "Siyasi hayatım boyunca ne söylediysem her cümlesinin her kelimesinin her harfinin arkasındayım. Dolayısıyla inanmadığım hiçbir şeyi söylemedim. İnandığım her şeyin de sonuna kadar mücadelesini yaptım. Bugün de geçmiş dönemde söylediğimiz şeylerin hepsini burada, AK Parti çatısı altında da söylüyoruz. Zaten bizim inancımızın en temel şeyi bizim kitabımızda kula kulluk yazmaz. Allah'tan başka hiçbir dünyevi güç karşısında boyun eğmemek üzere verilmiş bir ahittir. Siyasetteki temel inançlarımızdan birisi de kula kulluk yapmamaktır. Bunu, inançlarımızdan da siyasi görüşlerimizden de kaynaklanarak böyle söylüyoruz. Dün de böyle söyledik, bugün böyle söylüyoruz, yarın da böyle söylemeye devam edeceğiz. Hiç şüpheniz olmasın."

        ÇÖZÜM SÜRECİ

        Kurtulmuş, çözüm süreciyle ilgili soru üzerine kamuoyunun zihnini bölmek için birilerinin birtakım tezviratta bulunduğunu ifade etti.

        Çözüm sürecinde Türkiye'de bağımsızlık, özerklik gibi konularla ilgili hiçbir kimseyle hiçbir pazarlık yapılmadığına ve yapılmayacağına dikkati çeken Kurtulmuş, "Şu andaki siyasi irade ülkede var olduğu sürece Türkiye'de bir özerk bir bölge, bağımsız bir bölge olmayacak. Türkiye'nin bölünmez bütünlüğü konusunda asla kimse şüphe ve tereddüt içinde olmayacak" ifadesini kullandı.

        AA

        GÜNÜN ÖNEMLİ MANŞETLERİ