"Bu gençleri dağdan indirecek olan Başbakan Erdoğan'dır"

BDP Eşbaşkanı Selahattin Demirtaş, BDP'nin gençlerin veya çocuklarının dağa gitmesine yönelik bir siyaset yapmadığını, çocukların ve gençleri dağdan indirmeye yönelik siyaset yaptıklarını belirterek, "Bu çocukları gençleri dağdan indirecek olan Başbakan Erdoğan'ın kendisidir" dedi.

BDP Eşbaşkanı Selahattin Demirtaş, çocuklarının PKK tarafından kaçırıldığını iddia eden ailelerle yaptığı görüşmenin detaylarını anlattı. Demirtaş, görüşmede ailelerin sitemlerini, eleştirilerini dinlediğini ve bunu KCK yetkililerine aktarmak için çaba içinde olacağını söyledi. Demirtaş, ailelerden çözüm süreciyle ilgili adım atmayan Ak Parti'nin psikolojik savaş hamlelerine alet olmamaları gerektiğini belirterek, şunları söyledi:

"Ailelerimizin tamamı zaten bizim ailelerimiz. Konuyu, meseleyi bilen aileler. Yaptığımız görüşmede de bu sorunun aslında bir barış sorunu, bir Kürt sorunun çözüm meselesi olduğunu, BDP'nin bu konudaki çabalarını onlar da biliyor. Ailelerin sitemlerini eleştirilerini dinledim ve KCK yetkililerine ulaştırmak için çaba içinde olacağımı anlattım. Ailelerimizin duygularını anlamaya çalıştık. Aynı zamanda şunu da konuştuk. Bu pozisyonlarında çözüm sürecinde adım atmayan AKP'nin psikolojik savaş hamlelerine alet olmamalarını ve bu konuda dikkatli olmaları konusunda ricalarımızı ilettik. Ailelerimizde bunu anlayışla karşıladı. Bazıları doğru olmayan açıklamalar ifade etmişti. Bu eylemin amaçları kamuoyu yaratsa bu eylemin amacına ulaştığını ifade ettim. Eylemi bitirmeleri konusunda ise takdiri kendilerine bıraktım. Bizim ailelere dönük olumsuz bir yaklaşımımız, baskımız olamaz. Ailelerde bunun farkında. Bu nedenle bize BDP'ye güvendiklerini, bunun BDP'ye yönelik bir protesto eylemi olmadığını ifade ettiler. Ama yaygın medya, Türkiye basını bunu bir psikolojik savaş yöntemi olarak her zamanki gibi kullanma çabası içinde oldu."

"ÇOCUKLARI, GENÇLERİ DAĞDAN İNDİRECEK OLAN BAŞBAKAN'DIR"

Başbakan Recep Tayyip Erdoğan'ın da aileleri siyasi istismar konusu yaptığını ileri süren Demirtaş, "Başbakan aileleri siyasi istismar konusu yaparak çözüm sürecini bir kenara bırakıp, bugüne kadar uyguladığı ayrıştırıcı, kamplaştırıcı, kışkırtıcı dil kullanmaya devam etti. Aileler de Başbakan'ın bu sert açıklamalarından rahatsız olduklarını ifade ettiler. BDP olarak bu konuda biz yetkili bir makam değiliz. Elimizden geleni yapacağımızı kendilerine ilettik. Bütün anneler çocuklarına kavuşmak istiyor. Bu son derece doğal bir duygudur. Fakat bu duygunun gerçekçi sonuç alıcı şekilde ifade edilmesi de herkes tarafından daha doğru olur" dedi. Demirtaş, bütün annelere seslenmek istediğini belirterek, konuşmasını şöyle sürdürdü:

"Bizler çocuklarımızın, gençlerimizin dağa gitmesi için değil, dağdan inmesi için uğraşıyoruz. Çözüm sürecini sayın Öcalan bu nedenle başlattı. Hükümet bugüne kadar adım atmış olsaydı, belki de dağda hiç kimse kalmamış olacaktı. Dağa çocukların yönünü çevirmesini çeviren BDP'nin yapmış olduğu politikalar değil. BDP sürekli barış ve çözüm çağrısı yapıyor. Asıl Başbakan'ın hakaret eden, ötekileştiren, sokakta işkencelere varan uygulamaları, baskı politikaları çocukları, gençleri siyasete karşı soğutuyor, çözüm sürecine karşı inançlarını zayıflatıyor ve yönünü, yüzünü dağlara doğru çeviriyor. Aileleriimiz de bu konuda gerçekçi muhatabın Başbakan olması gerektiğini bilmelidir. Bu konuda adım atması gereken Başbakan'dır. Sorumluluk makamında olan Başbakan'dır."

"BAŞBAKAN'IN YALANDAN BAŞKA SIĞINACAĞI BİR ŞEYİ KALMADI"

Ağrı'da 1 Haziran'da yenilenecek seçimlere de değinen Demirtaş, Ağrı'da miting yapan Başbakan Erdoğan'ın katılımın az olması nedeniyle kentten moralsiz ayrıldığını ileri sürdü. Demirtaş, "Başbakan'ın yalandan çarpıtmadan başka sığınabilecek hiç bir şeyi kalmadı. Ağrı iki dönemdir AKP tarafından yönetildi. Ağrı'da belediye hizmetleriyle ilgili Başbakan tek bir cümle bile kuramadı. O da artık seçimin bir yenilgiyle sonuçlanacağının farkında ancak Ağrı halkını da tehdit etmekten geri kalmadı. Barış sürecinin devam etmesini istiyorsanız AKP'ye oy verin diyerek açıkça barış sürecini rehin almaya çalıştı. Sanki ortada yürüyen bir süreç varmış gibi, sanki AKP adım atıyormuş gibi. Barış sürecini Ağrılıların önüne bir tehdit unsura olarak koydu" dedi.

DHA