Habertürk
    Takipde Kalın!
      Günlük gelişmeleri takip edebilmek için habertürk uygulamasını indirin
        Haberler Gündem 3. Sayfa İstanbul Adliyesi'ndeki silahlı saldırı davası, İstanbul Adliyesi'nde cinayet, İstanbul Adliyesi'nde kadın cinayeti

        Çağlayan'daki İstanbul Adalet Sarayı giriş kapısında annesi Hanıme Arslan ile yanındaki koruma polisini tabancayla öldüren, bir güvenlik görevlisini de yaralayan Dursun Zehir ile 'öldürmeye azmettirme' suçundan tutuksuz yargılanan baba Hızır Zehir ilk kez hakim karşısına çıktı.

        Baba Hızır Çelik duruşmaya çelik yelek giyerek katıldı. Mahkeme heyeti, oğlunu öldürmeye azmettirmekten hakkında ağırlaştırılmış müebbet hapis cezası istenen baba Hızır Zehir'in kaçma ve delilleri karartma ihtimali bulunduğundan tutuklanmasına karar verdi. Mahkeme, tutuklu sanık Dursun Zehir'in cezai ehliyetinin tespit edilmesi için Adli Tıp Kurumu'na sevk edilmesine hükmetti.

        İstanbul Adalet Sarayı'nda bulunan 11. Ağır Ceza Mahkemesi'nde görülen duruşmaya, tutuklu sanık Dursun Zehir ile tutuksuz sanık baba Hızır Zehir ve şikayetçi avukatları hazır bulundu. Hızır Zehir'in duruşmaya çelik yelek giyerek gelmesi dikkat çekti. Kimlik tespitinin ardından savunmasını yapan tutuklu sanık Dursun Zehir, "Belimde silah vardı. Düşman sahibi olduğum için devamlı silah taşıyorum. Kan davalılarımız var. Duruşmaya babamla beraber gelmiştim. Mahkemeden 1,5 ay önce Rize'den gelmiştim. Olay günü çay ocağına gittim oturdum. Babam aradı. Annemi görmek için gelmiştim. Sinirliydim ona karşı. Görünce, benden kaçtığı için sinirlenip ateş ettim" dedi.

        Hakimin, "4 el ateş edecek kadar mı sinirliydin?" diye sorması üzerine Dursun Zehir, "Annemin evlendiğini ve çocuk sahibi olduğunu öğrendim, ona sinirlendim" diye cevap verdi.

        "SİLAHI BABAMA GÖSTERMEDİM"

        Babasıyla birlikte otomobille adliyeye geldiğini anlatan Dursun Zehir, silahı babasının görmediğini iddia etti. Bunun üzerine hakim, "Bir Rizelinin silah taşıyan birini anlamaması mümkün mü?" diye sorunca, Zehir, "Görmedi, göstermedim. Adliyeye geldiğimde silah olduğunu babama söylememek için, asker kaçağı olduğumu söyleyerek içeri girmedim. Babam ve kardeşim içeri girdi. Babam telefonda 'Annen geldi. Zarar verme' diye uyardı. Babam 'Sakın oğlum' dedi, yemin ettirdi. Uzun süre babamla konuştuk. Yemin ettim. Annem kapıdan çıkarken beni gördü ve polisin arkasına kaçtı. Ben de silahı çekip anneme doğru ateş ettim. Annem polisin arkasına kaçmıştı, ben o sırada silahı ateşlemiştim. Polis memuru yere düştü, daha sonra anneme de ateş ettim. Sonra teslim oldum" dedi. Annesine evlendiği için kin duyduğunu söyleyen Dursun Zehir'e mağdurların avukatı, "Baban olaydan 1-2 hafta önce başkasıyla tanıştırılmış. Baban başkasıyla evlenseydi de, kin duyup öldürür müydün?" diye sorunca, Dursun Zehir, "Hayır. Annemin de ölmesini istemezdim. Yaralama amacıyla ateş ettim" ifadesini kullandı.

        "BEN ÇOCUĞUMU ÖLÜME ATMAM"

        Dursun Zehir'in ardından baba Hızır Zehir savunmasını yaptı. Hızır Zehir, oğlunu azmettirmediğini savunarak, "Bir baba oğlunu böyle azmettiriyorsa, oğlunun düşmanıdır. Çocuğumun olay sonrasında vurulmaması mucizedir. Ben çocuğumu ölüme atmam" dedi.

        Hızır Zehir, eski eşi Hanime Arslan'ın duruşmaya geldiğini görünce, oğlu Dursun Zehir'i cep telefonu ile aradığını söyledi. Hızır Zehir, "Oğlumun silah taşıdığından haberdar değildim. Ben diğer oğlumla içeri girdim. Eşimin yanına gidip konuşmak istedim, ancak kabul etmedi. Barışmak istediğimi söyleyecektim. Mahkemeye girmeden yarım saat önce oğlum Dursun'la konuştum. Evden çıkarken annesine kızgın olduğunu biliyordum. Oğlumu arayıp annesinin duruşmaya geldiğini, bitkin bir hali olduğunu söyleyip, 'Annene saldırma' dedim. O da söz verdi" dedi.

        Hakimin, "Olaydan sonra neden kaçtın?" sorusuna Hızır Zehir, "Oğlumun vurulup vurulmadığını sordum. Polis memuru 'Oğlun sıktı' dedi. Başka bir polis memuru da 'Madem oğlun sıktı, kaç buradan' dedi.

        Müşteki avukatları ise olayın planlı olduğunu savunarak, sanık Hızır Zehir'in de tutuklanmasını talep etti.

        BABANIN TUTUKLANMASINA KARAR VERİLDİ

        Duruşma sonunda, mahkeme heyeti, baba Hızır Zehir'in kaçma ve delilleri karartma ihtimali bulunduğundan tutuklanmasına karar verdi. Oğlu Dursun Zehir'in de cezai ehliyetinin tespit edilmesi için Adli Tıp Kurumu'na sevk edilmesine hükmetti. Tanıkların dinlenmesine karar veren mahkeme heyeti, eksikliklerin giderilmesi için duruşmayı erteledi.

        İDDİANAME

        11 Mart 2014 tarihinde, Çağlayan'daki İstanbul Adalet Sarayı girişinde meydana gelen silahlı saldırıda, 3 çocuk annesi Hanıme Arslan (43) ölürken, kadını 3 yıl önce boşandığı eşinden korumakla görevli polis memuru Emrah Taşdemir (32) de şehit olmuştu. Saldırıda Mehmet Zengin adlı adliye özel güvenlik görevlisi de hafif yaralanmıştı.

        Dursun Zehir hakkında, annesini ve görevli memuru "Kasten öldürmek" suçundan 2 kez ağırlaştırılmış müebbet hapis cezası isteniyor. Sanık hakkında ayrıca, güvenlik görevlisi Mehmet Zengin'i de "Kasten öldürmeye teşebbüs" suçundan 13 yıldan 20 yıla kadar hapis cezası talep ediliyor.

        Baba Hızır Zehir hakkında ise, Dursun Zehir'i annesini öldürmeye azmettirmekten ağırlaştırılmış müebbet hapis cezası isteniyor.

        DHA

        GÜNÜN ÖNEMLİ MANŞETLERİ