Habertürk
    Takipde Kalın!
      Günlük gelişmeleri takip edebilmek için habertürk uygulamasını indirin
        Haberler Gündem Politika Başbakan Erdoğan'dan Köşk ziyareti Başbakan Erdoğan'dan 3 partiye ziyaret Başbakan SP'yi ziyaret edecek Başbakan Erdoğan BBP'yi ziyaret etti

        Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, Ağustos ayında yapılacak Cumhurbaşkanlığı seçimi kapsamında, sivil toplum kuruluşlarıyla gerçekleştirdiği görüşmelerin ardından bugün de TBMM'de grubu bulunmayan partileri ziyarete başladı.

        Erdoğan, Büyük Birlik Partisi (BBP) Genel Başkan Mustafa Destici'nin ardından, Demokratik Sol Parti (DSP) Genel Başkanı Masum Türker'i ziyaret etti. Başbakan Erdoğan, DSP Genel Merkezi'ne saat 15.10 sıralarında geldi. Erdoğan'a, AK Parti Genel Sekreteri Haluk İpek, Kültür ve Turizm Bakanı Ömer Çelik ve Genel Başkan Yardımcısı Numan Kurtulmuş da eşlik etti.

        "KONUŞMALARINDAN GENEL BAŞKANLIKTAN VEDAYMIŞ GİBİ HİSSETTİRDİ"

        Demokratik Sol Parti (DSP) Genel Başkanı Masum Türker, Başbakan Recep Tayyip Erdoğan'ın ziyaretine ilişkin, "Daha partisi, resmen gelirken bile 'adayımız' diye telaffuz etmiyor, medya telaffuz ediyor. Bize davranışlarından, konuşmalarından Genel Başkanlıktan vedaymış gibi hissettirdi. Neler yapılacağını söyledi ama kendisinin bile telaffuz etmediği bir şeyi, 'Biz destekleriz' ya da 'desteklemeyiz' demek Türkiye'de zaten yanlış olan siyaseti biraz daha yanlışlığa itmek demektir" dedi.

        Türker, Başbakan Erdoğan ile DSP Genel Merkezinde yaptıkları görüşmenin ardından basın mensuplarına açıklama yaptı.

        Başbakan Erdoğan'ın cumhurbaşkanı seçimi dolayısıyla başlattığı bu görüşmelerde adayın kim olduğunu ya da olup olmayacağını söylemediğini aktaran Türker, "Bir taraftan 'ben aday olacağım', bir taraftan da genel başkanlıktan veda görüşmesi gibi. Çünkü genel başkan sıfatıyla ziyaret ettiğinin altını çiziyor" dedi.

        Görüşmede cumhurbaşkanının neler yapması gerektiğini ele aldıklarını söyleyen Türker, "Bu konuda toplumu kucaklaması gerektiğini, bu kucaklamanın yalnız bir yere havaalanı, yol veya baraj yapması değil, insanların doğal haklarıyla ilgili olduğunu söyledik. Özellikle önümüzdeki dönemin, cumhurbaşkanlığı seçiminin yaralama olmadan gerçeklemesi noktasında yürümesini söyledik" diye konuştu.

        Türker, iktidar partisinin adayı olarak geçen dönem Abdullah Gül'ün de DSP'yi ziyaret ettiğini anımsatarak, o ziyaretteki yaklaşımla bu yaklaşımın birbirine benzediğini ancak Başbakan Erdoğan'ın, adayların resmi bildiriminden önce adaylığı dillendirmek istemediğini anladıklarını ifade etti. Erdoğan'a, adayları dinlediklerini söylediğini aktaran Türker, yarın da CHP ve MHP'nin cumhurbaşkanı adayı olarak önerdikleri Ekmeleddin İhsanoğlu'nun partiyi ziyaret edeceğini hatırlattı.

        Türkiye'de halkın istediği kişiyi cumhurbaşkanı adayı olarak belirleyemediğini, 20 milletvekilinin imzasıyla veya oyu yüzde 10'u geçen partilerce aday gösterildiğine dikkati çeken Türker, halk tarafından cumhurbaşkanı seçimi yapılacaksa da cumhurbaşkanı adaylarını belirleme yetkisinin sadece parlamentoda olmasının bu seçimin halkın iradesine dayanmayacağını da Erdoğan ile paylaştığını kaydetti. Türker, sözlerine şöyle devam etti:

        "Milli iradenin yalnız iktidar partisinden değil iktidar ve muhalefet partilerinden oluştuğunu, bunun dikkate alınması gerektiğini ve özellikle liderler arası kutuplaşmanın toplumun siyaset üretmesini engellediğini dile getirdik. Bu konudaki çalışmamızı da özellikle ilettik. Bir kaç gün önce, değerli Bakanımız Hikmet Sami Türk yayınlamıştı. Eğer halk, cumhurbaşkanını seçecekse cumhurbaşkanı adayı göstermede halk inisiyatiflerine de imkan tanınması gerektiğini, bunun bu süreçte ortaya çıktığını belirttik.

        Konuşmalarından anlıyoruz ki, bir sürpriz düşünmezse, o güne kadar koşullar farklı gelişmezse Başbakan, cumhurbaşkanı adayı olmak istiyor. Böylesi bir yarışta kendisine başarılar diledik."

        "İHSANOĞLU'NDAN KÖTÜ SÖZ ETMEDİK"

        Aday olması halinde Erdoğan'ı destekleyip desteklemeyeceklerinin sorulması üzerine Türker, bütün adayları dinleyeceklerini vurguladı. Türker, şöyle konuştu:

        "Daha partisinin kendisi, resmen gelirken bile 'adayımız' diye telaffuz etmiyor, medya telaffuz ediyor. Bize davranışlarından, konuşmalarından Genel Başkanlıktan vedaymış gibi hissettirdi. Neler yapılacağını söyledi ama kendisinin bile telaffuz etmediği bir şeyi, 'biz destekleriz' ya da 'desteklemeyiz' demek Türkiye'de zaten yanlış olan siyaseti biraz daha yanlışlığa itmek demektir. O da dedi ki, 'Salı günü açıklayacağım'. Demek ki kendi grubunda paylaşacak. Biz kendisine cumhurbaşkanı adaylığının, yalnız partisiyle paylaşılmaması gerektiğini, adaylık aşamasında bile halkın temsilcileriyle paylaşılması gerektiğini söyledik."

        Görüşmede Ekmeleddin İhsanoğlu'nun isminin gündeme gelip gelmediğine ilişkin soru üzerine de Türker, "Ondan bahsettik, söz ettik ama kötü söz etmedik. Başbakan da kötü etmedi. Ekmeleddin Bey'in aday olduğunu söyledi. Biz, 'Aday adayı daha' dedik. Adayı demek Yüksek Seçim Kuruluna verildiği gün demektir" dedi.

        "BAŞBAKAN'I BİRAZ NEŞELİ BULDUM"

        Cumhurbaşkanlığına soyunanların Türkiye'nin siyasetinin yönlendirilmesinde rolü olanlar ziyaret edildikten sonra ortaya çıkmasını sağlıklı bulduğunu belirten Türker, sözlerini şöyle tamamladı:

        "Başbakan'ı biraz neşeli buldum. Bu neşesini ya adaylığına doğru yaklaşmaktan kaynaklandı diye değerlendirdik, kendisiyle de bu espriyi yaptık, ya da neşesi biraz da bugünlerde, rest çektiği muhalefet yapısıyla diyalog kurma noktasına gelmesine bağladık. Hangisi olursa olsun, hep neşeli olsun ki, bu ülkede kutuplaşma olmasın. Özellikle bunu kendisine söyledik.

        Bir destek istemedi kimseden. Destek istemediğine göre demek ki, adaylık konusunda yüzde 1 bile olsa, ayın 1'ine kadar açık tutuyor. Ama bu konuda siyasi argümanlara farklı bir bakış geliştirmeye çalışacağını ihsas ettirdi."

        AJANSLAR

        GÜNÜN ÖNEMLİ MANŞETLERİ