Habertürk
    Takipde Kalın!
      Günlük gelişmeleri takip edebilmek için habertürk uygulamasını indirin
        Haberler Gündem Politika Başbakan Ahmet Davutoğlu, Dünya Ekonomik Forumu'nda konuştu

        HABERTURK.COM

        Başbakan Ahmet Davutoğlu Dünya Ekonomik Forumu'nda konuştu. Davutoğlu, konuşmasında Suriye krizine değinerek "Beşar Esad’a "eğer bir ülkede eski cumhurbaşkanları eski başbakanlar huzur içinde yaşayabiliyorsa o ülkede demokrasi vardır. Eğer eski cumhurbaşkanları, başbakanlar ya hapiste ya mezarda ya da yurt dışındaysa o ülkede demokrasi yoktur" dedim. Biz aylarca sabırla Beşar Esad’ı ikna etmeye çalıştık" dedi.

        Davutoğlu, sığınmacılarla ilgili "Mülteciler için sınırı açtığınızda ayrıca bir yoklama yapamıyorsunuz. 3 gün içinde 138 bin mülteci geldi.Soru sorsaydık 138 bin kişiyi almamız 10-15 gün sürerdi. IŞİD de hepsini öldürürdü" ifadelerini kullandı.

        İşte Davutoğlu'nun konuşmasından önemli satır başları;

        Bölgesel kalkınma konuşulacaksa en doğru yer İstanbul'dur. Burası dünyanın nabzının attığı şehirdir. Dünya finansal sisteminin dayanıklılığını güçlendirmek sorumluluğumuz var. Dünyada artık herhangi kriz olduğunda bundan etkilenmeyecek toplum yoktur. Biz Avrupalılar bu krizi derinlemesine hissettik. Avrupa’da yaşanan krizi kendi krizimiz gördük. Politik depremin ortaya çıkardığı daralmalar aslında bölgesel krizin daha derinlemesine olmasına yol açtı.

        2008 ekonomik krizinin olduğu sıralarda Ali Babacan'dan Dışişleri Bakanlığı'nı devralmıştım. O zaman bir muhasebe ihtiyacı duyduk. Şimdi dönüp 5 yıla baktığımızda Türkiye finansal sarsılmalara dayanabilmişse geliştirdiği politikalar etkili olmuştur. Yeni bir vizyon ilan ettik. 2009 yılında bir çok Ortadoğu ve Balkan platformlarında 4 ilkeyi öne çıkardık. Yeni bir üst düzey siyasal diyaloğa ihtiyaç var, güvenlik sistemine ihtiyaç var, siyasi kültüre ihtiyaç var dedik.

        "YENİ BİR VİZE POLİTİKASI GELİŞTİRDİK"

        İnsanımız ne kadar çok hareket ederse, girişimcimiz ne kadar çok ülkeye rahatlıkla gidebilirse ekonomimiz o kadar katma değer üretir' diye düşündük ve yeni bir vize politikası geliştirdik. Ben Dışişleri Bakanı olduğumda 42 ülkeyle vize muafiyeti vardı, bıraktığımda 72 ülke.

        Sınırlarımız doğal sınırlar değil, geçişken sınırlar bunu ekonomiye yansıttık.Serbest ticaret anlaşmalarına hız verdik, ekonomik alanımızı geliştirdik, bölgesel kalkınma için çalıştık.Avrupa havzasında daralma olunca Afrika'ya yöneldik. Dünyada en fazla dış temsilciği olan 7. ülkeyiz.

        "BİZE DEMOKRASİ DERSİ VERMEYE ÇALIŞANLAR..."

        Arap Baharı'nı özgürlüklerin yayılması, demokrasinin yerleşmesi, konusunda fırsat olarak gördük.Halkına hesap vermeyen rejimler sadece ve Filistin meselesi üzerinden kendilerini meşru kılmaya çalışıyorlardı.Bize geçmişte demokrasi dersi vermeye kalkanlar, Ortadoğu'da demokrasiyi ve demokratik güçleri terk ettiler ama biz terk etmeyeceğiz

        "ORTADOĞU'DA BÜYÜK BİR DEPREMİN İÇERİSİNDEYİZ"

        Bir ülkede demokratik değişim süreci varsa bu sadece ekonomik kalkınmayla garanti altına alınabilir.Ortadoğu'da büyük bir depremin içerisindeyiz, 4 yıldır bunu anlatmaya çalıştık.

        "ESKİ BAŞBAKAN, CUMHURBAŞKANI HUZUR İÇİNDE YAŞIYORSA..."

        2011’de 7 saat Beşar Esad’la görüştüm. O sırada “ya biz ne olacağız” şeklinde bir soruya muhatap oldum.

        Beşar Esad’a "eğer bir ülkede eski cumhurbaşkanları eski başbakanlar huzur içinde yaşayabiliyorsa o ülkede demokrasi vardır. Eğer eski cumhurbaşkanları, başbakanlar ya hapiste ya mezarda ya da yurt dışındaysa o ülkede demokrasi yoktur" dedim.Biz aylarca sabırla Beşar Esad’ı ikna etmeye çalıştık. Bütün Sünni camia Esad’a cephe almışken biz onu destekledik.

        "IŞİD, İSLAM İLE ANILAMAZ"

        Dünyada her millet, her dinden insan nasıl demokrasiyle idare edilebilme kapasitesine sahipse çok köklü siyasal kültüre sahip İslam toplumları da demokrasiyi hem yaşatırlar, hem geliştirirler.İslam dünyası IŞİD’le anılamaz. IŞİD de İslam’la anılamaz.2011 yılında Arap baharı başladığında insanlar sokağa çıktı ve aynı Avrupalılar aynı bizler gibi özgürlüğü tatmak istedi.Ve bunun karşısında rejimler dayanamadı.

        "FACEBOOK, TWITTER İCAT OLUNCA DAYANAMADI"

        1988’de ben doktoramı yazarken Mübarek iktidardaydı. Bilgisayar, internet icat oldu Mübarek iktidardaydı. Facebook, Twitter icat olunca dayanamadı.

        Nesiller değişiyor ve gençler aynı liderleri görüyor. Hesap vermeyen liderleri. 2012 ümit yılıydı.O günden bugüne Türkiye olarak aynı yerde durduk. Herkes pozisyon değiştirirken, bizi reel politik çağırırken biz demokrasinin ve Ortadoğu halklarının yanında durduk. Çünkü demokrasinin değerini en iyi biliriz. Darbelerle büyümüş bir nesiliz.

        Meydan okumalarla karşı karşıya kalan bir ülke olarak ilkeli bir şekilde aynı yerde demokrasinin yanında durduk. Demokrasi yanlısı tavrımıza Avrupa'dan da destek gördüğümüzü söyleyemem.2013 hayal kırıklığı yılı oldu. Mısır'da seçilmiş Cumhurbaşkanı koltuğundan indirildi.

        Yeni nesiller Suriye'yi uluslararası toplum için utanç sayfası olarak yazacaklar.

        "IŞİD HEPSİNİ ÖLDÜRÜRDÜ"

        Mülteciler için sınırı açtığınızda ayrıca bir yoklama yapamıyorsunuz. 3 gün içinde 138 bin mülteci geldi.Soru sorsaydık 138 bin kişiyi almamız 10-15 gün sürerdi. IŞİD de hepsini öldürürdü.

        "SURİYE KRİZİNİN BEDELİNİ BİZE ÖDETİP...."

        Meydan okuma küreselse herkes elini taşın altına koymalı. Suriye krizinin bedelini bize ödetip ders vermeye kalkmak kabul edilemez. Türkiye'deki en hızlı hükümeti 3 günde kurdum.Dünyada hiçbir yapı ve hiçbir sistem insandan daha değerli değildir.Artık anlamanız lazım. Sığınmacı yükünü paylaşabiliyor olmamız lazım.

        Türkiye kendi alın teriyle Suriyeli sığınmacılara 3,5 milyar dolar harcadı. Analarının ak sütü gibi helal olsun.

        Bir gün, Avrupa’daki uzun savaşlardan sonra olduğu gibi Ortadoğu halkları da bu sınırları saygı duymakla beraber geçişken kılacaklar.

        "IŞİD İLE MÜCADELE İÇİN SURİYE İLE İŞBİRLİĞİ YAPILIRSA IŞİD'İN MİLİTAN SAYISI ARTAR"

        Avrupa’da ekonomik krizin sıkıntıları yaşanırken, Türkiye kendi istikrar adasını korumaya çalışıyor.

        Bir Avrupalı Bakan “IŞİD’e karşı savaşmak için Suriye rejimi ile işbirliği yapalım” teklifi yaptı.IŞİD’le mücadele için Suriye ile işbirliği yapılırsa IŞİD’in militan sayısı artar.

        2015 seçimlerinden halkımız bizden memnun olup bizi seçiyorsa meşruiyetimizin tartışılmasına izin vermeyiz.

        "AVRUPALILAR EKONOMİK GELECEKLERİNİ BİZİMLE PLANLAMAK DURUMUNDALAR"

        Avrupa bizim kaderimizdir. Ancak Avrupa’nın da bunu görmesi lazım.Biz gümrük birliğinin parçasıysak Avrupa’nın serbest ticaret anlaşmalarını tek taraflı olarak yapmasına bir son vermesi lazım. Tamam belki siyasi olarak bir parçası değiliz ama ekonomik olarak parçasıyız.Avrupalılar ekonomik geleceklerini bizim birlikte planlamak durumundalar.

        Katıldığımız her kararın gereğini yaparız, gıyabımızdaki her kararı da kendi içimizde değerlendiririz. Türkiye uluslarası sistemin yenilenmesi ihtiyacını dile getirmeye devam edecek.

        GÜNÜN ÖNEMLİ MANŞETLERİ