Abdullah Ağar, Afrin'deki efsane detayı yazdı
Güvenlik uzmanı Abdullah Ağar, Afrin'deki harekatta '7 kıyıbaşı' detayına dikkat çekti. Ağar, sosyal medya hesabından yaptığı paylaşımda, harekatın en hassas ve en riskli anının 'kıyıbaşı' ya da 'kıyıbaşları' olduğunu söyledi
Afrin'e Zeytin Dalı Harekatı'nda 6. güne girildi. Güvenlik uzmanı Abdullah Ağar, harekata ilişkin olarak önemli detaylara sosyal medya hesabından dikkat çekti. Ağar, "Sınır ötesine yapılan bu harekatın en hassas ve en riskli anı: Harekatın devamlılığı, istikrarı ve nihai başarısı için oluşturmak zorunda olunan kıyıbaşı ya da kıyıbaşlarıdır." dedi.
"HARP TARİHİNDE BİR BAŞKA 7 KIYIBAŞI YOK"
TSK'nın Afrin karasalında yapacağı harekat için 7 kıyıbaşı oluşturduğunu ifade eden Ağar, "Harp tarihi ve literatüründe sıfır zayiatla oluşturulan bir başka 7 kıyıbaşı yoktur" ifadelerini kullandı.
Kıyıbaşı oluşturmanın, hiç ayak basılmayan topraklara adım atmak, öngörülen ama tanımlanamayan yüksek risklere dayalı bir harekat biçimi olduğunu söyleyen Ağar, "Harp tarihinin en yüksek zayiat ve zaiyat oranları kıyıbaşı harekatlarında kayıtlıdır" dedi.
Ağar, Mehmetçiğin karşı karşıya kaldığı zorlukları şöyle aktardı:
Afrin karasalında ise;
1- Bubi-tuzak, EYP/GYP/Mayın ve patlayıcılarla, engel kuşaklarıyla ve ateş baskısıyla karşı karşıya kalmaktır.
2- PKK’nın eline verilen ve kendisinin en az 6 farklı tedarik kaynağından elde ettiği başta güdümlü uçaksavar ve tanksavar füzeleri olmak üzere konvansiyonel ve sofistike silah ve mühimmat yükü ile karşı karşıya kalmaktır.
3- Hendekler, tüneller, beton koruganlar, mazgallar, menfezler, barbakanlar.
4- Arazide mekanik engeller ve engel kuşakları kuruludur.
İşte bütün bunlara karşı yapılan en hassas harekatta sıfır zayiat verilmiştir.
YPG/PKK bu harekatta hiçbir varlık gösterememiştir. Yaşadığı şoku atmaya çalışarak tutunmaya çalışmakta, derinlikte ve dağlarda yaptığı kademeleri-tahkimatları ve direnek noktalarını kullanmaktadır.
***
Sahada harekata katılan Mehmetçik’lerin moral ve motivasyonları son derece yüksek.
Harekat planlandığı gibi devam ediyor.
PKK ise, dünü sürekli “Sivil ölümü” yalanlarını söyleyerek geçirdi.
Dış Kamuoyu desteğini artırmaya yönelik girişimlere öncelik verdiler.
Dün yine, saflarında Avrupalı-ABD’li ‘sözde’ yabancı savaşçı olduğunu çok işlemeye çalıştılar.
Bölgenin önceden huzur ve barış bölgesi olduğunu söylüyor ve söyletiyorlar. Oysa geçtiğimiz yıl sadece Afrin bölgesinde 700’den fazla taciz ve saldırı gerçekleştirdiler.
