Yerel Haber Hattı 0536 266 79 69
KONUŞMAYI BAŞLAT
Günlük gelişmeleri takip edebilmek için habertürk uygulamasını indirin
DOĞAN Grubu’na kesilen son cezalar sonrası bazı gazetelerde ve internet sitelerinde çok ciddi iddialar içeren haberler çıkmaya başladı.
Ortaya atılanlar, grubun yöneticilerinin mal varlıklarına acilen el konmasından,
son yıllarda yabancılara usulsüz hisse satılmasına hatta çapraz hisse değişimiyle sanal büyümeye kadar gidiyor.
Bütün bunlar olurken, Doğan Grubu yazarları da “Neden basın bize destek
olmuyor” algısı yaymaya devam ediyorlar.
Sevgili dostlarım, o grubu iyi tanıyan biri olarak şunu söyleyebilirim: Bence “nedenleri” başkalarına değil kendilerine sormalarında yarar var!
Örnek mi vereyim? Onlarca yazabilirim ama yapmayacağım... Sadece Vatan Gazetesi ve Mehmet Yılmaz’ın köşesi kullanılarak “Sabah ve atv, Ciner Grubu’ndan alınsın” kampanyasına yani sadece Doğan’ın “attığı adımlara” değineceğim...
Hatırlayalım... Vatan Gazetesi 2007 Haziran ayında çok ilginç bir haber yaptı ve
doğrudan “yargı” hedef gösterildi. Kaynağı belli olmayan haberde Vatan şu ifadelere yer verdi:
“...TMSF’nin el koyduğu Merkez Yayın Holding’in eski ortağı Turgay Ciner ile avukatı Kenan Tekdağ’ın, salı günü karara bağlanması beklenen ‘yürütmeyi durdurma’ davasına ilişkin yakın çevrelerine söyledikleri sözler, hukuk ve iş çevrelerinde şaşkınlık yaratıyor. Ciner ve Tekdağ, salı günü görülecek davayı
kazandıklarını anlatıp, kararın gerekçesinin ne şekilde yazılacağını bile kelime kelime sıralıyorlar. İstanbul 6. İdare Mahkemesi, Merkez Yayın Holding’in eski ortağı Turgay Ciner’in açtığı yürütmeyi durdurma davasını büyük bir olasılıkla 26 Haziran Salı günü karara bağlayacak. Ciner’in Sabah ve atv’nin el konulmasına karşı yaptığı 3’üncü hamlenin sonucu merakla bekleniyor...”
Bu haberi o dönemde Doğan Grubu tarafından “organik” bağlarla yönetilen ama
“bağımsız” görünen Vatan Gazetesi yaptı.

Hatırlatma 1: Bize “medya” neden destek olmuyor diyenler, bunu bir not alsınlar!
Olay bu kadar da “basit” değil! TMSF’nin “atv ve Sabah’ı geri alma kararına karşı
başvurulan yargı yolunu tıkama hırsı” Doğan Grubu’nu bir kez daha ateşledi ve bu yazının yayınlandığı günü takip eden süreçte Doğan gazetelerinde aynı “algılamayı” yaratacak haberler yer aldı.
Hatırlatma 2: Bize medya neden destek olmuyor diyenler, bunu da notlarına eklesinler!
Gazeteler yazdı, konu kapandı mı?
Hayır! Sıra köşe yazarlarına geldi... Hürriyet yazarı Mehmet Yılmaz konuyu gündeme taşıdı ve Ciner Grubu’nun “yargıyı” etkilemek adına “açıklamalar” yaptığını” iddia etti. Amaç çok net ve açıktı: Ciner’in, Sabah ve atv’ye el koyma gerekçesini ortadan kaldırmak için yaptığı başvuruyu inceleyen mahkemenin
baskı altına alınması...
Sevgili dostlar, detayı burada kesiyorum ve bir not düşüyorum: Bunlar sadece Ciner’e değil, rakip olabilecek daha birçok isme ve şirkete yapıldı.
Şimdi diyeceksiniz ki; sen de o dönemde o grupta çalışıyordun, şimdi neden bunları hatırlatıyorsun? Şunun için hatırlatıyorum; burası çok önemli, çok dikkatli okuyun lütfen!
“Bize neden destek yok” diyen Doğan Grubu, benim orada bulunduğum süre içinde işini “doğru düzgün yapan” adamlara “hiçbir zaman” değer vermedi. Grup içinde her zaman bu vergi borçlarının baş sorumlusu olan Soner Gedik “tipi”, daha açık ifadesiyle “Hallederiz, onu da yaparız, bir yol buluruz, bunu da yıkarız” tipi adamlar “öne çıktı”.
Düzgün “adamlar” görülmedi. Uğur Dündar yıllarca “bekledi”. Enis Berberoğlu’na benim yanımda, “Evini bırak Ankara’ya git, iki yıl içinde genel yayın yönetmeni olacaksın” sözü verildi. Yıllarca her türlü “medya-siyaset” pazarlığında yıpranan Ertuğrul Özkök’e asla dokunulmadı. Zihniyet buydu. Soner Gedik tipi adamlar her zaman “makbuldü”! Hâlâ makbul! “İşimizi doğru yapalım” diyenler değil, “Umreye gidip halkı kandırırız, hallederiz” diyenler işi yürüttü!
Sevgili dostlar, uzun lafın kısası: Doğan Grubu’nun başına ne geldiyse; inanın ne siyasi otoritenin gazabından, ne de başkalarından geldi. KENDİNDEN ve zihniyetinden geldi.
Şimdi Ertuğrul Özkök, Soner Gedik gibi adamlar “temizlesinler” bakalım yıllarca
“herkese” şahısları ve grup adına yaptıklarını...
Son bir not: Tek üzüldüğüm, borsadan hisse alarak bu şirkete paralarını koyanlar...
Günlerdir uyumuyorlar...

BAKMADAN GEÇME