Şanlıurfa'da kansere yakalanan Meral Tüysüz hayata küsmek yerine iş hayatına atıldı

Şanlıurfa'da kansere yakalandığını öğrendikten sonra kimi hastalar gibi yaşama küsmek yerine iş hayatına atılan çalışma azmi ve yenilikçi iş fikriyle örnek oluyor.

Ev hanımı Meral Tüysüz (42), 4 yıl önce kansere yakalandığını öğrendi. İki yıl ameliyat ve yoğun bir tedavi sürecinden geçen Tüysüz, iyileşmeye başladığı andan itibaren iş hayatına atılmaya karar verdi.

AA'nın haberine göre; Tüysüz, İstanbul'da iki yıl özel pasta ve tatlı eğitimi aldıktan sonra döndüğü Şanlıurfa'da ailesinin de desteğiyle pastane açtı.

İş yerinde 4 genç kıza da istihdam sağlayan Meral Tüysüz, bir yandan yakalandığı hastalıkla mücadele ederken bir yandan da el emeği ürünleri hazırlıyor.

"RABBİM ADETA İKİNCİ HAYATI BAHŞETTİ"

Tüysüz, çevresindekilerin yaptığı hamur işlerinin lezzetini beğendiğini, bunları daha fazla kişiye ulaştırmak için pastane açmaya karar verdiğini söyledi.

İş yerinin sağlığının iyiye gitmesinde büyük rol oynadığını vurgulayan Tüysüz, şunları dile getirdi:"Burası hem bana hem de sağlığıma çok şey kattı. Bu hastalıkla karşı karşıya geldiğinizde yarın ölecekmiş, her şey yarım kalacakmış gibi hissediyorsunuz. Aslında hiç de öyle değil. Sadece kötü bir şey düşünmeden, sonunu düşünmeden hayatınızı sürdürüp, doktorunuzun tavsiyesiyle yaşam tarzınıza devam etmelisiniz. Gerçekten mutlu olursanız, strese bağlı kalmadan, Rabb'imin de izniyle inşallah bazı şeyleri atlatabiliyorsunuz. Rabb'im adeta ikinci hayatı bana bahşetti. İkinci hayatımda da ben böyle bir güzellikle tanıştım."

Benzer hastalıklarla mücadele edenlere de tavsiyelerde bulunan Tüysüz, umutsuzluğa düşmeden herkesin seveceği işlerle uğraşması gerektiğini sözlerine ekledi.

"KENDİM BİLE GIPTA ETTİM"

Aile hekimi Emine Kırkpınar da hastasını uzun süredir takip ettiğini belirterek, "Bu hastalıkla karşılaştıktan sonra kabuğuna çekilip kaderine küsmedi. Kurban rolünü oynamadı, hastalıkla mücadele etti. Ben kendini bir gün üzgün görmedim, bir imtihan olarak kabul edip üzerine gitti. Başardı da, kendim bile gıpta ettim. Biz de kendisine destek olup yanında olmaya çalıştık. Kendisiyle gurur duyuyoruz" Kendisiyle gurur duyuyoruz" dedi.