Habertürk
    Takipde Kalın!
      Günlük gelişmeleri takip edebilmek için habertürk uygulamasını indirin
        Haberler Sağlık Kemik erimesini önlemek için nasıl beslenmeliyiz?

        Daha az kemik dokusuna sahip oldukları için kadınların erkeklere göre osteoporoza yakalanma riski daha yüksektir. Kemik kalitesi ve yoğunluğunun azalması ile kemiklerin kırılgan hale gelmesine neden olan osteoporozu (kemik erimesi) doğru beslenme ile durdurmak ya da önlemenin mümkün olduğunu söyleyen Ortopedi ve Travmatoloji Uzmanı Prof. Dr. Çağatay Öztürk anlattı.

        DOĞRU BESLENEREK KEMİK ERİMESİNİ ÖNLEYİN

        Doğru beslenme ile osteoporozun önüne geçmek mümkündür. Kalsiyum, magnezyum ve mineral açısından zengin olan besinlerin kemik yapısını güçlendirmeye fayda sağladığı gibi bu besinler kemik sağlığı için en önemli mineral kalsiyumdur. Bu nedenle kemik erimesinden koruyan en önemli besinler de süt ve süt ürünleridir. Peynir ve diğer süt ürünleri kalsiyum bakımından zengin içeriğe sahiptir. Bunun yanı sıra yeşil yapraklı sebzeler, kuru baklagiller, kuruyemiş, D vitamini içeren gıdalar ve tahıl bakımından zengin besinler de kemik erimesini korumak için tüketilmesi gereken besinlerdir.

        KEMİK ERİMESİNİ ÖNLEMEK İÇİN ÖNERİLER

        ● Yüksek oranda kalsiyum ve magnezyum içeren kayısı tüketin.

        ● Vücuttaki D vitaminini aktif hale getirmek için en az 15 dakika güneş ışığından faydalanın.

        ● Her gün D vitamini kaynağı yumurta sarısı tüketin.

        ● Çay, kahve gibi içeceklerden uzak durun.

        ● A, E ve C vitaminleri bakımından zengin olan ve bol miktarda kalsiyum içeren brokoli, marul gibi yeşil sebzeler tüketin.

        ● Kalsiyum ve D vitamini deposu süt için.

        ● Haftada iki gün kalsiyum bakımından zengin olan istiridye, karides gibi deniz ürünleri tüketin.

        ● Sigara ve alkolden uzak durun.

        ● İdrarla kalsiyum atılımını artırarak kemiklerdeki kalsiyum miktarını azaltan tuzu azaltın.

        KEMİK ERİMESİNİN BULGULARI

        Osteoporoz vücudumuzda en çok omurgamızı etkiler. Osteoporotik kemiklerdeki kırıklar sıklıkla omurga, kalça ve el bileğini içerir. Kalça ve el bileğindeki osteoporotik kırıkların aksine omurgadaki kırıklar sıklıkla düşme veya travma ile ilişkili değildir. Vücutta sessizce ilerleyen ve kırık oluşmadığı sürece belirti vermeyen osteoporoz vakalarının sadece yüzde 30’u klinik şikayetler ile belirlenirken, geri kalan kısmın çoğu rastlantısal olarak saptanıyor. Hastalığın yaygın bulguları ise bel ve sırt ağrıları, boyda kısalma, omurgada kırık, sırtta kamburlaşma olarak ortaya çıkıyor.

        GÜNÜN ÖNEMLİ MANŞETLERİ