Erdoğan'dan tezkere itirafı: PKK olmazdı
Erdoğan'dan tezkere pişmanlığı: 1 Mart tezkeresi geçseydi PKK saldırıları olmazdı.
Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, Türkiye'nin laik, demokratik bir hukuk devleti olduğunu belirterek, ''Laik, demokratik hukuk devleti içinde artık geri vitese takamayız. Her geçen gün daha ileri gitmeliyiz.
Demokratikleşme süreci içinde olan Türkiye, bu kazanımlarından kayba uğrarsa, o zaman sadece gelecek nesillerimiz için değil, dünyanın bize, bizim dünyaya bakışımız açısından da herhalde olumlu bir gelişim olmaz'' dedi.
Başbakan Erdoğan, Samanyolu TV'de canlı yayına katılarak soruları yanıtladı.
Milletin ülkede istikrar ve güven olmasını istediğini belirten Erdoğan,
''Yola çıkarken istikrar ve güvene çok önem verdiklerini'' söyledi.
İktidarlarının ikinci yılından itibaren erken seçimin gündeme getirildiğini
anlatan Erdoğan, ''bu ülkede erken seçim talebinde bulunmanın ülkenin seçmenine ve demokrasiye saygısızlık olduğunu'' ifade etti.
Erdoğan, ''5 yıllığına seçildik ve 5 yıl biz bu istikrarı, bu güveni
halkımız adına koruyacağız'' dedi.
Ekonomideki olumlu gelişmelerin istikrarın ve güvenin neticesi olduğunu
belirten Başbakan Erdoğan, ''Şu dört kelime çok çok önem kazanıyor; Yatırım,
istihdam, üretim, ihracat. Biz bunu şu anda başarıyoruz'' diye konuştu.
Bazı bölgelerde hızlı, bazı bölgelerde yavaş yavaş yatırımların geliştiğini,
istihdamın arttığını, ihracatta belirlenen rakamların aşılacağının görüldüğünü
anlatan Başbakan Erdoğan, bunun karşısında ithalatta da bir artış olduğunu
söyledi.
Dış ticaret açığını süratle minimize etmeyi arzuladıklarını vurgulayan
Erdoğan, bunun cari açığı da olumlu etkileyeceğini ifade etti.
-ABD ZİYARETİ-
Başbakan Erdoğan, ABD'ye yapacağı ziyarette ''Stratejik ortaklığın gereği
neyse bunları görüşeceklerini'' belirtti.
Bunun yanı sıra bölgesel sorunlar üzerinde ısrarla duracaklarını dile
getiren Erdoğan, Türkiye'nin Lübnan'a asker gönderilmesine olanak tanıyan
tezkerenin kabul edilmiş olmasının, bölgeye bir rahatlık getirdiğini ifade etti.
Lübnan'a asker gönderilmesiyle ilgili heyetlerin çalışmalarını sürdürdüğünü
kaydeden Erdoğan, alınacak bilgilere göre görüşmelerin yapılacağını dile getirdi.
Başbakan Erdoğan, ''1 Mart Tezkeresi'' konusunda zamanın kendilerini haklı
gösterdiğine inandığını ifade ederek sözlerini şöyle sürdürdü:
''Özellikle şunu çok açık ifade edeyim; şu anda Irak'ta ABD'den sonra en çok
insan kaybeden ülkeyiz. İngiltere'den daha fazla insan kaybettik. Şoförlerimiz,
muavinler, orada çalışan mühendislerimiz, işçilerimiz falan 100'ü aştı, 150'ye
doğru gidiyor. Bu gerçek ortada. Fakat 1 Mart Tezkeresinde eğer olumlu bir netice alınabilseydi, bizim şu anda Irak'ta söz sahibi olma noktasındaki yerimiz çok daha farklı olacağı gibi bu sıkıntıların birçoğunu da inanıyorum ki yaşamayacaktık.
Özellikle terör örgütünün Kuzey Irak'taki yerleşme olayı bizim orada
oluşumuzla olmayacaktı. O bizim en büyük avantajımız olacaktı. Bu giriş çıkışlar
olamayacaktı. Ama ne yazık ki şimdi bunun sıkıntısını yaşıyoruz. Terörle
mücadelede şu anda bunlar olmadığı halde bir mücadele süreci içindeyiz. Temenni ediyorum ki bu mücadelede de son gelişmeler, olumlu gelişmeler olur ve bunun neticesinde bölgede arzuladığımız barış neticesine ulaşmış oluruz, bu süreci yakalamış oluruz.''
-''TAHAMMÜL NOKTASINDA DEĞİLİZ''-
ABD'den terörle mücadelede somut adımlar bekleyip beklemediklerine ilişkin bir soruyu yanıtlayan Başbakan Erdoğan, bu konuların konuşulacağını, Türkiye'nin bazı somut teklifleri olacağını bildirdi.
Erdoğan, ''Süreci daha da hızlandırmaktan yana olduğumuzu tekrar
hatırlatacağız. Çünkü artık bunlara tahammül noktasında değiliz. Biran önce terör örgütünün silahı bırakmasının gereği üzerinde ısrarla duracağız. İnanıyorum ki bu konuda bir netice alacağız'' diye konuştu.
Erdoğan, bir başka soru üzerine ise şunları kaydetti:
''Biz, Türkiye Cumhuriyeti vatandaşlığı şemsiyesi altında bir defa tüm
kimlikleri kabul etmek durumundayız. Ama o kimlikler de şunu kabul etmek
durumunda; Ben Türkiye Cumhuriyetinin vatandaşıyım.... Bu vatan bizim tek
vatanımızdır, bu bayrak bizim tek bayrağımızdır. Bunun üzerinde asla bir
Ülkenin her tarafına hizmetlerin adil götürülmesi gerektiğini belirten
Erdoğan, ülkenin bazı bölgelerinin çok ihmal edildiğini söyledi. Doğu
Karadeniz'de, Orta Anadolu'da, İç Anadolu'da Doğu ve Güneydoğu'dan çok daha
''berbat yerler'' olduğunu kaydeden Başbakan Erdoğan, Doğu ve Güneydoğu'da
yaşayan bazı vatandaşların yalnızca kendilerinin ihmal edildiğini zannettiklerini
ifade etti.
Güneydoğu ve Doğu'ya 5 milyar YTL kamu yatırımı yaptıklarını bildiren
Başbakan Erdoğan, bölgedeki toplu konut yatırımları ve projeler hakkında bilgiler verdi.
-TERÖRLE MÜCADELE-
Başbakan Erdoğan, ''güvenlik güçlerinin terörle mücadele konusunda yasal
açıdan bazı sıkıntıları olduğunun söylendiğinin'' ifade edilmesi üzerine, bu tür
dedikodulardan üzüntü duyduklarını ifade etti.
Terörle Mücadele ve Ceza Kanunlarının güvenlik güçleriyle görüşülerek,
konuşularak hazırlandığını anlatan Erdoğan, şöyle devam etti:
''Terörle Mücadele Yüksek Kurulu Toplantısında, Abdullah Bey'e dedim ki,
'Sor, bir eksiğiniz var mı?' Neyse bu eksikleri giderelim. Yasa diyorlarsa onu
söylesinler, araç gereç diyorlarsa onu söylesinler. Çünkü biz bu işi başarmakta
kararlıyız. Söyledikleri, 'Bizim hiçbir eksiğimiz yok. Ne Silahlı Kuvvetlerimizden, ne Emniyet teşkilatımızdan ne diğer arkadaşlarımızdan...''
Kendilerine bir talep gelse ellerinden geleni yapacaklarını vurgulayan
Erdoğan, şunları söyledi:
''Ancak bir şeyi unutmayalım. Biz laik, demokratik bir hukuk devletiyiz.
Laik, demokratik hukuk devleti içinde biz artık geri vitese takamayız. Her geçen
gün daha ileri gitmeliyiz. Demokratikleşme süreci içinde olan Türkiye, bu
kazanımlarından kayba uğrarsa, o zaman sadece gelecek nesillerimiz için değil, dünyanın bize, bizim dünyaya bakışımız açısından da herhalde olumlu bir gelişim olmaz. Bunu aşmak istiyoruz. Bu konuda da bütün değerlendirmelerimizi yapıyoruz. Çünkü bizim hedefimiz dünyada küresel barışın kazanması, küresel terörün değil. Aksi taktirde terör kazanır.''
-SPORDAKİ GELİŞMELER-
Türkiye'nin güreş ve futboldaki başarılarının hatırlatılması üzerine
Erdoğan, Çin'de düzenlenen Dünya Serbest Güreş Şampiyonası'nda Türk sporcuların altın madalya alamadığını, ancak takım halinde altın madalya elde ettiklerini anlatarak, ''Gönül arzu ederdi ki çok inandığımız, güvendiğimiz sporcularımız birkaç altınla da dönsünler. Ama maalesef, gümüş ve bronz ağırlıklı olarak dünya şampiyonu olduk. Bu da tabii ilk olduğu için çok önemli'' dedi.
Sporcuları kutlayan Erdoğan, ''İnşallah daha sonraki süreçte altınlarla
dünya şampiyonluğunu yakalarız'' dedi. 2002'deki Dünya Kupasının ardından Türk futbolunda bir düşüş olduğunu, ancak yeniden bir silkinme görüldüğünü dile getiren Erdoğan, Kayserispor'un AZ Alkmaar karşısında elenmesinden üzüntü duyduğunu bildirdi.
Galatasaray'ın Liverpool karşısında skoru 3-0'dan 3-2'ye getirdiğini ve maçı
tamamen hakimiyeti altına aldığını belirten Erdoğan, Galatasaray'ın kaybettiği
puanları Türkiye'de telafi etmesini diledi.